Üniversitenin Avrupa Birliğinden proje karşılığı aktarılan hibelerine ilişkin hesap ve işlemlerinin incelenmesi sonucunda; proje ihtiyaçları doğrultusunda düzenlenen mal ve hizmet alımlarına ilişkin sözleşmelerde, Kamu İdaresinin hak ve menfaatlerini güvence altına alacak hükümlere yer verilmediği görülmüştür.

5234 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 32’nci maddesine dayanılarak hazırlanan ve yürürlüğe konulan Avrupa Birliği ve Uluslararası Kuruluşların Kaynaklarından Kamu İdarelerine Proje Karşılığı Aktarılan Hibe Tutarlarının Harcanmasına ve Muhasebeleştirilmesine İlişkin Yönetmelik’in “Kapsam” başlıklı 2’nci maddesiyle üniversiteler, Yönetmelik kapsamına dâhil edilmiştir.

Yönetmelik’in “Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesiyle; proje, Avrupa Birliği, uluslararası kuruluşlar veya uluslararası konsorsiyumlardan aktarılan hibe yardımlarla finanse edilen ve kamu idareleri bünyesinde yürütülen çalışmalar ve proje yürütücüsü, proje sözleşmesinde belirtilen ve kamu idaresi tarafından projenin yürütülmesinden doğrudan yetkili ve sorumlu kılınan ve proje kapsamında yapılacak harcamalar için harcama yetkisine sahip olan memur, diğer kamu görevlisi veya iş sözleşmesine göre çalıştırılan görevli veya görevliler olarak tanımlanmıştır.

Aynı Yönetmelik’in “Proje banka hesabı, ödemelerin gerçekleştirilmesi ve sorumluluk” başlıklı 5’inci maddesinin ikinci fıkrasıyla proje yürütücüsü, harcamaların proje şartları ve amaçlarına uygun, etkin ve verimli olarak kullanılmasından, kamu idaresine ve


kaynağı sağlayan kuruluşa hesabını vermekten, proje kaynaklarının etkin ve verimli kullanılmamasından doğacak her türlü zararın tazmininden sorumlu tutulmuştur.

Yapılan incelemede; Avrupa Birliğinden proje karşılığı aktarılan hibelerle gerçekleştirilen mal ve hizmet alımlarına ilişkin sözleşmelerde, sözleşme tarafları, sözleşmenin dayandığı proje sözleşmesi, KDV istisnasına ilişkin hükümler ve sözleşme tutarı dışında hiçbir hükme yer verilmediği anlaşılmıştır.

Bazı sözleşmelerde, hak ve yükümlülüklerin tayininde genel hukuk hükümlerine başvurulması için önem arz eden sözleşme tarihi de bulunmamaktadır.

Bu durumda Kamu İdaresi dolayısıyla proje yürütücüsü, alım konusu mal ve hizmetin teslim sürecinde gerçekleşebilecek olan aksaklıklarla (tesliminin gerçekleşmemesi, zamanında yapılmaması, eksik veya kusurlu olması) ilgili karşı tarafı bağlayan sözleşmeye dayalı hak ve menfaatlere sahip olamamaktadır. Dolayısıyla projelerin, sözleşmelerine uygun olarak yerine getirilmemesi veya proje kaynaklarında eksilmeler olması, her zaman ihtimaller dâhilindedir.

Bu nedenle sözleşmelerin mevcut halinin, Yönetmelik’in 5’inci maddesi gereklerine uygun olmadığı düşünülmektedir.

Kamu İdaresince Avrupa Birliği destekli projelerin mal ve hizmet alımlarına ilişkin tedarik sözleşmelerinin, 13.02.2016 tarihli ve 29623 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 1 Sıra No’lu Türkiye-Avrupa Birliği Katılım Öncesi Yardım Aracı (IPA II) Çerçeve Anlaşması Genel Tebliği eki tedarik sözleşmesi baz alınarak düzenlendiği ve bu sözleşmelerin, proje yürütücüsünün karşı tarafı bağlayacak sözleşmeye dayalı hak ve menfaatlerini genişletecek ve anılan Yönetmelik’in 5’inci maddesi gereklerine uygun olacak şekilde revize edilmesi yönünde gerekli bilgilendirmenin, 13.05.2022 tarihli ve 689249 sayılı yazıyla yapıldığı belirtilmiştir.

Sonuç olarak; Avrupa Birliğinden proje karşılığı aktarılan hibelerle gerçekleştirilen mal ve hizmet alımlarına ilişkin sözleşmelerin, işin konusu, işe başlama ve iş bitiş tarihleri, sözleşme tarihi, cezai şartlar, sözleşme bedeline dâhil olan giderler, ödeme yeri, koşulları ve zamanı, teminat, garanti, bakım, onarım, sözleşmenin feshi, tarafların yükümlülükleri gibi hususları içerecek şekilde düzenlenmesi işlemlerinin ivedilikle tamamlanmasının gerekli olduğu değerlendirilmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?