Karar Künyesi
Karar Türü:
Sayıştay 6. Daire Kararı
Karar Tarihi:
4/12/2022
Karar No:
71
Esas No:
862
KARAR
Araç Kiralama
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda;
Her ne kadar Denetçi tarafından düzenlenen sorguda … A.Ş.’ye … TL’ye ihale edilen “… Araç Kiralanması Hizmet Alımı İşi”nde;
A) İhale kapsamında kiralanan bazı taşıtların, Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine göre aylık kiralama bedellerinin kasko sigortası değerinin %2’sini aşması,
B) Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinde sayılmadığı gerekçesiyle minibüs, kamyon, otobüs ve arazi sınıfı pick-up kamyonetlerin kasko değerlerinin %2’sinin üzerinde aylık kira bedeli ile kiralanması,
sonucunda kamu zararına neden olunduğunun iddia edildiği görülmüşse de;
237 sayılı Taşıt Kanunu kapsamına dahil olan kurumlarda kamu hizmetlerinin gerektirdiği taşıt ihtiyacının hizmet alımı suretiyle karşılanmasına ilişkin esas ve usullerin belirlenmesi amacıyla anılan Kanun’un 12’nci maddesine dayanılarak hazırlanan ve 01.04.2016 tarihli ve 26126 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in;
“Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde taşıtın, Kanun kapsamına giren motorlu ve motorsuz bütün ulaştırma araçlarını ifade ettiği,
“Temel amaç” başlıklı 5’inci maddesinde, kamu hizmetlerinin gerektirdiği taşıt ihtiyacının hizmet alımı yoluyla karşılanmasındaki temel amacın, “kamudaki taşıt giderlerinin asgari seviyeye indirilmesi ve kaynakların savurganlığa yol açılmadan, bütçe olanaklarıyla uyumlu bir biçimde kullanımının sağlanması” olduğu,
hüküm altına alınmıştır.
Anılan Esas ve Usuller’in “Genel esaslar” başlıklı 6’ncı maddesinde ise, hizmet alımı suretiyle taşıt edinilebilmesine ilişkin temel ilkeler belirlenmiş olup bahse konu maddenin birinci fıkrasının 02.10.2014 tarihli ve 29137 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2014/6814 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile değiştirilen (ç) bendinde, taşıtların yakıt hariç, şoförlü veya şoförsüz olarak edinilebileceği ifade edilmiş ve anılan Bakanlar Kurulu Kararı’nın 2’nci maddesiyle Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesine, “2) Genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri ile bu idarelere bağlı döner sermayelerin (Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ile TBMM Genel Sekreterliği ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı hariç) hizmetleri için ihtiyaç duyulan binek, station-wagon, arazi binek, kaptı kaçtı, panel ve pick-up tipi taşıtların (fiilen arazi üzerinde çalışan arazi binek ve pick-up'lar hariç) hizmet alımı yöntemiyle ediniminde;
a) Şoför giderleri hariç yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedeli (katma değer vergisi hariç, her türlü bakım-onarım, sigorta ve benzeri giderler dahil), taşıtın Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği tarafından yayımlanan ve harcama talimatının verildiği yılın ocak ayı itibarıyla uygulanacak Motorlu Kara Taşıtları Kasko Değer Listesinde yer alan kasko sigortası değerinin %2'sini aşmayacaktır.
b) Şoför giderleri dahil yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedeli, (a) bendine göre tespit edilecek tutara yürürlükteki brüt asgari ücretin yüzde elli artırımlı tutarının ilave edilmesi suretiyle hesaplanacak tutarı aşmayacaktır.
…”
hükmü eklenmiştir. Anılan hükümde, aylık kiralama bedelinin %2 kasko değerini aşamayacağı biçimindeki sınırlamaya tabi olan araçların binek, station-wagon, arazi binek, kaptı kaçtı, panel ve pick-up tipi taşıtlar biçiminde sınırlı olarak sayıldığı görülmekte olup mevzuatın yorumlanması suretiyle kapsamın genişletilmesi ve böylelikle söz konusu sınırlama kapsamına madde metninde sayılmayan diğer araçların da dahil edilmesi mümkün değildir.
Bu çerçevede, Belediyenin çeşitli birimlerinde kullanılmak üzere kiralanan ve sorgunun (A) ve (B) bentlerinde yer alan N1G sınıfı kamyonet, N1 sınıfı kamyonet, N2 sınıfı kamyon, M3 sınıfı otobüs ve M2 sınıfı minibüs tipi araçlar Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasında sayılan araçlar arasında yer almadığından, bahse konu taşıtların kasko bedelinden bağımsız olarak teklif alma ve ekonomik açıdan en avantajlı fiyatı değerlendirme suretiyle hizmet alımı suretiyle edinilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Her ne kadar Denetçi tarafından Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasında açıkça sayılmasa da, mevzuatın amacının taşıt giderlerinin asgari seviyeye indirilmesi ve kaynakların en verimli biçimde kullanılması olmasından bahisle Belediyenin hizmet alımı suretiyle edindiği Sekiz adet … arazi sınıfı kamyonet, yedi adet … minibüs, yedi adet … kamyon ile bir adet … otobüsün anılan hükmün kapsamı dışında bırakılmasının Esas ve Usuller’in bu amacıyla bağdaşmayacağı, dolayısıyla bahse konu taşıtların da ilgili Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sınırlamaya tabi olması gerektiğinden Yükleniciye araçların kasko değerlerinin %2’sinin üzerinde ödemede bulunulmasının mümkün olmadığı ifade edilmişse de,
Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrası kapsamındaki sınırlamalara tabi olarak edinilecek olan araçlar binek, station-wagon, arazi binek, kaptı kaçtı, panel ve pick-up olarak sayılmıştır. Anılan Esas ve Usuller’in kanuni dayanağını oluşturan 237 sayılı Kanun’un “Tarifler” başlıklı 3’üncü maddesinde, “b) Taşıt: Motorlu ve motorsuz bütün ulaştırma araçlarını,
c) Arazi binek: Bütün tekerlekleri muharrik binek taşıtlarını,
d) Kaptı kaçtı: Asgari iki sıra oturma yeri bulunan kapalı ve insan taşımaya mahsus taşıtları,
e) Arazi kaptıkaçtı: Bütün tekerlekleri muharrik olan kaptıkaçtıları,
f) Pick-up: Şoför mahallinde şoför dahil 3 kişiye kadar oturacak yeri ile arkasında azami 1750 kilograma kadar yük taşımak için yeri bulunan motorlu taşıtları,
g) Arazi pick-up: Bütün tekerlekleri muharrik olan pick-upları,
h) Panel: Yük taşıma yeri tamamen kapalı olan pick-upları,
ifade eder.” denilmiş olup kamyonet, kamyon, minibüs ve otobüs tipi araçların tanımlarına yer verilmemiştir. Bu araçların vasıfları, taşıma ve yolcu kapasiteleri ile ayrıntılı tanımlamalar farklı Kanunlarda ve farklı biçimlerde yer almaktadır. Şöyle ki; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 3’üncü maddesinde, “…
Kamyonet : (Değişik: 12/7/2013-6495/13 md.) Azami yüklü ağırlığı 3.500 kilogramı geçmeyen ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu taşıttır. Sürücü ve yanındaki oturma yerleri dışında başka oturma yeri de bulunabilen, sürücü bölümü gövde ile birleşik kamyonetlere panelvan denir.
Kamyon: İzin verilebilen azami yüklü ağırlığı 3 500 Kg'dan fazla olan ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu taşıttır.
Otobüs : (Değişik: 12/7/2013-6495/13 md.) Yolcu taşımacılığında kullanılan, sürücüsü dahil dokuzdan fazla oturma yeri olan motorlu taşıttır. Troleybüsler de bu sınıfa dahildir. Sürücüsü dahil oturma yeri on yediyi aşmayan otobüslere minibüs denir.”,
197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 2’nci maddesinde ise, “…
4- Minibüs: Yapısı itibarıyla sürücüsü dahil dokuz ile onyedi oturma yeri olan ve insan taşımak için imal edilmiş bulunan motorlu araçtır. (1)
5- Otobüs: Yapısı itibarıyla sürücüsü dahil en az onsekiz oturma yeri olan ve insan taşımak için imal edilmiş bulunan motorlu araçtır. Troleybüsler de bu sınıfa dahildir. (1)
6- Kaptıkaçtı: Şoföründen başka, oturmaları şartıyla en çok yedi yolcu alabilen, insan taşımak için imal edilmiş olan ve bu maksatla kullanılan, yerle temas halinde dört tekerleği bulunan, şekil ve yapılışı itibarıyla otomobilden farklı olan motorlu taşıtlardır (Carry-all, Travel-all, Jeep-station ve benzerleri bu sınıfa dahildir.).
7- Arazi taşıtı: Karayollarında yolcu veya yük taşıyabilecek şekilde imal edilmiş olmakla beraber bütün tekerlekleri motordan güç alan veya alabilen motorlu araçtır.
8- Panel van: Azami toplam ağırlığı 3500 kilogramı geçmeyen, kapalı kasalı (yandan camlı olanlar dahil), sürücü kısmından başka tek veya daha fazla sıralı oturma yeri bulunan, insan ve yük taşımak için imal edilmiş olan taşıtlardır.
10- Kamyonet: İzin verilebilen azami yüklü ağırlığı 3,5 tonu geçmeyen ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu araçtır.
11- Kamyon: İzin verilebilen azami yüklü ağırlığı 3,5 tondan fazla olan ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu araçtır.
…” ,
hükümlerine yer verilmiştir.
Bununla birlikte, 237 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesinde yer alan, “Genel bütçeye dahil daireler, katma bütçeli idareler ve döner sermayelerin yıl içinde her ne şekilde olursa olsun edinebilecekleri taşıtların cinsi, adedi, hangi hizmette kullanılacağı ve kaynağı yılı bütçe kanunlarına bağlı (T) işaretli cetvelde gösterilir.” hükmüne istinaden her yıl Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bütçe Kanunu’na ekli (T) cetvelinde, otobüs, kaptı-kaçtı, minibüs, kamyonet, kamyon gibi tüm araçların azami satın alma bedellerinin birbirinden farklı düzenlendiği de görülmektedir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinden ve yapılan açıklamalardan anlaşıldığı üzere, söz konusu araçlar gerek kullanım amaçları, gerekse teknik özellikleri yönüyle birbirlerinden farklılık arz etmektedir. Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrası kapsamında ise yalnızca binek, station-wagon, arazi binek, kaptı kaçtı, panel ve pick-up tipi araçlar sayılmıştır. Bu çerçevede, anılan hükümde sayılan araçlardan farklı tip ve özelliklerde olduğu açıkça görülen kamyonet, kamyon, otobüs ve minibüs tipi taşıtların madde kapsamına yorum yoluyla dahil edilmesi mümkün bulunmamaktdır.
Denetçi tarafından, sorgu konusu kamyonet, kamyon, minibüs ve otobüs tipi araçların kasko değerinin %2’sini aşmayacak bedellerle kiralanmasının mümkün olmaması halinde bu araçların Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’ın 6’ncı maddesinin dördüncü fıkrası çerçevesinde satın alma yöntemiyle edinilmesi gerektiği ifade edilmişse de;
Anılan Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin dördüncü fıkrasında, “İkinci fıkra çerçevesinde hizmet alımı yöntemiyle edinilemeyen taşıtlar ile Kanuna bağlı (1) ve (2) sayılı cetvellerde yer alan makam ve hizmetler için edinilecek taşıtların temininde satın alma yöntemi tercih edilecektir.” denilmekte olup,
237 sayılı Kanun’un “Kurumların edinebilecekleri taşıtlar” başlıklı 7’nci maddesinde ise, “Kurumların taşıt ihtiyaçlarını hizmet alımı suretiyle karşılamaları esastır. Bu şekilde temini mümkün olmayan, ekonomik bulunmayan veya sağlık, savunma ve güvenlik gibi nedenlerle hizmet alımı suretiyle karşılanması uygun görülmeyen taşıtlar diğer yollarla edinilebilir.” hükmüne yer verilmek suretiyle genel ilkenin taşıtın hizmet alımı yöntemiyle edinilmesi olduğu, ancak bu şekilde taşıt temin edilmesinin ekonomik bulunmaması veya maddede sayılan diğer nedenlerin varlığı halinde taşıtların diğer yollarla da edinilebileceği ifade edilmiştir.
Anılan mevzuat hükümleri uyarınca her ne kadar Denetçi tarafından sorgu konusu edilen araçların kiralama bedellerinin ekonomik olmadığı ve bu nedenle satın alma yönteminin tercih edilmesi gerektiği ifade edilmişse de, yapılan tespit araçların kiralama bedellerinin sözleşme dönemi içindeki yıllık tutarı ile araçların kasko değerlerinin karşılaştırılmasına dayanmaktadır. Ancak bu karşılaştırmada sorguya konu hizmet alımına ilişkin sözleşme bedeline sigorta ve vergi gibi giderlerin, araçların bakım onarım maliyetlerinin ve buna benzer diğer giderlerin dahil olduğu dikkate alınmamış olup ayrıca araçların amortisman maliyetleri gibi örtülü giderler de göz ardı edilmiştir. Bahsi geçen giderler dikkate alınmaksızın yalnızca kiralama bedeli ile aracın kasko değerinin karşılaştırılması sonucunda hizmet alımının ekonomik veya verimli olup olmadığına ilişkin bir değerlendirmenin kapsamlı olmadığı ve herhangi bir tespitte bulunmak için yetersiz kalacağı görülmektedir.
Bunun yanı sıra, savunmalarda sorgunun (A) bendinde yer alan kamyonet tipi araçların fiilen arazi üzerinde çalıştırıldıkları da ifade edilmektedir. Anılan Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinde, “Genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri ile bu idarelere bağlı döner sermayelerin (Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ile TBMM Genel Sekreterliği ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı hariç) hizmetleri için ihtiyaç duyulan binek, station-wagon, arazi binek, kaptı kaçtı, panel ve pick-up tipi taşıtların (fiilen arazi üzerinde çalışan arazi binek ve pick-up'lar hariç) hizmet alımı yöntemiyle ediniminde;
a)“Şoför giderleri hariç yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedeli (katma değer vergisi hariç, her türlü bakım-onarım, sigorta ve benzeri giderler dahil), taşıtın Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği tarafından yayımlanan ve harcama talimatının verildiği yılın ocak ayı itibarıyla uygulanacak Motorlu Kara Taşıtları Kasko Değer Listesinde yer alan kasko sigortası değerinin %2'sini aşmayacaktır.” denilmekle birlikte anılan fıkranın parantez içi hükmünde, “fiilen arazi üzerinde çalışan arazi binek ve pick-up’lar hariç” ifadesine yer verilmek suretiyle fiilen arazi üzerinde çalışan arazi binek araçlar ve pick-up tipi araçlar için muafiyet getirilmiştir. Her ne kadar Denetçi tarafından, bahse konu muafiyet için binek ve pick-up tipi araçların arazide çalışması şartının tek başına yeterli olmadığı, araçların aynı zamanda arazi aracı tipinde olması gerektiği ifade edilmiş olsa da; söz konusu parantez içi hükümde “arazi binek ve pick-up’lar hariç” denilmekte olup, bu minvalde binek araçlar için arazi aracı vasfı taşıma zorunluluğu düzenlenmişken aynı zorunluluk pick-up tipi araçlar için getirilmemiştir. Kanun koyucunun 237 sayılı Kanun’un “Tarifler” başlıklı 3’üncü maddesinde “pick-up” ve “arazi pick-up” araçları ayrı ayrı tanımladığı dikkate alındığında, pick-up tipi araçlar için de arazi aracı olma zorunluluğunun öngörülmesi halinde parantez içi hükmün, “arazi binek ve arazi pick-up’lar hariç” şeklinde düzenlenebileceği açıktır.
Bu çerçevede, savunmada belirtilen hususlar ve yukarıda ayrıntılarıyla açıklanan ilgili mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, bahsi geçen taşıtların Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendindeki sınırlamaya tabi olmaksızın, ekonomik açıdan en avantajlı teklifi değerlendirmek suretiyle edinilmesinde mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.
Öte yandan, sorgu konusu ihale kapsamında iki adet binek tipi aracın da kiralanmış olduğu ve söz konusu araçlar için kasko bedelinin %2’sini aşan şekilde ödeme yapıldığı görülmüş olup, Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’ın 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi kapsamında olan binek araçlar için mevzuat uyarınca öngörülen aylık kiralama bedeli sınırının aşılması suretiyle …-TL kamu zararına neden olunmuşsa da, kamu zararı tutarı …-TL’nin … tarih ve … numaralı ödeme emri belgesi ile ahizi … A.Ş’den tahsil edildiği anlaşılmıştır.
Bu itibarla, (A) ve (B) bentlerine konu edilen sorgu konusu …-TL’nin;
Kamu zararı olduğu anlaşılan …-TL’si tahsil edilmiş olduğundan ilişilecek husus kalmadığına,
Kalan … TL’sine ilişkin olarak ise yapılan ödemenin mevzuatına uygun olduğu anlaşıldığından ilişilecek husus bulunmadığına,
6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesi uyarınca İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda;
Her ne kadar Denetçi tarafından düzenlenen sorguda … A.Ş.’ye … TL’ye ihale edilen “… Araç Kiralanması Hizmet Alımı İşi”nde;
A) İhale kapsamında kiralanan bazı taşıtların, Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine göre aylık kiralama bedellerinin kasko sigortası değerinin %2’sini aşması,
B) Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinde sayılmadığı gerekçesiyle minibüs, kamyon, otobüs ve arazi sınıfı pick-up kamyonetlerin kasko değerlerinin %2’sinin üzerinde aylık kira bedeli ile kiralanması,
sonucunda kamu zararına neden olunduğunun iddia edildiği görülmüşse de;
237 sayılı Taşıt Kanunu kapsamına dahil olan kurumlarda kamu hizmetlerinin gerektirdiği taşıt ihtiyacının hizmet alımı suretiyle karşılanmasına ilişkin esas ve usullerin belirlenmesi amacıyla anılan Kanun’un 12’nci maddesine dayanılarak hazırlanan ve 01.04.2016 tarihli ve 26126 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in;
“Tanımlar” başlıklı 4’üncü maddesinin birinci fıkrasının (d) bendinde taşıtın, Kanun kapsamına giren motorlu ve motorsuz bütün ulaştırma araçlarını ifade ettiği,
“Temel amaç” başlıklı 5’inci maddesinde, kamu hizmetlerinin gerektirdiği taşıt ihtiyacının hizmet alımı yoluyla karşılanmasındaki temel amacın, “kamudaki taşıt giderlerinin asgari seviyeye indirilmesi ve kaynakların savurganlığa yol açılmadan, bütçe olanaklarıyla uyumlu bir biçimde kullanımının sağlanması” olduğu,
hüküm altına alınmıştır.
Anılan Esas ve Usuller’in “Genel esaslar” başlıklı 6’ncı maddesinde ise, hizmet alımı suretiyle taşıt edinilebilmesine ilişkin temel ilkeler belirlenmiş olup bahse konu maddenin birinci fıkrasının 02.10.2014 tarihli ve 29137 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 2014/6814 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile değiştirilen (ç) bendinde, taşıtların yakıt hariç, şoförlü veya şoförsüz olarak edinilebileceği ifade edilmiş ve anılan Bakanlar Kurulu Kararı’nın 2’nci maddesiyle Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesine, “2) Genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri ile bu idarelere bağlı döner sermayelerin (Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ile TBMM Genel Sekreterliği ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı hariç) hizmetleri için ihtiyaç duyulan binek, station-wagon, arazi binek, kaptı kaçtı, panel ve pick-up tipi taşıtların (fiilen arazi üzerinde çalışan arazi binek ve pick-up'lar hariç) hizmet alımı yöntemiyle ediniminde;
a) Şoför giderleri hariç yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedeli (katma değer vergisi hariç, her türlü bakım-onarım, sigorta ve benzeri giderler dahil), taşıtın Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği tarafından yayımlanan ve harcama talimatının verildiği yılın ocak ayı itibarıyla uygulanacak Motorlu Kara Taşıtları Kasko Değer Listesinde yer alan kasko sigortası değerinin %2'sini aşmayacaktır.
b) Şoför giderleri dahil yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedeli, (a) bendine göre tespit edilecek tutara yürürlükteki brüt asgari ücretin yüzde elli artırımlı tutarının ilave edilmesi suretiyle hesaplanacak tutarı aşmayacaktır.
…”
hükmü eklenmiştir. Anılan hükümde, aylık kiralama bedelinin %2 kasko değerini aşamayacağı biçimindeki sınırlamaya tabi olan araçların binek, station-wagon, arazi binek, kaptı kaçtı, panel ve pick-up tipi taşıtlar biçiminde sınırlı olarak sayıldığı görülmekte olup mevzuatın yorumlanması suretiyle kapsamın genişletilmesi ve böylelikle söz konusu sınırlama kapsamına madde metninde sayılmayan diğer araçların da dahil edilmesi mümkün değildir.
Bu çerçevede, Belediyenin çeşitli birimlerinde kullanılmak üzere kiralanan ve sorgunun (A) ve (B) bentlerinde yer alan N1G sınıfı kamyonet, N1 sınıfı kamyonet, N2 sınıfı kamyon, M3 sınıfı otobüs ve M2 sınıfı minibüs tipi araçlar Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasında sayılan araçlar arasında yer almadığından, bahse konu taşıtların kasko bedelinden bağımsız olarak teklif alma ve ekonomik açıdan en avantajlı fiyatı değerlendirme suretiyle hizmet alımı suretiyle edinilmesinde hukuka aykırılık bulunmamaktadır.
Her ne kadar Denetçi tarafından Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasında açıkça sayılmasa da, mevzuatın amacının taşıt giderlerinin asgari seviyeye indirilmesi ve kaynakların en verimli biçimde kullanılması olmasından bahisle Belediyenin hizmet alımı suretiyle edindiği Sekiz adet … arazi sınıfı kamyonet, yedi adet … minibüs, yedi adet … kamyon ile bir adet … otobüsün anılan hükmün kapsamı dışında bırakılmasının Esas ve Usuller’in bu amacıyla bağdaşmayacağı, dolayısıyla bahse konu taşıtların da ilgili Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasında yer alan sınırlamaya tabi olması gerektiğinden Yükleniciye araçların kasko değerlerinin %2’sinin üzerinde ödemede bulunulmasının mümkün olmadığı ifade edilmişse de,
Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrası kapsamındaki sınırlamalara tabi olarak edinilecek olan araçlar binek, station-wagon, arazi binek, kaptı kaçtı, panel ve pick-up olarak sayılmıştır. Anılan Esas ve Usuller’in kanuni dayanağını oluşturan 237 sayılı Kanun’un “Tarifler” başlıklı 3’üncü maddesinde, “b) Taşıt: Motorlu ve motorsuz bütün ulaştırma araçlarını,
c) Arazi binek: Bütün tekerlekleri muharrik binek taşıtlarını,
d) Kaptı kaçtı: Asgari iki sıra oturma yeri bulunan kapalı ve insan taşımaya mahsus taşıtları,
e) Arazi kaptıkaçtı: Bütün tekerlekleri muharrik olan kaptıkaçtıları,
f) Pick-up: Şoför mahallinde şoför dahil 3 kişiye kadar oturacak yeri ile arkasında azami 1750 kilograma kadar yük taşımak için yeri bulunan motorlu taşıtları,
g) Arazi pick-up: Bütün tekerlekleri muharrik olan pick-upları,
h) Panel: Yük taşıma yeri tamamen kapalı olan pick-upları,
ifade eder.” denilmiş olup kamyonet, kamyon, minibüs ve otobüs tipi araçların tanımlarına yer verilmemiştir. Bu araçların vasıfları, taşıma ve yolcu kapasiteleri ile ayrıntılı tanımlamalar farklı Kanunlarda ve farklı biçimlerde yer almaktadır. Şöyle ki; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 3’üncü maddesinde, “…
Kamyonet : (Değişik: 12/7/2013-6495/13 md.) Azami yüklü ağırlığı 3.500 kilogramı geçmeyen ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu taşıttır. Sürücü ve yanındaki oturma yerleri dışında başka oturma yeri de bulunabilen, sürücü bölümü gövde ile birleşik kamyonetlere panelvan denir.
Kamyon: İzin verilebilen azami yüklü ağırlığı 3 500 Kg'dan fazla olan ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu taşıttır.
Otobüs : (Değişik: 12/7/2013-6495/13 md.) Yolcu taşımacılığında kullanılan, sürücüsü dahil dokuzdan fazla oturma yeri olan motorlu taşıttır. Troleybüsler de bu sınıfa dahildir. Sürücüsü dahil oturma yeri on yediyi aşmayan otobüslere minibüs denir.”,
197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu’nun “Tanımlar” başlıklı 2’nci maddesinde ise, “…
4- Minibüs: Yapısı itibarıyla sürücüsü dahil dokuz ile onyedi oturma yeri olan ve insan taşımak için imal edilmiş bulunan motorlu araçtır. (1)
5- Otobüs: Yapısı itibarıyla sürücüsü dahil en az onsekiz oturma yeri olan ve insan taşımak için imal edilmiş bulunan motorlu araçtır. Troleybüsler de bu sınıfa dahildir. (1)
6- Kaptıkaçtı: Şoföründen başka, oturmaları şartıyla en çok yedi yolcu alabilen, insan taşımak için imal edilmiş olan ve bu maksatla kullanılan, yerle temas halinde dört tekerleği bulunan, şekil ve yapılışı itibarıyla otomobilden farklı olan motorlu taşıtlardır (Carry-all, Travel-all, Jeep-station ve benzerleri bu sınıfa dahildir.).
7- Arazi taşıtı: Karayollarında yolcu veya yük taşıyabilecek şekilde imal edilmiş olmakla beraber bütün tekerlekleri motordan güç alan veya alabilen motorlu araçtır.
8- Panel van: Azami toplam ağırlığı 3500 kilogramı geçmeyen, kapalı kasalı (yandan camlı olanlar dahil), sürücü kısmından başka tek veya daha fazla sıralı oturma yeri bulunan, insan ve yük taşımak için imal edilmiş olan taşıtlardır.
10- Kamyonet: İzin verilebilen azami yüklü ağırlığı 3,5 tonu geçmeyen ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu araçtır.
11- Kamyon: İzin verilebilen azami yüklü ağırlığı 3,5 tondan fazla olan ve yük taşımak için imal edilmiş motorlu araçtır.
…” ,
hükümlerine yer verilmiştir.
Bununla birlikte, 237 sayılı Kanun’un 10’uncu maddesinde yer alan, “Genel bütçeye dahil daireler, katma bütçeli idareler ve döner sermayelerin yıl içinde her ne şekilde olursa olsun edinebilecekleri taşıtların cinsi, adedi, hangi hizmette kullanılacağı ve kaynağı yılı bütçe kanunlarına bağlı (T) işaretli cetvelde gösterilir.” hükmüne istinaden her yıl Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Bütçe Kanunu’na ekli (T) cetvelinde, otobüs, kaptı-kaçtı, minibüs, kamyonet, kamyon gibi tüm araçların azami satın alma bedellerinin birbirinden farklı düzenlendiği de görülmektedir.
Yukarıda yer verilen mevzuat hükümlerinden ve yapılan açıklamalardan anlaşıldığı üzere, söz konusu araçlar gerek kullanım amaçları, gerekse teknik özellikleri yönüyle birbirlerinden farklılık arz etmektedir. Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrası kapsamında ise yalnızca binek, station-wagon, arazi binek, kaptı kaçtı, panel ve pick-up tipi araçlar sayılmıştır. Bu çerçevede, anılan hükümde sayılan araçlardan farklı tip ve özelliklerde olduğu açıkça görülen kamyonet, kamyon, otobüs ve minibüs tipi taşıtların madde kapsamına yorum yoluyla dahil edilmesi mümkün bulunmamaktdır.
Denetçi tarafından, sorgu konusu kamyonet, kamyon, minibüs ve otobüs tipi araçların kasko değerinin %2’sini aşmayacak bedellerle kiralanmasının mümkün olmaması halinde bu araçların Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’ın 6’ncı maddesinin dördüncü fıkrası çerçevesinde satın alma yöntemiyle edinilmesi gerektiği ifade edilmişse de;
Anılan Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin dördüncü fıkrasında, “İkinci fıkra çerçevesinde hizmet alımı yöntemiyle edinilemeyen taşıtlar ile Kanuna bağlı (1) ve (2) sayılı cetvellerde yer alan makam ve hizmetler için edinilecek taşıtların temininde satın alma yöntemi tercih edilecektir.” denilmekte olup,
237 sayılı Kanun’un “Kurumların edinebilecekleri taşıtlar” başlıklı 7’nci maddesinde ise, “Kurumların taşıt ihtiyaçlarını hizmet alımı suretiyle karşılamaları esastır. Bu şekilde temini mümkün olmayan, ekonomik bulunmayan veya sağlık, savunma ve güvenlik gibi nedenlerle hizmet alımı suretiyle karşılanması uygun görülmeyen taşıtlar diğer yollarla edinilebilir.” hükmüne yer verilmek suretiyle genel ilkenin taşıtın hizmet alımı yöntemiyle edinilmesi olduğu, ancak bu şekilde taşıt temin edilmesinin ekonomik bulunmaması veya maddede sayılan diğer nedenlerin varlığı halinde taşıtların diğer yollarla da edinilebileceği ifade edilmiştir.
Anılan mevzuat hükümleri uyarınca her ne kadar Denetçi tarafından sorgu konusu edilen araçların kiralama bedellerinin ekonomik olmadığı ve bu nedenle satın alma yönteminin tercih edilmesi gerektiği ifade edilmişse de, yapılan tespit araçların kiralama bedellerinin sözleşme dönemi içindeki yıllık tutarı ile araçların kasko değerlerinin karşılaştırılmasına dayanmaktadır. Ancak bu karşılaştırmada sorguya konu hizmet alımına ilişkin sözleşme bedeline sigorta ve vergi gibi giderlerin, araçların bakım onarım maliyetlerinin ve buna benzer diğer giderlerin dahil olduğu dikkate alınmamış olup ayrıca araçların amortisman maliyetleri gibi örtülü giderler de göz ardı edilmiştir. Bahsi geçen giderler dikkate alınmaksızın yalnızca kiralama bedeli ile aracın kasko değerinin karşılaştırılması sonucunda hizmet alımının ekonomik veya verimli olup olmadığına ilişkin bir değerlendirmenin kapsamlı olmadığı ve herhangi bir tespitte bulunmak için yetersiz kalacağı görülmektedir.
Bunun yanı sıra, savunmalarda sorgunun (A) bendinde yer alan kamyonet tipi araçların fiilen arazi üzerinde çalıştırıldıkları da ifade edilmektedir. Anılan Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinde, “Genel yönetim kapsamındaki kamu idareleri ile bu idarelere bağlı döner sermayelerin (Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ile TBMM Genel Sekreterliği ve Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanlığı hariç) hizmetleri için ihtiyaç duyulan binek, station-wagon, arazi binek, kaptı kaçtı, panel ve pick-up tipi taşıtların (fiilen arazi üzerinde çalışan arazi binek ve pick-up'lar hariç) hizmet alımı yöntemiyle ediniminde;
a)“Şoför giderleri hariç yapılan taşıt kiralamalarında aylık kiralama bedeli (katma değer vergisi hariç, her türlü bakım-onarım, sigorta ve benzeri giderler dahil), taşıtın Türkiye Sigorta, Reasürans ve Emeklilik Şirketleri Birliği tarafından yayımlanan ve harcama talimatının verildiği yılın ocak ayı itibarıyla uygulanacak Motorlu Kara Taşıtları Kasko Değer Listesinde yer alan kasko sigortası değerinin %2'sini aşmayacaktır.” denilmekle birlikte anılan fıkranın parantez içi hükmünde, “fiilen arazi üzerinde çalışan arazi binek ve pick-up’lar hariç” ifadesine yer verilmek suretiyle fiilen arazi üzerinde çalışan arazi binek araçlar ve pick-up tipi araçlar için muafiyet getirilmiştir. Her ne kadar Denetçi tarafından, bahse konu muafiyet için binek ve pick-up tipi araçların arazide çalışması şartının tek başına yeterli olmadığı, araçların aynı zamanda arazi aracı tipinde olması gerektiği ifade edilmiş olsa da; söz konusu parantez içi hükümde “arazi binek ve pick-up’lar hariç” denilmekte olup, bu minvalde binek araçlar için arazi aracı vasfı taşıma zorunluluğu düzenlenmişken aynı zorunluluk pick-up tipi araçlar için getirilmemiştir. Kanun koyucunun 237 sayılı Kanun’un “Tarifler” başlıklı 3’üncü maddesinde “pick-up” ve “arazi pick-up” araçları ayrı ayrı tanımladığı dikkate alındığında, pick-up tipi araçlar için de arazi aracı olma zorunluluğunun öngörülmesi halinde parantez içi hükmün, “arazi binek ve arazi pick-up’lar hariç” şeklinde düzenlenebileceği açıktır.
Bu çerçevede, savunmada belirtilen hususlar ve yukarıda ayrıntılarıyla açıklanan ilgili mevzuat hükümleri birlikte değerlendirildiğinde, bahsi geçen taşıtların Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’in 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendindeki sınırlamaya tabi olmaksızın, ekonomik açıdan en avantajlı teklifi değerlendirmek suretiyle edinilmesinde mevzuata aykırılık bulunmamaktadır.
Öte yandan, sorgu konusu ihale kapsamında iki adet binek tipi aracın da kiralanmış olduğu ve söz konusu araçlar için kasko bedelinin %2’sini aşan şekilde ödeme yapıldığı görülmüş olup, Hizmet Alımı Suretiyle Taşıt Edinilmesine İlişkin Esas ve Usuller’ın 6’ncı maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi kapsamında olan binek araçlar için mevzuat uyarınca öngörülen aylık kiralama bedeli sınırının aşılması suretiyle …-TL kamu zararına neden olunmuşsa da, kamu zararı tutarı …-TL’nin … tarih ve … numaralı ödeme emri belgesi ile ahizi … A.Ş’den tahsil edildiği anlaşılmıştır.
Bu itibarla, (A) ve (B) bentlerine konu edilen sorgu konusu …-TL’nin;
Kamu zararı olduğu anlaşılan …-TL’si tahsil edilmiş olduğundan ilişilecek husus kalmadığına,
Kalan … TL’sine ilişkin olarak ise yapılan ödemenin mevzuatına uygun olduğu anlaşıldığından ilişilecek husus bulunmadığına,
6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesi uyarınca İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Kararla ilgili sorunuz mu var?