İdarenin kaynak suyu kira gelirlerinin bir kısmına ilişkin kısmi tahsilat yapıldığı, bir kısmına ilişkin ise hiç tahsilat yapılmadığı görülmüştür.

167 sayılı Yeraltı Suları Hakkında Kanun’un 4’üncü maddesinin üçüncü fıkrasında, kuyu açanların, bulunan suyun ancak kendi faydalı ihtiyaçlarına yetecek miktarını kullanabilecekleri belirtilmiştir. Aynı fıkranın devamında, bu miktarı aşan sular ile sulama, kullanma ve işlenerek veya doğal haliyle içme suyu olarak satılmak üzere çıkarılan yeraltı sularının ve Hazinenin özel mülkiyetinde veya Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerdeki kaynak sularının (mazbut vakıflara ait sular hariç), il özel idarelerince kiraya verilebileceği düzenlenmiştir.

6360 sayılı On Dört İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Yedi İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 1’inci maddesi ile İstanbul ve Kocaeli il mülki sınırları içerisinde bulunan köylerin tüzel kişiliği kaldırılmış ve bu köyler, bağlı bulundukları ilçe belediyelerine mahalle olarak katılmışlardır. Aynı Kanun maddesiyle bu illerdeki il özel idarelerinin tüzel kişiliği de kaldırılmıştır.

6360 sayılı Kanun’un 3’üncü maddesinin ikinci fıkrası gereğince, mevzuatla il özel idarelerine yapılan atıfların, bu Kanun kapsamında tüzel kişiliği kaldırılan il özel idareleri için ilgisine göre bakanlıklara, bakanlıkların bağlı veya ilgili kuruluşları ile bunların taşra teşkilatına, Hazineye, valiliklere, büyükşehir belediyelerine ve bağlı kuruluşlarına veya ilçe belediyelerine yapılmış sayılacağı hüküm altına alınmıştır.

Kaynak sularının kullanım hakkının kiralanması işlemleri, 167 sayılı Kanun’a göre il


özel idareleri tarafından yapılmaktayken, 6360 sayılı Kanun ile birlikte kaynak sularının kullanım hakkının kiralanması işlemlerinin Su ve Kanalizasyon İdareleri tarafından yapılacağı düzenlenmiş olmaktadır.

6360 sayılı Kanun’un geçici 1’inci maddesinin beşinci fıkrası gereği; bu Kanun ile tüzel kişilikleri kaldırılan il özel idarelerinin her türlü taşınır ve taşınmaz malları, hak, alacak ve borçları, komisyon kararıyla ilgisine göre bakanlıklara, bakanlıkların bağlı veya ilgili kuruluşları ile bunların taşra teşkilatına, valiliklere, yatırım izleme ve koordinasyon başkanlığına, büyükşehir belediyesine ve bağlı kuruluşuna veya ilçe belediyesine devredilmesine karar verilmiştir. Buna göre, İstanbul İl Özel İdaresinin kaynak sularının kiralanmasına ilişkin alacakları ilgisine göre İstanbul Büyükşehir Belediyesinin bağlı kuruluşu olan İSKİ’ye geçmiştir.

Yapılan incelemelerde; İdarenin bu mahiyette olan kiralanmış kaynak suyu kuyularına ilişkin olarak; 31.12.2022 tarihi itibariyle 18.141.642,78 TL kira alacağının olduğu ve bu tutarın 2.918.543,52 TL’sinin yapılandırıldığı, yapılandırılan tutarın 1.296.269,75 TL’sinin tahsil edildiği, yapılandırmaya konu edilmeyen kalan 15.223.099,26 TL alacağın ise tahsil edilmediği tespit edilmiştir.

Yukarıda yer alan denetim tespiti üzerine, İdare tarafından; söz konusu bulguda belirtilen kaynak suyu kira alacaklarının tamamının 2022 yılına ait olmayıp sözleşme başlangıç tarihi olan 2016 yılından itibaren ödenmeyen kira alacaklarının toplam tutarı olduğu, bu bağlamda 31.12.2022 tarihi itibariyle İdarenin toplam kira alacağının 18.141.642,78 TL’ olduğu, 8 firmanın 7256 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun gereği yapılandırma için başvuruda bulunduğu ve yapılandırma sonucunda İdare alacağının 15.223.099,26 TL’ye düştüğü, tahsil edilemeyen alacakların ise sözleşme başlangıç tarihi olan 2016 yılından itibaren Hukuk Müşavirliğine gönderilmek suretiyle takip edildiği belirtilmiş ve alacaklarının bilişim sistemi üzerinden takibinin gerçekleştirilebilmesi ve kira borcunu ödemeyen firmalar hakkında gerekli işlemlerin yürütülmesi ile ilgili sistemin de tamamlandığı ve İSKİ AYBİS üzerinden KYSFR002 nolu ekrandan takibinin yapılabildiği ifade edilmiştir. Ancak anlaşılacağı üzere, söz konusu kira tahsilatlarının tamamlanmasına yönelik iş ve işlemlere devam edilmekle birlikte, kaynak suları kira geliri tahsilatlarının düşük düzeyde kalması hususu tam olarak çözülememiştir.

Netice olarak; kira alacaklarının bilişim sistemi üzerinden takibinin sağlıklı bir şekilde yapılarak kira borcunu ödemeyen firmalar hakkında yasal yoldan tahsil işlemlerinin


yürütülmesi suretiyle kira geliri tahsilatlarının arttırılması sağlanmalıdır.


Kararla ilgili sorunuz mu var?