Karar Künyesi
Antalya Su ve Atıksu İdaresi Genel Müdürlüğünün incelenmesinde; idare bünyesinde çalışan toplam 481 işçinin 365’inin 60 iş gününden 296 iş gününe kadar birikmiş yıllık ücretli izin hakkı olduğu, bazı işçilere 1 yıldan 11 yıla varan sürelerde yıllık izin hakkının kullandırılmadığı, izin haklarının işçilerin emekli olurken alacakları bir ücret gibi ödenmesine sebebiyet verildiği tespit edilmiştir.
1982 Anayasasının 50’nci maddesinde, dinlenmenin, çalışanların hakkı olduğu belirtilmiştir. Anayasal bir hak olan “Dinlenme Hakkının” nasıl kullanılacağı, süresi, işverenin sorumlulukları vb. hususlar 4857 sayılı İş Kanunu’nda ve Kanun’a dayanılarak çıkarılan Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği’nde düzenlenmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu’nun “Yıllık ücretli izin hakkı ve izin süreleri” başlıklı 53’üncü maddesinde işçilere yıllık izin verileceği ve yıllık ücretli izin hakkından vazgeçilemeyeceği; 56’ncı maddesinde yıllık iznin 53’üncü maddede gösterilen süreler içinde işveren tarafından sürekli bir şekilde verilmesinin zorunlu olduğu; 59’uncu maddesinde iş sözleşmesinin, herhangi bir nedenle sona ermesi halinde işçinin hak kazanıp da kullanmadığı yıllık izin sürelerine ait ücretin sözleşmenin sona erdiği tarihteki ücreti üzerinden kendisine veya hak sahiplerine ödeneceği; 60’ıncı maddesinde ise yıllık ücretli izinlerin, yürütülen işlerin niteliğine göre yıl boyunca hangi dönemlerde kullanılacağının, izinlerin ne suretle ve kimler tarafından verileceği veya sıraya bağlı tutulacağının, yıllık iznin faydalı olması için işveren tarafından alınması gereken tedbirler ve izinlerin kullanılması konusuna ilişkin usullerin ve işverence tutulması zorunlu kayıtların şeklinin nasıl olacağının Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanacak bir yönetmelikle gösterileceği belirtilmiştir.
03.03.2004 tarih ve 25391 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe konulan Yıllık Ücretli İzin Yönetmeliği’nin 5’inci maddesinde: İşveren veya işveren vekillerin, işlerin nitelik ve özelliklerine göre, yıllık ücretli izinlerin, her yılın belli bir döneminde veya dönemlerinde verileceğini tayin edebileceğini ve bunu işyerinde ilan edeceğini, 6’ncı maddesinde ise; Bu iznin işveren tarafından sürekli bir şekilde verilmesinin zorunlu olduğunu belirtmiştir.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinin yıllık ücretli izin hakkını düzenleyen maddelerine göre işçilerin yıllık ücretli izin hakkından feragat etmesine cevaz verilmemekte, işverenin de yıllık izin vermesi zorunlu tutulmaktadır. Aksi bir uygulamada, hem işçi yıllık dinlenme sürelerini gerçekleştirmeyerek Kanun hükümleri ile ulaşılmak istenen amaca aykırı işlem yapılmakta hem de işçi emekli olduğunda veya iş sözleşmesi son bulduğunda yasa hükmü gereği yıllık ücretli izin hakkı ücret alacağına dönüşmektedir.
Kullanılmayan izinlerin son ücret üzerinden ödenmesi, işçilerin izin kullanmaktan kaçınarak feragat edebilmelerine neden olmaktadır. İdare veya birim yetkililerinin buna izin vermemesi, Anayasal bir hak olan izni, işçilere kullandırması gerekir. Zira birikmiş izin alacaklarının ücrete dönüşmesi halinde, kurum bütçesine mali açıdan yüksek tutarlı bir yük getireceği açıktır.
Kamu idaresi bulgumuzda yer alan konuya ilişkin vermiş olduğu cevabında, bundan sonraki süreçte işçi personel izinlerinin düzenli kullandırılmasının sağlanacağı, işçilerin yıllık izinlerinin kullandırılması için ilgili birimlere talimat verildiği belirtilmiştir.
Yukarıda belirtilen düzenlemeler ve açıklamalar çerçevesinde; işçilere ücretli yıllık izinlerinin mevzuat ve sözleşme hükümlerinin öngördüğü şekilde kullandırılmasının, bu suretle İdare için ileride doğması muhtemel ödeme yükünün önüne geçilmesinin ve 4857 sayılı Kanun’un işçilerin dinlendirilmesi ile ulaşmak istediği amaca uygun hareket edilmesi açısından daha uygun olacağı düşünülmektedir.