Karar Künyesi
Vergi, SGK primi, kira, mahkeme kararı ve ilam harcı ödemelerinin zamanında yapılmaması nedeniyle Şirket giderlerinde yersiz artış oluşmuştur.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamında işverenlerin prim ödeme işlemleri; Kanun’un 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında sigortalı çalıştıran işverenlerin, bir ay içinde çalıştırdıkları sigortalıların prime esas kazançları üzerinden hesaplanacak sigortalı hissesi prim tutarlarını sigortalıların ücretlerinden keserek, kendi hissesine isabet eden prim tutarlarını da bu tutarlara ekleyerek en geç takip eden ay/dönemin sonuna kadar Kuruma ödemeleri şeklinde gerçekleşmektedir.
Benzer şekilde; vergi, kira ve diğer çeşitli ödeme yükümlülüklerinin ilgili mevzuatında/düzenlemelerinde ödeme yükümlülüklerine ilişkin süreler belirlenmiştir. Bu süreler içerisinde ödeme yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi durumunda gecikme zammı/faizi gibi uygulamalar bulunmaktadır.
Yukarıdaki mevzuat hükümlerinden ve açıklamalardan anlaşılacağı üzere; şirketlerin, ödeme yükümlülüklerini tam ve zamanında yerine getirmesi gerekmektedir. Aksi takdirde hem şirket kaynaklarının verimsiz kullanılması hem de şirket giderlerinde yersiz artış oluşması söz konusu olacaktır.
Şirketin mali tablolarının incelenmesinde; vergi, SGK primi, kira ve diğer çeşitli ödeme yükümlülüklerinin zamanında yerine getirilmediği ve bu nedenle de Şirket giderlerinde yersiz artış oluştuğu tespit edilmiştir.
Aşağıdaki tabloda 2020 yılı içerisinde ödeme yükümlülüklerinin yerine getirilmemesi nedeniyle yapılan gecikme ödemesi tutarlarına ilişkin özet bilgilere yer verilmiştir:
Tablo 17: Ödeme Yükümlülüklerinin Yerine Getirilmemesi Nedeniyle Yapılan Gecikme Ödemeleri
Gecikme Cezası/ Gecikme Zammı/Gecikme Faizi Açıklaması | Gecikme Nedeniyle Ödenen Tutar (TL) |
Vergi | 3.390.268,67 |
SGK | 5.503,91 |
Karar İlam | 118,87 |
Trafik | 576,91 |
Belediye Kira | 10.500,83 |
İPC | 2.269,00 |
Oda Aidat Gecikme | 84,30 |
Ba/Bs | 950,00 |
Usulsüzlük | 412,50 |
Toplam (TL) | 3.410.684,99 |
Söz konusu denetim tespitine binaen, Şirket tarafından; bulgu konusunun oluşmasında temel etkenin Üsküdar Belediyesinden bazı tahsilatların zamanında yapılmamasının olduğu, bundan sonraki dönemlerde bulgu konusunda daha hassas davranılcağı belirtilmiştir.
Sonuç olarak, şirketler, kar amacı ile kurulmuş olan ticari yapılar olup tüzel kişiliğe sahiptirler. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümleri gereğince kurulan şirketler, Kanun’un 16’ncı maddesine göre tacir niteliğini haiz olup Kanun’un 18’inci maddesinin (2) numaralı fıkrası gereğince de ticarete ilişkin tüm faaliyetlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmek zorundadırlar. Dolayısıyla Şirket menfaatlerinin korunması zorunluluğu bulunmaktadır.
Üsküdar Kent Hizmetleri Ticaret ve Sanayi AŞ’nin sermayesinin tamamı Üsküdar Belediyesine ait olsa da; Şirket, bağımsız bir tüzel kişiliğe sahiptir ve kar amacıyla kurulmuştur. Bu nedenle Şirket menfaatlerinin korunması esastır. Şirketin mali durumunu olumsuz etkileyebilecek mezkûr uygulamalardan vazgeçilerek, mali anlamda daha verimli bir yönetim anlayışı benimsenmelidir.