Halk otobüsü hatlarına ait plakalarının 1981 yılında belediye encümeni tarafından ihale yapılmadan ve bir yıllık süre ile verildiği ve hatların süresinin günümüze kadar uzatıldığı görülmüştür.

5393 sayılı Belediye Kanunu ile yürürlükten kaldırılan 1580 sayılı Belediye Kanunu’nun “Belediyenin vazifeleri” başlıklı 15’inci maddesinin 9’uncu fıkrası ile “Belediyelerin hakları, salahiyet ve imtiyazları” başlıklı 19'uncu maddesinin 5'inci fıkrasında yer alan hükümlere göre toplu taşımaya ilişkin haklar belediyeye aittir.

5393 sayılı Belediye Kanunun “Belediyenin yetkileri ve imtiyazları” başlıklı 15’inci maddesinde; toplu taşıma hakkının belediyenin görev ve yetkisinde olduğu ve belediyenin bu


hizmetleri imtiyaz, ruhsat, kiraya verme veya hizmet satın alma yöntemi ile yerine getirebileceği belirtilmiştir.

Anılan Kanunun 15’inci maddesi kapsamında yer alan otobüs ve raylı sistemler ile ilgili toplu taşıma görevleri 4325 sayılı Kanun ve bu Kanun’a dayanılarak yayımlanan yönetmelik çerçevesinde EGO Genel Müdürlüğü tarafından yerine getirilmektedir.

Emsal nitelikteki Danıştay kararlarında; toplu taşıma hizmetlerin belediyelerin yetkisinde olduğu, belediyelerin toplu taşıma hizmetini bizzat yapabileceği gibi bu hizmeti üçüncü kişilere ihale yöntemi ile belirli bir süre dâhilinde yaptırabileceği, toplu taşıma hizmetlerinin ihalesiz ve süresiz olarak üçüncü kişilere verilemeyeceği belirtilmiştir. (Danıştay

13. Dairesinin E:2015/985, K:2015/3164 numaralı Kararı, Danıştay 13. Dairesinin E:2014/384, K:2014/1950 Kararı, Danıştay 13. Dairesinin E:2011/1134, K:2012/2226 Kararı, Danıştay 13. Dairesinin E:2014/1735, K:2014/2859 Kararı; Danıştay 13. Dairesi E: 201/899, K: 2018/1427 sayılı Kararı)

5393 sayılı Belediye Kanunu’na göre, belediye mücavir alanları içindeki toplu taşımaya ilişkin haklar belediyeye aittir. Belediyeye ait olan bu hakkın Kanun çerçevesinde ihale yoluyla rekabete uygun, saydamlığı sağlayarak sürenin belirli olması gibi hususları da içerecek şekilde verilmesi gerekir. Bu yetki belediye adına belediye meclisine aittir. Belediye meclisince bu yönde alınan karara uygun olarak ve bu kararda verilen yetkiye dayanılarak ihale işlemleri ile ilgili olarak belediye encümenince de konuya ilişkin kararlar alınmasında hukuka aykırılık bulunmamaktadır. Bu çerçevede toplu taşıma hizmetleri bakımından görevli ve yetkili olan belediyenin bu hakkını mevzuata uygun şekilde ihale yapmadan ve süresiz olarak doğrudan meclis kararıyla vermesi mümkün değildir.

Yukarıda belirtilen kararlar ve mevzuat hükümleri değerlendirildiğinde; toplu taşıma hizmetlerinin imtiyaz, kiralama, ruhsat veya hizmet satın alma usullerinden biri ile üçüncü kişilere ihale yoluyla gördürülebilmesi gerekir. Her dört yöntem bakımından da bu hizmetin üçüncü kişilere gördürülmesinde mutlak olarak belirli bir sürenin öngörülmüş olması zorunludur. Toplu taşıma hizmetlerinin yukarıda belirtilen usuller dışında bir usul ile yapılması mümkün değildir. Kanun’da öngörülen sürelerden daha uzun bir sürenin öngörülmesi ya da hiçbir şekilde süre öngörülmemesi durumlarında bu durumun hukuka aykırılık oluşturacağı kuşkusuzdur.

4.5.2021 tarih ve 31474 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin


07.04.2021 tarihli ve 2018/20720 başvuru numaralı kararında; ihalesiz olarak verilen yolcu taşıma imtiyazının iptal edilerek söz konusu işin ihale ile verilmesi gerektiği konusunda herhangi bir tereddüt bulunmadığı, bununla birlikte idarenin iyi yönetişim ilkelerine uygun olarak hat sahiplerini karar almadan önce objektif koşullar konusunda bilgilendirerek yeni oluşacak duruma kendilerini hazırlayabilecekleri imkan sunması, gerekirse makul olarak değerlendirilebilecek bir süre öngörülerek bir geçiş dönemi sağlanması, böylelikle yapılacak hukuki müdahale sonrasında bütün külfetin hat sahiplerinin üzerine kalmamasına azami gayret gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Yapılan incelemede, Ankara Belediye Başkanlığı tarafından yayımlanan yönetmelik çerçevesinde 1981 yılında Ankara Belediyesi Encümeni tarafından 199 adet özel halk otobüsüne ihalesiz bir yıl süreli çalışma ruhsatı verildiği, çalışma ruhsatlarının 1999 yılına kadar her yıl yenilenerek uzatıldığı, 1999 ve 2009 yılında yayımlanan yönetmelik değişiklikleri ile özel halk otobüslerin çalışma sürelerinin 2019 yılına kadar uzatıldığı ve 2019 yılından itibaren ise Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi kararı ile çalışma ruhsatlarının yıllık olarak uzatıldığı görülmüştür.

Yukarıda belirtilen 199 adet özel halk otobüs hatlarının süresi ve şartları belirtilmek suretiyle 5393 sayılı Kanunda öngörülen imtiyaz, kiralama ve ruhsat usullerinden biri seçilerek ihale yoluyla verilmesi sağlanmalıdır.

Kamu idaresi cevabında, bulgu konusu edilen hususa bir çok yönden itiraz edilmekle birlikte itirazlar esas itibarıyla;

  • Özel Halk Otobüslerinin 07.05.1981 tarih ve 17333 sayılı Resmi Gazete 'de yayınlanan Ankara Belediyesi Denetiminde Çalıştırılacak Özel Halk Otobüslerine Uygulanacak İdari ve Teknik Yönetmelik gereğince 200 adet olmak üzere çalışmaya başladığını, belediye meclisi kararıyla kabul edilen Özel Halk Otobüsleri Yönetmelikleri ile çalışma sürelerinin belirlendiğini dolayısıyla hiçbir zaman ihale yoluyla çalışılmadığını, verilen uygunluk belgesi ve çalışma ruhsatı ile faaliyet gösterildiğini,

  • Ruhsat usulü dahil olmak üzere toplu taşımanın gördürülme usulünü belirlemeye münhasıran belediye meclisin yetkili olduğu, belediyelerin özel kişilere toplu taşımayı imtiyaz, ruhsat verme, hatların kiraya verilmesi ve hizmet satın alma yollarından herhangi biriyle gördürebileceği bu anlamda belediye meclisinin kendisine tanınan yetkiyi kullandığı,

  • Belediye meclisinin aldığı ruhsat usulüyle çalışma kararının herhangi bir yargı merciince iptal edilmemiş ve halen yürürlükte olan Ankara Büyükşehir Belediyesi Ego Genel


    Müdürlüğü Özel Halk Otobüsleri Yönetmeliği’ne uygun olduğu,

  • Çeşitli yargı merciilerince verilen kararlarda toplu taşımanın gördürülmesi ile ilgili, ihale usülünün mutlak uygulanması gereken bir usül olmadığının belirtildiği,

  • Belediye meclisince alınan kararın kazanılmış hakların korunması temel hukuk kuralına uygun olduğu ve bu yönde verilmiş benzer bir Anayasa Mahkemesi Kararı bulunduğu

Konularında toplanmaktadır.

2019 yılından itibaren Ankara Büyükşehir Belediye Meclisi kararı ile çalışma ruhsatları yıllık olarak uzatılmaktadır.

Bu kapsamda çalışma ruhsatları Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin; 03.09.2019 tarihli ve 1153 sayılı kararı ile 2020 yılına,

14.08.2020 tarihli ve 981 sayılı kararı ile 2021 yılına,


09.08.2021 tarihli ve 1485 sayılı kararı ile 2022 yılına,


12.08.2022 tarihli ve 1620 sayılı kararı ile 2023 yılına kadar uzatılmıştır.


2021 yılı Sayıştay denetim raporuna konu edilen husus esas itibarıyla bu meclis kararlarının hukuka uygun olup olmadığı noktasındadır.

Söz konusu meclis kararlarından 09.08.2021 tarihli ve 1485 sayılı karar dava edilmiş ve istinaf incelemesinden geçerek kesinleşmiştir. Ankara Bölge İdare Mahkemesi 10. Dava Dairesinin 2022/3803E ve 2022/3933K sayılı bu kararında;

“Mevzuatta toplu taşıma hizmetlerinin gördürülme usulüyle ilgili olarak belediyelere takdir yetkisi tanındığı, söz konusu hizmetlerin kime gördürüleceğinin belirlenmesinde, kayıtsız şartsız ihale yolunun uygulanmasını gerektiren bir kural ihdas edilmediği, aksine bu hizmetlerin ruhsat verilmek suretiyle de yerine getirilebileceğinin açıkça düzenlendiği, bu durumda Ankara Büyükşehir Belediyesi sınırları içerisinde idarenin iradesi ile teşekkül eden ruhsat usulü uyarınca faaliyet gösteren 199 adet özel halk otobüsünün, Ankara Büyükşehir Belediyesi EGO Genel Müdürlüğü Özel Halk Otobüsleri Yönetmeliği uyarınca l0 yıllık çalışma süresinin sona ermesi üzerine 1 yıl süreyle çalışmalarının devam ettirilmesine ilişkin Ankara Büyükşehir Belediye Meclisinin kararında hukuka aykırılık bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılmıştır.” denilmiştir.

Kamu idaresi cevabında belirtilen bölge idare mahkemesi kararı Danıştay


incelemesinden geçmeden kesinleşmiştir. Yukarıda da belirtildiği üzere temyiz merci olan Danıştayın emsal nitelikteki kararlarında; toplu taşıma hizmetlerin belediyelerin yetkisinde olduğu, belediyelerin toplu taşıma hizmetini bizzat yapabileceği gibi bu hizmeti üçüncü kişilere ihale yöntemi ile belirli bir süre dâhilinde yaptırabileceği, toplu taşıma hizmetlerinin ihalesiz ve süresiz olarak üçüncü kişilere verilemeyeceği belirtilmiştir. (Danıştay 13. Dairesinin E:2015/985, K:2015/3164 numaralı Kararı, Danıştay 13. Dairesinin E:2014/384, K:2014/1950 Kararı, Danıştay 13. Dairesinin E:2011/1134, K:2012/2226 Kararı, Danıştay 13. Dairesinin E:2014/1735, K:2014/2859 Kararı; Danıştay 13. Dairesi E: 201/899, K: 2018/1427 sayılı Kararı)

Yine kamu idaresi cevabında belirtilen 4.5.2021 tarih ve 31474 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 07.04.2021 tarihli ve 2018/20720 başvuru numaralı kararında; ihalesiz olarak verilen yolcu taşıma imtiyazının iptal edilerek söz konusu işin ihale ile verilmesi gerektiği konusunda herhangi bir tereddüt bulunmadığı, bununla birlikte kazanılmış hakların korunması konusunda idarenin iyi yönetişim ilkelerine uygun olarak hat sahiplerini karar almadan önce objektif koşullar konusunda bilgilendirerek yeni oluşacak duruma kendilerini hazırlayabilecekleri imkan sunması, gerekirse makul olarak değerlendirilebilecek bir süre öngörülerek bir geçiş dönemi sağlanması, böylelikle yapılacak hukuki müdahale sonrasında bütün külfetin hat sahiplerinin üzerine kalmamasına azami gayret gösterilmesi gerektiği belirtilmiştir.

Sonuç olarak 199 adet özel halk otobüs hatlarının süresi ve şartları belirtilmek suretiyle 5393 sayılı Kanunda öngörülen imtiyaz, kiralama ve ruhsat usullerinden biri seçilerek ihale yoluyla verilmesi gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?