Şirket tarafından ana hizmet binası olarak kullanılan ruhsatsız binanın depreme dayanıklı olmadığı anlaşılmıştır.

3194 sayılı İmar Kanunu’nun “Kapsam” başlıklı 2’nci maddesinde belediye ve mücavir alan sınırları içinde ve dışında kalan yerlerde yapılacak planlar ile inşa edilecek resmi ve özel bütün yapıların anılan Kanun kapsamında olduğu belirtilmiş; Kanun’un “Tanımlar” başlıklı 5’inci maddesinde ise yapı; karada ve suda, daimi veya muvakkat, resmi ve hususi yeraltı ve yerüstü inşaatı ile bunların ilave, değişiklik ve tamirlerini içine alan sabit ve müteharrik tesis şeklinde tanımlanmıştır.

Ayrıca anılan Kanun’un dördüncü bölümünde yapı ruhsatı alınmasına ilişkin detaylara yer verilmiş olup, Kanun’un 21’inci maddesinde Kanun kapsamına giren bütün yapılar için 26’ncı maddede belirtilen istisnai haller hariç yapı ruhsatı alınmasının zorunlu olduğu, aynı bölümde yer alan “Yapı kullanma izni” başlıklı 30’uncu maddesinde ise bir yapının tamamen bittiği takdirde tamamının, kısmen kullanılması mümkün kısımları bittiği takdirde de bu kısımlarının kullanılabilmesi için inşaat ruhsatını veren belediyeden izin alınması gerektiği hüküm altına alınmıştır.

Yapılan incelemede Eyüpsultan İlçesi Mithatpaşa Mahallesi, 9 ada 3296, 3297, 3298 ve 3299 No.lu parseller üzerinde bulunan ve şirket tarafından ana hizmet binası olarak kullanılan yapıya ait arsanın İstanbul Büyükşehir Belediyesine ait olduğu, arsa üzerinde yer alan ve Şirket tarafından ana hizmet binası olarak kullanılan yapının yapı ruhsatı ve yapı kullanım izin belgesinin olmadığı tespit edilmiştir.

Ayrıca, Şirket’in ilgili parseller üzerinde bulunan yapılarının bina laboratuvar testleri, zemin etütleri ve güvenlik analiz raporları neticesinde depreme dayanıklı olmadığı anlaşılmış, söz konusu yapıların depreme dayanıklı hale getirilebilmesi ya da yeniden inşası amacıyla İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yazılan 16.11.2023 tarih ve 8004 sayılı yazı ile imar durumu ve yapı izinleri ile ilgili Şirket’e bilgi verilmesi istenmiş, ancak Büyükşehir Belediyesi tarafından herhangi bir bilgilendirme yapılmamıştır.

Sonuç olarak, Şirket merkez binasının yapı ruhsatı ve yapı kullanım izni olmaksızın kullanılması İmar Kanunu hükümlerine aykırılık teşkil etmesinin yanı sıra muhtemel deprem riskine karşı gerekli önlemlerin alınamamasına yol açmaktadır. Bu itibarla, söz konusu durumların yol açtığı yönetim risklerinin giderilmesi gerekmektedir.