Karar Künyesi
2886 sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında yapılan ihalelere yönelik yapılan incelemelerde tespit edilen hususlara aşağıda yer verilmiştir.
İdare Taşınmazı Üzerinde 49 Yıllığına Kurulan İntifa Hakkı Bedelinin Günümüz Koşullarında Rayicin Altında Kalması
25.03.1998 tarihli Encümen Kararıyla üzerinde 49 yıllığına intifa hakkı tesis edilen idare taşınmazının intifa bedelinin günümüz şartlarında rayicin altında kaldığı görülmüştür.
2886 sayılı Devlet İhale Kanun’un “Kapsam” başlıklı 1’inci maddesinde; belediyelerin alım, satım, hizmet, yapım, kira, trampa, mülkiyetin gayri ayni hak tesisi ve taşıma işlerinin bu Kanun hükümlerine göre yürütüleceği; “İlkeler” başlıklı 2’nci maddesinde; bu Kanun’un yürütülmesinde, ihtiyaçların en iyi şekilde, uygun şartlarla ve zamanında karşılanması ve ihalede açıklık ve rekabetin sağlanmasının esas olduğu; “İhalelerde Kapalı Teklif Usulünün Esas Olduğu” başlıklı 36’ncı maddesinde ise; bu Kanun’un 1’inci maddesinde yazılı işlere ilişkin ihalelerde, tekliflerin gizli olarak verilmesini sağlayan kapalı teklif usulünün esas olduğu hüküm altına alınmıştır.
Kanun’un “Pazarlık Usulüyle Yapılacak İşler” başlıklı 51’inci maddesinin (g) bendinde; kullanışlarının özelliği, idarelere yararlı olması veya ivediliği nedeniyle kapalı veya açık teklif
yöntemleriyle ihalesi uygun görülmeyen, Devletin özel mülkiyetindeki taşınır ve taşınmaz malların kiralanması, trampası ve mülkiyetin gayri ayni hak tesisi ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin kiralanması ve mülkiyetin gayri ayni hak tesisi işlerine ilişkin ihalelerin pazarlık usulüyle yapılabileceği belirtilmiştir.
Ancak yapılan incelemelerde; İdare taşınmazının 2886 Sayılı Kanun’un 51/g bendi kapsamında 25.03.1998 tarihli Encümen Kararıyla 3360 m²’lik İdare taşınmazı üzerinde bir eğitim kooperatifi lehine 49 yıllık intifa hakkı tesis edildiği; birinci yıl kullanma bedelinin eski para birimiyle 350.000.000 TL olarak belirlendiği, ilk yıldan sonraki kullanma bedellerinin Devlet İstatistik Enstitüsü Toptan Eşya Fiyat Endeksinde meydana gelen artış oranında hesaplanacağı, en son yapılan artış ile bu tutarın yıllık 16.661,15 TL olarak hesaplandığı, dolayısıyla intifa bedelinin günümüz şartlarında rayicin altında kaldığı tespit edilmiştir.
Yukarıda yer verilen açıklamalardan anlaşılacağı üzere, İdare taşınmazı üzerinde 49 yıllığına kurulan intifa hakkı sonrasındaki süreç içerisinde paranın değerinde çok önemli düşüşler olmuş, edimler arasında ağır bir nispetsizlik meydana gelmiştir. Dolayısıyla taşınmaz maliki İdare tarafından 49 yıllık sürenin sonunun beklenmesi yerine günün ekonomik koşullarına göre çok düşük kalan intifa bedelinin hukuki yollarla günün koşullarına uygun hale getirilmesinin talep edilmesinin kamu yararının gereği olduğu değerlendirilmektedir.
İdare taşınmazı üzerinde 49 yıllığına kurulan intifa hakkına ilişkin bedelin hukuki yollarla günün koşullarına uygun hale getirilmesinin talep edilmesinin kamu yararının gereği olduğu değerlendirilmektedir
Taşınmaz Kiralamalarında KDV Tahsil Edilmesi
İdarenin mülkiyetinde yer alan gayrimenkullerin kiralanması işlemlerinde Katma Değer Vergisi (KDV) tahsil edildiği görülmüştür.
3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun “Sosyal ve Askeri Amaçlı İstisnalarla Diğer İstisnalar” başlıklı altıncı bölümünün 17/4-d bendinde; iktisadi işletmelere dâhil olmayan gayrimenkullerin kiralanması işlemlerinin KDV’den müstesna olduğu düzenlenmiştir.
Ek olarak, 26.04.2014 tarih ve 28983 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Katma Değer Vergisi Genel Uygulama Genel Tebliği’nin “F. Sosyal ve Askeri Amaçlı İstisnalarla Diğer İstisnalar” kısmının “4.4. İktisadi İşletmeye Dâhil Olmayan Gayrimenkullerin Kiralanması” bölümünde; iktisadi işletmelere dâhil olmayan gayrimenkullerin (arazi, bina ve bunlarla birlikte
kiralanan mütemmim cüzü ve teferruatı, voli mahalleri ve dalyanlar ile gayrimenkul olarak tapu sicilinde tescil edilen hakların) kiralanması işlemlerinin KDV’ye tabi olmadığı, sadece iktisadi işletmeye dâhil gayrimenkullerin kiralanması işlemi KDV’ye tabi olduğu belirtilmiştir.
Yapılan incelemede, İdarenin mülkiyetinde yer alan gayrimenkullerin 2886 Sayılı Devlet İhale Kanunu kapsamında kiralanması işlemlerinde birinci yıl kira bedeli üzerinden KDV tahsil edildiği tespit edilmiştir.
İktisadi işletmeye dâhil olmayan gayrimenkullerin kiralanması işlemi KDV’ye tabi olmadığından, İdarenin mülkiyetinde yer alan gayrimenkullerin kiralanması işlemlerinden KDV tahsil edilmemesi gerekmektedir.
Taşınmaz Kira Sözleşmelerinin Noter Tasdikli Olmaması
İdarenin mülkiyetinde yer alan taşınmazların kiraya verilmesinde, İdare ile kiracı arasında imzalanan kira sözleşmelerinin noterlikçe tescil ettirilmediği görülmüştür.
2886 sayılı Devlet İhale Kanun’un “Sözleşme Yapılmasında Müteahhit veya Müşterinin Görev ve Sorumluluğu” başlıklı 57’nci maddesinin birinci fıkrasında; sözleşme yapılması gerekli olan hallerde müteahhit veya müşterinin onaylanan ihale kararının bildirilmesini izleyen günden itibaren 15 gün içinde geçici teminatı kesin teminata çevirerek noterlikçe tescil edilmiş sözleşmeyi idareye vermek zorunda olduğu belirtilmiştir.
Yukarıda yer alan ilgili Kanun hükmüne göre, ihale komisyonunun verdiği kararın ita amirince onaylanmasından sonra 15 gün içinde ihaleyi kazanan istekli tarafından noterlikçe tescil edilmiş sözleşmenin idareye verilmesi gerekmektedir.
Yapılan incelemede, İdarenin mülkiyetinde yer alan taşınmazların kiraya verilmesinde İdare ile kiracı arasında imzalanan kira sözleşmelerinin noterlikçe tescil ettirilmediği tespit edilmiştir.
Taraflar arasında düzenlenen kira sözleşmelerinin noterlikçe tescil ettirilmesi gerekmektedir.
İdareye Ait Taşınmaz Kiralamalarından Tellallık Harcı Alınması
İdareye ait taşınmaz kiralama ihalelerinde isteklilerden sözleşme imzalanmadan önce tellallık harcı tahsil edildiği görülmüştür.
2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun “Konu” başlıklı 67’nci maddesinde; belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde belediyelere ait hal, balıkhane, mezat yerleri ve ilgilinin isteğine bağlı olarak belediye münadisi veya tellalı bulundurulan sair yerlerde, gerçek veya tüzelkişiler tarafından her ne surette olursa olsun her çeşit menkul ve gayrimenkul mal ve mahsullerin satışının Tellallık Harcına tabi olduğu; “Mükellef” başlıklı 68’inci maddesinde ise; mal ve mahsullerini satan gerçek veya tüzel kişilerin Tellallık Harcı ödemekle mükellef oldukları hükmüne yer verilmiştir.
Yukarıda yer alan Kanun hükümleri birlikte değerlendirildiğinde; belediye tellalı bulundurulan hal, balıkhane, mezat yerleri gibi yerlerde gerçek veya tüzelkişiler tarafından yapılan menkul ve gayrimenkul mal ve mahsüllerin satışının tellallık harcına tabi olduğu, belediyeye ait gayrimenkullerin kiralama işlemlerinin tellallık harcının konusu olamayacağı anlaşılmaktadır.
Yapılan incelemede, İdarenin ihale üzerine kalan isteklilerden belediye münadisi adı altında Tellallık Harcı tahsil ettiği tespit edilmiştir.
İdareye ait taşınmaz kiralama ihalelerinin tellallık harcının konusuna girmemesi nedeniyle söz konusu harcın isteklilerden tahsil edilmemesi gerekmektedir.