İdarenin, ortağı olduğu Şirketten gerçekleştirdiği personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımında, bu kapsamda çalıştırılamayacak personeli istihdam ettiği görülmüştür.

4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 62’nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendinde yer alan, “İdarelerce kanun, tüzük ve yönetmeliklere göre istihdam edilen personelin yeterli nitelik veya sayıda olmaması hâlinde personel çalıştırılmasına dayalı yardımcı işlere ilişkin hizmetler için ihaleye çıkılabilir.” hükmü, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin (KHK) 83’üncü maddesi ile değiştirilmiş; buna göre belediyeler dahil maddede belirtilen idarelerin personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı veya niteliği itibarıyla bu sonucu doğuracak şekilde alım yapamayacakları düzenlemesi yapılmıştır.

Diğer taraftan 375 sayılı KHK’ya yine 696 sayılı KHK ile eklenen Ek 20’nci madde ile; İl özel idareleri, belediyeler ile bağlı kuruluşlarının ve bunların üyesi olduğu mahalli idare birliklerinin, personel çalıştırılmasına dayalı hizmetleri 4734 sayılı KHK’nın 22’nci maddesindeki limit ve şartlar ile 62’nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendindeki sınırlamalara tabi olmaksızın doğrudan hizmet alımı suretiyle birlikte ya da ayrı ayrı sermayesinin yarısından fazlası bu idarelere ait ve halen bu kapsamda hizmet alımı yaptığı mevcut şirketlerinden birine, bu nitelikte herhangi bir şirketi bulunmuyorsa münhasıran bu amaçla kuracakları bir şirkete gördürebileceği belirtilmiştir.

Düzenlemeler birlikte değerlendirildiğinde, belediyeler dahil kamu idarelerine, yardımcı işlere ilişkin personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı yapma konusunda yasak getirilmiş olmakla birlikte, belediyelerin bu kapsamdaki alımlarını ancak kendi şirketlerinden sağlayabilecekleri anlaşılmaktadır.

Ancak, belediyelerin kendi şirketlerinden bu kapsamda yapacakları alımlar personel çalıştırılmasına dayalı hizmet olduğundan, şirketlerden istihdam edilecek personel de yardımcı hizmetlere ilişkin işlerde çalıştırılabilecek; sözleşmeli personel ya da memur personel eliyle gördürülmesi gereken hizmetler bu kapsamda sağlanamayacaktır.

Aksi durum, personel kanunları ile belirlenen istihdam usullerinin, kanuna aykırı olarak şirket personeli istihdamı ile sürdürülmesi anlamına gelecektir.

Yapılan denetimlerde, veteriner hekim, büro personeli, diş hekimi, diyetisyen, eğitmen, iç mimar, mühendis ve radyoloji tenikeri gibi kadrolu memur ya da sözleşmeli personel istihdam edilmesi gereken görevlerde, Belediyenin Şirketi aracılığı ile doğrudan şirket personeli istihdam edildiği ve bu usulün personel istihdam yöntemi haline getirildiği görülmüştür.

Yukarıda yer alan denetim tespiti üzerine, İdare tarafından, ilgili Sendika ile Belediye Şirketi arasında imzalanan Toplu İş Sözleşmesinin ekinde, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı yolu hangi görev unvanları ile personel istihdam edilebileceğinin yer aldığı ve Bulguda yer alan istihdamların bu kapsamda yapıldığı ifade edilmiştir.

Belediye Şirketinin ilgili Sendika ile imzalandığı toplu iş sözleşmesi, Kanunlarla belirlenen personel rejimini ortadan kaldırmamaktadır. Bu sözleşmeler, Şirket bünyesinde çalıştırılan hangi personel unvanı için hangi özlük uygulamasının yapılacağına ilişkin hüküm doğuracaktır. Ancak belediye şirketleri yalnızca belediyelere hizmet sunmamakta, ayrıca piyasada da faaliyet gösterebilmekte ya da belediye haricinde kendi iç işleyişlerinde personel çalıştırabilmektedirler. Dolayısıyla istihdam edebilecekleri personel unvanları, belediyede çalıştıracakları unvanlar dışında olabilecektir. Şirketlerin belediyelerde çalıştırabilecekleri personel türü yukarıda yer verildiği üzere yasalarla belirlendiğinden, toplu sözleşmeye özlük skalasını belirleyen unvan tiplerinin yazılması, belediyelerde bu unvanlarla personel çalıştırılabilmesine hukuki zemin oluşturmamaktadır.

Sonuç olarak İdarenin, personel çalıştırılmasına dayalı hizmet kapsamında yardımcı işlerde personel temin etmesi, memur ya da sözleşmeli personel aracılığı ile gördürülebilecek işlerde personel istihdamını, sınav ya da mevzuatta getirilen diğer kriterleri dikkate alarak ve fırsat eşitliğini sağlayarak gerçekleştirmesi gerektiği değerlendirilmektedir.

Kararla ilgili sorunuz mu var?