Karar Künyesi
İdare bünyesinde ihtiyaç duyulan taşıtların bir kısmı resmi araçlarla karşılanmakta, resmi araçların ihtiyaca kifayet etmediği durumlarda hizmet alınması yoluna da başvurulabilmektedir. Bu kapsamda 2017/510799 ihale kayıt numaralı “Belediye Hizmetlerinde Kullanılmak Üzere Araç Kiralanması” ihalesi gerçekleştirilmiş ve yüklenici ile sözleşme imzalanarak uygulamaya geçilmiştir. Söz konusu iş ve ihale kapsamında mevzuat ve sözleşmeye aykırı çeşitli hususlar tespit edilmiş ve aşağıda maddeler halinde detaylı bir şekilde açıklanmıştır.
İhalede istenilen “kendi malı olma” şartının rekabeti engellemesi
4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun “Temel ilkeler” başlıklı 5’inci maddesine göre idareler, yapacakları ihalelerde saydamlığı, rekabeti, eşit muameleyi, güvenirliği, gizliliği, kamuoyu denetimini, ihtiyaçların uygun şartlarla ve zamanında karşılanmasını ve kaynakların verimli kullanılmasını sağlamakla sorumlu tutulmuştur. Aynı Kanun’un 10’uncu maddesinde ise ihale konusu işin yerine getirilebilmesi için gerekli görülen tesis, makine, teçhizat ve diğer ekipmana ilişkin belgelerin ihaleye katılacak isteklilerden istenebileceği ifade edilmiştir.
Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 41’inci maddesinde makine, teçhizat ve ekipman için kendi malı olma şartının aranmamasının esas olduğu; ancak idarenin, işin niteliğinin gerektirdiği hallerde, ihale konusu işin yapılabilmesi için adaya veya istekliye ait olmasını gerekli gördüğü makine, teçhizat ve diğer ekipmanı yeterlik kriteri olarak belirleyebileceği belirtilmiştir.
Mezkûr maddede ihaleyi yapacak idareler için tam anlamı ile yasaklayıcı bir hüküm konulmamak ile birlikte kendi malı olma şartının aranmamasının esas olduğu tereddüte mahal vermeyecek katiyette belirtilmiştir. İhale dokümanında araçların kendi malı olma şartına dair hüküm konulup konulmayacağı, bu şekilde bir hüküm konulacaksa ne oranda uygulanacağı idarelerin takdir yetkisindedir. Ancak, bu takdir yetkisi sınırsız bir yetki değildir. İdareler kendilerine verilen takdir yetkilerini kullanırken gerçekçi ve geçerli gerekçelere dayanmalı, verilecek kararlarda kamu menfaatini esas tutmalıdırlar. Dolayısıyla zaruret olmadığı sürece alınacak kararlarda ihaleye katılımı azaltacak ya da rekabeti engelleyecek iş ve işlemlerden kaçınılması gerekmektedir.
“Belediye Hizmetlerinde Kullanılmak Üzere Araç Kiralanması” işi kapsamında 21 gruptaki toplamda 216 araç için 73 tanesinde (yaklaşık %34 oranında) kendi malı olma şartı aranmıştır. 27.11.2017 tarihinde gerçekleştirilen ihale için 5 istekli doküman alırken, toplamda 2 istekli teklif vermiş ve 1 isteklinin teklifi geçerli sayılmıştır. Kurumun ihale dokümanında kendi malı olması istenen araçları ve sayıları belirlerken, ihaleye girebilecek firmaların sayısını azaltmayacak ve rekabeti engellemeyecek kriterler belirlemesi ve sadece zaruri olduğu düşünülen araçların bu kapsama alınması kamu ihale mevzuatının amaç ve ilkelerine uygun olacaktır.
Yabancı menşeli araçların kiralanması
237 sayılı Taşıt Kanunu’nun 12’nci maddesinde hizmet alımı suretiyle edinilecek taşıtlarla ilgili detaylı belirlemelerin Bakanlar Kurulu’nca saptanacağı belirtilmiş; bu maddeye dayanılarak 2006/10193 sayılı BKK ile “Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller” yürürlüğe konulmuştur.
Söz konusu Usul ve Esaslar’ın;
“Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesinde yabancı menşeli taşıtın yerli muhteva oranı % 50’nin altında kalan taşıtları ifade ettiği,
“Genel Esaslar” başlıklı 6’ncı maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, hizmet alımı suretiyle yabancı menşeli binek ve station-wagon cinsi taşıt edinilmesinin, Kanun’un 10’uncu maddesinin beşinci fıkrasında öngörülen makam ve hizmetler ile sınırlı olacağı,
Aynı fıkranın (c) bendinde ise, bazı istisnalar dışında binek ve stationwagon cinsi taşıtların motor hacminin 1600 cc’yi geçemeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Yapılan incelemelerde İdare tarafından ihale kapsamında 11 adet Volkswagen Passat, 28 adet Renault Megane ve 30 adet Renault Symbol marka araç kiralandığı görülmüştür. Söz konusu araçlar, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından ilan edilen 2017 yılına ilişkin “Türkiye'de Üretilen Motorlu Araç Yerli Katkı Oranları” tablosuna göre yerli muhteva oranı şartını sağlamamakta ve yabancı menşeli araç olarak kabul edilmektedir. Bununla birlikte bu araçlardan bir kısmı Usul ve Esaslar’da belirtilen motor hacmi sınırını da aşmaktadır. Taşıt kiralamalarında yerli muhteviyat oranlarının nazara alınması ve yüksek motor hacmine sahip araçların ihaleye dâhil edilmemesi hem Kanun hem de bu Kanun uyarınca yürürlüğe konulan Usul Esaslar’a uygun işlem gerçekleştirilmesi için önem arz etmektedir.
Araçlardan bir kısmının geç teslim edilmesi
Araç kiralanması işi 01.01.2018 - 30.09.2019 tarihlerini kapsayacak şekilde gerçekleştirilmiş, teknik şartnamenin “G. Cezai Hükümler ve Mali Hükümler” bölümünde yüklenicinin kiralanacak hizmet araçlarını işe başlama tarihi itibari ile eksiksiz teslim etmeyi kabul ve taahhüt etmiş sayılacağı; eksik teslim edilmesi halinde eksikliklerin giderildiği güne kadar cezai hükümlerin uygulanacağı belirtilmiştir.
Araçların teslimine ilişkin tutanakların incelenmesi neticesinde; tüm araçların 01.01.2018 tarihinde teslim edildiğinin kayıt altına alındığı, ancak, kiralanacak araç listesinde
14. Grupta yer alan Isuzu Kamyonlardan 4 adetinin araç ruhsatlarında trafik çıkış tarihinin 10.01.2018 olduğu görülmüştür. Trafik çıkış izni alınmadan İdareye teslim gerçekleşemeyeceği aşikâr olduğundan söz konusu araçların tesliminde gecikmeler yaşandığı konusunda tereddüt bulunmamaktadır.
4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun 25’inci maddesinin (f) fıkrasına göre mücbir sebepler dışında, ihale dokümanı ve sözleşme hükümlerine uygun olarak taahhüdün yerine getirilmesi zorunludur. Buna göre, yapılan ihalelerde dokümanda istenilen
hususların tamamının yerine getirilmesinin sağlanması, aksi halde gerekli yaptırımların uygulanması ihale mevzuatı açısından vazgeçilmez bir zorunluluktur.
Kamu idaresi cevabında; özetle Hizmet Alımı İhaleleri Uygulama Yönetmeliği’nin 41’inci maddesinde kendi malı olma şartının aranmamasının esas olduğunun belirtildiği, ancak aynı maddede idarenin işin niteliğinin gerektirdiği hallerde makine, teçhizat ve diğer ekipmana yeterlik kriteri olarak yer verebileceğinin belirtildiği, buna istinaden Kurum hizmetlerinin aksamasını engellemek amacıyla 216 araçtan 73 tanesi için kendi malı olma şartının getirildiği,
İhale dokümanında taşıtın yerli muhteva oranı ve motor hacmi için %50 ve 1600cc kriterlerinin getirildiği, ancak Yüklenici tarafından en az şartı sağlayan bu kriterlerin üstünde araç sağlanmasına rağmen maliyete bunun yansıtılmadığı, kabul aşamalarında herhangi bir sorun yaşanmamış olduğu,
Araç tesliminde 14. grupta yer alan kamyonların 10 Ocak 2019 tarihine kadar geçici plaka ile görevde bulunduğundan eksiksiz olarak puantaja eklendiği ifade edilmiştir.
Sonuç olarak ihalede istenilen “kendi malı olma” şartının rekabeti engellemesi hususunda, hizmetin aksamaması için 216 araçtan 73 tanesinin (yaklaşık %34 oranında) kendi malı olmasının yeterlik kriteri olarak belirlendiği ifade edilmiştir. Bulguda da belirtildiği üzere, ihalelerde kendi malı olma şartının aranmaması esastır. Ancak bu şartın aranıp aranmayacağı, aranacak ise ne oranda olacağı hususunda idarelere takdir yetkisi tanınmıştır. Bu yetki sınırsız olmayıp rekabeti engellemeyecek şekilde kullanılması gerektiği muhakkaktır. Taşıt kiralama ihaleleri, İstanbul ili özelinde düşünüldüğünde arzı yüksek olan ve katılımın yoğun olduğu ihalelerdir. Ancak bulgu konusu ihalede sadece iki isteklinin teklif vermesi, bir isteklinin kendi malı olma şartını sağlayamayıp elenmesi, rekabet ortamının tam olarak sağlanamamasına delildir. Kaldı ki, kendi malı olma şartı toplamda yaklaşık %34 oranında olsa da bir veya iki adet olarak istenen 8 araç grubunda bu oran %100 olarak belirlenmiştir. İdarenin ihale dokümanında kendi malı olması istenen araçları ve sayıları belirlerken, ihaleye girebilecek firmaların sayısını azaltmayacak ve rekabeti engellemeyecek kriterler belirlemesi ve sadece zaruri olduğu düşünülen araçların bu kapsama alınması kamu ihale mevzuatının amaç ve ilkelerine uygun olacağı gibi İdarenin de yararına olacaktır.
Yabancı menşeli araçların kiralanması hususunda, Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’e uygun olarak teknik şartnamenin hazırlandığı ve
yüklenicinin bu şartın üzerinde araç sağlamasına rağmen bunun maliyete yansıtılmadığı ifadesinin kabul edilmesi mümkün değildir. Zira mevzuata aykırı bir hususun maliyette artışa sebep olup olmaması kanun ve yönetmeliklerin amir hükümlerinin uygulanması veya uygulanmaması için bir ölçü değildir. Yabancı menşeli araç kiralanamamasına ilişkin düzenlemenin sadece maliyet olarak değerlendirilmesi, yerli üretime destek hususunun gözden kaçırılması da doğru bir yaklaşım değildir. Kaldı ki, yüksek motor hacmine sahip araçlar İdarenin yakıt giderlerini de arttıracağından, ekstra maliyete neden olabilecektir.
Araçlardan bir kısmının geç teslim edilmesi hususunda, söz konusu araçların geçici plaka ile görevde bulunduğu ifade edilse de denetim sürecinde sorumlular ile yapılan görüşmelerde bu yönde bir açıklama yapılmamış, herhangi bir belge ibraz edilmemiştir.
Gerek bulgu içerisinde gerekse de yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde, taşıt kiralamalarında mevzuata ve sözleşme hükümlerine uyulması İdarenin yararına olacağı gibi İdare giderlerinin azaltılması açısından da önem arz etmektedir.
Bulgu konusu tespitin devam edip etmediği takip eden denetimlerde izlenecektir.