Kurum hesaplarında yapılan incelemede bazı binaların, daha düşük sınıflar üzerinden vergilendirildiği görülmüştür.

15.03.1972 tarih ve 14129 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan Emlak Vergine Matrah Olacak Vergi Değerlerinin Takdirine İlişkin Tüzük’ün 10 uncu maddesine göre bina sınıfları lüks, birinci sınıf, ikinci sınıf, üçüncü sınıf ve basit inşaat olmak üzere beşe ayrılmaktadır. Binaların hangi sınıfa gireceğinin belirlenmesinde binanın yapılış tarzı, işçiliği, çeşitli kısımlarında kullanılan malzemenin cinsi, kalitesi ve benzeri hususlarının dikkate alınacağı, inşaat sınıflarının tayinine esas alınacak niteliklerin Maliye Bakanlığı’nca tespit ve ilan olunacağı ifade edilmiştir. Nitekim bakanlık da 15.12.1982 tarih ve 17899 tarihli Resmi Gazete’de bina inşaat sınıflarının tespitine dair cetvel yayınlamış, 01.03.1983 tarih ve 17974 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanan 14 seri no’lu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği ile de binaların sınıflandırılmasında izlenecek yol ayrıntılı olarak gösterilmiştir. Buna göre örneğin binalar, öncelikle cetvelde belirtilen özelliklerden yarıdan fazlasını taşıdıkları sınıfa girecek, ancak anılan özelliklerden yarıdan fazlası yoksa bu defa özellikleri itibariyle en yakın olduğu sınıftan vergilendirilecektir.

Bina inşaat sınıflarının doğru tespit edilmesi binaların vergi değerinin tespitinde büyük önem arz etmektedir. 1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 29 uncu maddesine göre, binaların vergi değeri, bina inşaat maliyet bedeli ile arsa payı değerinden oluşmaktadır. Emlak Vergisine Matrah Olacak Vergi Değerlerinin Takdirine İlişkin Tüzüğün “İnşaat maliyet bedelinin hesaplanması” başlıklı 20 nci maddesine göre; inşaat maliyet bedeli, binanın dıştan dışa yüzölçümü ile metrekare normal inşaat maliyet bedelinin çarpılması suretiyle bulunmaktadır. Yine 20 nci maddeye göre, metrekare normal inşaat maliyet bedelleri; binaların kullanılış tarzları, inşaat nevileri ve sınıflarına göre Maliye ve Çevre ve Şehircilik Bakanlıklarınca birlikte belirlenmekte ve uygulanacağı bütçe yılından önce ilan olunmaktadır.

Her bütçe yılından önce Resmi Gazete’de yayımlanan Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliği eklerinde yer verilen “Binaların Metrekare Normal İnşaat Maliyet Bedellerini Gösterir Cetvel” incelendiğinde, metrekare normal inşaat maliyet bedellerinin bina sınıflarına göre belirlendiği görülmektedir. Bina sınıfının, olması gerekenden daha düşük bir sınıf olarak belirlenmesi; inşaat maliyet bedelinin, dolayısıyla bina vergi değerinin olması gerekenden daha az miktarda hesaplanmasına, kurum tarafından daha az miktarda emlak vergisi tahakkuk ve tahsilatı yapılmasına sebebiyet verecektir.

İdareden alınan emlak vergisine ilişkin listeler incelendiğinde, 4 ve 5 yıldızlı otellerin dahi 2 hatta 3 üncü sınıflar üzerinde vergilendirildiği, bu nedenle daha düşük emlak vergisi alındığı görülmüştür. Emlak vergisine ilişkin cetveldeki niteliklere göre kolaylıkla lüks sınıfa girmesi gereken bu yerlerin daha düşük sınıflardan vergilendirilmesi, belediye açısından

önemli miktarda gelirden vazgeçilmesi anlamına gelmekte, ayrıca listede lüks veya birinci sınıftan vergilendirilen mükelleflerin haksızlığa uğramasına da sebep olmaktadır. Emlak vergisi listesinin mükelleflerin gerçek durumunu gösterir şekilde güncellenmesi uygun olacaktır.

Kamu idaresi cevabında; "Emlak vergisi 2020 yılı içerisinde düşük maliyetlerin vergi değerlerinin yeniden hesaplanıp ilgililer adına tahakkuk bildiriminde bulunulacaktır." denilmektedir.

Sonuç olarak Emlak vergisine ilişkin çalışmaların 2020 yılında yapılacağı ifade edilmiş olsa da belediyenin hem geriye dönük, hem denetim yılı hem de 2019 yılı için gelir kaybının devam edeceği anlaşılmaktadır. Kurumun cevapta ifade edildiği üzere 2020 yılını beklemeksizin gerek 2019 yılında gerekse geriye dönük olarak bulgu doğrultusunda işlem yaparak, emlak vergisi mükelleflerinin ilgili oldukları sınıfa intibaklarının yapılmasının uygun olacağı değerlendirilmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?