Belediyenin mülkiyetinde bulunan bazı taşınmazların vakıf ve derneklere tahsis edildiği görülmüştür.

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Diğer kuruluşlarla ilişkiler” başlıklı 75’inci maddesinde;

“c) Kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, kamu yararına çalışan dernekler, Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınmış vakıflar ve 7/6/2005 tarihli ve 5362 sayılı Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu kapsamına giren meslek odaları ile ortak hizmet projeleri gerçekleştirebilir. Diğer dernek ve vakıflar ile gerçekleştirilecek ortak hizmet projeleri için mahallin en büyük mülki idare amirinin izninin alınması gerekir.

  1. Kendilerine ait taşınmazları, aslî görev ve hizmetlerinde kullanılmak üzere bedelli


veya bedelsiz olarak mahallî idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına devredebilir veya süresi yirmibeş yılı geçmemek üzere tahsis edebilir. Bu taşınmazlar aynı kuruluşlara kiraya da verilebilir. Bu taşınmazların, tahsis amacı dışında kullanılması hâlinde, tahsis işlemi iptal edilir. Tahsis süresi sonunda, aynı esaslara göre yeniden tahsis mümkündür” denilmektedir.

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Taşınmaz tahsisi” başlıklı 47’nci maddesinde;

Kamu idareleri, kanunlarında veya Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde belirtilen kamu hizmetlerini yerine getirebilmek için mülkiyetlerindeki taşınmazlarla Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerleri, birbirlerine ve köy tüzel kişiliklerine bedelsiz olarak tahsis edebilirler. Tahsis edilen taşınmaz, amaç dışı kullanılamaz.” hükmü yer almaktadır.

Kanun maddesi hükmüne göre; kamu idarelerinin mülkiyetlerindeki taşınmazların tahsisinde kamu hizmeti ve kamu idaresi olmak üzere iki temel ölçütün varlığı aranmaktadır. Dolayısıyla, kamu idarelerinin mülkiyetlerindeki taşınmazları kamu idaresi olmayan özel dernek veya vakıflara tahsis edilebilmeleri mümkün değildir.

Belediyeler, mülkiyetlerindeki taşınmazlarını 5393 sayılı Kanun’un 75’inci maddesi ile 5018 sayılı Kanun’un 47’nci maddesi çerçevesinde, ancak mahallî müşterek nitelikteki hizmetlerin yerine getirilmesi amacıyla belediye meclislerinin bu konuya ilişkin alacakları kararla ve sadece mahallî idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşlarına tahsis edebileceklerdir.

Yukarıdaki mevzuat hükümlerinden vakıf ve derneklerin belediyelerle ilişkilerinin sadece mevzuatta öngörülen şartlara uymak koşuluyla ortak hizmet projesi yapmakla sınırlandırıldığı, kamu kurum ve kuruluşu sayılmayan vakıf ve derneklere belediye tarafından taşınmaz tahsisinin yapılamayacağı anlaşılmaktadır.

Yapılan incelemede, Belediyenin sahip olduğu bazı taşınmazların vakıf ve derneklere tahsis edildiği görülmüştür.

Sayıştay Genel Kurulunun 02.02.2018 tarih, 30320 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16.10.2017 tarih, 2017/1 esas ve 5415/1 karar no’lu İçtihadı Birleştirme Kararına göre de kamu idarelerinin mülkiyetlerindeki taşınmazları kamu idaresi olmayan özel dernek veya vakıflara tahsis edebilmeleri mümkün değildir.

6085 sayılı Sayıştay Kanunu'nun 58'inci maddesinin 3’üncü fıkrasında; “İçtihatların birleştirilmesi veya değiştirilmesi kararları Resmi Gazetede yayımlanır. Bu kararlara Sayıştay daire ve kurulları ile kamu idareleri ve sorumlular uymak zorundadır.” hükmü yer almaktadır.


Kanun maddesi hükmüne göre; Belediye, mezkûr İçtihadı Birleştirme Kararına uymak zorundadır.

Sonuç olarak, gerek 5018 ve 5393 sayılı Kanun hükümleri gerekse de mezkûr İçtihadı Birleştirme Kararından anlaşılacağı üzere; kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları, kamu yararına çalışan dernekler, Cumhurbaşkanınca vergi muafiyeti tanınmış vakıflar ve Esnaf ve Sanatkârlar Meslek Kuruluşları Kanunu kapsamına giren meslek odaları ile yürütülen ortak hizmet projeleri hariç Belediyenin, mahalli idareler ile diğer kamu kurum ve kuruluşları dışında kalan gerçek ve tüzel kişilere, derneklere veya meslek kuruluşlarına süresi her ne olursa olsun tahsis işlemi yapması mümkün değildir.

Açıklanan nedenlerle Belediye tarafından yapılan söz konusu tahsis işlemlerinin mevzuata uygun olmadığı değerlendirilmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?