Kırşehir Belediye Başkanı ile Belediye ve Özel İdare Çalışanları Birliği Sendikası (BEM-BİR-SEN) Kırşehir İl Başkanı arasında imzalanan 12.01.2018 tarihli Sosyal denge tazminatı sözleşmesinin incelenmesinde mevzuata aykırı olan aşağıdaki hususlar tespit edilmiştir.

  1. Sözleşmenin Kapsam ve yararlanma koşulları başlıklı 4’üncü maddesinin (A) fıkrasının (b) bendinde: “Bu sözleşme, kişi olarak işyerlerinde çalışan ve sözleşme süresince işe alınan BEM-BİR- SEN üyesi çalışanlarını kapsar.

    Bu sosyal denge sözleşmesinden BEM-BİR-SEN üyeleri faydalanır. Sosyal Denge Sözleşmesi aidatı, Taban maaş tutarının Binde 5’i kadardır.”

    (B) fıkrasında: “BEM-BİR-SEN’ e üye olmayanların işbu sözleşmeden yararlanması, idareye sözleşme aidatı ödemeyi kabul ettiklerine dair yazılı taahhütname vermelerine bağlıdır. 25 Ağustos 2017 Tarih ve 30165 Sayılı Resmi gazete ile yürürlüğe girmiş bulunan 2018-

    2019 yılına ait toplu sözleşmenin Dördüncü Bölümünün Yerel Yönetim hizmet Koluna ilişkin Toplu Sözleşme başlığı altındaki 1’nci maddesinin 2’nci fıkrası hükmüne istinaden;

    Sosyal denge sözleşmesi imzalandığı tarihte BEM-BİR-SEN’e üye olmayanlar, sonradan işe girip de üye olmayanlar veya üyelikten çıkarılanlar bu sosyal denge sözleşmesinden; Damga Vergisi Matrahının Binde 5’nin iki katı olan üyelik aidatı oranında sözleşme aidatı kesintisi yapılmak suretiyle yararlandırılacaklardır” denilmektedir.

    375 sayılı KHK’nın Ek 15’inci maddesinde:

    “Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine sosyal denge tazminatı ödenebilir.” hükmü,

    4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununun 3’üncü maddesinin (a) fıkrasında” Kamu görevlisi: Bu Kanun kapsamında yer alan kurum ve kuruluşların kadro veya pozisyonlarında istihdam edilenlerden işçi statüsü dışında çalışan kamu görevlilerini, ifade eder” hükmü yer almıştır.

    Bu mevzuat hükümlerinden de anlaşıldığı gibi, Kırşehir Belediyesinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen ve kamu görevlisi tanımı kapsamına giren çalışanların tamamının taraf sendika üyesi olup olmamasına bakılmaksızın yapılacak sözleşme hükümlerinden yararlandırılması gerekmektedir. Bu sosyal denge sözleşmesinden BEM-BİR- SEN üyelerinin faydalanacağı, BEM-BİR-Sen’e üye olmayanların işbu sözleşmeden yararlanmasının idareye sözleşme aidatı ödemeyi kabul ettiklerine dair yazılı taahhütname vermelerine bağlı olacağına ilişkin sözleşme hükümleri mevzuata aykırıdır.

    25.08.2017 tarih ve 30165 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Dördüncü Dönem Yerel Yönetim Hizmet Koluna İlişkin Toplu Sözleşmenin 1’nci maddesinin 2’nci fıkrasında; “Sosyal denge sözleşmesi imzalayan sendikanın üyesi olmayan kamu görevlilerinden aynı ünvanlı personelden alınacak aidatın iki katına kadar taraf sendika sosyal denge sözleşmesi aidatı alabilir. Bu aidatı ödeyen kamu görevlileri söz konusu sözleşmeden aynı usul ve esaslar dahilinde yararlanır” denilmektedir.

    Yapılan incelemede, BEM-BİR-SEN üyelerinden taban maaş tutarının binde 5’i kadar sosyal denge sözleşmesi aidatı alınması kararlaştırılırken, sosyal denge sözleşmesinin imzalandığı tarihte BEM-BİR-SEN ’e üye olmayan, sonradan işe girip de üye olmayan veya üyelikten çıkarılan kamu personeli için; damga vergisi matrahının binde 5’nin iki katı (sonradan ek protokol ile binde 5’i olarak düzeltilmiş) üyelik aidatı alınmasının kararlaştırıldığı

    anlaşılmaktadır. Bu hüküm yukarıda belirtilen toplu sözleşme hükmüne aykırıdır. Çünkü taban maaş tutarının binde 5’i ile damga vergisi matrahının binde 5’i ( veya iki katı) farklı kavramlar ve farklı tutarlar olduğundan kıyaslanması mümkün değildir.

    Taban aylık; taban aylık göstergesi (1000) ile taban aylık katsayısının çarpımı sonunda bulunan bir tutar olup tüm memurlar için eşittir. Taban aylık katsayısı değişmediği sürece değişmez. Damga vergisi matrahı ise; memurun derece ve kademesi ile kadro ve görev unvanına göre değişen ve aylık + taban aylık + ek gösterge + kıdem aylığı + 657 sayılı Kanun 152 inci maddeye göre ödenen zam ve tazminatlar + ek ödeme + varsa makam tazminatı + görev tazminatı gibi ödemelerin toplamından oluşan bir tutardır.

  2. Sosyal denge sözleşmesinin konusu, yerel yönetim hizmet koluna ilişkin toplu sözleşmede belirlenen tavanı aşmamak kaydıyla ilgili kamu kurumlarında istihdam edilen kamu personeline ödenecek sosyal denge tazminatını belirlemektir. Bu nedenle sözleşmeye çalışanları eğitimi, hafta sonları ve tatil günlerinde çalışma, işyeri kurulunun oluşumu ve toplanma şekli ile kurulun görevleri; yıllık mazeret izinleri, hasar ve zararların tazmini, sosyal denge tazminatından yararlanamama şartları, muayene için hastaneye gidenlere araç temini, doğal afet yardımı gibi hususlara ilişkin hükümler konulması da mevzuata aykırıdır. Çünkü bu hususlar sosyal denge sözleşmesinin konusu değildir. Farklı kanunlarla düzenlenmiş hususlardır.

  3. Sözleşmenin 24’üncü maddesinde: “Bu sosyal denge tazminatı sözleşmesi 01/01/2018 tarihinde başlar, 31/03/2019 tarihinde sona erer. Yeni bir sosyal denge sözleşmesi imzalanana kadar süresi sona eren bu sosyal denge sözleşmesindeki tüm maddeler kazanılmış hak olarak devam eder. Bu sözleşmenin bitim tarihinden bir ay önce sosyal denge sözleşmesi görüşmelerine başlanır”

25’inci maddesinde: “İş bu sözleşme 07/12/2017 tarih ve 122 sayılı meclis kararına istinaden taraflar arasındaki görüşmeler sonucu karşılıklı anlaşmaya varılan maddeler esas alınarak 25 madde üzerinden düzenlenip kabul edilerek 12/01/2018 tarihinde imzalanmıştır”

Hükümleri yer almaktadır.

4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanununun Mahalli idarelerde sözleşme imzalanması başlıklı 32’nci maddesinde:

“ 27/6/1989 tarihli ve 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 15 inci maddesi hükümleri çerçevesinde sosyal denge tazminatının ödenmesine belediyelerde belediye başkanının teklifi üzerine belediye meclisince, il özel idaresinde valinin teklifi üzerine il genel meclisince karar verilmesi halinde, sözleşme döneminde verilecek sosyal denge tazminatı tutarını belirlemek üzere ilgili mahalli idarede en çok üyeye sahip sendikanın genel başkanı

veya sendika yönetim kurulu tarafından yetkilendirilecek bir temsilcisi ile belediyelerde belediye başkanı, il özel idaresinde vali arasında toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasını izleyen üç ay içerisinde sözleşme yapılabilir. Bu sözleşme bu Kanunun uygulanması bakımından toplu sözleşme sayılmaz ve bu kapsamda Kamu Görevlileri Hakem Kuruluna başvurulamaz.

Yapılacak sözleşme, toplu sözleşme dönemi ile sınırlı olarak uygulanır ve sözleşme süresi hiçbir şekilde izleyen mahalli idareler genel seçimi tarihini geçemez. Mahalli idareler genel seçim tarihini izleyen üç ay içerisinde de toplu sözleşme dönemiyle sınırlı olmak üzere sözleşme yapılabilir. Bu sözleşmeye dayanılarak yapılan ödemeler kazanılmış hak sayılmaz”. Denilmektedir.

Aynı Kanunun 3’üncü maddesinin (h) fıkrasında; toplu sözleşmenin bu Kanunda belirtilen esaslar çerçevesinde kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarını belirlemek üzere yürütülen toplu sözleşme görüşmeleri sonucunda mutabık kalınması durumunda taraflarca imzalanan sözleşmeyi ifade ettiği,

28’inci maddesinde, toplu sözleşme hükümlerinin, sözleşmenin yapıldığı tarihi takip eden iki mali yıl için geçerli olduğu,

31’inci maddesinde, toplu sözleşme görüşmelerinin son rakamı tek olan yıllarda yapılacağı, toplu sözleşme görüşmelerine ağustos ayının ilk günü başlanacağı, toplu sözleşme sürecinin en geç ağustos ayının son iş günü tamamlanacağı ve imzalanan toplu sözleşme metinlerinin Resmi Gazete’de yayımlanacağı, belirtilmiştir.

Kanunda, toplu sözleşme sürecinin tamamlanmasını izleyen üç ay içerisinde sözleşme yapılabileceği ve yapılacak sözleşmenin toplu sözleşme dönemi ile sınırlı olarak uygulanacağı belirtilmektedir. Toplu sözleşme sürecinin en geç ilgili yılın ağustos ayının son iş günü tamamlanması gerektiğinden takip eden iki mali yılda uygulanacak olan sosyal denge sözleşmesinin bu tarihi izleyen üç ay içerisinde, yani en geç 2017 Kasım ayının son iş gününe kadar imzalanması gerekir.

31.03.2019 tarihinde yapılacak mahalli idareler genel seçimi nedeniyle bu tarihte sona eren sözleşmenin yerine seçim tarihini izleyen üç ay içerisinde de toplu sözleşme dönemiyle sınırlı olmak üzere sözleşme yapılabileceği kanunda belirtilmiştir. Normal yıllarda ve mahalli idareler genel seçimlerinin yapılacağı yıllarda sosyal denge sözleşmesinin yapılması ile ilgili sürecin hangi tarihlerde başlayacağı ve hangi tarihlerde sona ereceği Kanunun 32’inci maddesi ile belirlenmiştir. Sözleşmelere kanuna aykırı hükümler konulamaz.

Bu sözleşmeye dayanılarak yapılan ödemelerin kazanılmış hak sayılmayacağı da kanunda açıkça ifade edilmiştir.

Bu nedenlerle, yeni bir sosyal denge sözleşmesi imzalanana kadar süresi sona eren sözleşmesindeki tüm maddelerin kazanılmış hak olarak devam etmesine ve bu sözleşmenin bitim tarihinden bir ay önce sosyal denge sözleşmesi görüşmelerine başlanmasına ilişkin hükümlerle, sözleşmenin 12.01.2018 tarihinde imzalanmış olmasının 4688 sayılı Kanuna aykırı olduğu değerlendirilmektedir.

Kamu idaresi cevabında; “10-1 Sosyal Denge Tazminatı Sözleşmesine mevzuata aykırı hükümler konulmasına konu olan aykırı hükümlerin d maddesinde yer alan mevzuata aykırılık Ekim 2018 tarihinde ek protokol yapılarak düzeltilmiştir. Damga Vergisi taban maaş % 0,55 oranında Dayanışma Aidat kesintileri kaldırılmıştır.

    1. Sosyal Denge Sözleşme konusuna girmeyen hususlar izleyen Sosyal Denge Sözleşmelerinde yazılmayacak, bu hususlar giderilecektir.

    2. Sosyal Denge Sözleşmesinin 4685 sayılı kanunun 32. maddesinde yer alan Toplu sözleşme Görüşmelerinin kanunda yapılmamış, sehven yapılmış olup bundan sonra yapılacak Sosyal Denge Sözleşmeleri kanunda belirtilen tarihlere uygun olarak yapılacaktır. Ekli Mahalli İdareler seçiminden sonraki Sosyal Denge Sözleşme örneğinde olduğu gibi düzeltici işlemler tesis edilmiştir.” denilmiştir.

Sonuç olarak Kamu idaresi cevabında, söz konusu bulguda belirtilen hususlara iştirak edilmiş olup, konu müteakip yılı denetimlerinde takip edilecektir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?