Erzurum sınırları içerisinde faaliyet gösteren okul ve personel servis (S plaka) plakalarının ihalesiz ve süresiz olarak verildiği görülmüştür.

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “İl ve ilçe trafik komisyonları” başlıklı 12’nci maddesinde karayolu taşımacılığına ait mevzuat hükümleri saklı kalmak üzere, trafik düzeni ve güvenliği yönünden belediye sınırları içinde ticari amaçla çalıştırılacak yolcu ve yük taşıtları ile motorsuz taşıtların çalışma şekil ve şartları, çalıştırılabileceği yerler ile güzergahlarını tespit etmek ve sayılarını belirlemek görev ve yetkisi il ve ilçe trafik komisyonlarına verilmiştir. Bu Kanun’a dayanılarak 03.05.1986 tarih ve 86/10553 sayılı Ticari Plakaların Verilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Karar’ın “Ticari Plakanın Verilme Usul ve Esasları” başlıklı 5’inci maddesinde ticari plakaların kapalı teklif usulü ile aşağıdaki


şartlar dikkate alınarak, trafik komisyonunun tespit edeceği esaslara göre verileceği belirtilip, bu şartlar sıralanmıştır;

  1. İlin ihtiyacı dikkate alınarak dağıtılacak ticari plaka sayısı trafik komisyonunca tespit edilecek ticari plakanın serbest piyasadaki tahmini bedelinin %80’ine tekabül eden muhammen bedeli, müracaat şekli, süresi, ihale zamanı ve diğer hususlar mahalli vasıta ve/veya en az iki gazete ile kamuoyuna duyurulur.

  2. Tespit edilen ticari plakalar ikişer aylık dönemlerde bir yılda altı defa verilebilir.


  3. Kapalı teklif zarfları trafik komisyonları huzurunda açılır ve en yüksek bedeli teklif edenlerden başlamak üzere o dönem için tespit edilen miktarda ticari plaka verilir. Eşit ücret teklif edenler arasında trafik komisyonu huzurunda kura çekilir.

  4. Müracaat edenlerden, trafik komisyonunun tespit edeceği muhammen bedelin l/5’i teminat olarak peşin alınır. Plaka bedelinin kalan kısmı ödenmedikçe plaka almaya hak kazananlara ticari plaka verilmez, kazanamayanların teminatları iade edilir.

    5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu’nun “Ulaşım hizmetleri” başlıklı 9’uncu maddesinde Büyükşehir içindeki kara, deniz, su, göl ve demiryolu üzerindeki her türlü taşımacılık hizmetlerinin koordinasyon içinde yürütülmesi amacıyla büyükşehir belediye başkanı ya da görevlendirdiği kişinin başkanlığında, yönetmelikle belirlenecek kamu kurum ve kuruluşları ile Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonunun görevlendireceği ilgili odanın temsilcisinin katılacağı Ulaşım Koordinasyon Merkezi kurulacağı belirtildikten sonra, bu Kanun ile büyükşehir belediyesine verilen trafik hizmetlerini plânlama, koordinasyon ve güzergâh belirlemesi ile taksi, dolmuş ve servis araçlarının durak ve araç park yerleri ile sayısının tespitine ilişkin yetkiler ile büyükşehir sınırları dâhilinde il trafik komisyonunun yetkilerinin ulaşım koordinasyon merkezi tarafından kullanılacağı hususları düzenlenmiştir.

    Nitekim mezkûr Kanun’un “Büyükşehir ve ilçe belediyelerinin görev ve sorumlulukları” başlıklı 7’nci maddesinde Büyükşehir içindeki toplu taşıma hizmetlerini yürütmek ve bu amaçla gerekli tesisleri kurmak, kurdurmak, işletmek veya işlettirmek, büyükşehir sınırları içindeki kara ve denizde taksi ve servis araçları dâhil toplu taşıma araçlarına ruhsat vermek yetkisinin büyükşehir belediyelerinde olduğu belirtilmiştir.

    Bu çerçevede Danıştay 13’üncü Dairesinin Esas No: 2015/985, Karar No: 2015/3164 ve aynı Dairenin Esas No: 2014/384, Karar No: 2014/1950 Nolu Kararlarında özetle belediyelerin


    yürütmekle görevli ve yetkili oldukları toplu taşıma hizmetini bizzat yapmak yerine imtiyaz suretiyle devrine karar verilmesi için Danıştayın görüşü ve İçişleri Bakanlığının onayının alınmasının ön koşul olduğu, kiralama yolunun seçilmesi hâlinde ise hem taşınır hem taşınmazlar için kira süresinin 10 yılla sınırlı olduğu, ruhsat vermek suretiyle yerine getirilmesi usulünde ise ruhsat verilecek sürenin, tespit edilen muhammen bedele ilişkin hususların açık bir şekilde ortaya konulması gerektiği, bu usullere göre gördürülecek hizmetlere ilişkin ihalelerin 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine göre yapılması gerektiği yönünde hükümler verilmiştir.

    Yapılan incelemede Erzurum ili sınırları içerisinde faaliyet göstermek üzere 2022 yılı içerisinde 12 adet okul ve personel servis plakasının (S plaka) yukarıda belirtilmiş olan mevzuat ve yargı kararlarına aykırı olarak ihalesiz ve süresiz olarak verildiği tespit edilmiştir.

    Kamu idaresi cevabında bulgu konusu hususa itiraz edilmiş olup, S plakalı araçların diğer ticari hatlar gibi belli bir toplu taşıma hattında çalışmaması sebebiyle İdarece ticari hat olarak değerlendirilmediğinden ihaleli olarak satılmadığı, bunun yerine Erzurum Büyükşehir Belediyesi Meclisince kabul edilen “Gelir Tarifesi”nde belirtilen “S Plaka ücret bedeli” alınmak suretiyle verildiği, aslında bu bedelin de plaka satış ücreti değil trafik tescil işlem ücreti olduğu belirtilmiştir. Ayrıca Erzurum şartlarında S plakalı araçlarla personel ve servis taşımacılığı yapmanın küçük esnaflar için önemli bir geçim kaynağı olduğu, S plakalar için ihale yapılması durumunda küçük esnaf statüsünde olan işletmecilerin çoğunluğunun ihaleye giremeyeceği, bu durumda ülkemizin ve dünyanın içinden geçtiği ekonomik sıkıntılar da göz önüne alındığında bu esnafların geçim kaynağının ellerinden alınmasına sebep olunacağı belirtilmiştir.

    S plakalı araçların belli bir toplu taşıma hattında çalışmaması sebebiyle ticari plaka kapsamında olmadığı hukuken geçerli bir değerlendirme değildir. Zira 03.05.1986 tarih ve 86/10553 sayılı Ticari Plakaların Verilmesinde Uyulacak Usul ve Esaslar Hakkında Karar’ın “Ticari Plaka Verilecekler” başlıklı 3’üncü maddesinde umum servis araçları da sayıldığından servis araçlarına ilişkin plakaların da ticari plaka olarak değerlendirilmesi gerekmekte ve bu yüzden mezkur mevzuat hükümleri çerçevesinde diğer ticari plakalarda olduğu gibi belli süre şartıyla ihaleli olarak verilmesi hukuki bir zorunuluktur. Öte yandan S plakalarının ihaleli ve belli süre şartı ile verilmesinin, bu plakayı alan kimselerin geçim kaynağını elinden almak anlamına gelmeyeceği açıktır. Gelir getirici bir faaliyet sağlayan ve bu açıdan ilgilisine belli hukuki ayrıcalıklar ve menfaatler sağlayan S plakaların, mevzuat hükümleri ve yargı kararları çerçevesinde rekabete uygun olarak 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine göre ihaleli


    olarak verilmesi hukuki bir zorunluluktur.


    Sonuç olarak okul ve personel servis plakalarının 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine göre ihale edilerek verilmesi gerekmektedir.


    BULGU 10: Yapım İşlerinde Kesin Kabul Tarihini Belirleyen Kontrol Mekanizmalarının Kurulmaması


    İhaleyle yaptırılmış yapım işlerinin kesin kabul tarihlerinin tespitini sağlayan iç kontrol sistemi kurulmadığı görülmüştür.

    Yapım İşleri Genel Şartnamesi’nin “Yüklenicinin bakım ve düzeltme sorumlulukları” başlıklı 25’inci maddesinde yapım işlerinde yüklenici ve alt yüklenicilerin, yapının fen ve sanat kurallarına uygun olarak yapılmaması, hileli malzeme kullanılması ve benzeri nedenlerle ortaya çıkan zarar ve ziyandan, yapının tamamı için işe başlama tarihinden itibaren kesin kabul tarihine kadar sorumlu olacağı gibi, kesin kabul onay tarihinden itibaren de on beş yıl süreyle müteselsilen sorumlu olacağı, bu zarar ve ziyanın genel hükümlere göre yüklenici ve alt yüklenicilere ikmal ve tazmin ettirileceği, ayrıca haklarında 4735 sayılı Kanun’un 27’nci maddesi hükümlerinin uygulanacağı hususları düzenlenmiştir.

    Öte yandan 4735 sayılı Kanun’un “Yüklenicilerin ceza sorumluluğu” başlıklı 27’nci maddesinde ise iş tamamlandıktan ve kabul işlemi yapıldıktan sonra tespit edilmiş olsa dahi fen ve sanat kurallarına aykırı, eksik, hatalı veya kusurlu imalat yapılması durumunda Türk Ceza Kanunu’na göre suç teşkil eden fiil veya davranışlarda bulunan gerçek veya tüzel kişiler ile o işteki ortak veya vekilleri hakkında Türk Ceza Kanunu hükümlerine göre ceza kovuşturması yapılmak üzere yetkili Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunulacağı, hükmolunacak cezanın yanı sıra, idarece 26’ncı maddeye göre verilen yasaklama kararının bitiş tarihinden itibaren uygulanmak şartıyla bir yıldan az olmamak üzere üç yıla kadar bu Kanun kapsamında yer alan bütün kamu kurum ve kuruluşlarının ihalelerine katılmaktan mahkeme kararıyla 26’ncı maddenin ikinci fıkrasında sayılanlarla birlikte yasaklanacağı hükme bağlanmıştır.

    Yukarıdaki mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ne tabi ihaleli yapım işlerinde yapının fen ve sanat kurallarına uygun olarak yapılmaması, hileli malzeme kullanılması ve benzeri nedenlerle herhangi bir zarar ortaya çıktığında, yüklenici ve alt yüklenicilere ikmal ve tazmin ettirilebilmesi için, bu zararın kesin kabul onay tarihinden itibaren on beş yıllık süre içerisinde meydana gelip gelmediğinin tespit edilebilmesini sağlamak üzere bir iç kontrol mekanizmasının kurulması gerekmektedir.


    Yapılan incelemede Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ne tabi ihaleli yapım işlerinin kesin kabul tarihlerinin her an tespitini sağlayacak bir iç kontrol mekanizmasının kurulmadığı, böylece bahse konu mevzuat hükümlerinden dolayı yükleniciler adına ortaya çıkabilecek cezai ve idari yaptırım mekanizmalarının işletilmesinin mümkün hale getirilemediği tespit edilmiştir.

    Kamu idaresi cevabında bulgu konusu hususa iştirak edilmiş olup, Yapım İşleri Genel Şartnamesine tabi ihaleli yapım işlerinde, yapılan işin sözleşme ve eklerine uygun olmasının ve kesin kabule engel bir durumun olup olmadığının kesin kabul komisyonu üyeleri tarafından kontrol edildiği belirtilmiştir. Ancak bulgu konusu husus kesin kabul komisyonunun görevleri ile alakalı değil, yapım işi ihalelerinde ileride ortaya çıkabilecek yüklenici ve alt yüklenicilerin, yapının fen ve sanat kurallarına uygun olarak yapılmaması, hileli malzeme kullanılması ve benzeri nedenlerle ortaya çıkan zarar ve ziyandan, yapının tamamı için işe başlama tarihinden itibaren kesin kabul tarihine kadar sorumlu olacağı gibi, kesin kabul onay tarihinden itibaren de on beş yıl süreyle müteselsilen sorumlu olacağı, bu zarar ve ziyanın genel hükümlere göre yüklenici ve alt yüklenicilere ikmal ve tazmin ettirileceği hususlarıyla alakalı kontrol mekanizmalarının İdarece kurulmamasıdır.

    Sonuç olarak yüklenici ve alt yüklenicilerin, yapının fen ve sanat kurallarına uygun olarak yapılmaması, hileli malzeme kullanılması ve benzeri durumlarda hem cezai hem idari birçok yaptırım ile karşı karşıya kalmaları durumu söz konusu olduğundan, gerekli kontrol mekanizmalarının kurulması gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?