Şirketin 153 Ticari Mallar ile 157 Diğer Stoklar Hesaplarının bakiye tutarlarının fiili durumu yansıtmadığı tespit edilmiştir.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “Defter tutma yükümlülüğü” başlıklı 64’üncü maddesinde, her tacirin, ticari defterlerini işletmenin faaliyetleri ve finansal durumu hakkında fikir verebilecek şekilde tutmak ve bu amaçla defterlerinde, ticari işlemleriyle ticari işletmesinin iktisadi ve mali durumunu, borç ve alacak ilişkilerini açıkça görülebilir bir şekilde ortaya koymak zorunda olduğu; böylece işletme faaliyetlerinin oluşumu ve gelişmesinin bu defterlerden izlenebileceği belirtilmiştir. Ancak, Kanun’un defter tutma, envanter, mali tabloların düzenlenmesi, saklama ve ibraz hükümlerinin 213 sayılı Vergi Usul Kanunu (VUK) ile diğer vergi kanunlarının aynı hususları düzenleyen hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmeyeceği de hüküm altına alınmıştır.

26.12.1992 tarih ve 21447 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 1 Seri No.lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği’nin “Tekdüzen Hesap Çerçevesi, Hesap Planı ve Hesap Planı Açıklamaları” başlıklı (c) bendinde, herhangi bir değişikliğe tabi tutulmadan satmak amacı ile işletmeye alınan ticari mallar (emtia) ve benzeri kalemler 153 Ticari Mallar Hesabında, 15. Stoklar Hesap grubundaki stok kalemlerinin hiçbirinin kapsamına alınmayan ürün, artık ve hurda gibi kalemler ise 157 Diğer Stoklar Hesabında takip edilmektedir.

Şirketin 2020 yılı bilançosunun incelenmesinde, 153 Ticari Mallar Hesabının en önemli alt kalemini oluşturan 153.0001.00379 ila 153.0001.00392 No.lu hesap kodundaki ticari malların 3.882.630,00 TL tutarında, 157 Diğer Stoklar Hesabının ise 29.887,86 TL tutarında olduğu görülmüştür.

Ancak Şirket yetkilileri ile birlikte yapılan fiili sayım sonuçlarına göre; 153 Ticari Mallar Hesabının en önemli alt kalemini oluşturan 153.0001.00379 ila 153.0001.00392 No.lu hesap kodunda 3.221.305,71 TL tutarında ticari mal bulunduğu, 157 Diğer Stoklar Hesabında ise hiçbir stok malzemesi bulunmadığı görülmüştür. Bu haliyle, Kurum mali tablolarında 15 Stoklar Hesap Grubunda 691.212,15 TL tutarında ticari malın bulunmadığı ve söz konusu hesap grubunun fiktif olarak fazla gözüktüğü, bu çerçevede bu hesap grubunun doğru ve güvenilir bilgi sunmadığı görülmektedir.

Anılan Tebliğ’e göre, muhasebenin temel kavramlarından biri olan tarafsızlık ve belgelendirme, muhasebe kayıtlarının gerçek durumu yansıtan ve usulüne uygun olarak düzenlenmiş objektif belgelere dayandırılması ve muhasebe kayıtlarına esas alınacak yöntemlerin seçilmesinde tarafsız ve ön yargısız davranılması gereğini ifade etmektedir. Bu ilke çerçevesinde, muhasebe kayıtlarının gerçek durumu yansıtması gerekmektedir.

6102 sayılı Kanun’un “Envanter” başlıklı 66’ncı maddesinde, her tacirin ticari işletmesinin açılışında, taşınmazlarını, alacaklarını, borçlarını, nakit parasının tutarını ve diğer varlıklarını eksiksiz ve doğru bir şekilde gösteren ve varlıkları ile borçlarının değerlerini teker teker belirten bir envanter çıkaracağı ve açılıştan sonra her faaliyet döneminin sonunda da böyle bir envanter düzenleyeceği hüküm altına alınmıştır.

Benzer şekilde 213 sayılı Kanun’un 182’nci maddesi, bilanço esasında tutulacak defterleri yevmiye defteri, defteri kebir ve envanter defteri olarak saymış ve 185’inci maddesinde ise envanter defterinin nasıl tutulması gerektiğine ilişkin açıklamalara yer verilmiştir. Buna göre; envanter defterine işe başlama tarihinde ve müteakiben her hesap döneminin sonunda çıkarılan envanterler ve bilançoların kaydedileceği ve envanter defterinin ciltli ve sayfalarının müteselsil sıra numaralı olacağı açıkça belirtilmiştir.

Yine 213 sayılı Kanun’un 186’ncı maddesi, bilanço günündeki işletmeye dahil mevcutları, alacakları ve borçları saymak, ölçmek, tartmak ve değerlemek suretiyle kesin bir şekilde ve müfredatlı olarak tespit etme işlemini “envanter çıkarmak” olarak tanımlamıştır.

213 sayılı Kanun’un 188’inci maddesine göre ise envanter esas itibariyle defter üzerine çıkarılmakla birlikte, işlerinde geniş ölçüde ve çeşitli mal kullanan büyük müesseselerin envanterlerini listeler halinde tanzim edebileceğine imkan getirilmiş ve bu durumda envanter listelerinin sayfa üzerinden numaralanarak sıralanması; envanterin tanzim tarihine göre tarihlenmesi; envanteri çıkaran memur ile işletme sahibi veya vekili tarafından imzalanması ve

envanter defteri gibi saklanması şartı getirilmiş ve bu esaslar doğrultusunda envanter listeleri düzenleyenlerin liste içeriklerini envanter defterine icmalen kaydetmelerini emretmiştir.

Şirketin, her hesap dönemi sonunda düzenli bir biçimde envanter çıkarma işlemini yapmaması 15. Stoklar hesap grubunun gerçek tutarları göstermemesine sebep olmaktadır.

Şirket tarafından stok hesaplarının düzeltileceği ve her hesap dönemi sonunda düzenli bir şekilde envanter çıkarma işlemlerinin yapılacağı ifade edilmiştir. Bulgu konusu tespitin devam edip etmediği takip eden denetimlerde izlenecektir.

Kararla ilgili sorunuz mu var?