Karar Künyesi
A- Doğrudan Temin Alımlarına Ait Ödemelerde Vadesi Geçmiş Vergi Borcunun Sorgulanmaması
Doğrudan temin yöntemi ile gerçekleştirilen alımlara ilişkin ödemelerde, vadesi geçmiş vergi borcu sorgulamasının yapılmadığı görülmüştür.
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 22/A maddesi ile bazı ödeme ve işlemler sırasında Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerine vadesi geçmiş borcun bulunmadığına ilişkin belge aranılması zorunluluğu getirmeye Maliye Bakanı yetkili kılınmıştır.
Bu yetkiye istinaden, “Tahsilat Genel Tebliği Seri: A Sıra No: 1’de Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ (Seri: A Sıra No: 9)” 23.12.2017 tarih ve 30279 sayılı Resmi Gazate’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Söz konusu Tebliğ’in 2’nci maddesi gereğince; 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamına giren kurumların mal veya hizmet alımları ile yapım
işleri nedeniyle 2.000 TL’nin üzerinde yapacakları ödemeler sırasında, hak sahiplerinin Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerine vadesi geçmiş borçlarının bulunmadığına ilişkin “Vadesi Geçmiş Borç Durumunu Gösterir Belge” aranılması zorunluluğu getirilmiştir.
Tebliğ ile “Vadesi Geçmiş Borç Durumunu Gösterir Belge” arama zorunluluğu getirilen kurum ve kuruluşlarca yapılacak ödemeler sırasında, vadesi geçmiş borç tutarının 2.000,00 TL’yi aşması halinde; borçlunun talebinin bulunup bulunmadığına bakılmaksızın ödenecek tutardan belgede belirtilen borç tutarını aşmamak üzere kesinti yapılarak ilgili tahsil dairesi hesabına aktarılması gerekmektedir.
Yine mezkûr Tebliğ’de, söz konusu belgenin 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu kapsamına giren kurumlarda muhasebe birimleri tarafından aranılması ve Tebliğ hükümlerine göre işlem yapılması gerektiği açıkça belirtilmiştir.
Yapılan incelemede, doğrudan temin yöntemi ile gerçekleştirilen mal ve hizmet alımlarında vadesi geçmiş vergi borcu sorgulamasının yapılmadığı görülmüştür.
Doğrudan temin yöntemi ile gerçekleştirilen alımlara ilişkin ödemeler sırasında vadesi geçmiş vergi borcu durumunu gösterir belge alınmalı, ödeme yapılacak kişi veya kuruma ait vadesi geçmiş vergi borcu tutarı bulunması durumunda ödenecek tutardan kesinti yapılarak ilgili tahsil dairesi hesabına aktarılmalıdır.
B- Doğrudan Temin Yöntemi ile Yapılan Alımlarda Yasaklılık Kontrolünün Yapılmaması
4734 sayılı Kanun’un 22/d maddesi kapsamında yapılan alımlarda yasaklık kontrolünün yapılmadığı tespit edilmiştir.
Kamu İhale Genel Tebliği’nin “Teyit işlemleri” başlıklı 30.5.4. maddesinde “4734 sayılı Kanunun 22. maddesi uyarınca doğrudan temin yoluyla alım yapılması halinde alım yapılacak kişi ya da firmanın ihalelere katılmaktan yasaklı olup olmadığı teyit ettirilmeyecektir. Ancak, anılan Kanunun 22 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde belirtilen parasal limit dahilinde yapılan alımlarda, alım yapılacak gerçek veya tüzel kişinin Kurumun internet sayfasındaki yasaklılar listesinde bulunup bulunmadığının kontrol edilmesi ve yasaklı olduğunun belirlenmesi durumunda, söz konusu kişiden alım yapılmaması gerekmektedir.” denilmektedir.
Tebliğ hükümleri çerçevesinde, doğrudan temin yöntemiyle alım yapılacak kişi veya
firmanın ihalelere katılmaktan yasaklı olup olmadığının teyit edilmeli, söz konusu kişi veya firmaların yasaklılar listesinde olduğu belirlenirse söz konusu alımın yasaklı kişi veya firmadan yapılmaması gerekmektedir.
Yapılan incelemede doğrudan temin yöntemiyle alım yapılacak kişi veya firmaya ilişkin yasaklılık kontrolünün yapılmadan söz konusu kişilerden alım yapıldığı görülmüştür.
Açıklanan mevzuat hükmü gereğince Kurumun doğrudan temin yöntemiyle yaptığı alımlarda yasaklık kontrolünü yapması gerekmektedir.
C- Fiyat Farkı Ödenen Hakedişlerden Ek Kesin Teminat Kesintisi Yapılmaması
Fiyat farkı ödenmesi öngörülen ihalelerin hakedişlerinden ek kesin teminat kesintisi yapılmadığı görülmüştür.
4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu’nun “Ek kesin teminat” başlıklı 12’nci maddesinde;
“Fiyat fiyat farkı ödenmesi öngörülerek ihale edilen işlerde fiyat farkı olarak ödenecek bedelin, sözleşme bedelinde artış meydana gelmesi halinde bu artış tutarının %6’sı oranında teminat olarak kabul edilen değerler üzerinden ek kesin teminat alınır. Fiyat farkı olarak ödenecek bedel üzerinden hesaplanan ek kesin teminat hakedişlerden kesinti yapılmak suretiyle de karşılanabilir.” denilmektedir.
Bahsedilen hüküm çerçevesinde, fiyat farkı ödenmesi öngörülen işlerde fiyat farkı olarak ödenecek bedelden ek kesin teminat kesintisi yapılması gerekmektedir.
Kurum tarafından 2018 yılında ihale edilen birtakım işlere ilişkin sözleşmelerde fiyat farkı ödeneceği belirlenmiş ancak bu fiyat farkı ödemesi üzerinden %6 oranında ek kesin teminat kesintisi yapılmadığı görülmüştür.
Yapılan sözleşmeler ile fiyat farkı ödeneceği hüküm altına alınmış ihalelere ilişkin artış tutarından ek kesin teminat kesintisi yapılması gerekmektedir.
Kamu idaresi cevabında; mevzuat hükümlerine göre ödeme yapılacak kişi ve kuruma ait vadesi geçmiş vergi borcu tutarı sorgulaması yapılarak vergi borcu bulunması halinde ödenecek tutardan kesinti yapılarak ilgili kurumun hesabına aktarılacağı belirtilmiş, doğrudan temin yöntemiyle yapılan alımlarda yasaklılık kontrolü yapılacağı ifade edilmiştir. Ayrıca bulgu doğrultusunda yapılan tespite uyularak, yapılan sözleşmeler ile fiyat farkı ödeneceği
hüküm altına alınan ihalelere ilişkin artış tutarından ek kesin teminat kesintisi yapılacağı belirtilmiştir.
Sonuç olarak kamu idaresi cevabında bulguya iştirak edilerek, bulgu konusu hususların düzeltileceği belirtilmiştir. Bulgu konusu tespitlerin devam edip etmediği takip eden denetimlerde izlenecektir.