Şirketin muhasebe kayıtlarında 121 Alacak Senetleri Hesabında tahsil süresi geçen kısa vadeli alacaklarının bulunduğu ancak Şirket tarafından bu alacakların tahsiline yönelik hukuki sürecin başlatılmadığı görülmüştür.

04.02.2011 tarih ve 27836 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 146’ncı maddesinde, 10 yıllık zamanaşımı süresinin genel prensip olarak kabul edildiği görülmekte olup Kanun’un 147’nci maddesinde ise 5 yıllık zamanaşımına tabi alacaklar 6 bent halinde sıralanmıştır. Zamanaşımının, alacağın muaccel hale gelmesi ya da bildirim yapılmasının gerekli olduğu hallerde ise bu bildirimin yapılmasıyla başlayacağı Kanun'da belirtilmektedir.

Zamanaşımına uğrayan borç eksik bir borç haline gelir. Alacak hakkını uzun süre kullanmayan alacaklı alacağını değil, borçlunun iradesi hilafına bu alacağı kullanma imkânını kaybeder. Bu açıdan zamanaşımı, kişisel savunma sebebi (def-i) niteliğindedir. Bu kapsamda borçlu, zamanaşımına uğramış borcunu ifadan kaçınmak için zamanaşımı def-i aracılığıyla borcun dava edilebilme niteliğini kaybettiğini ileri sürebilecektir.

Şirketin 121 Alacak Senetleri Hesabında yer alan alacak kayıtları incelendiğinde, toplam 147.637,12 TL’lik alacağın vadesinin geçmiş olduğu, buna rağmen hukuki takip sürecinin başlatılmadığı tespit edilmiştir.

Yukarıda yer alan denetim tespiti sonrasında Şirket tarafından, söz konusu alacakların, temerrüde uğramış ya da zamanaşımı riski taşıyan alacaklar niteliğinde olmadığı, dolayısıyla da henüz takip ve tahsil için yeterli zamanın mevcut olduğu, alacakların takip ve tahsil işlemlerinin hukuka uygun olarak ve itina ile yerine getirilmekte olduğu, sadece pandemi sürecinin sebebiyet verdiği genel ve yaygın ekonomik sıkıntıların yol açtığı gerekçelerle istisnai olarak borçlulara, borçlarını ödeme imkanı sağlamak amacıyla ilave süreler verildiği ifade edilmiştir.

Şirket yönetiminin 2021 yılında bazı vadesi geçen alacak senetlerini icra yolu ile tahsili için girişimde bulunurken diğer taraftan bazı alacak senetlerine yönelik aynı işlemi gerçekleştirmediği görülmüştür.

Sonuç olarak, Şirket muhasebe kayıtlarında bulunan ve vadesi geçmiş alacakların tamamının tahsiline yönelik hukuki sürecin ivedilikle başlatılması gerekmektedir.