Karar Künyesi
Şirketin geçici verginin ödenmesi için T.C. Vakıflar Bankasından aldığı opsiyon kredisini zamanında ödemediği ve bu nedenle faize muhatap kaldığı tespit edilmiştir.
Şirket, geçici vergi beyannamesinin üçüncü dönemi (Temmuz-Ağustos-Eylül 2018) için tahakkuk eden verginin ödenebilmesi bakımından T.C. Vakıflar Bankasından 19.11.2018 tarihinde 3.496.325,33 TL kredi almış ve aynı tarihte 251495 fiş numarası ile yevmiye kayıtlarına almıştır. Bahsi geçen kredinin anapara geri ödemesi ise 30.11.2018 tarihinde yapılarak 269570 fiş numarası ile yevmiye kayıtlarına intikal ettirilmiştir.
Yapılan incelemede, 19.11.2018 tarihinde kullanılan kredinin opsiyonunun 1-2 güne kadar olduğu, dolayısıyla 11 gün sonra ödenen kredi için ilgili banka tarafından şirket adına faiz işletildiği anlaşılmıştır. Söz konusu faiz ödemesi ise 12.12.2018 tarihinde 35.691,65-TL
olarak gerçekleşmiş ve aynı tarihte 269833 fiş numarası ile muhasebe kayıtlarına alınmıştır.
Bilindiği üzere 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 18’inci maddesinin ikinci fıkrasında; “Her tacirin, ticaretine ait bütün işlerinde basiretli bir iş adamı gibi hareket etmesi gerekir.” hükmü bulunmaktadır. Bu hüküm, tacirin öngörülü, konusunu bilen, hukuki ve fiili durumları kavrayabilme özelliklerine sahip olmasını gerektirmektedir. Basiretli iş adamı kavramı iyi niyeti de içine almakla birlikte, iyi niyetten de öte tedbirli bir hareketi, vasat bir şahıstan daha fazla özen gösterme gereğini, ticari hayatın gereklerini ve teamüllerini iyi bilmeyi ve gelecekteki şartları tahmini de ifade etmektedir.
Yine 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 365’inci maddesine göre; anonim şirket, yönetim kurulu tarafından yönetilip ve temsil olunmakla birlikte, 369’uncu maddeye göre yönetim kurulu üyeleri ve yönetimle görevli üçüncü kişiler, görevlerini tedbirli bir yöneticinin özeniyle yerine getirmek ve şirketin menfaatlerini dürüstlük kurallarına uyarak gözetmek yükümlülüğü altındadırlar.
Şirketin kredi geri ödemesini yapması gereken dönemde, finansal durumunun borçların ödenebilmesine imkân verdiği, zira ilgili döneme ilişkin şirketin personel maaşları da dahil olmak üzere ödeme noktasında herhangi bir problemi olmadığı anlaşılmakla birlikte, ilgili dönemde kredi geri ödemesinin en sona bırakılması suretiyle şirket bütçesinden faiz ödenmesine sebebiyet verildiği görülmektedir. Bu durum ise şirketin mali idaresi açısından ilgili dönemde yeterli özen ve dikkatin gösterilmediği ve dolayısıyla gerek profesyonel yönetim anlayışına gerekse 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun basiretli bir tüccar gibi hareket edilmesi hükmüne aykırı olduğu değerlendirilmektedir.
Kamu idaresi cevabında; “Şirketimiz kamu ihale mevzuatına tabi olarak ihalelere girmekte ve Tahsilat Genel Tebliği kapsamında ödeme almaktadır.
Üçüncü dönem geçici vergi ödemesinin yapılmasının gerekli olduğu tarihte şirketimiz bu dönemde yoğun olarak ihalelere girdiği için girilen ihale tarihleri itibariyle vergi ve SGK prim borcu bulunmaması gerekmekte olduğundan 19.11.2018 tarihinde opsiyonlu sıfır faizle kredi kullanılmıştır.
Ödeme vadesinde o zamanki genel ekonomik şartlar ve tahsilatlardaki güçlükler nedeni ile geri ödeme yapılamamış ve 30.11.2018 tarihinde anapara ödenmiştir. Gecikmeden dolayı 35.691,65 TL'lik faiz, ilave her hangi bir masraf yükü olmaksızın 12.12.2018 tarihinde ödenmiştir.
Şirketin finansal durumu, müşterilerimizin nezdinde faaliyetlerin kesintisiz devamı noktasında ayarlanmaktadır. Bu nokta da akaryakıt faaliyetlerinin yürütülebilmesi için gereken ödeme günlük, yaklaşık 1.000.0000 TL olduğundan bu ödemenin yapılmaması halinde tedarikçinin akaryakıtı kesip ödemesini yapan müşterilerimizin zor durumda kalması da söz konusu olacaktır. Üstelik müşterilerimiz arasında Cezaevleri, Sağlık Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı gibi stratejik kurumların olduğu düşünüldüğünde bu ödemelerin yapılması daha büyük önem taşımaktadır. Diğer taraftan taahhüdü yerine getirememekten dolayı da ihale yasaklısı durumuna düşülme riski söz konusudur.
Diğer taraftan İstanbul Büyükşehir Belediyesi, şirketimize vergi ödeme dönemlerinde tediye yaptığı halde bu dönemde genel ekonomik durumdan dolayı ödeme yapamamıştır.
Bundan sonraki dönemlerde bulgunuz dikkate alınarak vergi ödemeleri hususunda daha dikkatli hareket edilecek, gerekli hassasiyet ve özen gösterilecektir.” denilmektedir.
Sonuç olarak kamu idaresi cevabında özetle ilgili dönemde yoğun olarak ihalelere girilmesi nedeniyle vergi ve SGK prim borcunun ödenebilmesi bakımından nakit ihtiyacının bulunması gerekçe gösterilerek kredi (borç) alındığı ve kredinin geri ödeme vadesinde o zamanki genel ekonomik şartlar ve tahsilatlardaki güçlükler nedeni ile 30.11.2018 tarihinde sadece anaparanın ödendiği, gecikmeden dolayı 12.12.2018 tarihinde 35.691,65 TL'lik faiz yüküne katlanıldığı ifade edilmiş ve izleyen dönemlerde bulgu konusu husus dikkate alınarak gerekli hassasiyet ve özenin gösterileceği ifade edilmiştir.
Bu aşamada önerilecek bir husus olmayıp, bulgu konusu hususun devam edip etmediği izleyen denetim dönemlerinde takip edilecektir.