Karar Künyesi
Orhangazi Belediyesi hesap ve işlemleri ile mali tablolarının incelenmesinde, Belediye'nin izin verilen borç stok tutarının çok üzerinde borç yükü altında olduğu, borçlarını ödeyemediği ve ağır bir mali yük altında bırakıldığı tespit edilmiştir. Belediyenin kamu idarelerine olan vergi, prim, pay vb. yükümlülükleri ile üçüncü kişilere ödemelerini zamanında yerine getiremediği, bu nedenle ceza, faiz, zam ve icra gibi birçok yaptırımla karşı karşıya bırakıldığı belirlenmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun "Borçlanma" başlıklı 68’inci maddesinin birinci fıkrası (d) bendinde; Belediye ve bağlı kuruluşları ile bunların sermayesinin yüzde ellisinden fazlasına sahip oldukları şirketlerin, faiz dâhil iç ve dış borç stok tutarının, en son kesinleşmiş bütçe gelirleri toplamının 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'na göre belirlenecek yeniden değerleme oranıyla artırılan miktarını aşamayacağı, bu miktarın Büyükşehir Belediyeleri için bir buçuk kat olarak uygulanacağı düzenlenmiştir. Kanun maddesine göre ilçe belediyelerinde 2020 yılı borç stok tutarı, 2019 yılı kesinleşmiş bütçe gelirleri toplamına 2019 yılı için belirlenmiş yeniden değerleme oranının uygulanması sonucu hesaplanan tutar kadardır.
İçişleri Bakanlığı tarafından “Borçlanmalar” konusu ile yayımlanan 21.02.2005 tarihli ve 45201 sayılı genel yazısına göre; 1. İller Bankası kredileri ve faizleri, 2. Banka Kredileri ve faizleri, 3. Dış krediler ve faizleri, 4. Hazineye olan borçlar ve faizleri, 5. Piyasa borçları (bütçe emanetleri), 6. Vergi ve sosyal güvenlik borçları toplanarak borçlanma limiti tespit edilmelidir. Yukarıda sayılan kalemlerin toplanması suretiyle hesaplanan borç stoku, belediyenin kesinleşmiş bütçe gelirlerinin yeniden değerleme oranıyla arttırılan miktarını geçiyorsa, yeni bir borçlanmaya gidilmesi mümkün değildir.
Belediyenin 2019 yılı sonu net bütçe geliri 68.806.671,68 TL olup, bu tutara 2019 yılı için belirlenen %22,58 yeniden değerleme oranı uygulandığında Orhangazi Belediyesi için Kanun’un öngördüğü borç stok tutarı 2020 yılı için 84.343.218,15 TL olmaktadır.
Belediye'nin 31.12. 2020 tarihli bilançosuna göre piyasa borçları (bütçe emanetleri), vergi ve sosyal güvenlik borçları ve banka kredileri olmak üzere toplam 91.727.850,96 TL borcu bulunmaktadır. Bu durumda Belediye'nin borç stok tutarının yaklaşık 7.400.000,00 TL fazlası kadar borç yükü altında olduğu görülmektedir. Bu kapsamda Belediyenin, mevzuat gereği borçlanma imkanı bulunmamaktadır. Belediye borcunun 57.401.639,21 TL’si "320 Bütçe Emanetleri Hesabı"nda olup üçüncü kişilere olan borçlardır. Bu borçlar nedeni ile Belediye ağır icra dosyaları ile karşı karşıya kalıp bu borçlar için 2020 yılında 2.040.543,38 TL faiz ödemiştir. "368 Vadesi Geçmiş, Ertelenmiş veya Taksitlendirilmiş Vergi ve Diğer Yükümlülükler Hesabı"nda 29.645.623,72 TL borç olup, (ödeme planına göre vergi dairesi ve SGK borçları faiz hariç 35.354.813,06 TL) bu borç için 2020 yılında 605.268,28 TL faiz ödenmiştir. Belediye, 19.02.2020 tarih ve 2010/93 sayılı Belediye Meclis Kararı ile 2020 yılı içerisinde İller Bankası teminatıyla bir bankadan 3.901.500 TL'lik kredi kullanmıştır. Belediyenin toplam 4.680.588,03 TL kredi borcu bulunmaktadır. Krediler için 2020 yılında ödenen toplam faiz 1.311.519,56 TL olup icra dosyaları vb. dahil toplam faiz yükü 3.957.331,22 TL’dir. Ayrıca "333 Emanetler Hesabı"nın alt ekonomik kodunda olan Sosyal Güvenlik Kurumları Hesabında yüklenicilerin hakedişlerinden kesilen 2.377.252,28 TL tutarında SGK borçları ödenemediği için bu hesapta bekletilmektedir. Bu durum, ileride faiz ve diğer para cezası ödemelerine neden olabileceği gibi yüklenicilerin de mağdur olmasına neden olacak ve hukuksal sorunlar ortaya çıkaracaktır.
Belediye, SSK primleri, kamu idare payları, üçüncü kişilerden vergi sorumlusu olarak kestiği vergiler de dâhil olmak üzere birçok vergisini ödeyememektedir. Ödeyemediği borçlara her geçen zaman faiz ve gecikme zamları ilave edilmektedir. Belediye bu ödeme güçlüğünü aşabilmek için 2020 yılında Merkezi Bütçeden gelen paylar haricinde hazineden 7.000.000,00 TL yardım almıştır.
5393 sayılı Belediye Kanunu ile belediyelere verilen görev, sorumluluk, yetki, giderlerden belediyelerin Devletin asli temel görevlerini yerinden yönetim ilkesi doğrultusunda yerine getirdikleri görülmektedir. Belediye'nin mevcut borç yükü altında bu görev, yetki ve sorumlulukları hakkıyla yerine getirmesi mümkün görülmemekte, ileriye dönük sağlıklı, uygulanabilir ve gerçekçi mali politikalar üretmesi ve uygulaması imkânı bulunmamaktadır.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Kamu maliyesinin temel ilkeleri” başlıklı 5’inci maddesinin 1’inci fıkrası (g) bendi, “Hesap verme sorumluluğu” başlıklı 8’inci maddesi, “Üst yöneticiler” başlıklı 11’inci maddesi ve “Harcama talimatı ve sorumluluk” başlıklı 32’nci maddesi 2’inci fıkrasına göre kamu idarelerince, ihtiyaçların karşılanmasında ekonomik veya sosyal verimlilik ilkelerine uygun olarak maliyet-fayda veya maliyet-etkinlik ile gerekli görülen diğer ekonomik ve sosyal analizlerin yapılması esastır. Üst yöneticiler, harcama yetkilileri ve her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanlar; kaynakların etkili, ekonomik, verimli kullanılmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumludurlar.
5393 sayılı Belediye Kanunu'nun "Borçlanma" başlıklı 68 inci maddesinin ikinci fıkrasında: “Yukarıda belirtilen usûl ve esaslara aykırı olarak borçlanan belediye yetkilileri hakkında, fiilleri daha ağır bir cezayı gerektirmeyen durumlarda 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun görevi kötüye kullanmaya ilişkin hükümleri uygulanır.” denilmektedir. Yapılan incelemelerde, Belediye’nin bu ağır borç yükü altında önceki dönemlerde bırakıldığı tespit edilmiştir.
Belediye tarafından verilen cevapta; madde gereğinin süreç içerisinde yerine getirileceği belirtilmiştir.
Sonuç olarak; belediye görev ve hizmetlerinin daha sağlıklı yerine getirilebilmesi için gelir-gider dengesinin gözetilmesi, borç stoku yasal sınırların altına inene kadar yeni borçlanmaya girişilmemesi ve Belediyeyi ağır borç yükü altında bırakan önceki dönem üst yöneticiler hakkında gerekli yasal işlemlerin başlatılması gerekmektedir.