KARAR

Konu: Sosyal güvenlik primi

3- 93 sayılı İlamın 6’ncı maddesi ile; ... Belediyesi tarafından sözleşmeli personele ödenen sosyal denge tazminatlarından sosyal güvenlik primlerinin kesilmemesi nedeniyle oluşan ... TL kamu zararının sorumlulara ödettirilmesine hükmedilmiştir.

Daire Kararı, 38023 (22.02.2023 tarihli ve 53917 tutanak) sayılı Temyiz Kurulu Kararının 3’üncü maddesi ile tasdik edilmiştir.

Karar düzeltilmesi talep edilmektedir.

... Belediye Başkanlığı adına Avukat ... (dosya no:52352) ile Harcama Yetkilisi ... (Dosya no:52355) tarafından gönderilen ortak mahiyetteki karar düzeltilme dilekçesinde özetle;

Öncelikle 5510 sayılı Kanunun 80’inci maddesinde hangi ödemelerden sigorta primi kesintisi yapılacağı açıkça belirtilmiş olup bu maddede sayılmayan sigorta primi kesintisi yapılması mümkün olmadığı,

Toplu Sözleşme hükümleriyle sözleşmeli personele ödenen sosyal denge tazminatı mahiyeti itibariyle ve 375 sayılı KHK' nın "Ek Ödeme" yi düzenleyen Ek 9’uncu maddesinin 9'uncu fıkrasında; sözleşmeli personele yapılacak ek ödemenin damga vergisi hariç herhangi bir vergiye ve sigorta prim kesintisine tabi tutulmayacağının açıkça belirtildiği,

Sosyal güvenlik prim kesintileri, Sosyal Güvenlik Kurumuna ait gelirlerden olup bu Kurum bütçesine dâhil edildiğinden, söz konusu sosyal güvenlik prim kesintilerinin gerçekleştirilmemesinin müvekkil Belediye bütçesi bakımından kamu zararı oluşturmadığı, nitekim Sayıştay kararlarının da bu yönde olduğu, (Sayıştay Temyiz Kurulu, 40273/41611, T. 8.3.2016, Sayıştay 6. Daire, 213/210, T. 5.3.2015, Sayıştay 6. Daire, 174/190, T. 29.1.2015)

Söz konusu primler hususunda esas alacaklı SGK olduğundan, bu konuda yetkili olan ve karar verecek olanın Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı olduğu, ... Belediyesi açısından herhangi bir kamu zararı söz konusu olmadığı, bu konudaki değerlendirme ve gereğinin yapılması için konunun Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığına yazılması gerektiği, (Sayıştay Temyiz Kurulu, 40521/41626, T. 8.3.2016 Sayıştay Temyiz Kurulu, 40519/41624, T. 8.3.2016, Sayıştay Temyiz Kurulu, 40520/41625, T. 8.3.2016)

Belediye bütçesi açıdan fazla bir ödeme yapılmadığı sabit olduğu, 26.11.2022 tarihli ve 32025 sayılı Resmi Gazete' de yayımlanan 7421 sayılı Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 10'uncu maddesi ile 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'na eklenen Geçici 16‘ncı maddesinde; "Konusu suç teşkil etmemek kaydıyla; bu maddenin yürürlük tarihine kadar bu Kanun veya 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin ek 15’inci maddesi hükümlerine aykırı olarak sosyal denge tazminatı ödendiği tespit edilen il özel idareleri, belediyeler, büyükşehir belediyeleri ve bağlı kuruluşları ile bunların üyesi olduğu mahalli idare birliklerinin yetkili veya görevli olan sorumluları hakkında yapılan bu ödemeler nedeniyle idari veya mali yargılama ve takibat yapılamaz; başlamış olanlar işlemden kaldırılır." hükmünün yer aldığı,

Anılan hüküm uyarınca, sosyal denge tazminatı ödemeleri nedeniyle idari veya mali yargılama ve takibat yapılmaması, başlamış olanların ise işlemden kaldırılması gerektiğinden, konunun işlemden kaldırılmasına karar gerektiği,

İfade edilmektedir.

... (Dosya no: 52355) dilekçesinde ek olarak; 23 Aralık 2020 tarihinden itibaren Destek Hizmetleri Müdür Vekili olduğunu, 2020 yılındaki tüm işlemlerden sorumlu tutulmaması gerektiğini belirtmektedir.

Başsavcılık mütalaasında;

“Temyiz Kurulunca verilen 08.09.2023 tarihli ve 53917 tutanak no.lu kararın 3. maddesi (93 sayılı ilamın 6. maddesi) ile ilgili olarak karar düzeltme dilekçesinde ileri sürülen gerekçeler, Daire yargılamasında ve Temyizde ayrıntılı olarak karşılanmış olup Savcılık görüşümüz aşağıda belirtilmiştir.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun "Sigortalı sayılanlar" başlıklı 4. maddesinde; hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar sigortalı çalışan olarak ifade edilmiş ve aynı Kanunun 80. maddesinde; "Prime esas kazançlar" belirtilmiştir. Sözleşmeli personel sigorta mevzuatı bakımından 4-A statüsünde nitelendirilmiş, hizmet akdi ile çalıştırılan sözleşmeli personele belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemelerin prime esas kazanca tabi tutulacağı ifade edilmiştir. Dolayısıyla 5510 sayılı Kanunun 80. maddesine göre sosyal denge tazminatı, prime esas kazançlar kapsamına girmektedir.

Karar düzeltme dilekçesinde; 7421 ve 4688 sayılı Kanunlardan bahisle, sosyal denge tazminatı ödemeleri nedeniyle yargılama ve takibat yapılamayacağı belirtilerek, konunun işlemden kaldırılmasına karar verilmesi talep edilmiştir.

Ancak, 26 Kasım 2022 tarih ve 32025 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan, 7421 sayılı Vergi Usul Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun 10 uncu maddesiyle 25/6/2001 tarihli ve 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplu Sözleşme Kanunu'na eklenen Geçici 16’ncı maddesi ile getirilen düzenleme; 4688 sayılı Kanun veya 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin ek 15 inci maddesi hükümlerine aykırı olarak yapılan sosyal denge tazminatı ödemelerini kapsamaktadır. Yargılama konusu ise sosyal denge tazminatı ödemeleri olmayıp, sözleşmeli personele ödenen sosyal denge tazminatlarından sosyal güvenlik primlerinin kesilmemesi suretiyle oluşan kamu zararıdır.

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri ve açıklamalar değerlendirildiğinde, kararın düzeltilmesine mahal bulunmadığı düşünülmektedir.

Arz olunur.”

Denilmektedir.

Yapılan duruşmada; Belediye Başkanlığı adına duruşmaya katılan Avukat ... ile Üst Yönetici Belediye Başkanı ... tarafından Karar düzeltme dilekçesinde yer alan hususlar yeniden ifade edilerek, Daire Kararının Kaldırılması talep edilmiştir.

Duruşma sırasında Sayıştay Savcısı tarafından, yazılı mütalaada belirtilen gerekçeyle kararın düzeltilmesine mahal bulunmadığının uygun olacağı ifade edilmiştir.

52352 sayılı dosyayla Belediye Başkanlığı adına duruşma talebinde bulunan Avukat ..., Üst Yönetici Belediye Başkanı ... ile Sayıştay Savcısının sözlü açıklamalarının dinlenmesinden ve dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra, 52355 sayılı dosya ile duruşma talebinde bulunan Harcama Yetkilisi ...’e 06.02.2024 tarihinde duruşma günü bildirilmiş olmasına karşın duruşmaya katılmadığından, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 uncu maddesi hükmü uyarınca dosya üzerinde ve gıyabında,

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

Esas yönünden inceleme:

... Belediyesi tarafından sözleşmeli personele ödenen sosyal denge tazminatlarından sosyal güvenlik primlerinin kesilmemesi sonucu ... TL kamu zararına sebebiyet verildiği hususu ile ilgili olarak;

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Norm kadro ve personel istihdamı” başlıklı 49’uncu maddesinin beşinci fıkrasında; sözleşmeli personel hakkında 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4’üncü maddesinin (B) fıkrasına göre istihdam edilenler hakkındaki hükümlerin uygulanacağı, bu fıkra kapsamında sözleşmeli personelin, işçi sayılmayan kamu hizmeti görevlileri olduğu ve bunlar hakkında 6/6/1978 tarihli ve 15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile belirlenmiş olan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esasların uygulanacağı belirtilmektedir.

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun “Sigortalı sayılanlar” başlıklı 4’üncü maddesinde, hizmet akdi ile bir veya birden fazla işveren tarafından çalıştırılanlar; anılan maddenin birinci fıkrasının (a) bendinde, “sigortalı çalışan” olarak kabul edilmiştir.

Aynı Kanun’un “Prime esas kazançlar” başlıklı 80’inci maddesinde;

“4’üncü maddenin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıların prime esas kazançları aşağıdaki şekilde belirlenir.

a) Prime esas kazançların hesabında;

1) Hak edilen ücretlerin,

2) Prim, ikramiye ve bu nitelikteki her çeşit istihkaktan o ay içinde yapılan ödemelerin ve işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen tutarların,

3) İdare veya yargı mercilerince verilen karar gereğince yukarıdaki (1) ve (2) numaralı alt bentlerde belirtilen kazançlar niteliğinde olmak üzere sigortalılara o ay içinde yapılan ödemelerin, brüt toplamı esas alınır.

b) Ayni yardımlar ve ölüm, doğum ve evlenme yardımları, görev yollukları, seyyar görev tazminatı, kıdem tazminatı, iş sonu tazminatı veya kıdem tazminatı mahiyetindeki toplu ödeme, keşif ücreti, ihbar ve kasa tazminatları ile Kurumca tutarları yıllar itibarıyla belirlenecek yemek, çocuk ve aile zamları, işverenler tarafından sigortalılar için özel sağlık sigortalarına ve bireysel emeklilik sistemine ödenen ve aylık toplamı asgari ücretin % 30 ’unu geçmeyen özel sağlık sigortası primi ve bireysel emeklilik katkı payları tutarları, prime esas kazanca tabi tutulmaz.

c) b bendinde belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemeler ile ayni yardım yerine geçmek üzere yapılan nakdi ödemeler prime esas kazanca tabi tutulur. Diğer kanunlardaki prime tabi tutulmaması gerektiğine dair muafiyetle, istisnalar bu Kanunun uygulanmasında dikkate alınmaz.” hükümlerinin yer aldığı görülmektedir.

Anılan Kanun’un “Prim oranları ve Devlet katkısı” başlıklı 81’inci maddesi birinci fıkrasının (a) bendinde; malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalan prim oranının, sigortalının prime esas kazancının % 20’sinden oluştuğu, bunun % 9’unun sigortalı, % 11’inin ise işveren hissesine ait olduğu; (f) bendinde ise genel sağlık sigortası priminin, kısa ve uzun vadeli sigorta kollarına tâbi olanlar için 82’nci maddenin birinci fıkrasına göre hesaplanan prime esas kazancın %12,5’inden oluştuğu, bu primin %5’inin sigortalı, %7,5’inin ise işveren hissesine ait olduğu hükümlerine yer verilmiştir.

Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerine göre, sözleşmeli personele yapılan sosyal denge tazminatlarından sosyal güvenlik primlerinin kesilmesi gerekmektedir. Zira, ilgili mevzuatı incelendiğinde; sözleşmeli personelin sigorta mevzuatı bakımından 4-A statüsünde nitelendirildiği, hizmet akdi ile çalıştırılan sözleşmeli personele anılan madde hükmünde belirtilen istisnalar dışında her ne adla yapılırsa yapılsın tüm ödemelerin prime esas kazanca tabi tutulacağı anlaşılmaktadır.

5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Kamu zararı” başlıklı 71’inci maddesinde; 

“Kamu zararı; kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasıdır.

Kamu zararının belirlenmesinde;

a) İş, mal veya hizmet karşılığı olarak belirlenen tutardan fazla ödeme yapılması,

b) Mal alınmadan, iş veya hizmet yaptırılmadan ödeme yapılması,

c) Transfer niteliğindeki giderlerde, fazla veya yersiz ödemede bulunulması,

d) İş, mal veya hizmetin rayiç bedelinden daha yüksek fiyatla alınması veya yaptırılması,

e) İdare gelirlerinin tarh, tahakkuk veya tahsil işlemlerinin mevzuata uygun bir şekilde yapılmaması,

g) Mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması,

Esas alınır...” hükmünün yanı sıra,

Aynı Kanun’un “Tanımlar” başlıklı 3’üncü maddesinde;

“g) Kamu kaynakları: Borçlanma suretiyle elde edilen imkânlar dahil kamuya ait gelirler, taşınır ve taşınmazlar, hesaplarda bulunan para, alacak ve haklar ile her türlü değerleri...” hükmü yer almaktadır.

Somut olayda, Belediye tarafından sosyal güvenlik primi kişi payının kesilmemesi sonucunda kamu kaynağının toplamında artışa engel olunduğu görülmektedir. Belediye bünyesinde çalışan personelin ücret ve diğer ödemelerinin Belediye bütçesinden yapıldığı dikkate alındığında, ilgili İdareye gönderilmek üzere SGK prim kesintilerinin ve buna ilişkin muhasebe kayıtlarının sorumlu sıfatıyla Belediye tarafından yapılması gerektiği açıktır.

Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerine göre; ... Belediyesi tarafından sözleşmeli personele ödenen sosyal denge tazminatlarından sosyal güvenlik primlerinin kesilmemesi nedeniyle ... TL kamu zararına sebebiyet verilmiştir.

Sorumluluk yönünden inceleme:

Her ne kadar sorumlu ... (Dosya no: 52355), dilekçesinde 23 Aralık 2020 tarihinden itibaren Destek Hizmetleri Müdür Vekili olarak görev yaptığını, 2020 yılındaki tüm işlemlerden sorumlu tutulmaması gerektiğini ifade etse de, İlamda belirtilen 2020 yılı içerisindeki ödeme emirlerini Harcama Yetkilisi olarak Destek Hizmetleri Müdür V. unvanı ile imzaladığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 32’nci maddesi gereğince ödeme emri belgesi ve eki belgelerinde imzası bulunan harcama yetkililerinin sorumluluğu bulunmaktadır.

Bu itibarla, sorumluların karar düzeltilmesi talebinin reddedilerek 93 sayılı İlamın 6’ncı maddesinde yer alan tazmin hükmünün tasdikine ilişkin 38023 (22.02.2023 tarihli ve 53917 tutanak) sayılı Temyiz Kurulu ilamının 3’üncü maddesinin DÜZELTİLMESİNE MAHAL OLMADIĞINA, (.... Daire Başkanı ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ...’İN aşağıda yazılı ayrışık görüşlerine karşı) oyçokluğuyla,

Karar verildiği 28.02.2024 tarih ve 56504 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.



Karşı oy gerekçesi

…. Daire Başkanı ...’ ın karşı oy gerekçesi:

93 sayılı İlamın 6’ncı maddesiyle; ... Belediyesi tarafından sözleşmeli personele ödenen sosyal denge tazminatlarından sosyal güvenlik primlerinin kesilmemesi nedeniyle oluşan ... TL kamu zararının sorumlulara ödettirilmesine hükmedilmiş, bu Karar 38023 (22.02.2023 tarihli ve 53917 tutanak) Tutanak sayılı Temyiz Kurulu Kararıyla da tasdik edilmiştir.

Sözleşmeli personele ödenen sosyal denge tazminatlarından, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun “Prime esas kazançlar” başlıklı 80’nci maddesi gereği sosyal güvenlik primi kesilmesi gerektiği hususunda tereddüt bulunmamaktadır.

Ancak bu işlem sonucunda; 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Kamu zararı” başlıklı 71’nci maddesinde tanımlanan kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunması söz konusu olmadığından, yani idare bütçesinden bu sebeple bir ödeme yapılmadığından, kamu zararı oluşmamıştır.

Her ne kadar yapılan işlem mevzuata aykırı ve bu işlem sebebiyle her hangi bir kamu zararı oluşmamış ise de mevzuata aykırı işlemin düzeltilmesini teminen konunun, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 50. Maddesine göre Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmesine, karar verilmesi gerekir.

Yukarıda açıklanan sebeplerle, ilgililerin karar düzeltme taleplerinin kabul edilip Kararın bozulmasına, karar verilmesi gerekir.

Üye ...’ın karşı oy gerekçesi:

5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’na tabi olarak 4/a kapsamında çalışan sözleşmeli personele ödenen sosyal denge tazminatlarından, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun “Prime esas kazançlar” başlıklı 80’inci maddesi gereği sosyal güvenlik primi kesilmesi gerekmekte ise de; sosyal güvenlik prim kesintileri Sosyal Güvenlik Kurumuna ait gelirlerden olup bu Kurum bütçesine dâhil edildiğinden, söz konusu sosyal güvenlik prim kesintilerinin tahakkuk ettirilmemesi ... Belediyesi bütçesi bakımından kamu zararı oluşturmamaktadır. Ayrıca, usulüne uygun olarak kesilmeyen primler dolayısıyla mevzuat uyarınca çeşitli cezaların da tahakkuk ettirilmesi söz konusu olabileceğinden konunun ilgili kurum olan Sosyal Güvenlik Kurumunca da değerlendirilmesi yerinde olacaktır.

Yukarıda açıklanan sebeplerle, ilgililerin karar düzeltme taleplerinin kabul edilip Kararın bozulmasına, karar verilmesi gerekir.



Üyeler ..., ..., ..., ... ve ...’İN karşı oy gerekçesi:

93 sayılı İlamın 6’ncı maddesi ile; ... Belediyesi tarafından sözleşmeli personele ödenen sosyal denge tazminatlarından sosyal güvenlik primlerinin kesilmemesi nedeniyle oluşan ... TL kamu zararının sorumlulara ödettirilmesi ile ilgili olarak;

5018 Sayılı Kanun’un "Kamu zararı” başlıklı 71’nci maddesi uyarınca ... Belediyesinin 2020 yılı hesaplarının yargılanması ile ilgili belediye bütçesinden bir fazla ödeme söz konusu olmadığı, iş, mal veya hizmet karşılığı olarak belirlenen tutardan fazla ödeme yapılmadığı, mal alınmadan, iş veya hizmet yapılmadan ödeme yapılmadığı, iş mal veya hizmetin rayiç bedelinden daha yüksek fiyatla alınmadığı veya yaptırılmadığı, idare gelirlerinin takip, tahakkuk veya tahsil işlemlerinin mevzuata aykırı bir şekilde yapılması ile ilgili bir konu olmadığı dosyanın incelenmesinden anlaşılmaktadır.

Sözleşmeli personelin SGK kesenekleri ile ilgili belediye bütçesinden çıkması gerekenden fazla bir miktar bütçeden çıkmamıştır. İlgili kurum ve şahıs kesintisi personelden kesilip SGK’ya yatırılması gerekirdi. Burada SGK ya yatırılmayan miktar SGK açısından bir kamu zararı olup belediye açısından bir kamu zararı söz konusu değildir. 5018 sayılı Kanun’un “Tanımlar” başlığında sosyal güvenlik kurumları ve mahalli idareler ayrı ayrı sayılmıştır. Kanun’un 12’nci maddesinde “Sosyal güvenlik kurumu bütçesi, sosyal güvenlik hizmeti sunmak üzere, kanunla kurulan ve bu Kanuna ekli (IV) sayılı cetvelde yer alan her bir kamu idaresinin bütçesidir. Mahallî idare bütçesi, mahallî idare kapsamındaki kamu idarelerinin bütçesidir.” olarak tanımlanmıştır. Her bütçe harcamasını kendi içinde değerlendirmek gerekmektedir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 80’nci maddesinde kurum ve şahıs keseneklerinin ne kadar olduğu açıklanmıştır. Söz konusu kesenekleri şahıs adına belediye görevlilerinin SGK’ya yatırması gerekmektedir. SGK denetimlerinde bunun yatırılmaması ancak kamu zararı olarak gündeme gelebilir. Nasıl ki SGK’nın bir usulsüz harcaması Maliye ve Hazine Bakanlığı veya ... Belediyesi açısından bir kamu zararı olamayacak ise SGK’nın bir gelirinin tahsil edilmemesi de ... Belediyesi açısından bir kamu zararı olamaz. Ancak Daire yargılaması sırasında konu SGK’ya yazılabilirdi.

Belediye bütçesi açısından fazla bir ödeme söz konusu olmadığı için 93 sayılı İlamın 6’ncı maddesiyle verilen ... TL tutarındaki tazmin hükmünün kaldırılması gerekmektedir.

Kararla ilgili sorunuz mu var?