Şirket bilançosunun, Şirketin diğer belediye şirketlerinde olan ortaklık durumunu yansıtmadığı görülmüştür.

6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun “Defter tutma yükümlülüğü” başlıklı 64’üncü maddesinin birinci fıkrasında tacirlerin defter tutma yükümlülüğünden detaylı bir şekilde bahsedilmiş, aynı maddenin beşinci fıkrasında bu Kanun’a tabi gerçek ve tüzel kişilerin, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun defter tutma ve kayıt zamanıyla ilgili hükümleri ile aynı Kanun’un 175 ve mükerrer 257’nci maddelerinde yer alan yetkiye istinaden yapılan düzenlemelere uymak zorunda olduğu belirtilmiştir.

Söz konusu yetkiye istinaden Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından 1 Seri No’lu Muhasebe Sistemi Uygulama Genel Tebliği 26.12.1992 tarihinde yayımlanmış ve 01.01.1994 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiştir.

Tebliğ’in “II– Düzenlemenin Amacı” başlıklı maddesinde; düzenlemenin amacı, bilanço usulünde defter tutan gerçek ve tüzel kişilere ait teşebbüs ve işletmelerin faaliyet ve sonuçlarının sağlıklı ve güvenilir bir biçimde muhasebeleştirilmesi, mali tablolar aracılığı ile ilgililere sunulan bilgilerin tutarlılık ve mukayese edilebilirlik niteliklerini koruyarak gerçek durumu yansıtmasının sağlanması ve işletmelerde denetimin kolaylaştırılması olarak belirtilmiştir.

Tebliğ’in “V–Tekdüzen Hesap Çerçevesi, Hesap Planı ve Hesap Planı Açıklamaları” başlıklı bölümünde;

“240 Bağlı Menkul Kıymetler; İştiraklerdeki sermaye payları hesabında aranan asgari yüzdeleri taşımadığı için iştirakler hesabında izlenemeyen, ancak uzun vadede elde tutulması amaçlanan hisse senetleri ile hisse senetleri dışında kalan ve uzun vadeli amaçlarla veya yasal zorunluluklarla veya paraya dönüşme niteliği kaybolduğu için elde tutulan menkul kıymetler bu hesapta izlenir.

İşleyişi:


Bu menkul kıymetler elde edildiğinde veya bu gruba devredilmesi gerektiğinde 240.

Bağlı Menkul Kıymetler Hesabına borç; elden çıkarıldığında bu hesaba alacak kaydedilir.

242 İştirakler; İşletmenin, doğrudan veya dolaylı olarak diğer şirketlerin yönetimine ve ortaklık politikalarının belirlenmesine katılmak üzere edindiği hisse senetleri veya ortaklık paylarının izlendiği hesaptır. İştirakler hesabı, bir ortaklıktaki en fazla % 50 oranında olan sermaye payları veya oy haklarının izlenmesinde kullanılır.

İştirak edilen ortaklıklarda iştirak ilişkisinden bahsedebilmek için sermaye payı dikkate alınmaksızın sahip olunan oy hakkı veya yönetime katılma hakkının en az % 10 oranında bulunması gerekir.

İşleyişi:


İştirak için sermaye taahhüdünde bulunulduğunda veya hisse senedi edinildiğinde hesaba borç, elden çıkarılmalarında alacak kaydedilir.

245 Bağlı Ortaklıklar; İşletmenin doğrudan veya dolaylı olarak yüzde 50 oranından fazla sermaye ya da oy hakkına veya en az bu oranda yönetim çoğunluğunu seçme hakkına sahip olduğu iştiraklerin sermaye paylarının izlendiği hesaptır. Bağlı ortaklığın sahipliğinin belirlenmesinde yukarıdaki kıstaslardan, yönetim çoğunluğunu seçme hakkı, esas alınır.

İşleyişi:


Bağlı ortaklık için sermaye taahhüdünde bulunulduğunda veya hisse senedi edinildiğinde hesaba borç, ortaklık paylarının elden çıkarılmasıyla alacak kaydedilir.” hükmü yer almaktadır.

Şirketin, diğer belediye şirketlerinde yer alan sermaye miktarlarına ilişkin bilgilere “Tablo 2: İştirakler Tablosu”nda yer verilmiştir. İştirakler Tablosu ile Şirketin muhasebe kayıtlarında yer alan veriler karşılaştırıldığında;

  • 240 Bağlı Menkul Kıymetler Hesabında; 30.683.462,50 TL bulunması gerekirken 28.450.351,21 TL bulunduğu,

  • 242 İştirakler Hesabında; 258.702.248,00 TL bulunması gerekirken 304.353.641,54 TL bulunduğu,

  • 245 Bağlı Ortaklıklar Hesabında; 24.700.000,00 TL bulunması gerekirken 30.489.380,05 TL bulunduğu tespit edilmiştir.

Sonuç olarak, Şirket bilançosunun gerçek durumu yansıtmasının sağlanması amacıyla

düzeltme işlemlerinin yapılması gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?