Belediye ile Türk Yerel Hizmet Sendikası arasında yapılan sosyal denge tazminatı sözleşmesinin kapsam ile ilgili bazı hükümlerinin, mahalli idarelerde kamu görevlilerine sosyal denge tazminatı ödenmesine ilişkin hukuki düzenlemelere aykırı olduğu görülmüştür.

4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu’nun “Mahalli


idarelerde sözleşme imzalanması” başlıklı 32’nci maddesinin bir ve ikinci fıkralarında, belediyelerde sosyal denge tazminatı ödenmesine ilişkin esaslara dair, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Ek 15’inci maddesinde de sosyal denge tazminatının ödenebilecek aylık tutarının, 4688 sayılı Kanuna göre yapılan toplu sözleşmede belirlenen tavan tutar ile sınırlı olduğuna dair hükümlere yer verilmiştir.

Kamu Görevlilerinin Geneline ve Hizmet Kollarına Yönelik Mali ve Sosyal Haklara İlişkin 2020 ve 2021 Yıllarını Kapsayan 5. Dönem Toplu Sözleşmenin “Yerel Yönetim Hizmet Koluna İlişkin Toplu Sözleşme” hükümlerini düzenleyen dördüncü bölümünün “Sosyal denge tazminatı” başlıklı 1’inci maddesinde de;

“(1) Belediyeler ve bağlı kuruluşları ile il özel idarelerinin kadro ve pozisyonlarında istihdam edilen kamu görevlilerine, 4688 sayılı Kanunun 32 nci maddesinde yer alan usul ve esaslar çerçevesinde ödenebilecek sosyal denge tazminatı aylık tavan tutarı, en yüksek Devlet memuru aylığının (ek gösterge dahil) %100’üdür. Sosyal denge tazminatının verilmesi yönünde yapılabilecek sözleşmelerde, tavan tutan aşmamak kaydıyla Ödenebilecek tazminatın aylık tutarı, görev yapılan birim ve iş hacmi, görevin önem ve güçlüğü, görev yerinin özelliği, çalışma süresi, kadro veya görev unvanı ile derecesi gibi kriterlere göre farklı olarak belirlenebilir.”

denilmektedir.


Bu çerçevede Belediye ile anılan sendika arasında imzalanan Toplu Sözleşmenin “Sözleşmenin dayanağı ve amacı” başlıklı 2’nci maddesinin ilk fıkrasında yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri sözleşmenin dayanağı olarak belirtilmiş, ikinci fıkrasında ise;

“Bu Toplu Sözleşmesinin amacı,


  1. Sözleşmesinin yapılması, muhtevası ve sona ermesi ile ilgili hususları düzenlemek,


  2. Karşılıklı iyi niyet ve güvenle iş barışını sağlamak,


  3. Taraflar arasında doğabilecek ihtilafları uzlaştırıcı yollarla çözümlemek,


  4. İşverenin ve çalışanların hak ve menfaatlerini dengelemek,


  5. Çalışanların ekonomik, sosyal ve kültürel düzeylerini yükseltmek,


  6. Çalışanların ekonomik, demokratik, hukuksal, sosyal hak ve çıkarlarını koruyup geliştirmek,


  7. Sendika Teşkilatlanması sayesinde çalışanların Ekonomik Sıkıntı Çekmeden, geleceğe güvenle bakmalarını sağlayacak iyi niyet ve güvenle, taraflar arasında doğabilecek farklılıkları görüşmeler yoluyla çözmek,

  8. İşyerinin Huzurlu Uyumlu ve daha verimli olabilmesi için çaba göstermektir.”


denilmekle bu sözleşmenin tarafları arasında sağlanmaya çalışılan anlaşma konusu hususlar, amaç olarak açıklanmaya çalışılmıştır.

Yapılan incelemede bahse konu toplu sözleşmede, yukarıda belirtilen Kanunlar ve Yerel Yönetim Hizmet Koluna İlişkin Toplu Sözleşme hükümlerine aykırı olarak aşağıda belirtilen hükümlere yer verildiği tespit edilmiştir. Şöyle ki;

Sosyal denge tazminatı sözleşmesinin konusu kamu görevlilerine yapılacak sosyal denge tazminatı ödemelerinin tutarı ve ödenme esasları olması gerekirken, sözleşmenin henüz 1’inci maddesinde, sözleşmenin kapsam ve amacı sosyal denge tazminatından çok farklı ve çok geniş alanlara yaygınlaştırılmıştır. Yine sözleşmenin 7‘nci maddesinde “İşverenin Hak ve Yükümlülükleri”, 8’inci maddesinde “Sendikanın Hak ve Yükümlülükleri”, 9’uncu maddesinde “Sendika Yönetici ve Temsilcilerinin İşyeri Sendikal Çalışmaları”, 9’uncu maddesinden sonra gelen ve numarasız olan maddesinde “Mali ve Sosyal Haklar” başlıkları altında sözleşmenin konusu ile bağdaşmayan hükümlere yer verilmiştir.

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun Birinci Kısım Birinci Bölümünün “Sözleşmeden Doğan Borç İlişkileri” başlıklı Birinci Ayrımı’nda “Kesin hükümsüzlük” başlıklı 27’nci madde olarak;

“Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkânsız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür.

Sözleşmenin içerdiği hükümlerden bir kısmının hükümsüz olması, diğerlerinin geçerliliğini etkilemez …”

denilmekle kanuna aykırı sözleşme yapılamayacağı açıklığa kavuşturulmuştur.


Bu itibarla, Belediye ile anılan sendika arasında bağıtlanan sosyal denge tazminatı ödenmesine ilişkin sözleşmenin içeriğe ilişkin söz konusu hükümleri, 4688 sayılı Kanun, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname, 2020 ve 2021 Yıllarını Kapsayan 5. Dönem Toplu Sözleşmenin “Yerel Yönetim Hizmet Koluna İlişkin Toplu Sözleşme” hükümlerine aykırılık


teşkil etmekte, Borçlar Kanunu hükümlerince de geçerliliğini yitirmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?