KARAR

Konu: Üst Kurul üyelerinin yurtdışı gündeliği.

135 sayılı Ek İlamın 1. maddesiyle, 02.03.2023 tarih ve 44 sayılı İlamın 1. maddesiyle verilen hüküm dışı kararı kaldırılarak, yurt dışı geçici görev harcırahı ödemelerinde mevzuata aykırı hareket edilmesi sonucu oluşan ... TL’nin tazminine hükmedilmiştir.

Dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra;

GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:

135 sayılı Ek İlamın 1. maddesiyle, 02.03.2023 tarih ve 44 sayılı İlamın 1. maddesiyle verilen hüküm dışı kararı kaldırılarak, Kurumda 15.01.2012 tarihinden sonra göreve başlayan Üst kurul üyelerinin yurtdışı gündeliğinin tespitinde, Bakanlık müsteşar yardımcının emsal alınması gerekirken, 375 sayılı KHK kapsamında olmadıkları yönünde alınan Kurul Kararı ile 6112 sayılı Kanunun 39 uncu maddesi çerçevesinde “en yüksek Devlet memuru” emsal alınmak suretiyle hesaplamada bulunulması sonucu, ... TL’nin kararda imzası bulunan Üst Kurul üyeleri ile ödeme emri belgelerinde imzası bulunan Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlilerine müştereken ve müteselsilen ödettirilmesine hükmedilmiştir. (44 sayılı Esas İlamın 1. maddesiyle, yurtdışı gündeliğinin ödenmesinde, Üst Kurul Başkanı için Bakanlık Müsteşarının, Kurul Üyeleri için Müsteşar Yardımcısının emsal alınması gerekirken, “en yüksek Devlet memurunun” emsal alınması suretiyle ... TL kamu zararına neden olunduğu iddiasıyla sorgu konusu edilen konu hakkında; ... tarihli ve ... sayılı Karar’da imzası bulunan Üst Kurul Üyelerinin sorumluluğa dahil edilerek, savunmaları alınmak suretiyle düzenlenecek Ek Raporun Dairesine intikaline değin konunun hüküm dışı bırakılmasına karar verilmiştir.)

Bu defa; Kurumu adına Üst Kurul Başkanı ..., İlamda Harcama Yetkilisi olarak sorumlu tutulan ... ve ... ile Gerçekleştirme Görevlisi olarak sorumlu tutulan ... ve Diğer Sorumlu olarak sorumlu tutulan Üst Kurul Üyesi ... tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuş olup, tazmin hükmünün kaldırılması talep edilmektedir.

03.03.2011 tarihli ve 27863 sayılı Resmi Gazete ’de yayımlanan 6112 sayılı Kanun’un “Üst Kurul üyelerinin teminatı, malî ve sosyal hakları” başlıklı 39 uncu maddesinin birinci fıkrasında; “ Üst Kurul üyelerine en yüksek Devlet memuru için belirlenen her türlü ödemeler dâhil malî haklar tutarında aylık ücret ödenir. En yüksek Devlet memuruna ödenenlerden, vergi ve diğer yasal kesintilere tabi olmayanlar bu Kanuna göre de vergi ve diğer kesintilere tabi olmaz. 14/7/1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu ve diğer mevzuat uyarınca en yüksek Devlet memurunun yararlanmış olduğu sosyal hak ve yardımlardan, Üst Kurul üyeleri de aynı usul ve esaslar çerçevesinde aynen yararlanırlar.” hükmü yer almaktadır.

02.11.2011 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 666 sayılı KHK’nın 1 inci maddesiyle 375 sayılı KHK’ya eklenen Ek 11 inci maddesinin (b) bendinde ise;

“Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten sonra;

b) (Değişik: 14/4/2016-6704/30 md.) “5018 sayılı Kanuna ekli (III) sayılı Cetvelde sayılan düzenleyici ve denetleyici kurumlar ile Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonunun kadro ve pozisyonlarına 15/1/2012 tarihinden sonra ilk defa veya yeniden atanan kurul başkanı, kurul üyesi ve başkan yardımcısı ile murakıp ve uzman unvanlı meslek personeline, ilgili mevzuatı uyarınca ödenen her türlü maaş, aylık, ücret, ek ücret, prim, zam, tazminat, ikramiye, fazla çalışma ücreti, kâr payı ve her ne ad altında olursa olsun yapılan diğer ödemeler ile sosyal hak ve yardımlar kapsamında yapılan bütün ayni ve nakdî ödemelerin bir aylık toplam net tutarı; kurul başkanı için bakanlık müsteşarı, kurul üyesi için bakanlık müsteşar yardımcısı, başkan yardımcısı için bakanlık genel müdürü, murakıp ve uzman unvanlı meslek personeli için Başbakanlık uzmanlarına mevzuatında kadrosuna bağlı olarak mali haklar ile sosyal hak ve yardımlar kapsamında yapılması öngörülen ödemelerin bir aylık toplam net tutarını geçemez ve bunlar, emeklilik hakları bakımından da emsali olarak belirlenen personel ile denk kabul edilir. ” hükmüne yer verilmekte olup, anılan hüküm ile 15.01.2012 tarihinden sonra Üst kurulların kadro ve pozisyonlarına ilk defa veya yeniden atanan kurul başkanı, kurul üyesi, başkan yardımcısı ile murakıp ve uzman unvanlı meslek personelinin mali ve sosyal haklarının üst sınırının belirlenmesinde emsal alınacak devlet memuru unvanları düzenlenmektedir. Söz konusu hüküm uyarınca 5018 sayılı Kanuna ekli (III) sayılı Cetvelde yer alan düzenleyici ve denetleyici kurumların kadro ve pozisyonlarına 15.01.2012 tarihinden sonra ilk defa veya yeniden göreve başlayanlardan kurul başkanı için bakanlık müsteşarının, kurul üyesine yapılacak ödemeler için ise bakanlık müsteşar yardımcısının emsal alınacağı, mevzuatında kadrosuna bağlı olarak mali haklar ile sosyal hak ve yardımlar kapsamında yapılması öngörülen ödemelerin bir aylık toplam net tutarını geçemeyeceği ve emeklilik hakları bakımından da emsali olarak belirlenen personel ile denk kabul edileceği anlaşılmaktadır.

Yine, 375 sayılı KHK’nin Ek 11 inci maddesinin son fıkrasında ise “Diğer mevzuatın bu maddeye aykırı hükümleri uygulanmaz” denilmek suretiyle düzenleyici ve denetleyici kurumlarda 15.01.2012 tarihinden sonra göreve başlayanlar için yeni bir düzenleme getirildiği ve diğer Kanunlarda bu hükme aykırı olarak yapılan mali ve sosyal haklara ilişkin düzenlemelerin uygulama alanının kalmadığı ifade edilmektedir. Ancak, TBMM tarafından seçilmeleri ve kadro ve pozisyonlarının bulunmaması gerekçeleriyle Üst Kurul üyelerinin bu düzenlemenin kapsamında olmadığı yönünde alınan ... tarih ... sayılı Kurul Kararı ile Üst Kurul üyelerinin mali ve sosyal haklarının ödenmesinde 6112 sayılı Kanun’un 39 uncu maddesinin uygulanmasına devam edilerek 375 sayılı KHK’nın Ek 11 inci maddesi (b) bendi ile getirilen sınırların aşıldığı görülmektedir.

... üyelerinin seçilmesine dair hükümler dayanağını Anayasa’dan alarak 6112 sayılı Kanun’un 35 inci maddesinde belirlenmiş olup, seçilen kamu görevlileri TBMM tarafından yapılan seçim sonucunun Resmi Gazete’de yayımlandığı tarihten itibaren hak ve yükümlülükleri, görev, yetki ve sorumlulukları mevzuatla önceden belirlenmiş Üst Kurul üyesi olarak yeni bir statüye geçmektedirler, mali ve sosyal hakları konusunda ise 375 sayılı KHK’nin Ek 11 inci maddesine dahil olmadıklarına ilişkin mevzuatta bir istisna bulunmadığı gibi seçilmiş kurul başkan ve üyeleri için farklı bir düzenleme de bulunmamaktadır.

Mali haklarla ilgili böyle bir istisna kurul kararı ile değil ancak kanunla yapılabileceğinden, 6704 sayılı Kanun’un 30 uncu maddesi ile 375 sayılı KHK’nin Ek 11 inci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendine eklenen hüküm çerçevesinde yapılan yasal düzenlemelerin ... üyeleri için bağlayıcı olmadığını söylemek mümkün olmayıp anılan maddenin son fıkrasında yer alan “Diğer mevzuatın bu maddeye aykırı hükümleri uygulanmaz. ” ifadesinden; kurul üyelerinin mali haklarının belirlenmesinde esas alınan 6112 sayılı Kanun’un 39 uncu maddesinin birinci fıkrasının, 375 sayılı KHK’nın Ek 11 inci maddesi (b) bendi ile belirlenen sınırlamalara aykırı olması durumunda uygulanamayacağı anlaşılmaktadır.

Temyiz dilekçelerinde; ... Üst Kurulunun diğer tüm düzenleyici ve denetleyici kurumlardan farklı olarak Anayasa’da düzenlendiği, bu sebeple kapsam dışında tutulması gerektiği ifade edilmişse de; Anayasanın “... Üst Kurulu, ... kuruluşları ve kamuyla ilişkili haber ajansları” başlıklı 133 üncü maddesinin ikinci fıkrasında; “... faaliyetlerini düzenlemek ve denetlemek amacıyla kurulan ... Üst Kurulu dokuz üyeden oluşur. Üyeler, siyasi parti gruplarının üye sayısı oranında belirlenecek üye sayısının ikişer katı olarak gösterecekleri adaylar arasından, her siyasi parti grubuna düşen üye sayısı esas alınmak suretiyle Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca seçilir. ... Üst Kurulunun kuruluşu, görev ve yetkileri, üyelerinin nitelikleri, seçim usulleri ve görev süreleri kanunla düzenlenir.'' hükmü ile kurulun üye sayısı ve üyelerinin seçim usulleri belirlenmiştir. Bahse konu hüküm çerçevesinde, kurul üyelerinin atanması, görev süresi, seçim usulleri ile yetkilerinin Kanun çerçevesinde düzenleneceği belirtilmekte ve bu çerçevede ... yayınlarının düzenlenmesi ve denetlenmesi ile görevli, tüzel kişiliği haiz, özerk ve bağımsız bir kurum olan ...’ün bağımsızlığını teminat altına alan unsurlardan biri olan kurul üyelerinin bağımsızlığını sağlayan hususlar güvence altına alınmaktadır.

Temyiz dilekçesinde; Anayasanın 104 üncü maddesinde yer alan, “Anayasada münhasıran kanunla düzenlenmesi öngörülen konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz" hükmüne dayanılarak düzenleyici ve denetleyici kurum başkan ve üyelerinin görev sürelerinin düzenlendiği (3) sayılı Üst Kademe Kamu Yöneticileri ile Kamu Kurum ve Kuruluşlarında Atama Usullerine Dair Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’nde ...’ün hariç ve bu düzenlemeye istinaden ...’ün diğer tüm düzenleyici ve denetleyici kurumlardan farklı değerlendirildiği ifade edilmekte ise de; mevzuatta Üst Kurul üyelerinin, mali ve sosyal haklarının düzenlendiği 375 sayılı KHK’nın Ek 11 inci maddesinin kapsamı dışında tutulduğuna dair istisna bir hüküm bulunmamaktadır.

Dilekçiler, Üst Kurul üyelerinin diğer düzenleyici ve denetleyici kurumlardan farklı olarak, “atama” ile değil Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda yapılan “seçimle” göreve getirildiğini, bu nedenle 375 sayılı KHK’nin Ek 11 inci maddesi kapsamında olmadığını iddia etmişlerse de; ; 375 sayılı KHK’da geçen “atama” ifadesinden; “bir kişinin belli bir göreve getirilmesi, görev tahsis edilmesi”; 6112 sayılı Kanun’da geçen “seçilir” ifadesinden ise esasında bir kamu görevine atanma şekli olduğu ve bunun müstakil bir seçim olmadığı anlaşılmaktadır. ... üyelerinin “atama” yoluyla değil de TBMM tarafından “seçilme” yoluyla göreve getirilmelerinin temelinde ise “özerklik” ve “tarafsızlığın” korunması ve bu şekilde yayıncılığın düzenlenmesi ve denetlenmesinin hassas bir dengeye oturtulması yatmakta; ... üyelerinin seçilmesi usulünün, yayıncılığın düzenlenmesi ve denetlenmesi amacıyla alınan kararlarda tarafsızlıklarının ve özerkliklerinin korunması amaçlanmaktadır.

Üst Kurul üyelerinin kadro ve pozisyonlarının bulunmaması nedeniyle, 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Ek 11 inci maddesinde yer alan düzenlemenin kapsamında bulunmadıkları ifade edilmiş ise de; Üst Kurul kadroları ... bünyesinde ayrı bir statü olduğundan, diğer personel ile aynı hiyerarşik liste içinde bulunmamakta; kurul başkan ve üyelerinin kadro veya pozisyonları kendilerine ait özel kuruluş kanununda belirlenmekte, dolayısıyla kanuna ekli kadro cetvelinde yer almamaktadır. Nitekim 6112 sayılı Kanunun 35 inci maddesinde Kurulun, TBMM’ce seçilmiş dokuz üyeden oluştuğu ifade edilmektedir.

Diğer yandan; 09/07/2018 tarihli ve 703 sayılı Anayasada Yapılan Değişikliklere Uyum Sağlanması Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname’nin 164 üncü maddesiyle 6112 sayılı Kanun’da bazı değişiklikler yapıldığı, bu kapsamda; Kanunun 39 uncu maddesindeki “Başbakanlık Müsteşarı” ibaresinin “en yüksek Devlet memuru” şeklinde değiştirildiği ve söz konusu düzenlemeye esas 703 sayılı KHK’nın 375 sayılı KHK’ya göre özel ve sonraki tarihli bir düzenleme olması nedeniyle, hukuk genel ilkelerinden; “Sonraki Kanun Önceki Kanunları İlga Eder “ilkesine uygun olarak 6112 sayılı Kanunun 39 uncu maddesinin Üst Kurul Kararı ile uygulanmaya devam olunduğu ifade edilmiş olsa da, 703 sayılı KHK’nın 164 üncü maddesiyle 6112 sayılı Kanunun 39 uncu maddesi yeniden düzenlenmemiş olup, yapılan düzenleme Başbakanlık teşkilatının kaldırılması nedeniyle gerçekleşmiş ve yasaların Anayasaya uyumunu sağlamak amacıyla “Başbakanlık Müsteşarı” ibaresi geçen bütün kanunlarda bu ifade değiştirilmiştir.

Temyiz dilekçesinde, 5018 sayılı Kanuna ekli (III) sayılı cetvelde yer alan ... Düzenleme Kurumu’nun başkan ve üyelerine yapılacak ödemelerin, 702 sayılı KHK ile getirilen düzenleme ile 375 sayılı KHK ‘nın Ek 11 inci maddesinin birinci fıkrasından farklı olarak belirlendiği dolayısı ile 375 sayılı KHK’nın Ek 11 inci maddesinin birinci fıkrasının tüm düzenleyici ve denetleyici kurumlarda uygulanması gereken mutlak ve istisnasız bir hüküm olmadığı ileri sürülmüşse de, bahsi geçen kurum için, 375 sayılı KHK’dan sonra çıkarılan “702 sayılı ... Düzenleme Kurumunun Teşkilat ve Görevleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararname” ile istisna düzenlemesine yer verildiği görülmekte olup, bu düzenleme diğer düzenleyici ve denetleyici kurumların mali ve sosyal hakları ile ilgili bulunmamakta, dolayısıyla ... için de istisnai bir durum yaratmamaktadır.

Yine sorumlular tarafından temyiz dilekçelerinde; ... üyelerinin atama yolu ile gelen diğer düzenleyici ve denetleyici kurum üyelerinden farklı olarak, emekli olan kişilerin Üst Kurul üyeliğine seçilebildiği; seçimler nedeniyle istifa etmeleri ve seçimi kazanamamaları durumunda görevlerine geri dönememeleri nedeniyle diğer düzenleyici ve denetleyici kurumlardan farklı nitelikte değerlendirildiği ve diğer düzenleyici ve denetleyici kurumlarda Başkan/Başkan Vekili/II. Başkanın atama yoluyla belirlendiği, ancak 6112 sayılı Kanun’un 36 ncı maddesinde yer alan hüküm ile Kurulun Başkan/Başkan Vekilini seçme yetkisi olduğu ifade edilerek ... üyelerinin atama yolu ile gelen diğer düzenleyici ve denetleyici kurul üyelerinden farklı olduğunun Kanun koyucu tarafından ortaya konulduğu ifade edilmişse de; söz konusu düzenlemeler Üst Kurulun kuruluş yapısı ile ilgili olup, Üst Kurul üyelerinin mali ve sosyal hakları bakımından diğer düzenleyici ve denetleyici kurumların kurul üyelerinden farklı olarak değerlendirilmesini gerektirecek istisnai bir durum oluşturmamaktadır.

Yukarıda belirtilen açıklamalardan da anlaşılacağı üzere; 375 sayılı KHK’nın Ek 11 inci maddesiyle, düzenleyici ve denetleyici kurum personelinin aylık ödeme tutarları için belirli sınırlamalar getirilmektedir. Bu sınırlamaların ... için uygulanmayacağına dair herhangi bir istisnai düzenleme de bulunmamaktadır.

Sonuç olarak; ... Üst Kurulunda 15.01.2012 tarihinden sonra göreve başlayan Üst kurul üyelerinin yurtdışı gündeliğinin tespitinde, 375 sayılı KHK’nın Ek 11 inci maddesi (b) bendi ile getirilen sınırlama gereği “bakanlık müsteşar yardımcısı”nın emsal alınması gerekirken 375 sayılı KHK kapsamında olmadıkları yönünde alınan Kurul Kararı ile 6112 sayılı Kanun’un 39 uncu maddesi çerçevesinde “en yüksek Devlet memuru” emsal alınmak suretiyle hesaplamada bulunulması sonucu mevzuata aykırı bir ödemede bulunularak kamu zararına sebep olunmuştur.

Bu itibarla, 135 sayılı Ek İlamın 1. maddesiyle verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE, oybirliğiyle,

6085 sayılı Kanunun 57 nci maddesi gereği bu kararın yazılı bildirim tarihinden itibaren on beş gün içerisinde Sayıştay’da karar düzeltilmesi yolu açık olmak üzere,

Karar verildiği 06.03.2024 tarih 56536 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.


Kararla ilgili sorunuz mu var?