Dövize endeksli olarak gerçekleştirilen bazı mal alımlarında fatura tarihindeki dövizin TL’ye çevrilmesi konusunda kurun yanlış belirlendiği tespit edilmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “Türkçe tutma ve Türk Parası kullanma zorunluluğu” başlıklı 215’inci maddesinde;

“1. Bu Kanuna göre tutulacak defter ve kayıtların Türkçe tutulması zorunludur. Ancak, Türkçe kayıtlar bulunmak kaydıyla defterlerde başka dilden kayıt da yapılabilir. Bu kayıtlar vergi matrahını değiştirmeyecek şekilde tasdik ettirilecek diğer defterlere de yapılabilir.

2.a) Kayıt ve belgelerde Türk para birimi kullanılır. Belgeler, Türk parası karşılığı gösterilmek şartıyla, yabancı para birimine göre de düzenlenebilir. Şu kadar ki yurt dışındaki müşteriler adına düzenlenen belgelerde Türk parası karşılığı gösterilme şartı aranmaz.”

Hükmüne yer verilmiştir.

516 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin 4’üncü maddesinde;


“(1) 20/4/1976 tarihli ve 15565 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 130 sıra numaralı Vergi Usul Kanunu Genel Tebliğinde ve 27/12/1998 tarihli ve 23566 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan 217 seri numaralı Gelir Vergisi Genel Tebliğinde belirtilen hükümler gereğince, değerleme günü itibarıyla Maliye Bakanlığınca kurların ilan edilmediği durumlarda Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca ilan edilen kurlar esas alınır.

(2) Bu şekilde yapılacak değerlemelerde efektif cinsinden yabancı paralar için efektif alış kuru (efektif alış kurunun bulunmaması halinde döviz alış kuru), döviz cinsinden yabancı paralar içinse döviz alış kuru uygulanır.

…” açıklamalarına yer verilmiştir.


Bu bağlamda, yurt içi firmalara yapılan dövize endeksli satışlara ilişkin faturalarda, bedelin Türk Lirası karşılığının belirlenmesinde;

  • Alıcı ile yapılan sözleşmede döviz kurunun taraflarca belirlenmiş olması halinde, sözleşmede belirlenen döviz kurunun,

  • Alıcı ile yapılan sözleşmede döviz kurunun taraflarca belirlenmemiş olması halinde ise, faturanın düzenlendiği tarihte Resmi Gazete'de yayımlanan T.C. Merkez Bankası döviz alış kurunun,

dikkate alınması gerekmektedir. T.C. Merkez Bankası tarafından döviz kurunun belirlenmediği, dolayısıyla Resmi Gazete'de döviz kurlarının yayımlanmadığı (resmi tatiller, hafta sonları ve yarım gün çalışılan) günlerde düzenlenen faturalarda, söz konusu günlerden önceki ilk iş gününde Resmi Gazete'de yayımlanan T.C. Merkez Bankası döviz alış kurunun fatura muhteviyatı döviz cinsinden tutarın Türk Lirası karşılığının belirlenmesinde dikkate alınması icap etmektedir.

Şirket tarafından, doğrudan temin yöntemiyle gerçekleştirilen ve döviz kuruna endeksli olarak alınan muhtelif tekliflerin bazılarında yukarıda açıklanan mevzuata uygun olarak dövizin TL’ye çevrilmesi sırasında temel alınacak kur belirlenmiş ancak bazı alımlarda ise kurun ne olacağı belirlenmemiştir. Kurun belirlenmemesi durumunda yukarıda yer verilen ve açıklanan mevzuat hükümlerine göre, faturanın düzenlendiği tarihte Resmi Gazete’de yayımlanan T.C. Merkez Bankası döviz alış kuru üzerinden faturanın düzenlenmesi gerekmektedir.

Ancak yapılan incelemede, döviz endeksli alımlarda tedarikçi firmaların faturaları, fatura tarihindeki T.C. Merkez Bankası döviz satış kuru üzerinden düzenledikleri görülmüştür. Bu durum, ESTRAM A.Ş.’nin döviz alış kuru ile satış kuru arasındaki fark kadar fazla ödemede bulunmasına yol açmaktadır.

Bu itibarla, şirket tarafından döviz endeksli yapılacak alımlarda sözleşmelere hangi döviz kurunun esas alınacağının açıkça belirtilmesi, belirtilmediği durumlarda ise yukarıda belirtilen mevzuat çerçevesinde faturaların düzenletilerek ödemelerin gerçekleştirilmesi gerekmektedir.

Şirket tarafından müteakip dönemlerde dövize endeksli olarak gerçekleştirilecek alımlarda 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “Türkçe tutma ve Türk Parası kullanma zorunluluğu” başlıklı 215’inci maddesi ve 516 Sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Genel Tebliği’nin 4’üncü maddesine göre işlem yapılacağı belirtilmiştir. Bulgu konusu tespitin devam edip etmediği takip eden denetimlerde izlenecektir.

Kararla ilgili sorunuz mu var?