Karar Künyesi
Söke Belediyesince imar planına uygun olarak imar programının hazırlanmadığı görülmüş, imar programında yer alması gereken taşınmazlara emlak vergisinin uygulanmasıyla ilgili mevzuata aykırı uygulamalar tespit edilmiştir.
3194 sayılı İmar Kanunu’nun “İmar Programları, Kamulaştırma Ve Kısıtlılık Hali” başlıklı 10’uncu maddesine istinaden belediyeler; imar planlarının yürürlüğe girmesinden en geç 3 ay içinde, bu planı tatbik etmek üzere 5 yıllık imar programlarını hazırlamalıdırlar. Bu program içinde bulunan kamu kuruluşlarına tahsis edilen alanlar, ilgili kamu kuruluşlarına bildirilmelidir. Beş yıllık imar programları sınırları içinde kalan alanlardaki kamu hizmet tesislerine tahsis edilmiş olan yerleri ilgili kamu kuruluşları, bu program süresi içinde kamulaştırmak için gerekli ödenek, kamu kuruluşlarının yıllık bütçelerine konulmalıdır.
Mezkûr Kanun’un “İmar Planlarında Umumi Hizmetlere Ayrılan Yerler” başlıklı 13’üncü maddesinde de;
“İmar programına alınan alanlarda kamulaştırma yapılıncaya kadar emlak vergisi ödenmesi durdurulur. Kamulaştırmanın yapılması halinde durdurma tarihi ile kamulaştırma tarihi arasında tahakkuk edecek olan emlak vergisi, kamulaştırmayı yapan idare tarafından ödenir. Birinci fıkrada yazılı yerlerin kamulaştırma yapılmadan önce plan değişikliği ile kamulaştırmayı gerektirmeyen bir maksada ayrılması halinde ise durdurma tarihinden itibaren geçen sürenin emlak vergisini mal sahibi öder.
Onaylanmış imar planlarında, birinci fıkrada yazılı yerlerdeki arsa ve arazilerin, bu kanunda öngörülen düzenleme ortaklık payı oranı üzerindeki miktarlarının mal sahiplerince ilgili idarelere bedelsiz olarak terk edilmesi halinde bu terk işlemlerinden ayrıca emlak alım ve satım vergisi alınmaz.” denilmektedir.
İmar planlarının yürürlüğe girmesinden itibaren en geç üç ay içinde bu planı tatbik etmek üzere 5 yıllık imar programlarının hazırlanması gerektiğinin kurala bağlandığı, bu hükümlerle kanun koyucunun taşınmaz sahiplerinin haklarının sürüncemede bırakılan imar planlarıyla zarara uğramasının önüne geçmeyi ve özel mülk statüsünden çıkması planlanan ve bu niteliği itibarıyla tasarrufu kısıtlanan taşınmazlar için haksız mali yükümlülüklerin devamına engel olmayı amaçladığı, bu nedenle imar planına alınan yerler için, plan tarihinden itibaren en geç üç ay içinde imar programının hazırlanması gerektiğini öngördüğü anlaşılmaktadır. Yani imar programını yapıp yapmamak Belediyenin inisiyatifinde olmadığı, kanunun açık hükmüyle bu programın hazırlanması gerektiği ortadadır.
İmar planında umumi hizmetlere ayrılan yerlerdeki taşınmazlar imar programına alındığı andan itibaren kamulaştırma yapılıncaya kadar emlak vergisi ödemesi durdurulmalıdır. Kamulaştırmanın yapılması halinde durdurma tarihi ile kamulaştırma tarihi arasındaki emlak vergisini kamulaştırmayı yapan idare ödemelidir. Ancak idarece imar programı hazırlanmadığı için söz konusu uygulama yapılamamıştır. Bu durum, yörede yaşayan adı geçen yerlere sahip vatandaşlarca ileride itiraz sebebi olabilecektir. Danıştay’ın, söz konusu emlak vergilerinin, Vergi Usul Kanunu’nun 118’inci ve devamı maddelerinde hükme bağlanan vergi hataları kapsamı içinde kaldığını değerlendirerek, belediyelerin bu konudaki yanlış uygulamaları sebebiyle Yüksek Mahkemenin idare aleyhine verdiği kararları mevcuttur.
Mevzuata uygun olarak imar programının ve yukarıda zikredilen kanun hükümlerine uygun olarak emlak vergisinin uygulamasının yapılması kamu yararı ve olası itirazların önüne geçilmesi bakımında önem arz etmektedir.
Kamu idaresi cevabında; “Söke Kent Merkezinde; 2014 yılının 9.ayından itibaren çalışma süreci başlayan, Konak, Yenicami, Kemalpaşa, Çeltikçi ve Cumhuriyet Mahalleleri sınırları içinde kalmakta olan yaklaşık 160 hektarlık alanda Söke Kent Merkezi ve Çevresi 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı Revizyonu yapılmıştır. Alanın büyük olması nedeniyle 5 etapta yapılan çalışmada 1. ve 2. Etap 1/1000 Ölçekli Revizyon Uygulama İmar Planları kesinleşerek yürürlüğe girmiş ise de 3., 4. ve 5. Etap planlarının onay süreci devam
etmektedir. Revizyon plan alanının bir bütün olması nedeniyle imar programının hazırlanması için alan tamamında planların kesinleşmesi beklenmiştir. Bununla birlikte; Belediyemiz sınırları içinde yargı kararları kapsamında imar planlarının iptali ile plansız konuma düşen, temyiz veya istinaf süreçleri devam eden alanlar da bulunmaktadır. Ayrıca; Aydın Büyükşehir Belediyesince; 2015 yılında Belediyemizden de görüş alınmak suretiyle İl genelinin 1/5000 Ölçekli Nazım İmar Planının yapımına yönelik çalışmalarına başlanmış olduğu bilinmektedir. Bu planının kesinleşmesi sonrasında bir yıl içinde Büyükşehir İlçe Belediyelerinin uygulama imar planlarını üst ölçek plan olan Nazım İmar Planına uygun hale getirmesi mevzuat hükmüdür. Ancak; Büyükşehir Belediyesi yetkisindeki üst ölçekli planlar olan 1/25.000 ve 1/5.000 Ölçekli Nazım İmar Planları ile ilgili sürecin uzayacağı anlaşıldığından yukarıda bahsedilen alanlar (revizyon alanları ile yargı sürecinin devam ettiği alanlar) dışında kalan planlı alanlarda imar programının hazırlanmasına yönelik çalışmalara ivedilikle başlanılacaktır.” denilmektedir.
Sonuç olarak Belediye tarafından bulguya iştirak edilmiştir. Belediyece gerekli işlemlerin yapılıp yapılmadığı tarafımızca önümüzdeki denetimlerde kontrol edilecektir.