İdare taşınmazlarının bazılarının kiralanmasında ve taşınmaz üzerinde intifa hakkı tesis edilmesi işlemlerinde 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu’na aykırı bir şekilde pazarlık usulü kullanılmıştır.

2886 sayılı Kanun’un “Kapsam” başlıklı 1’inci maddesinde; belediyelerin alım, satım, yapım, kira, hizmet trampa, mülkiyetin gayri ayni hak tesisi ve taşıma işlerinin bu Kanun’daki yazılı hükümlere göre yürütüleceği belirtilmiş ve Kanun’un 35’nci maddesinde de ihale usulleri sayılmıştır.

Mezkûr Kanun’un 36’ncı maddesinde: Kanun’un 1’inci maddesinde yazılı işlere ilişkin ihalelerde, kapalı teklif usulünün esas olduğu; ancak, 44’üncü maddede gösterilen işlerin belli istekliler arasında kapalı teklif usulüyle, 45’inci maddede gösterilen işlerin açık teklif usulüyle, 51’inci maddede sayılan işlerin pazarlık usulüyle, 52’nci maddede gösterilen işlerin yarışma usulüyle yaptırılabileceği,

Kanun’un 51’inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde ise: Kullanışlarının özelliği, idarelere yararlı olması veya ivediliği nedeniyle kapalı veya açık teklif yöntemleriyle


ihalesi uygun görülmeyen, Devletin özel mülkiyetindeki taşınır ve taşınmaz malların kiralanması, trampası ve mülkiyetin gayri ayni hak tesisi ile Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerin kiralanması ve mülkiyetin gayri ayni hak tesisi işlerinin pazarlık usulü ile yapılabileceği belirtilmiştir.

Diğer yandan, 2886 sayılı Kanun’un "Tanımlar" başlıklı 3’üncü maddesinde “idare”

kavramının; ihaleyi yapan daire, kurum ve kuruluşları ifade ettiği belirtilmiştir.


Kanun’un birçok maddesinde yer alan "idare" kavramı yerine 51/g maddesinde "Devlet" kavramı kullanılmıştır. Aynı Kanun’un diğer maddelerinde, hatta aynı maddenin diğer bentlerinde (mesela (f) bendinde) madde kapsamına dâhil kurumlar için idare kavramı kullanılırken (g) bendinde "idarelerin özel mülkiyetinde" kavramı yerine "Devletin özel mülkiyetinde" ve "Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan" kavramlarının kullanılması söz konusu kavramların idare kavramından başka bir mana ve içeriği ifade ettiğini açıkça göstermektedir.

Söz konusu bentte geçen “Devletin özel mülkiyetindeki taşınır ve taşınmaz mallar” ile “Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerler” ifadelerinden belediyelerin özel mülkiyetinde bulunan taşınmazların kast edilmediği; Hazineye ait taşınmazların kiralanması işleri ile ilgili düzenleme amaçlandığı aşikârdır. Bununla birlikte Danıştay 13. Dairesinin doğrudan bu hususla ilgili vermiş olduğu 21.10.2008 tarihli ve E: 2007/4476, K: 2008/6874 sayılı Kararında belediye taşınmazları için bu bent kapsamında bir kiralama ya da gayri ayni hak tesisi yapılamayacağı açık bir şekilde ortaya konulmuştur.

İdarenin taşınmaz işlemlerinin incelenmesi neticesinde; Yenişehir Mahallesi 3976 adada bulunan spor tesisi için 10 yıllık intifa hakkı verilmesinde, Yayalar Mahallesi 1099 parselde bulunan taşınmazın 3 yıllığına kiraya verilmesinde, Batı Mahallesi 1634 ada 2 parselde bulunan taşınmaz için 25 yıllık intifa hakkı verilmesinde, Doğu Mahallesindeki Otoparkın 2003 yılında 3 yıllığına kiralanmasında mevzuata ve yargı kararlarına aykırı bir şekilde 2886 sayılı Kanun’un 51’inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında pazarlık usulünün kullanıldığı görülmüştür. Ayrıca otopark kiralaması 2003 yılından itibaren ihalesiz bir şekilde süregelmektedir.

Söz konusu tespit sonrasında, İdare tarafından; söz konusu ihalelerin önceki yıllarda yapıldığı ve zorunlu haller dışında pazarlık usulü ile ihale yapılmadığı ifade edilmiştir.


Netice olarak, İdareye ait taşınmazların kiralanması ve intifa hakkı verilmesi işlemlerinde 2886 sayılı Kanun’un 51’inci maddesinin birinci fıkrasının (g) bendi kapsamında pazarlık usulünün kullanılması hukuka aykırı olduğu gibi söz konusu uygulama ile ilgili Kanun’un amacına ve ruhuna da aykırı işlemler tesis edilmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?