Eğlence işletmeleri ile ilgili mükellefiyetin sağlanmayarak mevzuatın öngördüğü şekilde vergi tahakkuk ve tahsil işlemlerinin gerçekleştirilmediği görülmüştür.

2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun 17’nci maddesinde, bu Kanun’un 21’inci maddesinde belirtilen ve belediye sınırları ile mücavir alanlar içinde yer alan eğlence işletmelerinin faaliyetlerinin eğlence vergisine tabi olduğu, 18’inci maddesinde, eğlence yerlerini işleten gerçek veya tüzel kişilerin verginin mükellefi olduğu ifade edilmiştir.

Aynı Kanun’un “Nispet ve miktar” başlıklı 21’inci maddesinde ise, eğlence vergisi mükellefiyetinin sağlanacağı işyerleri sayılmış olup, maddenin I/5 ayrımında sirkler, lunaparklar, çalgılı bahçeler ve benzerlerinden eğlence vergisi alınacağı belirtilmiştir.

İşyeri Açma ve Çalışma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmeliğin “Canlı müzik yayını” başlıklı 38’inci maddesinde; lokantalara, içkili yerlere ve meskûn mahal dışında bulunan çay bahçelerine, halkın huzur ve sükûnu ile kamu istirahatı açısından sakınca bulunmaması kaydıyla yapılacak ölçüm ve kontrolü müteakip, yetkili idarelerin en üst amiri veya görevlendireceği kişinin kararıyla canlı müzik izni verileceği ifade edilmiştir.

2872 sayılı Çevre Kanunu’na dayanılarak hazırlanan Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği’nin 7’nci maddesinin ikinci fıkrasında; belediyelerin, belediye sınırları içinde gürültü kaynaklarını programlı, programsız veya şikâyetlere istinaden gerektiğinde diğer mevzuat kapsamında yetkili kılınan kurum ve kuruluşlar ile işbirliği ve koordinasyon içinde, bu Yönetmelik’te belirlenen esaslara uyulup uyulmadığı hususunda denetlemesi gerektiği, gürültü kaynakları için akustik rapor veya çevresel gürültü seviyesi değerlendirme raporu hazırlattırabileceği, bu raporları incelemek ve değerlendirmek konusunda yetkili olduğu, bu Yönetmelik’in ihlalinin tespiti halinde ise idari yaptırım uygulamak ve Yönetmelik’te belirtilen diğer hususlarda da gerekli tedbirleri alması gerektiği; 24 üncü maddesinde ise canlı müzik izni alınmadan hiçbir suretle müzik faaliyetinin gerçekleştirilemeyeceği belirtilmiştir.

Gelir hesapları üzerinde yapılan incelemelerde, hizmet sınırları dahilinde canlı müzik izin belgesi olan yalnızca 1 işletme olduğu, canlı müzik yapan işletmelere yönelik Zabıta Müdürlüğü ekiplerince gerçekleştirilen denetimler sonrasında ilgili işletmelerden o gün yapılan canlı müziğe ilişkin “Eğlence vergisi” adı altında “100 TL” tahsil edildiği, canlı müzik izin belgesi olmayan diğer işletmelere yönelik Encümen tarafından herhangi bir idari para cezası uygulanmadığı ve canlı müzik faaliyeti gerçekleştiren tüm işletmelere yönelik eğlence vergisi mükellefiyetinin sağlanmadığı tespit edilmiştir.

Belediye tarafından gerçekleştirilen hizmetlerin finansmanı için Belediye Gelirleri Kanunu’nda belirtildiği şekliyle hizmet sınırları içerisinde, eğlence işletmelerine yönelik Kanun’un 21’inci maddesi uyarınca eğlence vergisi mükellefiyetinin sağlanması ve mevzuatın öngördüğü şekilde vergi tahakkuk ve tahsilat işlemlerine başlanması gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?