KARAR

Eşleri çalışan ya da sosyal güvenlik kuruluşundan aylık alan memurlara mevzuata aykırı olarak aile yardımı ödeneği verilmesi:

... Belediyesinde eşleri çalışan ya da sosyal güvenlik kuruluşundan aylık alan memurlara mevzuata aykırı olarak aile yardımı ödeneği verilmesi suretiyle kamu zararına neden olunduğu iddiası ile ilgili olarak yapılan incelemede;

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Aile yardımı ödeneği” başlıklı 202’nci maddesinde;

“Evli bulunan Devlet memurlarına aile yardımı ödeneği verilir.

Bu yardım, memurun her ne şekilde olursa olsun menfaat karşılığı çalışmayan veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almayan eşi için 1500, çocuklarından her biri için de 250 gösterge rakamının (72 nci ay dahil olmak üzere 0-6 yaş grubunda yer alan çocuklar için bir kat artırımlı) aylık katsayısı ile çarpılması sonucu elde edilecek miktar üzerinden ödenir. Eşlerden birine iş akdi veya toplu sözleşme gereği çocukları için yapılan aile yardımı ödeneği daha düşük ise, yalnız aradaki fark ödenir. Bu fıkrada yer alan gösterge rakamlarını 3 katına kadar artırmaya Cumhurbaşkanı yetkilidir.

…”

Denilerek, aile yardım ödeneğinin memurun her ne şekilde olursa olsun menfaat karşılığı çalışmayan veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almayan eşi için ödeneceği belirtilmiştir.



Yukarıdaki mevzuat hükümlerinden de anlaşılacağı üzere, evli olan devlet memurlarının aile yardımı ödeneğinden yararlanabilmesi için eşlerinin hiçbir şekilde menfaat karşılığı çalışmaması veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almaması gerekmektedir. ... Belediyesinde 2022 yılında 13 memurun eşlerinin tüm yıl ya da belli dönemlerde menfaat karşılığında çalıştığı veya sosyal güvenlik kuruluşundan yaşlılık aylığı aldığı tespit edilmiştir. Bu kapsamda olanlara aile yardımı ödemesi yapılmasının kamu zararına yol açtığı değerlendirilmiştir.

Kamu zararından hangi görevlilerin sorumlu olduğu hususuna gelince: 5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu’nun 8’inci maddesinde her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanların, yetkili kılınmış mercilere hesap verme zorunluluğu belirtilmektedir.

Hesap yargısı çerçevesinde sorumluluğun belirlenmesinde ise, 6085 sayılı Sayıştay Kanunun "Sorumlular ve sorumluluk halleri" başlıklı 7’nci madde hükmünde, 5018 sayılı Kanun ve Sayıştay denetimi ile ilgili diğer kanunlarda belirtilen sorumlular ve sorumluluk hallerinin esas alınacağı hükme bağlanmaktadır. 5018 sayılı Kanun’da belirli kamu görevlilerine görev ve yetkiler tanımlanmakta ve ilgili görev ve yetkiler belirli sorumluluklarla ilişkilendirilmektedir. Hesap yargısı konusu olan "Kamu zararı" hususu da bu Kanun’un 71’inci maddesinde, maddi ve manevi unsuruyla beraber, uygun illiyet bağı aranarak tanımlanmaktadır. Bu düzenleme gereği kamu görevlisinin fiili, söz konusu manevi unsurları (kasıt, kusur, ihmal) taşıyor ve fiili ile netice arasında illiyet bağı kurulabiliyorsa hesap yargısı bağlamında sorumlu tutulabilecektir.

Dolayısıyla, 6085 sayılı Kanun ile sorumluluk halinin belirlenmesi için yönlendirilen 5018 sayılı Kanunda, yetkiden bahsedilirken hemen yanına sorumluluk da iliştirilerek, yetki ve sorumluluk dengesi kurulmaktadır.

Mahalli İdareler Harcama Belgeleri Yönetmeliği’nin “Sosyal yardımlar” başlıklı 11. Maddesinde;

"(1) Personele yapılacak sosyal yardım ödemelerinde, ödemenin çeşidine göre aşağıda belirtilen belgeler aranır.



b) Aile Yardımı: Aylıklarla birlikte ödenen bu yardım, personelin ilk işe girişinde alınacak Aile Yardımı Bildirimine (Örnek:13) dayanılarak ödenir. Bu bildirim, personelin aile yardımından yararlanan eş veya çocuk durumunda meydana gelen değişiklikler ile yer değiştirme suretiyle atama halinde yenilenir. Bildirimler, ödeme belgesinin ilk nüshasına eklenir.” denilmektedir.

Buna göre 657 sayılı Kanun’un 202.maddesi gereğince aile yardımı ödeneğinden faydalanmak isteyen Belediye personelinin ilgili Yönetmelik’te öngörülen Aile Yardımı Bildirimini vermesi ve değişiklik halinde ise yenilemesi gerekmektedir. Bildirimde yer alan bilgilerin doğruluğundan bildirimi veren kamu görevlileri sorumlu olacaktır. Dolayısıyla Raporda sorumluluk atfedilen harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlilerinin bildirimde belirtilen bilgilerin doğruluğundan sorumlu tutulmaları mümkün olmayıp doğruluğunu araştırma yükümlülükleri de bulunmamaktadır.

Bu durumda ortaya çıkan kamu zararından harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlilerinin sorumlu olmayacağı, sorumluluğun sadece eşlerinin hiçbir menfaat karşılığı çalışmadığını veya sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almadığını doğru şekilde beyan etmeyen personele ait olduğu değerlendirilmiştir. Bir başka deyişle, gerçeğe aykırı beyanı ile kamu kaynağının kullanımında yetkili olan kamu görevlisi konumunda bulunan ilgililerin sorumlu tutulması gerekmektedir.

Buna karşılık, raporda belirtilen kamu zararının … TL’sinin ilgililerden tahsil edildiği görülmüştür. Bu nedenle, bu tutar için ili...cek bir husus kalmadığına;

Geriye kalan … kamu zararının ise; beyanda bulunmayan personele

müştereken ve müteselsilen 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 53’üncü maddesi gereği işleyecek faizleri ile birlikte ödettirilmesine, iş bu İlamın tebliğ tarihinden itibaren aynı Kanun’un 55’inci maddesi gereğince altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy çokluğuyla,

Azınlık Görüşü;

Üye … ve Üye … azınlık görüşlerinde;

“657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 202.maddesinde evli bulunan Devlet memurlarına aile yardımı ödeneği verileceği, bu yardımın memurun her ne şekilde olursa olsun menfaat karşılığı çalışmayan veya herhangi bir sosyal güvenlik kuruluşundan aylık almayan eşi için ödeneceği ifade edilmiştir.

Dolayısıyla eşleri çalışan ya da sosyal güvenlik kurumundan aylık alan memurlara aile yardımı ödenmesinin mevzuata aykırılık teşkil ettiği ve bu suretle kamu kaynağında eksilmeye neden olunduğunda tereddüt bulunmamaktadır.

Diğer taraftan Mahalli İdareler Harcama Belgeleri Yönetmeliği’nin “Sosyal yardımlar” başlıklı 11. maddesinde

(1) Personele yapılacak sosyal yardım ödemelerinde, ödemenin çeşidine göre aşağıda belirtilen belgeler aranır.



b) Aile Yardımı: Aylıklarla birlikte ödenen bu yardım, personelin ilk işe girişinde alınacak Aile Yardımı Bildirimine (Örnek:13) dayanılarak ödenir. Bu bildirim, personelin aile yardımından yararlanan eş veya çocuk durumunda meydana gelen değişiklikler ile yer değiştirme suretiyle atama halinde yenilenir. Bildirimler, ödeme belgesinin ilk nüshasına eklenir. “denilmektedir.

Bu durumda 657 sayılı Kanun’un 202.maddesi gereğince aile yardımı ödeneğinden faydalanmak isteyen Belediye personelinin ilgili Yönetmelik’te öngörülen Aile Yardımı Bildirimini vermesi ve değişiklik halinde ise yenilenmesi gerekmektedir. Bildirimde yer alan bilgilerin doğruluğundan bildirimi verenler sorumlu olacaktır. Dolayısıyla Raporda sorumluluk atfedilen harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlilerinin bildirimde belirtilen bilgilerin doğruluğundan sorumlu tutulmaları mümkün olmayıp doğruluğunu araştırma yükümlülükleri de bulunmamaktadır.

Mevzuata aykırı ödeme nedeniyle kamu kaynağında eksilmeye neden olunmuşsa da 5018 sayılı Kanun’un 71.maddesi gereğince kamu zararının oluşması için kamu görevlilerinin kasıt, kusur ve ihmallerinden kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunması yani kamu görevlisinin karar, işlem ve eylemi ile kamu zararı arasında sebep sonuç ilişkisinin bulunması, illiyet bağının varlığı gerekmektedir. Ancak Rapora konu olayda, harcama yetkilisi ve gerçekleştirme görevlisinin kasıt, kusur veya ihmalinden söz edilebilmesine böylelikle illiyet bağının kurularak sorumluluklarına hükmedilebilmesine imkan bulunmamaktadır.

Bu yönüyle harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlisinin sorumlu olmaması gerektiği konusundaki çoğunluk görüşüne katılmak ile birlikte, raporda her ne kadar doğru aile bildiriminde bulunmayan ve durumlarındaki değişikliği beyan etmeyen Belediye personeli, diğer sorumlu şeklinde adlandırılarak sorumlu tutulmuşlarsa da 5018 sayılı Kanun’un 8.maddesinde “Her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanlar, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından, muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumludur ve yetkili kılınmış mercilere hesap vermek zorundadır.” denilmek suretiyle Sayıştaya karşı hesap verme sorumluluğu olan kamu görevlileri; kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olan ki...r olarak öngörülmüştür. Sayıştay yargılamasında kamu zararından sadece bu kamu görevlileri sorumlu tutulmakta ve bunlar hakkında hüküm kurulmaktadır. Dolayısıyla yersiz ödeme söz konusu Belediye personelinin doğru olmayan beyanları sonucunda yapılmış olsa da, “ahiz” ya da Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik’te ifade edildiği şekli ile “ilgili” olarak tanımlanabilecek olan, kendisine yersiz veya fazla ödemede bulunulan bu ki...rin, kamu zararından sorumlu olduklarına hükmedilebilmesi mümkün değildir. Ahiz veya ilgili, Sayıştay yargılamasının tarafı değildir ve kendilerine sorumluluk yüklenemeyecektir.

Ancak illiyet bağı kurulamaması nedeniyle 5018 sayılı Kanun’un 71.maddesi kapsamında kamu zararı olarak nitelendirilemeyecek olan bu ödemelerin 657 sayılı Kanun’un “Kişisel sorumluluk ve zarar” başlıklı 12.maddesine göre ilgili personelden tahsil edilmesi gerekmektedir. Raporda yer alan açıklamalardan söz konusu ödemelerin bir kısmının tahsilinin sağlandığı kalan kısmına ilişkin olarak ise tahsilat sürecinin devam ettiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla yapılacak işlem bulunmadığına karar verilmesinin uygun olacağı düşünülmektedir.” Demişlerdir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?