Karar Künyesi
Karar Türü:
Sayıştay 6. Daire Kararı
Karar Tarihi:
1/26/2023
Karar No:
35
Esas No:
899
KARAR
Tazminat Bedelinin Rücu Edilmemesi
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda;
.... İlçesine bağlı köy yollarının dolgu, zift ve yamalama işi ile ilgili olarak yüklenici firma .... Ltd. Şti’nde işçi olarak çalışan ....’in iş kazasında vefat etmesi sonucu Belediye tarafından ödenen tazminat bedellerinin sorumlularına rücu edilmemesi suretiyle kamu zararına neden olunduğu iddiasına ilişkin olarak;
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Kişisel sorumluluk ve zarar” başlıklı 12’nci maddesinde, Devlet memurlarının, görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek ve kendilerine teslim edilen Devlet malını korumak ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri almak zorunda oldukları ve kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idare zarara uğratılmışsa, bu zararın ilgili memur tarafından rayiç bedeli üzerinden ödenmesinin esas olduğu belirtilmiştir.
Devlete ve Kişilere Memurlarca Verilen Zararların Nevi ve Miktarlarının Tespiti, Takibi, Amirlerinin Sorumlulukları, Yapılacak Diğer İşlemler Hakkında Yönetmeliğin “Memurların Sorumlulukları ve Zararları Tazmin Mükellefiyeti” başlıklı 4’üncü maddesinde; memurların görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek, Devlet malını korumak ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri almakla görevli ve sorumlu olduğu hüküm altına alınmıştır. Anılan Yönetmeliğin 5’inci maddesinde de memurlarca tazmin edilecek zararlar belirtilmiş olup; Kanun, tüzük ve yönetmelik hükümleri ile belirlenmiş görevlerini kasıt, ihmal veya tedbirsizlik sonucu gerekli dikkat ve itina ile yapmamaları sebebiyle idarenin veya kişilerin uğradığı zararları kapsadığı vurgulanmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun iç ilişkideki müteselsil sorumluluğu düzenleyen 62’nci maddesinde; tazminatın aynı zarardan sorumlu müteselsil borçlular arasında paylaştırılmasında, bütün durum ve koşullar, özellikle onlardan her birine yüklenebilecek kusurun ağırlığı ve yarattıkları tehlikenin yoğunluğunun göz önünde tutulması gerektiği vurgulanmış olup; tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişinin, bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olacağı belirtilmiştir.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinden Devlet Memurlarının görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek zorunda oldukları, kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idareyi zarara uğratması durumunda bu zararı karşılayacakları, müteselsil borçlulukta tazminatın paylaştırılmasında borçluların kusurlarının ağırlıklarının göz önünde bulundurulacağı ve tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyenin bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip olduğu belirtilmektedir.
Sorgu konusu olayda, 15.07.2006 tarihinde .... İlçesine bağlı köy yollarının dolgu, zift ve yamalama işi ile ilgili olarak yüklenici firma .... Ltd. Şti’nde işçi olarak çalışan .... diğer işçiler ile birlikte bir köy yolunun dolgu ve yamalama işini yapmak üzere bindiği belediyeye ait traktöre, yine adı geçen yüklenici firmada çalışan ....’nin sevk ve idaresindeki Belediyeye ait kamyonun çarpması sonucu vefat etmiştir.
Olaya ilişkin açılan dava, .... Asliye Hukuk Mahkemesinin Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 07.10.2020 tarih ve …. K:…. sayılı kararı ile kesinleşen 14.05.2019 tarihli ve …. K:…. sayılı Kararıyla, asıl işveren olarak .... Belediye Başkanlığı %40, alt işveren olarak .... Ltd. Şti %40 ve süratli olması ve takip mesafesine uymaması dolayısıyla da şirket çalışanı olan kamyon sürücüsü .... %20 oranında kazadan kusurlu bulunmuş ve vefat edenin yakınlarına müştereken ve müteselsilen tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
Bu karar üzerine, Belediye ile vefat eden işçi ....’in yakınları arasında 24.12.2020 tarihinde yapılan Protokol ile mahkeme dosyasında hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminat, karar ile saklı tutulan maddi tazminat, faiz, yargılama gideri, harç, vekâlet ücreti ve her türlü talep ve dava haklarından feragat etmeleri karşılığında …. TL ödeme yapıldığı ancak bu tazminat ve masraflardan müşterek ve müteselsilen sorumlu olan kişiler ile Belediye payına düşen tazminatın sorumlu Belediye personeline rücu edilmediği görülmüştür.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri gereğince, tüm tazminat borçlarını ödeyen Belediyenin, kendi payından fazla ödediği tutarlar için diğer müşterek ve müteselsil sorumlu olan kişilere ve Belediye payına düşen %40 oranındaki tazminata neden olan sorumlu personelin de tespit edilerek rücu edilmesi gerekmektedir. Rücu edilmemesi durumunda ise kamu zararına sebebiyet verilmiş olunacaktır.
Ancak,
Sorgu konusu …. TL’nin …. TL’sinin tahsil edilmesi için diğer sorumlular .... Ltd. Şti ve .... hakkında .... 12. İcra Dairesinde rücu işlemleri başlatılıp ödeme emri çıkartılmıştır.
Belediye payına düşen …. TL tazminatın ödenmesine neden olan sorumlu kişilere rücu edilmemesi sonucu kamu zararına neden olunmuşsa da olayın meydana geldiği tarihin üzerinden 17 yıla yakın bir sürenin geçmiş olması nedeniyle olayda sorumluluğu bulunan personelin tespitinin imkanı olmadığı ve bu doğrultuda rücu işlemleri yapılamayacağından sorumluluk tespiti imkanı bulunmamaktadır.
Bu itibarla, sorgu konusu …. TL’nin …. TL’si için rücu işlemleri yapıldığından, kalan …. TL içinse sorumluluk tespiti yapılamayacağından ilişilecek husus bulunmadığına 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesi uyarınca İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda;
.... İlçesine bağlı köy yollarının dolgu, zift ve yamalama işi ile ilgili olarak yüklenici firma .... Ltd. Şti’nde işçi olarak çalışan ....’in iş kazasında vefat etmesi sonucu Belediye tarafından ödenen tazminat bedellerinin sorumlularına rücu edilmemesi suretiyle kamu zararına neden olunduğu iddiasına ilişkin olarak;
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Kişisel sorumluluk ve zarar” başlıklı 12’nci maddesinde, Devlet memurlarının, görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek ve kendilerine teslim edilen Devlet malını korumak ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri almak zorunda oldukları ve kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idare zarara uğratılmışsa, bu zararın ilgili memur tarafından rayiç bedeli üzerinden ödenmesinin esas olduğu belirtilmiştir.
Devlete ve Kişilere Memurlarca Verilen Zararların Nevi ve Miktarlarının Tespiti, Takibi, Amirlerinin Sorumlulukları, Yapılacak Diğer İşlemler Hakkında Yönetmeliğin “Memurların Sorumlulukları ve Zararları Tazmin Mükellefiyeti” başlıklı 4’üncü maddesinde; memurların görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek, Devlet malını korumak ve her an hizmete hazır halde bulundurmak için gerekli tedbirleri almakla görevli ve sorumlu olduğu hüküm altına alınmıştır. Anılan Yönetmeliğin 5’inci maddesinde de memurlarca tazmin edilecek zararlar belirtilmiş olup; Kanun, tüzük ve yönetmelik hükümleri ile belirlenmiş görevlerini kasıt, ihmal veya tedbirsizlik sonucu gerekli dikkat ve itina ile yapmamaları sebebiyle idarenin veya kişilerin uğradığı zararları kapsadığı vurgulanmıştır.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun iç ilişkideki müteselsil sorumluluğu düzenleyen 62’nci maddesinde; tazminatın aynı zarardan sorumlu müteselsil borçlular arasında paylaştırılmasında, bütün durum ve koşullar, özellikle onlardan her birine yüklenebilecek kusurun ağırlığı ve yarattıkları tehlikenin yoğunluğunun göz önünde tutulması gerektiği vurgulanmış olup; tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyen kişinin, bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip ve zarar görenin haklarına halef olacağı belirtilmiştir.
Yukarıda yer alan mevzuat hükümlerinden Devlet Memurlarının görevlerini dikkat ve itina ile yerine getirmek zorunda oldukları, kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idareyi zarara uğratması durumunda bu zararı karşılayacakları, müteselsil borçlulukta tazminatın paylaştırılmasında borçluların kusurlarının ağırlıklarının göz önünde bulundurulacağı ve tazminatın kendi payına düşeninden fazlasını ödeyenin bu fazla ödemesi için, diğer müteselsil sorumlulara karşı rücu hakkına sahip olduğu belirtilmektedir.
Sorgu konusu olayda, 15.07.2006 tarihinde .... İlçesine bağlı köy yollarının dolgu, zift ve yamalama işi ile ilgili olarak yüklenici firma .... Ltd. Şti’nde işçi olarak çalışan .... diğer işçiler ile birlikte bir köy yolunun dolgu ve yamalama işini yapmak üzere bindiği belediyeye ait traktöre, yine adı geçen yüklenici firmada çalışan ....’nin sevk ve idaresindeki Belediyeye ait kamyonun çarpması sonucu vefat etmiştir.
Olaya ilişkin açılan dava, .... Asliye Hukuk Mahkemesinin Yargıtay 10. Hukuk Dairesinin 07.10.2020 tarih ve …. K:…. sayılı kararı ile kesinleşen 14.05.2019 tarihli ve …. K:…. sayılı Kararıyla, asıl işveren olarak .... Belediye Başkanlığı %40, alt işveren olarak .... Ltd. Şti %40 ve süratli olması ve takip mesafesine uymaması dolayısıyla da şirket çalışanı olan kamyon sürücüsü .... %20 oranında kazadan kusurlu bulunmuş ve vefat edenin yakınlarına müştereken ve müteselsilen tazminat ödenmesine karar verilmiştir.
Bu karar üzerine, Belediye ile vefat eden işçi ....’in yakınları arasında 24.12.2020 tarihinde yapılan Protokol ile mahkeme dosyasında hüküm altına alınan maddi ve manevi tazminat, karar ile saklı tutulan maddi tazminat, faiz, yargılama gideri, harç, vekâlet ücreti ve her türlü talep ve dava haklarından feragat etmeleri karşılığında …. TL ödeme yapıldığı ancak bu tazminat ve masraflardan müşterek ve müteselsilen sorumlu olan kişiler ile Belediye payına düşen tazminatın sorumlu Belediye personeline rücu edilmediği görülmüştür.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri gereğince, tüm tazminat borçlarını ödeyen Belediyenin, kendi payından fazla ödediği tutarlar için diğer müşterek ve müteselsil sorumlu olan kişilere ve Belediye payına düşen %40 oranındaki tazminata neden olan sorumlu personelin de tespit edilerek rücu edilmesi gerekmektedir. Rücu edilmemesi durumunda ise kamu zararına sebebiyet verilmiş olunacaktır.
Ancak,
Sorgu konusu …. TL’nin …. TL’sinin tahsil edilmesi için diğer sorumlular .... Ltd. Şti ve .... hakkında .... 12. İcra Dairesinde rücu işlemleri başlatılıp ödeme emri çıkartılmıştır.
Belediye payına düşen …. TL tazminatın ödenmesine neden olan sorumlu kişilere rücu edilmemesi sonucu kamu zararına neden olunmuşsa da olayın meydana geldiği tarihin üzerinden 17 yıla yakın bir sürenin geçmiş olması nedeniyle olayda sorumluluğu bulunan personelin tespitinin imkanı olmadığı ve bu doğrultuda rücu işlemleri yapılamayacağından sorumluluk tespiti imkanı bulunmamaktadır.
Bu itibarla, sorgu konusu …. TL’nin …. TL’si için rücu işlemleri yapıldığından, kalan …. TL içinse sorumluluk tespiti yapılamayacağından ilişilecek husus bulunmadığına 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesi uyarınca İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Kararla ilgili sorunuz mu var?