Karar Künyesi
Karar Türü:
Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı
Karar Tarihi:
1/10/2024
Karar No:
53153
Esas No:
56305
KARAR
Konu: Avukatlara yapılan vekalet ücreti ödemelerinden gelir ve damga vergisi kesilmemesi.
1-152 sayılı İlamın 1. maddesinin “b” bendi ile, ... Belediyesinde avukatlara yapılan vekalet ücreti ödemelerinden gelir ve damga vergisi kesilmemesi sonucunda tazminine hükmolunan ... TL, 35415 İlam (30.03.2022 tarih ve 51493 tutanak) sayılı Temyiz Kurulu Kararının 1. maddesi ile tasdik edilmiştir.
KARAR DÜZELTME DİLEKÇESİ
İlamda Diğer Sorumlu olarak sorumlu tutulan ... 48630 sayılı dosya ile kendi adına, 53153 sayılı dosya ile ise ... Belediyesi Muhasebe Birimi adına sunmuş olduğu karar düzeltme dilekçesinde;
Temyiz Kurulunca, Sayıştay 7. Dairesinin 25.01.2021 tarih ve 152 sayılı İlamının 1. Maddesinin B bendi ile, “... Belediyesinde avukatlara yapılan vekalet ücreti ödemelerinden gelir ve damga vergisi kesilmemesi suretiyle ... TL kamu zararının tazminine dair tasdik kararının düzeltilmesi gerektiğini,
Gerek bu tasdik kararı ve gerekse Sayıştay 7. Dairesinin bu tazmin hükmünün Gelir Vergisi Kanunun 94. maddesine (5/12/2019 tarihli 7194 sayılı Kanunun 16. maddesi ile eklenen “Ek fıkra” hükmünden önceki düzenlemeye) açıkça aykırı olduğunu, Gelir Vergisi Kanunu 94. Maddesine ek fıkra hükmünden önceki halinde yer alan düzenlemede “Kamu idare ve müesseseleri! (...) aşağıda bentlerde sayılan ödemeleri (...) yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” denildiğini ve gelir vergisine tabi olan ödemelerin tek tek bentler halinde sayıldığını, aynı zamanda tahdit (sınırlanmış) edildiğini, yorum yoluyla kanunda zikredilen bent sayısına ilave yapılamayacağını,
Bu sebeple, bu bentler incelendiğinde bunlar arasında vekalet ücretlerinin ise sayılmadığını,
Ancak, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesine 05.12.2019 tarihli ve 7194 sayılı Kanunun 16. maddesi ile Ek fıkra konularak “9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca karşı tarafa yükletilen vekalet ücretini (icra ve iflas müdürlüklerine yatırılanlar dahil) ödeyenler tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılır.” hükmünün getirildiğini, bu hükmün 07.12.2019 tarihinde yürürlüğe girdiğini, 07.12.2019 tarihinden sonraki avukatlık vekalet ücreti ödemelerinden gelir vergisi kesileceği açık olduğunu,
Kanunen kesinti yapılmasının açıkça hüküm altına alınmayan bir ödeme için kesinti yapılamayacağını, kesinti yapılması gerekir denilmesinin de yasaya ve hukuka açıkça aykırı bir durum doğuracağını,
Avukatlık vekalet ücreti ödemelerinden damga vergisi kesileceğine dair 488 sayılı Damga Vergisi Kanununda bir hüküm yer almadığını, Kanunun birinci maddesinde “Bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtlar Damga vergisine tabidir" hükmünün yer aldığı, Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yer alan IV sayılı listenin (b) bendinde de avukatlık vekalet ücreti ödemelerinden damga vergisi kesileceğine dair bir ibarenin bulunmadığının görüleceğini ifade ederek tasdik kararının düzeltilerek tazmin kararının kaldırılmasını talep etmektedir.
Başsavcılık mütalaasında;
“Dosya içeriğinin incelenmesi neticesinde;
İlamın 1'inci madde ile ilgili olarak, Genel Bütçe vergi gelirleri arasında yer alan gelir ve damga vergisinin ödenmemesi veya noksan ödenmiş olmasının, belediye açısından kamu zararı niteliği bulunmamaktadır. Ancak, verginin ödenmesi bakımından, alacaklı vergi dairesine karşı muhatap olan, başka bir deyişle vergi sorumlusu olan belediyenin, yükümlülüklerini yerine getirmemesinin müeyyideleri ilgili vergi mevzuatında hükme bağlanmış olup, bahse konu vergilerin ödenmemesi veya noksan ödenmesi durumunda vergi, ceza ve fer'ilerine ilişkin uygulama merci belediye değil, ilgili vergi dairesidir.
Bu nedenle; konunun Gelir İdaresi Başkanlığına yazılmasının yerinde olacağı düşünülmekte olup, açıklanan gerekçe ile karar düzeltmesine mahal olduğu değerlendirilmektedir.” denilmektedir.
Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
152 sayılı İlamın 1. maddesinin “b” bendi ile, ... Belediyesinde avukatlara yapılan vekalet ücreti ödemelerinden gelir ve damga vergisi kesilmemesi sonucunda tazminine hükmolunan ... TL, 35415 İlam (30.03.2022 tarih ve 51493 tutanak) sayılı Temyiz Kurulu Kararının 1. maddesi ile tasdik edilmiştir.
Bu defa, İlamda Diğer Sorumlu olarak sorumlu tutulan ... tarafından 48630 sayılı dosya ile kendi adına, 53153 sayılı dosya ile ... Belediyesi Muhasebe Birimi adına karar düzeltme kanun yoluna başvurularak tazmin hükmünün kaldırılması talep edilmektedir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun “Mevzuu” başlıklı 1 inci maddesinde, “Gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tâbidir. Gelir bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır.” denilmektedir.
Aynı Kanunun “Ücretin tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde, “Ücret, işverene tabi belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü yer almaktadır.
Kanunun “Vergi Tevkifatı” başlıklı 94 üncü maddesi birinci fıkrasında ise; kamu idarelerinin hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemeleri nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur oldukları belirtilmektedir.
5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Avukatlık ücretinin dağıtımı” başlıklı 82 nci maddesinde ise;
“Belediye lehine sonuçlanan dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil olunan vekâlet ücretlerinin; avukatlara (49 uncu maddeye göre çalıştırılanlar dâhil) ve hukuk servisinde fiilen görev yapan memurlara dağıtımı hakkında 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun hükümleri kıyas yolu ile uygulanır.” hükmü yer almaktadır.
Bu mevzuat hükümlerinden, belediye lehine sonuçlanan dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil olunan vekâlet ücretinin, yukarıda yer verilen 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 61 inci maddesi gereği ücret tanımı içerisinde yer aldığı, Kanunun 94 üncü maddesi gereği de kamu idarelerinden olan belediyelerin vekalet ücretlerini nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmakla zorunlu oldukları anlaşılmakta olup; dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden ise, ... Belediyesi Hukuk İşleri Müdürlüğünde çalışan avukatlara, belediye lehine sonuçlanan davalar neticesinde mahkeme kararı ile hükmedilen vekalet ücretlerinin ödenmesinde gelir vergisi tevkifatının yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Karar düzeltme dilekçesiyle ise, Sayıştay Temyiz Kurulu ve Sayıştay 7. Dairesince verilen kararın Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesine açıkça aykırı olduğu; anılan Kanunun 94 üncü maddesine, 5/12/2019 tarihli 7194 sayılı Kanunun 16. maddesi ile ek fıkra konularak; “9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca karşı tarafa yükletilen vekalet ücretini (icra ve iflas müdürlüklerine yatırılanlar dahil) ödeyenler tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılır.” hükmünün getirildiği, bu hükmün 07.12.2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, dolayısıyla 07.12.2019 tarihinden sonraki avukatlık vekalet ücreti ödemelerinden gelir vergisinin kesilmesi gerektiği, ancak 07.12.2019 tarihinden önce vekalet ücreti ödemelerinde gelir vergisi tevkifatının uygulanmayacağını ifade edilmiş ise de, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesine 5/12/2019 ve 7194 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi ile eklenen fıkrada karşı tarafa yüklenilen vekalet ücretinin ödenmesi sırasında tevkifat yapılması ile ilgili bir düzenleme yapılmıştır.
Bu kapsamda, yapılan yeni düzenleme belediye lehine sonuçlanan ve belediyenin kendi bünyesindeki avukatlara ödenen avukatlık vekalet ücreti ile ilgili olmayıp, belediye aleyhine sonuçlanan davalarda serbest meslek faaliyetinden doğan ve karşı tarafa yükletilen avukatlık vekalet ücretlerinde gelir vergisi tevkifatının yapılması ile ilgili bir düzenlemedir. Bu durumda da belediyece gelir vergisi tevkifatının yapılması gerekmektedir.
Diğer taraftan; maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dahil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak carî hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kâğıtlar 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na ekli IV sayılı listenin (b) bendinde sayıldığından, vekalet ücreti ödemelerinden bu Kanun çerçevesinde damga vergisi kesintisi yapılmalıdır.
Bu itibarla, 152 sayılı İlamın 1(b) maddesiyle verilen tazmin hükmünün tasdikine ilişkin 35415 İlam (30.03.2022 tarih ve 51493 tutanak) sayılı Temyiz Kurulu Kararının DÜZELTİLMESİNE MAHAL OLMADIĞINA oybirliğiyle,
Karar verildiği 10.01.2024 tarih ve 56305 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.
1-152 sayılı İlamın 1. maddesinin “b” bendi ile, ... Belediyesinde avukatlara yapılan vekalet ücreti ödemelerinden gelir ve damga vergisi kesilmemesi sonucunda tazminine hükmolunan ... TL, 35415 İlam (30.03.2022 tarih ve 51493 tutanak) sayılı Temyiz Kurulu Kararının 1. maddesi ile tasdik edilmiştir.
KARAR DÜZELTME DİLEKÇESİ
İlamda Diğer Sorumlu olarak sorumlu tutulan ... 48630 sayılı dosya ile kendi adına, 53153 sayılı dosya ile ise ... Belediyesi Muhasebe Birimi adına sunmuş olduğu karar düzeltme dilekçesinde;
Temyiz Kurulunca, Sayıştay 7. Dairesinin 25.01.2021 tarih ve 152 sayılı İlamının 1. Maddesinin B bendi ile, “... Belediyesinde avukatlara yapılan vekalet ücreti ödemelerinden gelir ve damga vergisi kesilmemesi suretiyle ... TL kamu zararının tazminine dair tasdik kararının düzeltilmesi gerektiğini,
Gerek bu tasdik kararı ve gerekse Sayıştay 7. Dairesinin bu tazmin hükmünün Gelir Vergisi Kanunun 94. maddesine (5/12/2019 tarihli 7194 sayılı Kanunun 16. maddesi ile eklenen “Ek fıkra” hükmünden önceki düzenlemeye) açıkça aykırı olduğunu, Gelir Vergisi Kanunu 94. Maddesine ek fıkra hükmünden önceki halinde yer alan düzenlemede “Kamu idare ve müesseseleri! (...) aşağıda bentlerde sayılan ödemeleri (...) yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecburdurlar.” denildiğini ve gelir vergisine tabi olan ödemelerin tek tek bentler halinde sayıldığını, aynı zamanda tahdit (sınırlanmış) edildiğini, yorum yoluyla kanunda zikredilen bent sayısına ilave yapılamayacağını,
Bu sebeple, bu bentler incelendiğinde bunlar arasında vekalet ücretlerinin ise sayılmadığını,
Ancak, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 94. maddesine 05.12.2019 tarihli ve 7194 sayılı Kanunun 16. maddesi ile Ek fıkra konularak “9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca karşı tarafa yükletilen vekalet ücretini (icra ve iflas müdürlüklerine yatırılanlar dahil) ödeyenler tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılır.” hükmünün getirildiğini, bu hükmün 07.12.2019 tarihinde yürürlüğe girdiğini, 07.12.2019 tarihinden sonraki avukatlık vekalet ücreti ödemelerinden gelir vergisi kesileceği açık olduğunu,
Kanunen kesinti yapılmasının açıkça hüküm altına alınmayan bir ödeme için kesinti yapılamayacağını, kesinti yapılması gerekir denilmesinin de yasaya ve hukuka açıkça aykırı bir durum doğuracağını,
Avukatlık vekalet ücreti ödemelerinden damga vergisi kesileceğine dair 488 sayılı Damga Vergisi Kanununda bir hüküm yer almadığını, Kanunun birinci maddesinde “Bu Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yazılı kağıtlar Damga vergisine tabidir" hükmünün yer aldığı, Kanuna ekli (1) sayılı tabloda yer alan IV sayılı listenin (b) bendinde de avukatlık vekalet ücreti ödemelerinden damga vergisi kesileceğine dair bir ibarenin bulunmadığının görüleceğini ifade ederek tasdik kararının düzeltilerek tazmin kararının kaldırılmasını talep etmektedir.
Başsavcılık mütalaasında;
“Dosya içeriğinin incelenmesi neticesinde;
İlamın 1'inci madde ile ilgili olarak, Genel Bütçe vergi gelirleri arasında yer alan gelir ve damga vergisinin ödenmemesi veya noksan ödenmiş olmasının, belediye açısından kamu zararı niteliği bulunmamaktadır. Ancak, verginin ödenmesi bakımından, alacaklı vergi dairesine karşı muhatap olan, başka bir deyişle vergi sorumlusu olan belediyenin, yükümlülüklerini yerine getirmemesinin müeyyideleri ilgili vergi mevzuatında hükme bağlanmış olup, bahse konu vergilerin ödenmemesi veya noksan ödenmesi durumunda vergi, ceza ve fer'ilerine ilişkin uygulama merci belediye değil, ilgili vergi dairesidir.
Bu nedenle; konunun Gelir İdaresi Başkanlığına yazılmasının yerinde olacağı düşünülmekte olup, açıklanan gerekçe ile karar düzeltmesine mahal olduğu değerlendirilmektedir.” denilmektedir.
Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
152 sayılı İlamın 1. maddesinin “b” bendi ile, ... Belediyesinde avukatlara yapılan vekalet ücreti ödemelerinden gelir ve damga vergisi kesilmemesi sonucunda tazminine hükmolunan ... TL, 35415 İlam (30.03.2022 tarih ve 51493 tutanak) sayılı Temyiz Kurulu Kararının 1. maddesi ile tasdik edilmiştir.
Bu defa, İlamda Diğer Sorumlu olarak sorumlu tutulan ... tarafından 48630 sayılı dosya ile kendi adına, 53153 sayılı dosya ile ... Belediyesi Muhasebe Birimi adına karar düzeltme kanun yoluna başvurularak tazmin hükmünün kaldırılması talep edilmektedir.
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun “Mevzuu” başlıklı 1 inci maddesinde, “Gerçek kişilerin gelirleri gelir vergisine tâbidir. Gelir bir gerçek kişinin bir takvim yılı içinde elde ettiği kazanç ve iratların safi tutarıdır.” denilmektedir.
Aynı Kanunun “Ücretin tarifi” başlıklı 61 inci maddesinde, “Ücret, işverene tabi belirli bir işyerine bağlı olarak çalışanlara hizmet karşılığı verilen para ve ayınlar ile sağlanan ve para ile temsil edilebilen menfaatlerdir.
Ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı (Mali sorumluluk tazminatı), tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı, prim, ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş bulunması onun mahiyetini değiştirmez.” hükmü yer almaktadır.
Kanunun “Vergi Tevkifatı” başlıklı 94 üncü maddesi birinci fıkrasında ise; kamu idarelerinin hizmet erbabına ödenen ücretler ile 61 inci maddede yazılı olup ücret sayılan ödemeleri nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmaya mecbur oldukları belirtilmektedir.
5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Avukatlık ücretinin dağıtımı” başlıklı 82 nci maddesinde ise;
“Belediye lehine sonuçlanan dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil olunan vekâlet ücretlerinin; avukatlara (49 uncu maddeye göre çalıştırılanlar dâhil) ve hukuk servisinde fiilen görev yapan memurlara dağıtımı hakkında 1389 sayılı Devlet Davalarını İntaç Eden Avukat ve Saireye Verilecek Ücreti Vekâlet Hakkında Kanun hükümleri kıyas yolu ile uygulanır.” hükmü yer almaktadır.
Bu mevzuat hükümlerinden, belediye lehine sonuçlanan dava ve icra takipleri nedeniyle hükme bağlanarak karşı taraftan tahsil olunan vekâlet ücretinin, yukarıda yer verilen 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 61 inci maddesi gereği ücret tanımı içerisinde yer aldığı, Kanunun 94 üncü maddesi gereği de kamu idarelerinden olan belediyelerin vekalet ücretlerini nakden veya hesaben yaptıkları sırada, istihkak sahiplerinin gelir vergilerine mahsuben tevkifat yapmakla zorunlu oldukları anlaşılmakta olup; dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden ise, ... Belediyesi Hukuk İşleri Müdürlüğünde çalışan avukatlara, belediye lehine sonuçlanan davalar neticesinde mahkeme kararı ile hükmedilen vekalet ücretlerinin ödenmesinde gelir vergisi tevkifatının yapılmadığı anlaşılmaktadır.
Karar düzeltme dilekçesiyle ise, Sayıştay Temyiz Kurulu ve Sayıştay 7. Dairesince verilen kararın Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesine açıkça aykırı olduğu; anılan Kanunun 94 üncü maddesine, 5/12/2019 tarihli 7194 sayılı Kanunun 16. maddesi ile ek fıkra konularak; “9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu ile 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu uyarınca karşı tarafa yükletilen vekalet ücretini (icra ve iflas müdürlüklerine yatırılanlar dahil) ödeyenler tarafından gelir vergisi tevkifatı yapılır.” hükmünün getirildiği, bu hükmün 07.12.2019 tarihinde yürürlüğe girdiği, dolayısıyla 07.12.2019 tarihinden sonraki avukatlık vekalet ücreti ödemelerinden gelir vergisinin kesilmesi gerektiği, ancak 07.12.2019 tarihinden önce vekalet ücreti ödemelerinde gelir vergisi tevkifatının uygulanmayacağını ifade edilmiş ise de, 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94 üncü maddesine 5/12/2019 ve 7194 sayılı Kanunun 16 ncı maddesi ile eklenen fıkrada karşı tarafa yüklenilen vekalet ücretinin ödenmesi sırasında tevkifat yapılması ile ilgili bir düzenleme yapılmıştır.
Bu kapsamda, yapılan yeni düzenleme belediye lehine sonuçlanan ve belediyenin kendi bünyesindeki avukatlara ödenen avukatlık vekalet ücreti ile ilgili olmayıp, belediye aleyhine sonuçlanan davalarda serbest meslek faaliyetinden doğan ve karşı tarafa yükletilen avukatlık vekalet ücretlerinde gelir vergisi tevkifatının yapılması ile ilgili bir düzenlemedir. Bu durumda da belediyece gelir vergisi tevkifatının yapılması gerekmektedir.
Diğer taraftan; maaş, ücret, gündelik, huzur hakkı, aidat, ihtisas zammı, ikramiye, yemek ve mesken bedeli, harcırah, tazminat ve benzeri her ne adla olursa olsun hizmet karşılığı alınan paralar (avans olarak ödenenler dahil) için verilen makbuzlar ile bu paraların nakden ödenmeyerek kişiler adına açılmış veya açılacak carî hesaplara nakledildiği veya emir ve havalelerine tediye olunduğu takdirde nakli veya tediyeyi temin eden kâğıtlar 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’na ekli IV sayılı listenin (b) bendinde sayıldığından, vekalet ücreti ödemelerinden bu Kanun çerçevesinde damga vergisi kesintisi yapılmalıdır.
Bu itibarla, 152 sayılı İlamın 1(b) maddesiyle verilen tazmin hükmünün tasdikine ilişkin 35415 İlam (30.03.2022 tarih ve 51493 tutanak) sayılı Temyiz Kurulu Kararının DÜZELTİLMESİNE MAHAL OLMADIĞINA oybirliğiyle,
Karar verildiği 10.01.2024 tarih ve 56305 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.
Kararla ilgili sorunuz mu var?