Karar Künyesi
Belediye tarafından gerçekleştirilen taksitli taşınmaz satış işlemlerinin muhasebeleştirilmesinde, satış değerinin tamamının ilgili maddi duran varlık hesabından çıkarıldığı, kayıtlı değeri ile satış/net değeri arasındaki farkın faaliyet hesaplarına kaydedilmediği görülmüştür.
Mahalli İdareler Bütçe ve Muhasebe Yönetmeliği’nin 250- Arazi ve Arsalar Hesabının işleyişini düzenleyen 189’uncu maddesinde, taksitle satışı yapılan arsa ve arazilerin bu hesaba kayıtlı değeri üzerinden alacak kaydedileceği, satış bedeli ile kayıtlı değeri arasında olumlu fark olması durumunda 600-Gelirler Hesabına alacak; olumsuz fark olması durumunda ise 630- Giderler Hesabına borç kaydedileceği hüküm altına alınmıştır.
Aynı Yönetmelik’in 252- Binalar hesabının işleyişini düzenleyen 193’üncü maddesinde, taksitle satılan binaların bu hesaba kayıtlı değeri üzerinden alacak kaydedileceği, satış bedeli ile net değeri arasında olumlu fark olması durumunda 600- Gelirler Hesabına alacak; olumsuz fark olması durumunda ise 630- Giderler Hesabına borç kaydedileceği, aynı zamanda ayrılmış olan amortisman tutarlarının 257- Birikmiş Amortismanlar Hesabına borç kaydedileceği ifade edilmiştir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri doğrultusunda, taksitle satışı yapılan arsa ve araziler ile binaların kayıtlı değerleri esas alınarak muhasebe kayıtlarından çıkarılması, arsa ve araziler için satış bedeli ile kayıtlı değeri; binalar için ise satış bedeli ile varsa birikmiş amortismanı düşüldükten sonra kalan değeri arasında oluşan olumlu veya olumsuz farkın sonucuna göre ilgili faaliyet hesabına kaydedilmesi gerekmektedir.
Yapılan incelemede, Belediye tarafından 2023 yılı içerisinde 35 adet arsa ve çoğu kentsel dönüşüm projeleri ile edinilen 82 adet konut ve işyeri olmak üzere toplam 117 adet taşınmaz satışı taksitli olarak gerçekleştirilmiştir. Ancak satışı yapılan taşınmazların, satış bedelleri üzerinden ilgisine göre 250- Arsa ve Araziler veya 252- Binalar Hesabına alacak yazılmak suretiyle muhasebe kayıtlarından çıkarıldığı bir başka ifadeyle taşınmazların kayıtlı değerleri ile satış/net değerleri arasında oluşan olumlu ya da olumsuz farkın faaliyet hesaplarına kaydedilmediği tespit edilmiştir. Taşınmaz varlıkların muhasebeleştirilmiş değerinin bilinmemesinden kaynaklanan bu durum İdarenin dönem faaliyet sonuçlarının da gerçek durumu yansıtmamasına neden olmaktadır.
Yukarıda yer alan açıklamalar çerçevesinde, mali tabloların doğru ve güvenilir bilgi sunmasını sağlamak amacıyla muhasebe programı üzerinde taşınmazların kayıtlı değerlerinin açık bir şekilde yer alması sağlanarak, satışı yapılan taşınmazların kayıtlı değerleri üzerinden muhasebe kayıtlarından çıkarılması gerektiği değerlendirilmektedir.