Kurumda, vadesi geçtiği halde borçluları tarafından ödenmeyen alacaklar için ödeme emri gönderilmediği ve yasal takip yollarına başvurulmadığı görülmüştür.

Devlete, il özel idarelerine ve belediyelere ait vergi, resim, harç, ceza, mahkeme masrafı, vergi cezası, para cezası gibi asli ve gecikme zammı ile faiz gibi fer'i kamu alacakları ve aynı idarelerin sözleşmeden, haksız fiil ve haksız kazançtan doğanlar dışında kalan kamu hizmeti ile ilgili diğer alacakları ile bunların takip masrafları hakkında 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun hükümleri uygulanmaktadır.

Bu Kanun kapsamına giren ve ilgilisi tarafından vadesinde ödenmeyen alacaklarla ilgili olarak nasıl bir işlem yapılacağı Kanun’un “Ödeme Emri” başlıklı 55’inci maddesinde açıklanmıştır. Buna göre; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere, 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları gerektiği bir “ödeme emri” ile tebliğ edilmektedir. Ödeme emrinde ise borcun asıl ve ferilerinin mahiyet ve miktarları ile birlikte söz konusu borcun nereye ödeneceği, zamanında ödenmediği veya mal bildiriminde bulunulmadığı takdirde borcun cebren tahsil edileceği ve mal bildiriminde bulunmama ya da gerçeğe aykırı beyanda bulunma hallerinde uygulanacak hapis cezaları ve tebliğ usulü ile sürelerine yönelik bildirimler bulunmaktadır.

6183 sayılı Kanun kapsamına girmeyen alacakların takip ve tahsili ise 6098 sayılı Borçlar Kanunu hükümleri doğrultusunda gerçekleştirilecektir.

Yapılan incelemelerde, Kurumun gerek 6183 sayılı Kanun kapsamına giren kamu alacaklarıyla ilgili gerekse bu Kanun kapsamı dışında kalan sözleşmeden doğan alacaklarıyla ilgili olan ve vadesi geçtiği halde borçlusu tarafından ödenmeyen alacaklar için 2020 yılından bu yana ödeme emri gönderilmediği ve yasal takip yollarına başvurulmadığı anlaşılmıştır. Bu kapsamda Kurumdan alınan bilgilere göre sadece 2021 yılı için tahakkuk ettiği halde tahsil edilemeyen ve ödeme emri gönderilmeyen alacakların toplam tutarı 12.188.155,38 TL olarak görünmektedir.

İster 6183 sayılı Kanun kapsamındaki kamu alacakları olsun ister 6098 sayılı Kanun kapsamındaki alacaklar olsun her alacağın tahsiliyle ilgili bir zamanaşımı süresi vardır. Bu süre 6183 sayılı Kanun’da 5 yıl, 6098 sayılı Kanun’da ise 10 yıldır. Belirtilen süreler içinde ödenmesi istenmeyen ve yasal yollara başvurulmayan alacaklar zamanaşımına uğrayarak tahsili imkansız hale gelecektir. Alacakların zamanaşımına uğratılması ise 5018 sayılı Kamu Mali


Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 71’inci maddesine göre kamu zararını doğuran bir olaydır.


Kurum alacaklarının takibi ve tahsilinin sağlanması başta üst yönetici olmak üzere gelirlerin takip ve tahsilinde görevli olan çalışanların sorumluluğudur. Dolayısıyla bir alacağın kamu zararına uğraması, bu alacağın, kamu zararına uğramasında sorumluluğu olan kişilerden tahsilini gerektirecektir. Bu nedenle alacakların takip ve tahsilinde sorumluluğu olan kişilerin kamu zararına muhatap olmamaları için ödenmeyen alacaklarla ilgili ödeme emirlerini göndermeleri ve yasal takip yolarını kullanmaları gerekmektedir.

Bulguda belirtilen hususla ilgili olarak Kamu İdaresi cevabında; muhtelif tarihlerde çıkarılan yapılandırma kanunları kapsamında yapılan başvurular nedeniyle ödeme emri düzenlenemediği ve şu ana kadar zaman aşımından dolayı tahsilinden vazgeçilen herhangi bir alacak bulunmadığı belirtilmiş olup 12.03.2023 tarih ve 32130 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7440 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un yasal süresinin sona ermesine müteakip olarak 6183 sayılı Kanun kapsamında yasal takibatın yapılacağı ifade edilmiştir.

Alacakların yapılandırılmasına ilişkin kanunlar, yalnızaca o kanunun çıkarıldığı tarihe kadar olan ve çerçevesi ilgili kanunda çizilen tahsil edilmemiş alacakları kapsamaktadır. Bu nedenle süre ve konu bakımından çıkarılan kanunların kapsamına girmeyen, kapsama girdiği halde süresinde başvuru yapılmayan ve başvurulup da taksitleri süresinde ödenmeyen alacaklar için ödeme emri gönderilmesini engelleyen her hangi bir yasal durum bulunmamaktadır. Dolayısıyla çıkarılan kanunların kapsamına girmeyen alacaklar için 7440 sayılı Kanun’un süresinin dolması beklenmeden yasal yolların kullanılması gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?