Karar Künyesi
Karar Türü:
Sayıştay 6. Daire Kararı
Karar Tarihi:
3/8/2022
Karar No:
48
Esas No:
856
KARAR
Araç Kiralama
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda;
… Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğünce doğrudan temin yöntemi ile kiralanan ve Belediye Başkanı tarafından makam aracı olarak kullanılan … plakalı aracın kiralama bedelinin mevzuatta öngörülen sınırın üzerinde olduğu görülmüştür.
05.01.1961 tarihli ve 237 sayılı Taşıt Kanunu’nun “Kanunun şümulü” başlıklı 1’inci maddesinin (a) bendinde, “Genel bütçeye dahil dairelerle katma ve özel bütçeli idareler ve bunlara bağlı sabit ve döner sermayeli müesseseler, il özel idareleri, belediyeler ve bunların bağlı kuruluşları ile mahalli idare birlikleri” denilmek suretiyle mahalli idarelerin bu Kanun’un kapsamında olduğu belirtilmiştir. Anılan Kanun’un 12’nci maddesinin son fıkrasında ise, “Hizmet alımı suretiyle edinilecek taşıtların cinsi, adedi, yaşı, hangi hizmetlerde kullanılacağı, kaynağı, yabancı menşeli olup olmayacağı ve diğer hususlar, için gerekli esas ve usûller Cumhurbaşkanınca saptanır.” hükmüne yer verilmiş olup bahse konu maddeye dayanılarak 01.04.2006 tarihli ve 26126 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller” yürürlüğe konmuştur.
Söz konusu Esas ve Usuller’in “Genel Esaslar” başlıklı 6’ncı maddesinin;
1’inci fıkrasının (c) bendinde, “Kanuna ekli (1) ve (2) sayılı cetvellerde yer alanlar ile güvenlik önlemli (zırhlı) araçlar ve koruma altına alınanlarla ilgili yönetmelik hükümlerine göre tahsis olunan araçlar dışında kullanılacak binek ve station-wagon cinsi taşıtların motor hacmi 1600 cc'yi geçmeyecektir.”,
2’nci fıkrasının (a) bendinde ise, “Şoför giderleri hariç yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedeli (katma değer vergisi hariç, her türlü bakım-onarım, sigorta ve benzeri giderler dahil), taşıtın Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği tarafından yayımlanan ve harcama talimatının verildiği yılın ocak ayı itibarıyla uygulanacak Motorlu Kara Taşıtları Kasko Değer Listesinde yer alan kasko sigortası değerinin %2’sini aşmayacaktır.”,
hükümlerine yer verilmiştir.
237 sayılı Kanun’a ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde sayılan makam ve hizmetler arasında belediye başkanı yer almadığından, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca Kanun’da sayılan makam ve hizmetler hariç olmak üzere, kamu idaresi tarafından edinilebilecek binek ve station-wagon cinsi taşıtların motor hacimlerinin 1600 cc’yi geçmemesi ve söz konusu araçların yabancı menşeli olmaması gerektiği gibi bu kapsamda yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedelinin (katma değer vergisi hariç, her türlü bakım-onarım, sigorta ve benzeri giderler dahil) Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği tarafından yayımlanan ve harcama talimatının verildiği yılın ocak ayı itibarıyla uygulanacak Motorlu Kara Taşıtları Kasko Değer Listesinde yer alan kasko sigortası değerinin %2’sini aşması mümkün değildir.
Bu kapsamda, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca kiralanabilecek araçlar için ödenebilecek en yüksek kiralama bedelinin hesaplanması aşağıdaki gibidir:
Sorguya konu araç kiralama hizmeti çerçevesinde verilen ilk harcama talimatı … tarihli olduğundan … tarihli ve … numaralı yevmiyeye ilişkin olarak; Belediye tarafından kiralanabilecek en yüksek değerli yerli aracın, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yayımlanan ve 2019 yılı yerli menşeli araçlar listesinde yer alan “Toyota C-HR 1.2 Turbo Dynamic Multidrive S 4x4” marka araç olduğu ve bahse konu aracın 2019 yılı Ocak ayı kasko değerinin ise 171.050,00-TL olduğu görülmektedir. Buna göre ilgili ayda kiralama bedelinin üst sınırı, söz konusu aracın kasko değerinin %2’si olan 3.421,00-TL’dir.
Sorgu konusu diğer ödeme emirlerine ilişkin harcama talimatlarının ise 2020 yılında verildiği dikkate alındığında, Belediye tarafından kiralanabilecek en yüksek değerli yerli araç, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yayımlanan ve 2020 yılı yerli menşeli araçlar listesinde yer alan “Toyota C-HR 1.2 Turbo Passoin Multidrive S” olup bahse konu aracın 2020 yılı Ocak ayı kasko değeri 204.050,00-TL’dir. Bu itibarla, söz konusu aylar için aylık kiralama bedelinin üst sınırı, anılan aracın kasko değerinin %2’si olan 4.081,00-TL olmaktadır.
Sorgu konusu olayda ise, Belediyenin Fen İşleri Müdürlüğü tarafından doğrudan temin yöntemiyle aylara sâri şekilde kiralanan ve Belediye Başkanı tarafından makam aracı olarak kullanılan yabancı menşeli ve motor hacmi 1600 cc’yi aşan “…” marka aracın aylık kiralama bedeli KDV hariç …-TL olup, bu itibarla Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Usul ve Esaslar’ın yukarıda yer verilen hükmü uyarınca belirlenen ve ayrıntılarıyla açıklanan aylık kiralama bedeli üst sınırının üzerinde araç kiralama bedeli ödenmesi suretiyle …-TL kamu zararına neden olunmuştur.
Konunun sorumluluk yönüyle değerlendirilmesine gelince;
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 71’inci maddesinde kamu zararı “kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasıdır.” şeklinde tanımlanmış ve kamu zararının kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda oluşması, başka bir ifadeyle kamu zararı ile mevzuata aykırı karar, işlem veya eylem arasında illiyet bağının bulunması gerektiği hükme bağlanmıştır. Belediye tarafından mevzuatta belirtilen üst sınırın üzerinde ödenen aylık araç kiralama bedelleri ile bu ödemelerin dayanağını oluşturan araç kiralama hizmeti sözleşmesi arasında uygun illiyet bağı bulunmakta olup, yapılan ödemelerin mevzuat uyarınca belirlenen üst sınırın üzerinde olması bu sözleşmenin doğrudan sonucudur.
Bu çerçevede, bahse konu araç kiralama sözleşmesini belediye adına imzalayan Belediye Başkanının oluşan kamu zararında sorumluluğu bulunmaktadır.
Harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlilerinin harcama sürecindeki görev ve sorumlulukları ise 5018 sayılı Kanun’un 32 ve 33’üncü maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan Kanun’un;
“Harcama Talimatı ve Sorumluluk” başlıklı 32’nci maddesinde, “Bütçelerden harcama yapılabilmesi, harcama yetkilisinin harcama talimatı vermesiyle mümkündür. Harcama talimatlarında hizmet gerekçesi, yapılacak işin konusu ve tutarı, süresi, kullanılabilir ödeneği, gerçekleştirme usulü ve gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgiler yer alır. Harcama yetkilileri, harcama talimatının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken diğer işlemlerden sorumludur.”,
“Giderin Gerçekleştirilmesi” başlıklı 33’üncü maddesinde, “Bütçelerden bir giderin yapılabilmesi için iş, mal veya hizmetin belirlenmiş usul ve esaslara uygun olarak alındığının veya gerçekleştirildiğinin, görevlendirilmiş kişi veya komisyonlarca onaylanması ve gerçekleştirme belgelerinin düzenlenmiş olması gerekir. Giderlerin gerçekleştirilmesi; harcama yetkililerince belirlenen görevli tarafından düzenlenen ödeme emri belgesinin harcama yetkilisince imzalanması ve tutarın hak sahibine ödenmesiyle tamamlanır. Gerçekleştirme görevlileri, harcama talimatı üzerine; işin yaptırılması, mal veya hizmetin alınması, teslim almaya ilişkin işlemlerin yapılması, belgelendirilmesi ve ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevlerini yürütürler.”,
hükümleri yer almaktadır.
Sayıştay Genel Kurulunun 14.06.2007 tarihli ve 5189/1 sayılı Kararı’nın “Sorumlular” başlıklı 3’üncü bölümünde, harcama yetkililerinin ve gerçekleştirme görevlilerinin sorumluluklarına yer verilmiş ve ödeme emri belgesini düzenlemekle görevli olan gerçekleştirme görevlilerinin düzenlediği belge ile birlikte harcama sürecindeki diğer belgelerin doğruluğu ve mevzuata uygunluğundan harcama yetkilisi ile birlikte sorumlu oldukları ifade edilmiştir.
Anılan mevzuat uyarınca harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlileri giderin gerçekleşmesi ve harcamanın yapılması süreçlerinde mevzuata uygunluk açısından kontrolleri sağlamakla yükümlüdürler. Yapılan harcama nitelik itibari ile hukuka aykırı ise söz konusu işlemleri yapmaktan kaçınmaları gerekir. Dolayısıyla mevzuata aykırı sözleşme hükümlerine göre harcama sürecini yürüten harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlilerinin de oluşan kamu zararında sorumluluğu bulunmaktadır.
5018 sayılı Kanun’un “Muhasebe hizmeti ve muhasebe yetkilisinin yetki ve sorumlulukları” başlıklı 61’inci maddesinde ise, “Muhasebe hizmeti; gelirlerin ve alacakların tahsili, giderlerin hak sahiplerine ödenmesi, para ve parayla ifade edilebilen değerler ile emanetlerin alınması, saklanması, ilgililere verilmesi, gönderilmesi ve diğer tüm malî işlemlerin kayıtlarının yapılması ve raporlanması işlemleridir. Bu işlemleri yürütenler muhasebe yetkilisidir. Memuriyet kadro ve unvanlarının muhasebe yetkilisi niteliğine etkisi yoktur.
Muhasebe yetkilisi, bu hizmetlerin yapılmasından ve muhasebe kayıtlarının usulüne uygun, saydam ve erişilebilir şekilde tutulmasından sorumludur. Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin muhasebe hizmetleri Hazine ve Maliye Bakanlığınca yürütülür. Muhasebe yetkilileri gerekli bilgi ve raporları düzenli olarak kamu idarelerine verirler.
Muhasebe yetkilileri ödeme aşamasında, ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde;
a) Yetkililerin imzasını,
b) Ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tamam olmasını,
c) Maddi hata bulunup bulunmadığını,
d) Hak sahibinin kimliğine ilişkin bilgileri,
Kontrol etmekle yükümlüdür.
Muhasebe yetkilileri, ilgili mevzuatında düzenlenmiş belgeler dışında belge arayamaz. Yukarıda sayılan konulara ilişkin hata veya eksiklik bulunması halinde ödeme yapamaz. Belgesi eksik veya hatalı olan ödeme emri belgeleri, düzeltilmek veya tamamlanmak üzere en geç bir iş günü içinde gerekçeleriyle birlikte harcama yetkilisine yazılı olarak gönderilir. Hataların düzeltilmesi veya eksikliklerin giderilmesi halinde ödeme işlemi gerçekleştirilir.
Muhasebe yetkilileri işlemlerine ilişkin defter, kayıt ve belgeleri muhafaza eder ve denetime hazır bulundurur.
Muhasebe yetkilileri, 34 üncü maddenin ikinci fıkrasındaki ödemeye ilişkin hükümler ile bu maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen ödemeye ilişkin kontrol yükümlülüklerinden dolayı sorumludur. Muhasebe yetkililerinin bu Kanuna göre yapacakları kontrollere ilişkin sorumlulukları, görevleri gereği incelemeleri gereken belgelerle sınırlıdır. (Ek cümle: 22/12/2005-5436/10 md.; Değişik: 24/7/2008-5793/35 md.) Muhasebe yetkililerinin görev ve yetkilerinin yardımcılarına devredilmesine, muhasebe yetkililerinin herhangi bir nedenle görevlerinden ayrılmalarında muhasebe hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin düzenleme yapmaya ve sertifika sınavlarına girmeye hak kazanılması bakımından muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görevleri belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir.
…”,
denilmektedir.
Buna göre muhasebe yetkililerinin görev ve yetkileri çerçevesindeki sorumlulukları yetkililerin imzasını, ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tam olmasını, maddi hata bulunup bulunmadığını ve hak sahibinin kimliğine ilişkin bilgileri kontrol etmekle sınırlıdır. Yetkililerin imzasının eksik olması halinde ödeme yapılamayacağı açıkça hüküm altına alınmıştır. Anılan mevzuat hükmü çerçevesinde kendisine atfedilen görevlere aykırı hareket edilmesi sonucunda ortaya çıkan kamu zararından muhasebe yetkililerinin de sorumlu tutulması gerektiği açıktır.
Sorgu konusu olayda, … tarihli ve …nolu ödeme emri belgesinde gerçekleştirme görevlisinin, … tarihli ve … nolu ödeme emrinde ise harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin imzası olmadığı halde ödeme yaptığı görüldüğünden, Muhasebe Yetkilisi …’ün söz konusu ödeme emri belgeleriyle sınırlı olarak oluşan kamu zararında sorumluluğu bulunmaktadır.
Bu itibarla, Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Usul ve Esaslar çerçevesinde belirlenen üst sınırın üzerinde aylık araç kiralama bedeli ödenmesi suretiyle neden olunan kamu zararı tutarı …-TL’nin;
… TL’sinin Üst Yönetici (Belediye Başkanı) …, Harcama Yetkilisi (Fen İşleri Müdür V.) … ve Gerçekleştirme Görevlisi (İnşaat Mühendisi) …’a,
… TL’sinin Üst Yönetici (Belediye Başkanı) …, Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlisi (Fen İşleri Müdür V.) …’ya,
… TL’sinin Üst Yönetici (Belediye Başkanı) …, Harcama Yetkilisi (Fen İşleri Müdür V.) … ve Muhasebe Yetkilisi (Mali Hizmetler Müdürü) …’e,
… TL’sinin Üst Yönetici (Belediye Başkanı) … ile Muhasebe Yetkilisi (Mali Hizmetler Müdürü) …’e,
müştereken ve müteselsilen 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 53’üncü maddesi gereğince hüküm tarihinden itibaren işleyecek faizleri ile ödettirilmesine anılan Kanun’un 55’inci maddesi uyarınca işbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda;
… Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğünce doğrudan temin yöntemi ile kiralanan ve Belediye Başkanı tarafından makam aracı olarak kullanılan … plakalı aracın kiralama bedelinin mevzuatta öngörülen sınırın üzerinde olduğu görülmüştür.
05.01.1961 tarihli ve 237 sayılı Taşıt Kanunu’nun “Kanunun şümulü” başlıklı 1’inci maddesinin (a) bendinde, “Genel bütçeye dahil dairelerle katma ve özel bütçeli idareler ve bunlara bağlı sabit ve döner sermayeli müesseseler, il özel idareleri, belediyeler ve bunların bağlı kuruluşları ile mahalli idare birlikleri” denilmek suretiyle mahalli idarelerin bu Kanun’un kapsamında olduğu belirtilmiştir. Anılan Kanun’un 12’nci maddesinin son fıkrasında ise, “Hizmet alımı suretiyle edinilecek taşıtların cinsi, adedi, yaşı, hangi hizmetlerde kullanılacağı, kaynağı, yabancı menşeli olup olmayacağı ve diğer hususlar, için gerekli esas ve usûller Cumhurbaşkanınca saptanır.” hükmüne yer verilmiş olup bahse konu maddeye dayanılarak 01.04.2006 tarihli ve 26126 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller” yürürlüğe konmuştur.
Söz konusu Esas ve Usuller’in “Genel Esaslar” başlıklı 6’ncı maddesinin;
1’inci fıkrasının (c) bendinde, “Kanuna ekli (1) ve (2) sayılı cetvellerde yer alanlar ile güvenlik önlemli (zırhlı) araçlar ve koruma altına alınanlarla ilgili yönetmelik hükümlerine göre tahsis olunan araçlar dışında kullanılacak binek ve station-wagon cinsi taşıtların motor hacmi 1600 cc'yi geçmeyecektir.”,
2’nci fıkrasının (a) bendinde ise, “Şoför giderleri hariç yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedeli (katma değer vergisi hariç, her türlü bakım-onarım, sigorta ve benzeri giderler dahil), taşıtın Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği tarafından yayımlanan ve harcama talimatının verildiği yılın ocak ayı itibarıyla uygulanacak Motorlu Kara Taşıtları Kasko Değer Listesinde yer alan kasko sigortası değerinin %2’sini aşmayacaktır.”,
hükümlerine yer verilmiştir.
237 sayılı Kanun’a ekli (I) ve (II) sayılı cetvellerde sayılan makam ve hizmetler arasında belediye başkanı yer almadığından, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca Kanun’da sayılan makam ve hizmetler hariç olmak üzere, kamu idaresi tarafından edinilebilecek binek ve station-wagon cinsi taşıtların motor hacimlerinin 1600 cc’yi geçmemesi ve söz konusu araçların yabancı menşeli olmaması gerektiği gibi bu kapsamda yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedelinin (katma değer vergisi hariç, her türlü bakım-onarım, sigorta ve benzeri giderler dahil) Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği tarafından yayımlanan ve harcama talimatının verildiği yılın ocak ayı itibarıyla uygulanacak Motorlu Kara Taşıtları Kasko Değer Listesinde yer alan kasko sigortası değerinin %2’sini aşması mümkün değildir.
Bu kapsamda, yukarıda yer verilen mevzuat hükümleri uyarınca kiralanabilecek araçlar için ödenebilecek en yüksek kiralama bedelinin hesaplanması aşağıdaki gibidir:
Sorguya konu araç kiralama hizmeti çerçevesinde verilen ilk harcama talimatı … tarihli olduğundan … tarihli ve … numaralı yevmiyeye ilişkin olarak; Belediye tarafından kiralanabilecek en yüksek değerli yerli aracın, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yayımlanan ve 2019 yılı yerli menşeli araçlar listesinde yer alan “Toyota C-HR 1.2 Turbo Dynamic Multidrive S 4x4” marka araç olduğu ve bahse konu aracın 2019 yılı Ocak ayı kasko değerinin ise 171.050,00-TL olduğu görülmektedir. Buna göre ilgili ayda kiralama bedelinin üst sınırı, söz konusu aracın kasko değerinin %2’si olan 3.421,00-TL’dir.
Sorgu konusu diğer ödeme emirlerine ilişkin harcama talimatlarının ise 2020 yılında verildiği dikkate alındığında, Belediye tarafından kiralanabilecek en yüksek değerli yerli araç, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığınca yayımlanan ve 2020 yılı yerli menşeli araçlar listesinde yer alan “Toyota C-HR 1.2 Turbo Passoin Multidrive S” olup bahse konu aracın 2020 yılı Ocak ayı kasko değeri 204.050,00-TL’dir. Bu itibarla, söz konusu aylar için aylık kiralama bedelinin üst sınırı, anılan aracın kasko değerinin %2’si olan 4.081,00-TL olmaktadır.
Sorgu konusu olayda ise, Belediyenin Fen İşleri Müdürlüğü tarafından doğrudan temin yöntemiyle aylara sâri şekilde kiralanan ve Belediye Başkanı tarafından makam aracı olarak kullanılan yabancı menşeli ve motor hacmi 1600 cc’yi aşan “…” marka aracın aylık kiralama bedeli KDV hariç …-TL olup, bu itibarla Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Usul ve Esaslar’ın yukarıda yer verilen hükmü uyarınca belirlenen ve ayrıntılarıyla açıklanan aylık kiralama bedeli üst sınırının üzerinde araç kiralama bedeli ödenmesi suretiyle …-TL kamu zararına neden olunmuştur.
Konunun sorumluluk yönüyle değerlendirilmesine gelince;
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun 71’inci maddesinde kamu zararı “kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasıdır.” şeklinde tanımlanmış ve kamu zararının kamu görevlilerinin kasıt, kusur veya ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda oluşması, başka bir ifadeyle kamu zararı ile mevzuata aykırı karar, işlem veya eylem arasında illiyet bağının bulunması gerektiği hükme bağlanmıştır. Belediye tarafından mevzuatta belirtilen üst sınırın üzerinde ödenen aylık araç kiralama bedelleri ile bu ödemelerin dayanağını oluşturan araç kiralama hizmeti sözleşmesi arasında uygun illiyet bağı bulunmakta olup, yapılan ödemelerin mevzuat uyarınca belirlenen üst sınırın üzerinde olması bu sözleşmenin doğrudan sonucudur.
Bu çerçevede, bahse konu araç kiralama sözleşmesini belediye adına imzalayan Belediye Başkanının oluşan kamu zararında sorumluluğu bulunmaktadır.
Harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlilerinin harcama sürecindeki görev ve sorumlulukları ise 5018 sayılı Kanun’un 32 ve 33’üncü maddelerinde düzenlenmiştir. Anılan Kanun’un;
“Harcama Talimatı ve Sorumluluk” başlıklı 32’nci maddesinde, “Bütçelerden harcama yapılabilmesi, harcama yetkilisinin harcama talimatı vermesiyle mümkündür. Harcama talimatlarında hizmet gerekçesi, yapılacak işin konusu ve tutarı, süresi, kullanılabilir ödeneği, gerçekleştirme usulü ve gerçekleştirmeyle görevli olanlara ilişkin bilgiler yer alır. Harcama yetkilileri, harcama talimatının bütçe ilke ve esaslarına, kanun, tüzük ve yönetmelikler ile diğer mevzuata uygun olmasından, ödeneklerin etkili, ekonomik ve verimli kullanılmasından ve bu Kanun çerçevesinde yapmaları gereken diğer işlemlerden sorumludur.”,
“Giderin Gerçekleştirilmesi” başlıklı 33’üncü maddesinde, “Bütçelerden bir giderin yapılabilmesi için iş, mal veya hizmetin belirlenmiş usul ve esaslara uygun olarak alındığının veya gerçekleştirildiğinin, görevlendirilmiş kişi veya komisyonlarca onaylanması ve gerçekleştirme belgelerinin düzenlenmiş olması gerekir. Giderlerin gerçekleştirilmesi; harcama yetkililerince belirlenen görevli tarafından düzenlenen ödeme emri belgesinin harcama yetkilisince imzalanması ve tutarın hak sahibine ödenmesiyle tamamlanır. Gerçekleştirme görevlileri, harcama talimatı üzerine; işin yaptırılması, mal veya hizmetin alınması, teslim almaya ilişkin işlemlerin yapılması, belgelendirilmesi ve ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevlerini yürütürler.”,
hükümleri yer almaktadır.
Sayıştay Genel Kurulunun 14.06.2007 tarihli ve 5189/1 sayılı Kararı’nın “Sorumlular” başlıklı 3’üncü bölümünde, harcama yetkililerinin ve gerçekleştirme görevlilerinin sorumluluklarına yer verilmiş ve ödeme emri belgesini düzenlemekle görevli olan gerçekleştirme görevlilerinin düzenlediği belge ile birlikte harcama sürecindeki diğer belgelerin doğruluğu ve mevzuata uygunluğundan harcama yetkilisi ile birlikte sorumlu oldukları ifade edilmiştir.
Anılan mevzuat uyarınca harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlileri giderin gerçekleşmesi ve harcamanın yapılması süreçlerinde mevzuata uygunluk açısından kontrolleri sağlamakla yükümlüdürler. Yapılan harcama nitelik itibari ile hukuka aykırı ise söz konusu işlemleri yapmaktan kaçınmaları gerekir. Dolayısıyla mevzuata aykırı sözleşme hükümlerine göre harcama sürecini yürüten harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlilerinin de oluşan kamu zararında sorumluluğu bulunmaktadır.
5018 sayılı Kanun’un “Muhasebe hizmeti ve muhasebe yetkilisinin yetki ve sorumlulukları” başlıklı 61’inci maddesinde ise, “Muhasebe hizmeti; gelirlerin ve alacakların tahsili, giderlerin hak sahiplerine ödenmesi, para ve parayla ifade edilebilen değerler ile emanetlerin alınması, saklanması, ilgililere verilmesi, gönderilmesi ve diğer tüm malî işlemlerin kayıtlarının yapılması ve raporlanması işlemleridir. Bu işlemleri yürütenler muhasebe yetkilisidir. Memuriyet kadro ve unvanlarının muhasebe yetkilisi niteliğine etkisi yoktur.
Muhasebe yetkilisi, bu hizmetlerin yapılmasından ve muhasebe kayıtlarının usulüne uygun, saydam ve erişilebilir şekilde tutulmasından sorumludur. Genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerinin muhasebe hizmetleri Hazine ve Maliye Bakanlığınca yürütülür. Muhasebe yetkilileri gerekli bilgi ve raporları düzenli olarak kamu idarelerine verirler.
Muhasebe yetkilileri ödeme aşamasında, ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde;
a) Yetkililerin imzasını,
b) Ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tamam olmasını,
c) Maddi hata bulunup bulunmadığını,
d) Hak sahibinin kimliğine ilişkin bilgileri,
Kontrol etmekle yükümlüdür.
Muhasebe yetkilileri, ilgili mevzuatında düzenlenmiş belgeler dışında belge arayamaz. Yukarıda sayılan konulara ilişkin hata veya eksiklik bulunması halinde ödeme yapamaz. Belgesi eksik veya hatalı olan ödeme emri belgeleri, düzeltilmek veya tamamlanmak üzere en geç bir iş günü içinde gerekçeleriyle birlikte harcama yetkilisine yazılı olarak gönderilir. Hataların düzeltilmesi veya eksikliklerin giderilmesi halinde ödeme işlemi gerçekleştirilir.
Muhasebe yetkilileri işlemlerine ilişkin defter, kayıt ve belgeleri muhafaza eder ve denetime hazır bulundurur.
Muhasebe yetkilileri, 34 üncü maddenin ikinci fıkrasındaki ödemeye ilişkin hükümler ile bu maddenin üçüncü fıkrasında belirtilen ödemeye ilişkin kontrol yükümlülüklerinden dolayı sorumludur. Muhasebe yetkililerinin bu Kanuna göre yapacakları kontrollere ilişkin sorumlulukları, görevleri gereği incelemeleri gereken belgelerle sınırlıdır. (Ek cümle: 22/12/2005-5436/10 md.; Değişik: 24/7/2008-5793/35 md.) Muhasebe yetkililerinin görev ve yetkilerinin yardımcılarına devredilmesine, muhasebe yetkililerinin herhangi bir nedenle görevlerinden ayrılmalarında muhasebe hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin düzenleme yapmaya ve sertifika sınavlarına girmeye hak kazanılması bakımından muhasebe yetkilisi yardımcısı eşiti görevleri belirlemeye Hazine ve Maliye Bakanlığı yetkilidir.
…”,
denilmektedir.
Buna göre muhasebe yetkililerinin görev ve yetkileri çerçevesindeki sorumlulukları yetkililerin imzasını, ödemeye ilişkin ilgili mevzuatında sayılan belgelerin tam olmasını, maddi hata bulunup bulunmadığını ve hak sahibinin kimliğine ilişkin bilgileri kontrol etmekle sınırlıdır. Yetkililerin imzasının eksik olması halinde ödeme yapılamayacağı açıkça hüküm altına alınmıştır. Anılan mevzuat hükmü çerçevesinde kendisine atfedilen görevlere aykırı hareket edilmesi sonucunda ortaya çıkan kamu zararından muhasebe yetkililerinin de sorumlu tutulması gerektiği açıktır.
Sorgu konusu olayda, … tarihli ve …nolu ödeme emri belgesinde gerçekleştirme görevlisinin, … tarihli ve … nolu ödeme emrinde ise harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin imzası olmadığı halde ödeme yaptığı görüldüğünden, Muhasebe Yetkilisi …’ün söz konusu ödeme emri belgeleriyle sınırlı olarak oluşan kamu zararında sorumluluğu bulunmaktadır.
Bu itibarla, Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Usul ve Esaslar çerçevesinde belirlenen üst sınırın üzerinde aylık araç kiralama bedeli ödenmesi suretiyle neden olunan kamu zararı tutarı …-TL’nin;
… TL’sinin Üst Yönetici (Belediye Başkanı) …, Harcama Yetkilisi (Fen İşleri Müdür V.) … ve Gerçekleştirme Görevlisi (İnşaat Mühendisi) …’a,
… TL’sinin Üst Yönetici (Belediye Başkanı) …, Harcama Yetkilisi ve Gerçekleştirme Görevlisi (Fen İşleri Müdür V.) …’ya,
… TL’sinin Üst Yönetici (Belediye Başkanı) …, Harcama Yetkilisi (Fen İşleri Müdür V.) … ve Muhasebe Yetkilisi (Mali Hizmetler Müdürü) …’e,
… TL’sinin Üst Yönetici (Belediye Başkanı) … ile Muhasebe Yetkilisi (Mali Hizmetler Müdürü) …’e,
müştereken ve müteselsilen 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 53’üncü maddesi gereğince hüküm tarihinden itibaren işleyecek faizleri ile ödettirilmesine anılan Kanun’un 55’inci maddesi uyarınca işbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Kararla ilgili sorunuz mu var?