Karar Künyesi
Altınordu Belediyesi tarafından, imar uygulaması hizmeti alımı işi teknik şartnamesi hükümleri yerine getirilmeden hizmet sunucusunun kusuru olmaksızın, ifa imkansızlığı gerekçe gösterilerek hizmet bedelinin ödendiği ve sözleşme düzenlendikten sonra teknik şartnamenin değiştirildiği görülmüştür.
İlgili işe ait teknik Şartnamesinde;
“ Uygulama sırasında ve uygulama sonrasındaki(tapu tescil tarihinden sonra) 2 yıl içinde İdare Mahkeme’sine açılacak davalar neticesinde verilecek mahkeme kararları doğrultusunda veya dava sürecinde idaremizin belirteceği şekli ve gerekli düzeltme uygulamaları yüklenici tarafından yapılacaktır.”
hükmü yer almaktadır.
Bu hükme göre; uygulama veya sonrasında iki yıl içerisinde dava açılırsa, mahkeme kararına göre işlem yapılacaktır. Bu süreçte idarenin istediği değişiklikler yapılacaktır.
Kamu idaresince; ada bazlı yapılacak imar uygulamaları yerine genel amaçlı imar uygulamalarına geçildiği, bu yüzden de teknik şartnamenin bazı maddelerinin değiştirildiği ifade edilmiştir. İdarenin cevabı yersizdir. Zira bahsi geçen her iki teknik şartnamede de görüleceği üzere işin konusu "Akçatepe Mahallesi 35ha'lık alanda 3194 sayılı Yasanın 18. Madde Ugulaması" olarak geçmektedir.
Yine kamu idaresince; bölgesel alanda yapılan imar uygulamalarında saha çalışmaları ve kadastro kontrollerinin uzun sürdüğü, kadastro kontrolleri öncesi ilgili harçların yatırılması gerektiği için çalışma süresinin uzadığı, bu nedenle ilk teknik şartname çalışma alanı 35 hektar olduğundan, arazi ve büro çalışmaları, askı süreçleri, mülkiyet sahiplerine yapılacak tebliğler ve askı süresindeki itirazların değerlendirilmesinin ve itiraz sonrası haklı bulunan itirazlarda yapılacak teknik düzeltmelerin onaylanması, onaylanan itirazlar için alınacak Belediye Encümen kararlarının uygulanmasının uzun süreceği göz önünde bulundurularak ilgili teknik şartname maddelerinin bölgesel imar uygulamalarına uygun olarak revize edildiği ifade edilmiştir.
Kamu idaresinin bölgesel imar planıyla ne demek istediği anlaşılmadığı gibi, süreçlerin uzun, zorlu vb. olması gerekçesiyle teknik şartname maddelerinin değiştirilmesi her türlü izahtan varestedir. Kaldı ki; ilgili teknik şartnamelerin incelenmesinden görüleceği üzere; esaslı değişiklik sadece harç bedelleri konusunda olmuştur.
Ayrıca kamu idaresince, teknik şartnamenin sehven değiştirildiği kabul edilmiş olsa bile, herhangi bir fazla ödemeye sebebiyet verilmediği ifade edilmiştir.
Son olarak kamu idaresince; imar planlarında yaşanan problemler, hukuki süreçler vb.den bahsedilmiş, imar planının mahkemece iptal edilmesinden dolayı, imar uygulamasının
tekrar yapılabilmesi için imar planlarının onaylanarak yürürlüğe girmesi gerektiğinden yüklenici firma tarafından imar uygulaması bedellerinin ödenmesini talep edildiği ifade edilmiştir. Kamu idaresinin bu cevabı da yersizdir. Zira bulgumuzda ayrıntısı ile bahsettiğimiz üzere; yüklenici zaten mahkeme kararları sonucu oluşan duruma göre hareket etmek zorundadır.
Yapılan incelemelerde ise; 2019 yılında yüklenicinin ilgili işi mevcut imar planı çerçevesinde yaptığı, sonrasında 2020 yılında Ordu İdare Mahkemesi tarafından imar planlarının iptal edilmesi üzerine yeni imar planı çalışmalarının halen devam ettiği tespit edilmiştir. Ancak yukarıda da belirttiğimiz üzere; iki yıl içerisinde açılacak davalar nedeniyle oluşan yeni durum için hizmet sunucusu işi yapmak zorundadır. Mevcut durumda yürürlükte olan bir imar planının olamaması sürekli bir ifa imkansızlığına sebebiyet vermemektedir.
Dolayısıyla yeni imar planları yürürlüğe girip, hizmet sunucusundan hizmet alınana kadar ödemenin yapılmaması gerekmektedir.