Karar Künyesi
Belediye tarafından indirimli emlak vergisinden yararlanan mükelleflere ilişkin tutulan listelerin sağlıklı veriler sunmadığı ve listeye ilişkin gerekli kontrollerin yapılmadığı görülmüştür.
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun “Nispet” başlıklı 8’inci maddesinde;
“…
Cumhurbaşkanı, kendisine bakmakla mükellef kimsesi olup onsekiz yaşını doldurmamış olanlar hariç olmak üzere hiçbir geliri olmadığını belgeleyenlerin, gelirleri münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıktan ibaret bulunanların, gazilerin, engellilerin, şehitlerin dul ve yetimlerinin Türkiye sınırları içinde brüt 200 m²’yi geçmeyen tek meskeni olması (intifa hakkına sahip olunması hali dahil) halinde, bu meskenlerine ait vergi oranlarını sıfıra kadar indirmeye yetkilidir. Bu hüküm, yukarıda belirtilenlerin tek meskene hisse ile sahip olmaları halinde hisselerine ait kısım hakkında da uygulanır. Muayyen zamanda dinlenme amacıyla kullanılan meskenler hakkında bu hüküm uygulanmaz. Geliri olmadığını belgelemenin usul ve esaslarını belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.” hükmü yer almaktadır.
İndirimli emlak vergisi uygulamasına ilişkin oranları belirleme yetkisi önceden Bakanlar Kurulu’nda iken, bu yetki 02.07.2018 tarih ve 700 sayılı KHK’nin 59’uncu maddesiyle Cumhurbaşkanı’na devredilmiştir.
Yukarıda verilen yetkiye dayanılarak çıkartılan 20.12.2006 tarih ve 2006/11450 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’nda;
“1319 sayılı Emlak Vergisi Kanununun 8 inci maddesinin ikinci fıkrası hükmü gereğince kendisine bakmakla mükellef kimsesi olup onsekiz yaşını doldurmamış olanlar hariç olmak üzere hiçbir geliri olmadığını belgeleyenlerin, gelirleri münhasıran kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıktan ibaret bulunanların, gazilerin, özürlülerin, şehitlerin dul ve yetimlerinin Türkiye sınırları içinde brüt 200 m2’yi geçmeyen tek meskene sahip olmaları halinde (intifa hakkına sahip olunması hali dahil), söz konusu meskene ait bina vergisi oranı, 2007 ve müteakip yıllar için sıfıra indirilmiştir.” düzenlemesi yapılmıştır.
Dolayısıyla hiçbir geliri olmayanlar ile emekli aylığından başka gelire sahip
olmayanların brüt 200 m2’yi geçmeyen tek meskene sahip olanlar için indirimli vergi oranları sıfır olarak belirlenmiş bulunmaktadır.
38 sıra No.lu Emlak Vergisi Genel Tebliği’nde;
“…
Sosyal güvenlik kurumlarından emekli, dul, yetim, ölüm ve malûliyet aylığı alanların, bu aylıkları dışında başka gelirlerinin bulunması halinde, bunların meskenine indirimli vergi oranı uygulanmayacaktır…” açıklaması yer almaktadır.
Gelir İdaresi Başkanlığının 44 seri No.lu Emlak Vergisi Genel Tebliği’nde ise hiçbir geliri bulunmayan ve brüt 200 m2’yi geçmeyen tek meskene sahip olanların indirimli emlak vergisinden yararlanmaları için tebliğ ekinde yer alan taahhüt belgesini belediyelere vermeleri yeterli olup vergi mükellefi bulunmadığına ve sosyal güvenlik kurumlarında aktif sigortalı olmadıklarına dair belge almalarına gerek bulunmadığı ifade edilmiştir. Aynı Tebliğ’de taahhütte bulunan mükellefin indirimli vergi oranlarından yararlanmak için gelir vergisine tabi bir gelirinin olmaması gerektiği belirtilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri değerlendirildiğinde, ülke sınırları içerisinde brüt 200 m2’yi geçmeyen tek meskene sahip olanlardan hiçbir geliri olmayanlar ile gelirleri sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıklardan ibaret bulunanlara, Bakanlar Kurulu Kararıyla sıfır olarak belirlenen indirimli emlak vergisi uygulanacağı, hiçbir geliri olmadığını belgelemek için ilgili belediyeye taahhütte bulunmanın yeterli olduğu anlaşılmaktadır.
Belediyeden indirimli emlak vergisinden yararlanan mükelleflerin listesi istenmiş olup, bu listenin incelemeye imkan verecek şekilde gruplar halinde ayrı ayrı düzenlenmediği görülmüştür. Örneğin, şehitlerin dul ve yetimleri ile gaziler her zaman indirimli vergi oranlarından yararlanabilse de hiçbir geliri olmayan veya geliri sosyal güvenlik kurumlarından aldığı aylıktan ibaret bulunanların başka gelirlerinin ortaya çıkması durumunda bu kişilere indirimli emlak vergisi uygulaması sona erdirilmelidir. Bu nedenle indirimli emlak vergisinden yararlanan mükelleflerin ayrı ayrı incelenebilecek şekilde gruplandırılması gerekmektedir. Yine yapılan incelemelerde T.C kimlik numaraları olmayan ve bu indirimden yararlanan birçok mükellefe de rastlanmıştır.
Sonuç olarak ilgili mevzuatta hiçbir geliri olmayan vatandaşların indirimli emlak vergisinden yararlanabilmek için her ne kadar taahhütte bulunması yeterli sayılsa da Belediye
tarafından vergi daireleri ve sosyal güvenlik kurumlarından, bu kişiler ile geliri sosyal güvenlik kurumlarından aldığı aylıktan ibaret olanlara ilişkin sorgulamaların yapılarak gerekli şartların kaybedilip kaybedilmediğinin belirli dönemlerde incelenmesi gerekmektedir. Bu incelemenin sağlıklı yapılabilmesi için sistematik hale gelmiş hatalı kayıt sisteminin düzeltilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.
Kamu idaresi cevabında; “İndirimli Emlak Vergisi kontrollerinin SGK ile yapılan yazışma ve takbis taraması ile yoğun bir şekilde kontroller yapılarak şartları uymayanların muafiyeti kaldırılarak Emlak Vergisi Kanununun 8. maddesindeki taahhüt belgesine göre işlem yapılmaktadır.” denilmektedir.
Sonuç olarak Kamu İdaresi tarafından bulguda belirtilen görüşler doğrultusunda işlem tesis edilmeye başlandığı ifade edildiğinden, bulgu konusu tespitin devam edip etmediği takip eden denetimlerde izlenecektir.