KARAR

25 yaş altındaki lisans ve ön lisans düzeyinde eğitim gören üniversite öğrencilerine müracaatları alınarak Eğitim Yardımı adı altında nakdi ödemede bulunulması:

25 yaş altındaki lisans ve ön lisans düzeyinde eğitim gören üniversite öğrencilerine müracaatları alınarak Eğitim Yardımı adı altında nakdi ödemede bulunulduğu ve söz konusu ödemeler yönünden kamu zararına neden olunduğu iddiası ile ilgili olarak yapılan incelemede;

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Belediyenin görev ve sorumlulukları” başlıklı 14’üncü maddesinin (a) bendinde,

“Belediye, mahallî müşterek nitelikte olmak şartıyla;

…sosyal hizmet ve yardım…. yapar veya yaptırır.” Hükmü,

Anılan Kanun’un “Belediye başkanının görev ve yetkileri” başlıklı 38’inci maddesinin (n) bendinde,

“Bütçede yoksul ve muhtaçlar için ayrılan ödeneği kullanmak, engellilere yönelik hizmetleri yürütmek ve engelliler merkezini oluşturmak.” Hükmü,

Mezkûr Kanun’un “Belediye giderleri” başlıklı 60’ıncı maddesinin (i) bendinde,

“Dar gelirli, yoksul, muhtaç ve kimsesizler ile engellilere yapılacak sosyal hizmet ve yardımlar.” Hükmü mevcuttur.

Belediye Meclisince çıkarılan ve halen yürürlükte bulunan “.. Sosyal İşler ve Yardım Esasları Yönetmeliği”nin tanımlar başlıklı 4’üncü maddesinin (k) bendinde sosyal yardımlar, “Bu Yönetmelikte belirtilen şartları taşıyan kişilere yapılacak aynî ve nakdî yardımları,” ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Yönetmeliğin ‘Sosyal Yardımlardan Yararlanma Hakkı’ başlıklı 7’nci maddesinin (1) numaralı fıkrasında; belediyece yapılacak sosyal yardımlardan kimlerin yararlanmaya hakkı olduğu; “Belediye sınırları içinde ikamet eden muhtaç, yoksul, kimsesiz, düşkün ve özürlü kişiler”, “Belediye sınırları içindeki kamuya ait eğitim kurumlarında eğitimini sürdürmekte olan muhtaç öğrenciler (ilköğretim, lise ve yükseköğretim)”, şeklinde belirlenmiştir. Ayrıca Yönetmeliğin 12’nci maddesinin 1’inci fıkrasının (b) bendinde “Bu Yönetmelikte hüküm bulunmayan hallerde sosyal yardım ve hizmetlerden yararlanacak kişilerde aranacak şartları tespit etmek” Değerlendirme Kurulunun görev ve yetkileri arasında sayılmıştır.

…Büyükşehir Belediyesince, belli şartları taşımaları halinde üniversitelerde öğrenim gören öğrencilere yılın belli dönemlerinde bazılarına yılda bir bazılarına ise yılda iki defa eğitim yardımı niteliğinde nakdi ödeme yapılmıştır. Bu ödemeler yapılırken idare tarafından belli koşullar aranmıştır. Bu koşullardan belli başlıları şunlardır: Öğrencinin kendisinin veya ailesinin/anne-baba vefat durumunda yakınının İstanbul’da ikamet etmesi, Devlet üniversitesinde okuyor olmak veya Vakıf /Özel üniversitede yüzde yüz burslu okuyor olmak, Gelir durumu açısından maddi desteğe ihtiyacı olmak (Bu durumu gelir belgesi, Maaş bordrosu vb. belgeler ile kanıtlamak) Dolayısıyla verilen eğitim yardımlarında ‘yardıma muhtaçlık’ durumu özellikle arandığı görülmektedir.

Alınan başvurular ve toplanan belgelerden sonra yardım yapılacak öğrencilerin gereken şartları taşıyıp taşımadığına …Sosyal İşler ve Yardım Esasları Yönetmeliğinin 11’inci maddesine göre kurulan Değerlendirme Kurulu tarafından karar verilmiş ve neticesinde şartları sağlayan öğrencilere ödemeleri yapılmıştır.

5102 sayılı Yükseköğrenim Öğrencilerine Burs Kredi Verilmesine İlişkin Kanun’un “Burs ve kredilerin verilmesi” başlıklı 2’nci maddesiyle, burs ve kredilerin tek elden yapılması amaçlanmış olup, Anayasa Mahkemesi madde metninde yer alan “… (belediyeler hariç) …” ibaresini iptal etmiştir. İptal kararının gerekçesinde; mükerrerliğin önlenmesi, adil ve dengeli bir dağılımın sağlanarak, daha çok sayıda öğrenciye ulaşılması amacıyla burs ve kredilerin tek elden verilmesi esasına dayanan bir sistemin oluşturulmasının amaçlandığı, belirtilmiştir.

Anılan Kanun’la yapılan düzenlemenin amacından ve Anayasa Mahkemesinin iptal gerekçesinden de anlaşılacağı üzere, burs veya kredi ödemelerinden belirlenmiş periyotlarla ve miktarlarla yükseköğrenim öğrencilerine sağlanan yardımlar kastedilmektedir.

Somut olayda olduğu gibi, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun yukarıda yer verilen 14/a, 38/n ve 60/i maddeleri kapsamında maddi durumu iyi olmayan ailelerin yükseköğrenime devam eden çocuklarına yapılan nakdi sosyal yardım, 5102 sayılı Kanunun 2’nci maddesindeki sınırlamalarla değerlendirilemeyecektir.

Bu itibarla, maddi durumu iyi olmayan aile ve öğrencilerin koşullarının birlikte dikkate alınarak yükseköğrenime devam eden öğrencilere yapılan nakdi sosyal yardım ödemelerinin “kamu zararı” olarak nitelendirilmesi anılan düzenlemelerle bağdaşmayacaktır. Bu nedenle sorgu konusu edilen toplam …. TL ile ilgili olarak;

6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 55’inci maddesi uyarınca işbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere ilişilecek husus bulunmadığına, aşağıda belirtilen azınlık görüşlerine karşı oy çokluğuyla karar verildi.

Azınlık Görüşleri

Üye … ve Üye …’nın Karşı Görüşleri:

Belediyelerin görev ve sorumlulukları 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 14 üncü; yetki ve imtiyazları 15 inci; belediyelerin giderleri de aynı Kanunun 60 ıncı maddesinde belirtilmiştir. Buna göre, belediye bütçesinden yapılan harcamanın; öncelikle mahalli müşterek bir ihtiyacın karşılanmasına yönelik olması, 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 14 üncü maddesinde sayılmış olan belediyelerin görev ve sorumlulukları ile 15 nci maddesinde sayılmış olan belediyenin yetki ve imtiyazları arasında bulunması ve aynı Kanunun 60 ıncı maddesinde sayılan Belediye giderleri arasında yer alması gerekmektedir.

Diğer taraftan; 5102 sayılı Yüksek Öğrenim Öğrencilerine Burs Kredi Verilmesine İlişkin Kanun’un “Burs ve kredilerin verilmesi” başlıklı 2’nci maddesinde; “Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu; yurt içinde yükseköğrenim gören ve bu Kanuna göre çıkarılacak yönetmeliklerle belirtilen usul ve esaslar dahilinde yeterlikleri ve ihtiyaçları tespit edilen öğrencilere burs-kredi verebilir. Genel bütçeli daireler, katma bütçeli idareler, kamu iktisadî teşebbüsleri ve bağlı ortaklıkları, bütçenin transfer tertibinden yardım alan kuruluşlar, il özel idareleri ve bunların kurdukları birlik, müessese ve işletmeler, özel bütçeli kuruluşlar, özelleştirme kapsam ve programına alınmış, hisselerinin yarısından fazlası kamuya ait olan özel hukuk hükümlerine tâbi kuruluşlar, fonlar, döner sermayeler, kamu bankaları, kanunlarla veya kanunların verdiği yetkiye dayanılarak kurulan kurumlar ile kurul/üst kurullar ve diğer tüm kamu kurum ve kuruluşları (…) (1) birinci fıkrada belirtilen yükseköğrenim öğrencilerine burs, kredi ve nakdî yardım adı altında herhangi bir ödeme yapamazlar; ilgili mevzuatları gereği burs, kredi verilmesini öngördükleri yükseköğrenim öğrencilerini, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumuna bildirirler.” düzenlemesi bulunmaktadır.

Yukarıdaki madde metninin ikinci fıkrasının ilk halinde yer alan “ … (belediyeler hariç) …” ibaresi, Anayasa Mahkemesi’nin 20/11/2008 tarihli ve E.: 2004/24, K.: 2008/165 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. Anayasa Mahkemesi iptale ilişkin gerekçeli kararında; “(…) Öte yandan, dava konusu kurallarla çeşitli kurum ve kuruluşlarca verilen burslarda, mükerrerliğin önlenmesi; adil ve dengeli bir dağılım sağlanarak daha çok sayıda öğrenciye ulaşılması amacıyla, burs ve kredilerin tek elden verilmesi esasına dayanan bir sistem oluşturulduğu, ancak belediyelerin bundan istisna tutulduğu anlaşılmaktadır. Hukukun üstünlüğü esasını benimseyen bir devlette, genel kurala bu tür bir istisna getirilebilmesi için işin doğasından veya ayrıcalık tanınanların özel durumlarından kaynaklanan zorunluluklar bulunması gerekir. Aksi halde, yasama yetkisinin kullanılmasında, hizmetin gereği değil, yasa koyucunun hukuk sınırlarını aşan öznel iradesi belirleyici olur. Böyle bir durumu ise eşitlik temelinde, adil bir hukuk düzeni kurup bunu geliştirerek sürdürmekle yükümlü olan hukuk devleti anlayışı ile bağdaştırma olanağı bulunmadığından belediyelerin, dava konusu düzenleme ile getirilen yeni sistemin dışında tutulması Anayasa'nın hukuk devleti ilkesine aykırılık oluşturmaktadır.” denilmiştir.

Anayasa Mahkemesinin belirtilen kararından sonra, 5102 sayılı Yüksek Öğrenim Öğrencilerine Burs Kredi Verilmesine İlişkin Kanun’un “Burs ve kredilerin verilmesi” başlıklı 2 nci maddesi gerekçe gösterilmek suretiyle, belediyelerin yükseköğrenim öğrencilerine burs, kredi veya herhangi bir nakdi yardım verebilmesi mümkün değildir. Belediyeler ancak ilgili mevzuatları gereği burs veya kredi verilmesini öngördükleri yükseköğrenim öğrencilerini, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumuna bildirebilirler.

Rapor dosyası ve eki belgelerin incelenmesi neticesinde; … Büyükşehir Belediyesince, üniversitelerde öğrenim gören öğrencilere, müracaatları üzerine eğitim yardımı adı altında nakdi ödeme yapıldığı görülmektedir. Ancak yukarıda bahsedilen 5393 sayılı Kanunun 14, 15 ve 60’ıncı maddeleri ile Anayasa Mahkemesinin 20/11/2008 tarihli ve E: 2004/24, K: 2008/165 sayılı “Belediyelerin yükseköğrenim öğrencilerine burs, kredi veremeyeceği ve nakdi yardım adı altında yardım yapılamayacağı” hakkındaki kararı karşısında söz konusu ödemelerin yasal dayanaktan yoksun olduğu değerlendirilmektedir.

Ayrıca 5102 sayılı Kanun ile tüm kamu kurum ve kuruluşlarınca yükseköğrenim öğrencilerine, sadece burs ve kredi değil aynı zamanda nakdi yardım adı altında herhangi bir ödeme yapılamayacağı da hükme bağlandığından, yapılan ödemenin 5102 sayılı Kanun kapsamına girmediğinin ileri sürülmesi mümkün değildir.

Sonuç olarak, Belediye bütçesinden yapılan harcama, 5018 sayılı Kanunun 71 inci maddesinin (g) bendi hükmü gereğince, mevzuatında öngörülmediği halde ödeme yapılması kamu zararı oluşturacağından sorumlulara tazmin ettirilmesi gerektiği düşünülmektedir.


Kararla ilgili sorunuz mu var?