Karar Künyesi
Keçiören ilçe sınırları içerisinde yer alıp tapuda konut olarak gözüktüğü halde işyeri olarak kullanılan yapı denetim büroları, mimar mühendislik büroları, avukatlık büroları ve serbest muhasebeci bürolarına ilişkin emlak vergisinin işyeri üzerinden alınması gerekirken bu yerlerin mesken olarak vergilendirildiği, çevre temizlik vergisinin de işyeri üzerinden Kurumca tahsil edilmesi gerektiği halde mesken üzerinden tahsil edildiği tespit edilmiştir.
1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu’nun 3’üncü maddesinde; Bina Vergisini, binanın
maliki, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa binaya malik gibi tasarruf edenlerin ödeyeceği, 8’inci maddesinde ise, Bina vergisinin oranının meskenlerde binde bir, diğer binalarda ise binde iki olduğu düzenlenmiştir.
Aynı Kanunun “Vergi Değerini Tadil Eden Sebepler” başlıklı 33’üncü maddenin 3’üncü fıkrasında;
“Vergi değerini tadil eden sebepler aşağıda gösterilmiştir.
…Bir binanın kullanış tarzının tamamen değiştirilmesi veya bir binanın ikamete mahsus mahallerinden bir kısmının dükkân, mağaza, depo gibi ticaret ve sanat icrasına mahsus mahaller haline kalbedilmesi, (Bu hükmün uygulanmasında bir apartmanın her dairesi bir bina sayılır ve tadil sebebi, yalnız kullanış tarzı tamamen veya kısmen değiştirilen daire için geçerli olur).” hükmüne yer verilmiştir.
6 Seri No.lu Emlak Vergisi Genel Tebliği’nin “Vergi değerini tadil eden sebepler” başlıklı 12’nci maddesinin (c) bendinde, bir binanın kullanış tarzının tamamen değiştirilmesi veya bir binanın ikamete mahsus mahallerinden bir kısmının dükkân, mağaza, depo gibi ticaret ve sanat icrasına mahsus mahaller haline kalbedilmesi durumunun binanın vergi değerinin değiştireceği ve bu durumun 23’üncü madde gereğince bir beyanname ile ilgili vergi dairesine bildirilmesi gerektiği düzenlenmiştir. Bu hükmün uygulanmasında değişiklik sebebi, yalnız kullanış tarzı tamamen veya kısmen değiştirilen bina veya daire için geçerli olacak, böyle bir değişiklik göstermeyen aynı apartmanın diğer daire vergi değerleri genel (veya mevziî) beyan yapılıncaya kadar aynen kalacaktır.
Nitekim, “Bildirim verme ve süresi” başlıklı 23’üncü maddesinde, “Bu Kanunun 33 üncü maddesinde (8 numaralı fıkra hariç) yazılı vergi değerini tadil eden nedenlerin bulunması halinde (geçici ve daimi muafiyetten faydalanılması hali dahil) emlak vergisi bildirimi verilmesi zorunludur. Devlete ait arazi için bildirim verilmez.
Bildirimler;…
1. b) Bu Kanunun 33 üncü maddesinde (8 numaralı fıkra hariç) yazılı vergi değerini tadil eden sebeplerin doğması halinde, değişikliğin vuku bulduğu bütçe yılı içerisinde, Emlâkın bulunduğu yerdeki ilgili belediyeye verilir.
Yukarıdaki fıkralarda yazılı haller bütçe yılının son üç ayı içinde vuku bulduğu takdirde bildirim, olayın vuku bulduğu tarihten itibaren üç ay içinde verilir.” hükmüne yer
verilmiştir.
Öte yandan, aynı Kanun'un 9’uncu maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde de, bina vergisi mükellefiyetinin, bu Kanun'un 33’üncü maddesinin (1) ila (7) numaralı fıkralarında yazılı vergi değerini tadil eden sebeplerin doğması halinde bu değişikliklerin vukuu bulduğu tarihi takip eden bütçe yılından itibaren başlayacağı hükme bağlanmıştır.
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun “İşyeri” başlıklı 156’ncı maddesinde, “Ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyette iş yeri; mağaza, yazıhane, idarehane, muayenehane, imalathane şube, depo, otel, kahvehane, eğlence ve spor yerleri, tarla, bağ, bahçe, çiftlik, hayvancılık tesisleri, dalyan ve voli mahalleri, madenler, taş ocakları, inşaat şantiyeleri, vapur büfeleri gibi ticari, sınai, zirai veya mesleki bir faaliyetin icrasına tahsis edilen veya bu faaliyetlerde kullanılan yerdir.” hükmü bulunmaktadır.
Bu madde hükmüne göre, mükelleflerin ticari, sınai, zirai ve mesleki faaliyetlerini sürdürdükleri yerlerin iş yeri özelliğini taşıyabilmesi için bu yerlerin faaliyetin icrasına tahsis edilmesi veya faaliyetin icra edildiği yer olma özelliği taşıması gerekmektedir.
Bu itibarla, konutun ikamete mahsus mahallerinden bir kısmının iş yeri haline dönüştürülmesi halinde vergi değerini tadil eden sebep söz konusu olacak ve nitelik itibarıyla iş yeri kapsamında değerlendirilerek yeni duruma (iş yeri) göre vergilendirilmesi gerekecektir. Dolayısıyla, 1319 sayılı Kanun'un 23’üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi uyarınca söz konusu mesken için bütçe yılı içinde yeni duruma göre emlak vergisi bildirimi verilmesi ve meskenin iş yeri olarak kullanılmaya başlandığı tarihi izleyen bütçe yılından itibaren iş yerlerine ait oran üzerinden vergilendirilmesi gerekmektedir.
Nitekim Danıştay 3. Dairesi’nin 05.10.1984 tarih ve E:1984/415 K.1984/2652 sayılı kararı; 1319 sayılı Kanuna göre binanın kullanış tarzının kısmen veya tamamen değiştirilmesi vergi değerini tadil eden sebepler arasında sayıldığından, dairenin iki dükkân veya bir dairenin iki veya daha fazla daire haline dönüştürülmesinin vergi değerini tadil eden sebeplerden olduğu, yönündedir.
Ayrıca Gelir İdaresi Başkanlığı’nın muhtelif tarihlerde vermiş olduğu muktezalarda da, bir konutun işyeri olarak kullanılması veya ikamete mahsus mahallerinden bir kısmının dükkân, mağaza, depo gibi ticaret ve sanat icrasına mahsus mahaller haline dönüştürülmesi halinde vergi değerini değiştiren sebebin söz konusu olacağı ve yeni duruma (işyeri) göre vergilendirilmesi gerekeceği, yönünde görüşler verilmiştir.
Ancak yapılan incelemede, Kuruma teslim edilen veride, tapuda mesken olarak gözüktüğü halde yapı denetim firmaları, mimar mühendislik firmaları, avukatlar ve serbest muhasebeciler tarafından işyeri olarak kullanılan ve işyeri olarak vergilendirilmesi gereken yerlerin mesken olarak emlak vergisine tabi tutulduğu, bu hatalı uygulamanın sonucunda Kurumun binde 2 oranında vergi kaybının oluştuğu ortadadır. Bu çerçevede, Keçiören sınırları içerisinde yapı denetim, mimar mühendislik, avukatlık ve serbest muhasebeci olarak faaliyet gösteren toplam 123 firmaya ait yerin sadece 28’inin işyeri üzerinden vergilendirildiği, kalan 95’inin mesken üzerinden vergilendirildiği görülmüştür. Dolayısıyla Kurum tarafından söz konusu yerlerin detaylı bir şekilde incelenmesi ve tespitleri yapılmak suretiyle emlak vergisi uygulaması açısından işyeri olarak revize edilmek suretiyle vergilendirilmesi gerekmektedir.
Diğer taraftan 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu’nun mükerrer 44’üncü maddesine göre, belediye sınırları ve mücavir alanlar içinde bulunan ve belediyelerin çevre temizlik hizmetlerinden yararlanan konut, iş yeri ve diğer şekillerde kullanılan binaların çevre temizlik vergisine tabi olduğu, verginin mükellefinin binaları kullananlar olduğu ve mükellefiyetin binaların kullanımı ile başlayacağı düzenlenmiştir.
2464 sayılı Kanun’un 44’üncü maddesinin 2’nci fıkrasında, hangi kurum ve kişilerin çevre temizlik vergisinden muaf oldukları belirtilmiş, gerek anılan maddede gerekse 2464 sayılı Kanunun ilgili diğer maddelerinde yapı denetim firmaları, mimar mühendislik firmaları, avukatlık büroları ve serbest muhasebeci bürolarının faaliyet gösterdiği işyerlerinden çevre temizlik vergisi alınmayacağına ilişkin bir hüküm bulunmamaktadır.
Hal böyle iken söz konusu yerlerin tapuda mesken olarak gözükmesine bağlı olarak çevre temizlik vergisinin işyeri üzerinden değil mesken üzerinden vergilendirildiği, bu durumun Kurumun gelir kaybını daha da arttırdığı tespit edilmiştir. Bu çerçevede, Keçiören sınırları içerisinde yapı denetim, mimar mühendislik, avukatlık ve serbest muhasebeci olarak faaliyet gösteren toplam 123 firmaya ait yerin sadece 23’ünün işyeri üzerinden, kalan 100’ünün mesken üzerinden vergilendirildiği görülmüştür. Dolayısıyla Kurum tarafından söz konusu yerlerin detaylı bir şekilde incelenmesi ve tespitleri yapılmak suretiyle çevre temizlik vergisi uygulaması açısından işyeri olarak revize edilmek suretiyle vergilendirilmesi gerekmektedir.
Yukarıda açıklanan durum, Kurumun gelir kaybına sebep olmaktadır.
Kamu idaresi cevabında; “Mali Hizmetler Müdürlüğümüz tarafından, tapuda mesken olarak gözüktüğü halde işyeri olarak faaliyet gösteren yerler için; söz konusu taşınmazlara ikmalen fark tahakkuku işlemlerine başlanılmış olup; beyan kayıtlarının kademeli bir şekilde düzeltilmesine gereken özen gösterilecektir.” denilmiştir.
Sonuç olarak Kamu idaresi tarafından bulgu konusuna iştirak edildiği, Mali Hizmetler Müdürlüğü tarafından tapuda mesken olarak gözüktüğü halde işyeri olarak faaliyet gösteren yerler için söz konusu taşınmazlara ikmalen fark tahakkuku işlemlerine başlanıldığı ve beyan kayıtlarının kademeli bir şekilde düzeltilmesine gereken özenin gösterileceği belirtilmiştir.
Bu itibarla; bulgu konusu tespitin devam edip etmediği takip eden denetimlerde izlenecektir.