Karar Künyesi
İdare personelinin, belediye sınırları içerisindeki 10 mahalle muhtarlığında görevlendirildiği görülmüştür.
4541 sayılı Şehir ve Kasabalarda Mahalle Muhtar ve İhtiyar Heyetleri Teşkiline Dair Kanun’un 20’nci maddesinde; “Mahalle muhtarları ve ihtiyar heyetleri tarafından görülecek hizmetlere karşılık olarak iş sahiplerinden harç alınır ve alınan harç miktarı, evrak ve vesikalar üzerinde gösterilir.” ifadelerine yer verilmiş, aynı Kanun’un 21’inci maddesinde ise muhtarlık işlerinin tedviri için lüzumlu kira, ısıtma, aydınlatma, hademe ücreti gibi masrafların bu harçlardan ödeneceği belirtilmiştir.
5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Mahalle ve yönetimi” başlıklı 9’uncu maddesinin birinci fıkrasında belediye sınırları içerisinde mahalle kurulmasının belediye meclisinin kararı ve kaymakamın görüşü üzerine valinin onayı ile olacağı açıklanmıştır. Mezkûr maddenin üçüncü fıkrasında da “Belediye, mahallenin ve muhtarlığın ihtiyaçlarının karşılanması ve sorunlarının çözümü için bütçe imkânları ölçüsünde gerekli ayni yardım ve desteği sağlar.” ifadelerine yer verilmiştir.
Yukarıdaki mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesi sonucunda, İdarenin muhtarlıklara kira, ısıtma ve aydınlatma gibi ayni yardımları yapabileceği, “ayni yardım ve desteği sağlar” ifadesinden personel görevlendirilmesi yorumunun çıkarılmasının mümkün olmadığı anlaşılmaktadır. Kaldı ki, İdare tarafından zaten belediye sınırları içerisindeki muhtarlıkların elektrik ve su faturaları ödenmektedir. Ayrıca muhtarlıkların, belediyenin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler ile belediye taşınmazlarında işlemlerini yürütmesi göz önüne alındığında kira giderlerinin de dolaylı olarak İdare tarafından karşılandığı anlaşılmaktadır.
11.10.2019 tarihli ve 2019/71 sayılı Meclis Kararı ile “…kamu kurum ve kuruluşlarının taleplerinin karşılanması ve bununla ilgili gerekli anlaşmaları ve protokolleri yapmak için 5393 sayılı Kanun’un 75’inci maddesinin (a) ve (b) fıkraları hükümleri doğrultusunda Belediye Başkanına yetki verilmesi…” kararı alınmış ve bu karara istinaden belediye sınırları içerisinde yer alan muhtarlıklarda personel görevlendirilmiştir. Bahsi geçen 5393 sayılı Kanun’un 75’inci maddesinin birinci fıkrasının (a) ve (b) bentlerinde ise aynen;
“Belediye, belediye meclisinin kararı üzerine yapacağı anlaşmaya uygun olarak görev ve sorumluluk alanlarına giren konularda;
Mahallî idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına ait yapım, bakım, onarım ve taşıma işlerini bedelli veya bedelsiz üstlenebilir veya bu kuruluşlar ile ortak hizmet projeleri gerçekleştirebilir ve bu amaçla gerekli kaynak aktarımında bulunabilir. Bu takdirde iş, işin yapımını üstlenen kuruluşun tâbi olduğu mevzuat hükümlerine göre sonuçlandırılır.
Mahallî idareler ile merkezî idareye ait aslî görev ve hizmetlerin yerine getirilmesi amacıyla gerekli aynî ihtiyaçları karşılayabilir, geçici olarak araç ve personel temin edebilir.
…” ifadelerine yer verilmiştir.
Anayasa’ya göre kamu tüzel kişiliği kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulmaktadır. Mahalle kurulması, belediye meclisinin kararı ve kaymakamın görüşü üzerine valinin onayı ile olduğundan mahalle muhtarlıklarının kamu tüzel kişiliğini haiz olduklarını söylemek mümkün değildir. Buna göre, mahalle muhtarlıkları, Anayasa'da mahalli ve merkezi idare kapsamında değerlendirilmediğinden 5393 sayılı Kanun’un 75’inci maddesi kapsamında değerlendirilerek buralarda İdare personelinin görevlendirilmesi ilgili mevzuatıyla uyarlı değildir.
Yapılan incelemede, Belediye sınırları içerisinde yer alan 10 muhtarlıkta, 696 sayılı KHK uyarınca çalıştırılan İdare personelinin görevlendirildiği tespit edilmiştir.
Yukarıda yer alan denetim tespiti üzerine İdare tarafından; görevlendirmelerin meclis kararına istinaden 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 9’uncu ve 75’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında yapıldığı, personelin, muhtarlık hizmetlerinden çok, İdarenin mahalledeki hizmetlerinin koordinasyonu, mahalle halkının ihtiyaç ve sorunlarının tespitini, başvurularının cevaplanması gibi İdare ile ilgili hizmetleri yürüttüğü ifade edilmiştir.
İdare, 5393 sayılı Kanun’un 9’uncu maddesinin üçüncü fıkrasında bahsi geçen “ayni yardım ve desteği sağlar” ifadesini hatalı değerlendirmektedir. Şöyle ki, “destek” mefhumunu kendisinden önce gelen “ayni” mefhumundan bağımsız olarak geniş anlamda değerlendirmekte ve hatalı bir yorumda bulunmaktadır. Zira, burada Kanun’un lafzi yorumu ile anlaşılması gereken, belediyelerin muhtarlıklara ayni yardım ve ayni desteği sağlayabileceğidir.
Ayrıca, bulguda detaylı olarak anlatıldığı üzere, muhtarlıklardaki personel görevlendirmelerinin 5393 sayılı Kanun’un 75’inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında yapılmasının da imkânı bulunmamaktadır. Zira belediyeler, mahallî idareler ile merkezî idareye ait aslî görev ve hizmetlerin yerine getirilmesi amacıyla geçici personel temin
edebilecektir. Bu görevlendirmelerin gerek geçici nitelikte olmaması gerekse de muhtarlıkların kamu tüzel kişiliğini haiz olmamasından dolayı mevzuata uygunluğu bulunmamaktadır.
Sonuç olarak, söz konusu bu görevlendirmeler, mevzuat hükümlerine aykırı olduğu gibi İdare giderlerinde de artışa neden olmaktadır.