Atatürk Sahil Parkı Peyzaj Düzenlemesi Yapım İşinde Hazine taşınmazının tahsis şartına, 3621 sayılı Kıyı Kanunu’na ve mimari peyzaj projesine aykırı ahşap yapı imalatının bulunduğu görülmüştür.

Samandağ ilçesi Çiğdede Mahallesinde bulunan 7093, 7096, 7097, 1956 parsel numaralı ve Kurtdere Mahallesinde bulunan 424 ada 85 parsel numaralı 5 adet Hazine mülkiyetindeki taşınmaz, (Rekreatif Amaçlı Peyzaj Düzenlemesi Yapılmak Üzere ve 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine aykırı kullanılmaması ve bu tür kullanımlara meydan verilmemesi, ticari amaçla kullanılmaması, üçüncü kişilere ticari ya da gayri ticari amaçla kullandırılmaması/devredilmemesi, tahsisli idarenin ilgili mevzuatları ile belirlenen ve alınması zorunlu olan gelirler dışında her ne ad ile olursa olsun herhangi bir ücret alınmayarak kamunun bedelsiz olarak faydalanmasına açık tutulması, bu hususlar dışında ticari amaca yönelik ünitelerin söz konusu ve zorunlu olması durumunda ise Hazine Taşınmazlarının İdaresi Hakkında Yönetmelik’in 67, 70 ve 73/A maddesine göre işlem yapılması kaydıyla) 16.09.2020 tarihinde Milli Emlak Genel Müdürlüğünce Samandağ Belediye Başkanlığına 2 yıl süre ile ön tahsis yapılmıştır. Söz konusu taşınmazlar üzerinde rekreatif amaçlı peyzaj düzenlemesi yapılmak üzere “Atatürk Sahil Parkı Peyzaj Düzenleme Yapım İşi” 2021/16468 ihale kayıt numarası ile açık ihaleye çıkılmış ve 17.03.2021 tarihinde sözleşme imzalanmıştır.

03.03.1990 tarih ve 20595 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik’in “Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesinde, halkın eğlence ve dinlenme gereksinimlerini karşılamaya dönük, açık olarak düzenlenen oturma ve yemek yerleri, yemek pişirme yerleri, çeşmeler, açık havuzlar, oyun ve açık spor alanları, açık gösteri alanları, yeşil bitki örtüsü ve kıyı yapısının elverdiği yerlerde denize iniş rampaları bulunan kamu ya da özel alanlar rekreaktif alanlar olarak tanımlanmıştır. Yönetmelik’in “Kıyıda ve denizde planlama” başlıklı 13’üncü maddesinde kıyıda onaylı uygulama imar planlarına göre ve çevre kirliliğinin önlenmesine ilişkin tüm önlemler alınmak koşulu ile yapılabilecek yapı ve tesisler


sayılmıştır.


Aynı Yönetmelik’in “İmar mevzuatına aykırı yapı” başlıklı 20’nci maddesinde, kıyılarda, doldurma ve kurutma yoluyla kazanılan alanlarda ve sahil şeritlerinde Kanun, plan ve bu Yönetmelik hükümlerine uyulmadan, ruhsatsız, ruhsat ve eklerine aykırı yapı yapılması halinde, 3194 sayılı İmar Kanunu’nun 32’nci maddesi hükümleri uyarınca, aynı Kanun’da belirlenen yasal süreler içinde belediye ve mücavir alan sınırları içerisinde belediyesince, dışında il özel idaresince gerekli işlem yapılacağı hüküm altına alınmıştır.

Yerinde yapılan incelemede, söz konusu yapım işine ilişkin olarak hazırlanan mimari peyzaj projesinde yer almayan, Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik’in 13’üncü maddesinde sayılan yapı ve tesisler arasında sayılmayan yüksekliği 6,5 metre, oturum alanı 175 metrekare olan iki katlı ahşap yapı bulunduğu tespit edilmiştir.

Bulguda yer alan tespit neticesinde, Belediyece yapı kontrol ve zabıta ekipleri tarafından durum zaptı düzenlenerek söz konusu ahşap yapının mühürlendiği, cezai müeyyideler uygulanması için encümene havale işlemlerinin başlatılacağı belirtilmişsede kamu idaresi cevabında veya eklerinde durum zaptına ve mühürlemeye ilişkin belgeler bulunmamaktadır. Ayrıca Yönetmelik hükümlerinde belirtilen işlemler başlatılmamıştır.

Sonuç olarak, söz konusu ahşap yapı ile ilgili olarak Yönetmelik hükümlerinde belirtilen işlemlerin yapılması gerekmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?