Şirket tarafından 2019 yılı itibarıyla şüpheli hale gelen ticari alacaklar için ihtiyatlılık kavramı gereği karşılık ayrılmadığı tespit edilmiştir.

213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun “Şüpheli alacaklar” başlıklı 323’üncü maddesinde; “Ticari ve zirai kazancın elde edilmesi ve idame ettirilmesi ile ilgili olmak şartıyla;

1. Dava veya icra safhasında bulunan alacaklar;

   
   

2. Yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenilmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek derecede küçük alacaklar;

Şüpheli alacak sayılır.

Yukarıda yazılı şüpheli alacaklar için değerleme gününün tasarruf değerine göre pasifte karşılık ayrılabilir. (…)” hükmü yer almaktadır.

26.12.1992 tarih ve 21447 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 Seri No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’nin “Tekdüzen Hesap Çerçevesi, Hesap Planı ve Hesap Planı Açıklamaları” başlıklı ekinde ise 129 Şüpheli Ticari Alacaklar Karşılığı Hesabının; şüpheli ticari alacakların için ayrılan karşılıkları kapsayacağı ve hesaplanan karşılık tutarının 129 no.lu hesaba alacak, 654 Karşılık Giderleri Hesabına borç kaydedileceği belirtilmiştir.

Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca şüpheli ticari alacaklar, dava ve icra safhasında bulunan alacaklardan ve yapılan protestoya veya yazı ile bir defadan fazla istenmesine rağmen borçlu tarafından ödenmemiş bulunan dava ve icra takibine değmeyecek

küçük alacaklardan teşkil etmekte olup tahsili şüpheli hale gelmiş olan alacaklar için ihtiyaren karşılık ayrılabilmektedir.

Yapılan incelemede ise Şirket tarafından 2019 yılında şüpheli hale gelen ticari alacaklar için herhangi bir karşılık ayrılmadığı tespit edilmiştir.

Ancak ihtiyari uygulama karşısında 1 Seri No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’nin “Muhasebenin Temel Kavramları” başlıklı ekinde;

“10. İhtiyatlılık Kavramı: Bu kavram, muhasebe olaylarında temkinli davranılması ve işletmenin karşılaşabileceği risklerin gözönüne alınması gereğini ifade eder. Bu kavramın sonucu olarak, işletmeler, muhtemel giderleri ve zararları için karşılık ayırırlar,(…)” ifadesi yer almaktadır.

Muhasebenin amacının, finansal tablo kullanıcılarına doğru ve gerçek bilgi sunmak olduğu; ihtiyatlılığın ise işletme faaliyetlerinde var olan belirsizlik ve risklerin yeterli bir şekilde göz önüne alınmasını sağlamak amacıyla yapılan basiretli bir muhasebe eylemini ifade ettiği değerlendirildiğinde Şirketin 2019 yılı itibarıyla şüpheli hale gelen ticari alacaklar için karşılık ayırmaması sonucunda 2019 yılı Bilançosundaki 129 Şüpheli Ticari Alacaklar Karşılığı Hesabı 545.721,96 TL eksik görünmekte, 2019 yılı Gelir Tablosunda da söz konusu tutarı ihtiva etmesi gereken 654 Karşılık Giderleri Hesabı yer almamaktadır. Bu durum, anılan mali tabloların doğruluğunu ve güvenilirliğini etkilemektedir.