İdarede sürekli işçi statüsünde çalıştırılan personel ile Belediye şirketinden doğrudan hizmet alımı yoluyla çalıştırılan işçiler için ayrılmış kıdem tazminatı karşılıklarının hatalı muhasebeleştirildiği tespit edilmiştir.

İşçi statüsünde çalışan personele ödenecek kıdem tazminatına ilişkin düzenleme, 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14’üncü maddesinde yer almaktadır. Anılan madde hükmü uyarınca; kamu idaresi, bünyesinde bir yıldan uzun süreli çalışan işçilerle iş ilişkisinin maddede sayılan hallerden herhangi biri nedeniyle sona ermesi durumunda kıdem tazminatını ödemekle yükümlüdür.

Mezkûr Kanun’un diğer maddelerinin mülga olması sonrasında yürürlüğe giren 4857 sayılı İş Kanunu’nun “Bazı kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların kıdem tazminatı” başlıklı 112’nci maddesinde ise; 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 62’nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatlarının da ilgili kamu kurum ve kuruluşları tarafından ödeneceği belirtilerek kıdem tazminatı hükümleri, alt işveren aracılığıyla çalışan personeli de kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Dolayısıyla İdare, anılan mevzuat hükümlerinde öngörülen şartların oluşması halinde kıdem tazminatı ödemekle yükümlü kılınmıştır.

Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği’nin 500 Net değer/sermaye hesabına ilişkin olarak düzenlenen “Hesabın işleyişi” başlıklı 347’nci maddesinde, daha önce kayıtlara alınmamış olan yabancı kaynak tutarlarının bu hesaba borç, ilgili yabancı kaynak hesabına ise alacak kaydedileceği,

Anılan Yönetmelik’in 472 Kıdem tazminatı karşılığı hesabına ilişkin “Hesabın işleyişi” başlıklı 331’inci maddesinde; hesaplanan kıdem tazminatına ilişkin karşılık tutarlarının, 472 Kıdem tazminatı karşılığı hesabına alacak, 630 Giderler hesabına borç kaydedileceği ve


vadeleri bir yılın altına düşen kıdem tazminatı karşılıklarının 472 Kıdem tazminatı karşılığı hesabına borç, 372 Kıdem tazminatı karşılığı hesabına alacak kaydedileceği,

Hususları düzenlenmiştir.


Yukarıdaki mevzuat hükümlerine göre, idarenin gelecekte kendisi için yükümlülük doğuracak söz konusu kıdem tazminatı ödemeleri için karşılık ayırması gerekmektedir. Söz konusu kıdem tazminatı karşılıkları, bahsi geçen işçiler için daha önceden ayrılması gerektiği halde ayrılmamışsa ilk kaydın ilgisine göre 372 Kıdem tazminatı karşılığı veya 472 Kıdem tazminatı karşılığı hesapları ile birlikte 500 Net değer/sermaye hesabına yapılması gerekmektedir.

Yapılan incelemede, sürekli işçiler ile Belediye şirketinden doğrudan hizmet alımı yoluyla çalıştırılan işçiler için daha önceki yıllarda kıdem tazminatı karşılıklarının tam olarak ayrılmadığı, geçmiş dönemlerden gelen ve 2021 yılında söz konusu işçiler için kayıtlara alınan 10.677.338,00 TL tutarındaki kıdem tazminat karşılıklarının yukarıda belirtilen Yönetmelik hükmüne göre 500 Net değer/sermaye hesabına borç kaydı, karşılığında ise 472 Kıdem tazminatı karşılığı hesabına alacak kaydı yapılması gerekirken daha önce kayıtlara alınmamış olan söz konusu kıdem tazminatı karşılıklarının doğrudan 630 Giderler hesabına kaydedilerek muhasebeleştirildiği görülmüştür.

Kamu idaresi cevabında yıl sonu işlemlerinde 472 li hesaplar düzeltilecektir denilmektedir. Ancak herhangi bir düzeltme işlemi yapılmadığı gibi, yapılacak düzeltme de, 2022 yılı muhasebe kayıtlarını ve mali tablolarını etkileyecek olup, 2021 yılı mali tablolarına bir etkisi bulunmayacaktır.

Daha önceki yıllarda hesaplanmayan ve geçmiş dönemlerden gelen kıdem tazminatı karşılıklarının ilk defa kayıtlara alınmasında 500 Net değer/sermaye hesabının kullanılmaması nedeniyle, söz konusu hesapların doğru ve güvenilir veri içermediği değerlendirilmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?