Karar Künyesi
Karar Türü:
Sayıştay Temyiz Kurulu Kararı
Karar Tarihi:
1/10/2024
Karar No:
53509
Esas No:
56300
KARAR
Konu: Gecikme cezası kesilmemesi.
93 sayılı İlamın 8. maddesiyle, ... İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Anonim Şirketi yükleniminde bulunan ...TL bedelli “... Spor Kompleksi” işinde sözleşme hükümleri ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi ’ne aykırı olarak süre uzatımı verilmesi sonucu kesilmesi gereken gecikme cezasının uygulanmaması sonucu ... TL kamu zararının tazminine hükmedilmiştir.
TEMYİZ DİLEKÇESİ
İlamda Harcama Yetkilisi olarak sorumlu tutulan ... ve ... ile Gerçekleştirme Görevlisi olarak sorumlu tutulan ... sunmuş oldukları aynı mahiyetteki temyiz dilekçelerinde;
... tarihinde ... ihale kayıt numarası ile yapılan “... SPOR KOMPLEKSİ” işinde ... İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Anonim Şirketi isimli firma ile 02.09.2020 tarihinde işyeri teslimi yapılıp işe başlanıldığını, yer teslimi yapılırken ihale aşamasında belirlenmiş olan 150 günlük süreye havanın fen noktasından çalışılmaya uygun olmayan günler eklenmeden iş bitim tarihi 29.01.2021 olarak hesaplandığını, soğuk havaların başlamasına kadar dış duvarlar, harçlı imalatlar ve çatının tamamen bitirilmesi ve soğuk havalar başladığında iç bölümün ısıtılarak işin geri kalanının tamamlanmasının planlandığını, ancak 2020 yılında başlamış olan salgın hastalıktan dolayı (COVID-19) birçok alanda (sokağa çıkma yasakları, personel ve ürün tedarikindeki problemler özellikle ağır çelik imalatının yurtdışından ithal edilmesi gerektiğinden ve bahsi geçen zaman diliminde ithalatta aksaklıklar olması sebebiyle malzeme tedarik sorunu vb.) kısıtlamalara gidildiğini, bu kısıtlamalar dolayısıyla inşaat işlerinin yaklaşık 1 aylık süreç boyunca yavaşladığını ve planın gerisine düşüldüğünü, ayrıca 2020 yılında 2450 rakımlı ... ilçesinde ekte sunulmuş olan Meydan Meteoroloji Müdürlüğünden alınan belgelerde de görüldüğü üzere kış şartlarının planlanan süreden erken ve ağır başladığını, bütün bu şartlara rağmen inşaat işleri devam ederken soğuklardan ve don olaylarından kaynaklı harçlı imalatların çok bozuk ve kötü çıkmaya başladığını, bu durumda iş durdurulmasaydı ilerleyen süreçte çok daha fazla kamu zararına sebebiyet verilebileceğini, bütün bu şartlardan dolayı işin durdurulmasına ve mevsim şartları normalleştiğinde yeniden başlanılmasına yüklenici firmanın talebi olmaksızın idarece karar verildiğini,
Verilen süre uzatım kararında bahsedilen aksaklıkların yaşanmasının temel nedeninin yaşanan küresel salgın hastalık olmasına rağmen kış şartlarından dolayı iş durdurulduğu için süre uzatım oluru yazılırken sehven salgın hastalıktan hiç bahsedilmediğini, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin “İşin süresi ve sürenin uzatılması” başlıklı 29. maddesinde mücbir sebepler halinde süre uzatımı verilebilecek haller arasında genel salgın hastalık bulunduğundan ve bahse konu işte de salgın hastalığın payının yüksek olmasından kaynaklı verilen süre uzatımı kararının kamu yararı gözetilerek verilmiş olup uzatılan süre zarfında herhangi bir ödeme veya harcama yapılmadığını, ayrıca verilen süre uzatımı ve işin durdurulmasında yüklenici firmanın kusuru olmadığından ceza kesilmesinin de hukuka aykırı olacağını ifade ederek verilen bu süre uzatım kararının kamu zararı olarak değerlendirilmemesi hususunu arz etmektedirler.
BAŞSAVCILIK MÜTALAASI
Başsavcılık mütalaasında;
“... ... Belediyesi 2021 yılı hesabının 8 inci Dairede yargılanması sonucunda düzenlenen, 28.04.2023 tarih ve 93 nolu ilamın 8 inci maddesinde yer alan tazmin hükmünü temyiz eden ...'ın, ilgi yazı ekinde gönderilen bila tarihli dilekçesi ile ekleri incelendi.
Dilekçede, sorguya yapılan savunma aynen tekrar edilerek, ... İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Anonim Şirketi yükleniminde bulunan ''... Spor Kompleksi'' işine ilişkin verilen süre uzatım kararında ana sebep salgın hastalık olmasına rağmen kış şartlarından dolayı iş durdurulduğu için süre uzatım oluru yazılırken sehven salgın hastalıktan bahsedilmediği, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin ''İşin süresi ve sürenin uzatılması'' başlıklı 29 uncu maddesinde, mücbir sebepler nedeniyle süre uzatımı verilebilecek haller arasında genel salgın hastalık da bulunduğundan ve bahse konu işte de salgın hastalığın payının yüksek olmasından ötürü verilen süre uzatım kararının kamu zararı olarak değerlendirilmemesi talep edilmektedir.
Dilekçede salgın sebebiyle personel ve ürün tedarikindeki kısıtlardan dolayı projenin gerisinde kalındığı söylense de, ilgili dönemde çalışan inşaat işçileri izin belgeleri ile sokağa çıkma yasaklarından muaf tutulabilmekteydi. Ürün tedarikindeki kısıtlar konusunda ise imalatlarda kullanılacak ürünlerin önceden yükleniciye aldırıldığı sorguya yapılan savunmalarda ifade edilmiştir. Ayrıca süre uzatım kararı alınırken, olur yazısında salgın hastalığın mücbir sebep olarak ileri sürülmesi durumuna sehven yer verilmediği, sadece havanın fen noktasında çalışılmaya uygun olmayan devresinden bahsedildiği ileri sürülse de, ihale işlem dosyasında Covid-19 salgını sebebiyle yüklenici tarafından talep edilen süre uzatım dilekçesi bulunmamaktadır.
Dolayısıyla, yüklenici ... İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Anonim Şirketi'ne mevzuata aykırı olarak verilen süre uzatımına gecikme cezası uygulanmaması nedeniyle kamu zararı oluştuğundan, talebin reddedilerek Daire kararının tasdikine karar verilmesinin uygun olacağı mütalaa olunmaktadır.
Arz ederim.” denilmektedir.
53510 sayılı dosyayla duruşma talebinde bulunan ... ile 53508 sayılı dosya ile duruşma talebinde bulunan ... ile Sayıştay Savcısının sözlü açıklamalarının dinlenmesinden ve dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra, 53509 sayılı dosyayla duruşma talebinde bulunan ...’a 14.12.2023 tarihinde, duruşma günü bildirilmiş olmasına karşın duruşmaya katılmadığından, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 uncu maddesi hükmü uyarınca dosya üzerinde ve gıyabında,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
93 sayılı İlamın 8. maddesiyle, ... İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Anonim Şirketi yükleniminde bulunan ...TL bedelli “... Spor Kompleksi” işinde sözleşme hükümleri ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ne aykırı olarak süre uzatımı verilmesi sonucu kesilmesi gereken gecikme cezasının uygulanmaması sonucu ... TL’nin tazminine hükmedilmiştir.
Bu defa, İlamda Harcama Yetkilisi olarak sorumlu tutulan ... ve ... ile Gerçekleştirme Görevlisi olarak sorumlu tutulan ... tarafından temyiz kanun yoluna başvurularak tazmin hükmünün kaldırılması talep edilmektedir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, ... Spor Kompleksi yapım işinde yüklenici firma ve belediye arasında imzalanan sözleşme doğrultusunda; 02.09.2020 tarihinde iş yeri tesliminin yapıldığı ve sözleşmede belirtilen süreye göre işin bitirilmesi gereken tarihin 29.01.2021 olduğu, belediye tarafından ... tarih ve ... sayılı yazıda yer alan “...verilen iş bitim tarihi kış sezonuna ve çalışılmayan günlere denk geldiği, işin yapım süreci 20.11.2020 tarihinde durdurulmuştur. Sözleşme tasarısında 173 gün çalışmaya uygun olmayan gün belirtilmiştir. İş teslim süreci dahilinde olan 21.11.2020-29.01.2021 tarihleri arasındaki günlerin hesaplanarak çalışılamayan günlerin 2021 yılı çalışılabilecek günlere eklenmesini ve iş bitim tarihinin 22.06.2021 olarak belirlenmesi ” denilerek süre uzatımının gerekçelendirildiği ve gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır.
Yapım İşleri Genel Şartnamesinin “İşin süresi ve sürenin uzatılması” başlıklı 29 uncu maddesi ikinci fıkrasında mücbir sebepler nedeniyle süre uzatımı verilebilecek haller sayılmak suretiyle;
a) Doğal afetler,
b) Kanuni grev.,
c) Genel salgın hastalık,
ç) Kısmi veya genel seferberlik ilanı,
d) Gerektiğinde Kamu İhale Kurumu tarafından belirlenecek benzeri diğer haller olarak belirtilmekte, üçüncü fıkrasında, ikinci fıkrada belirtilen hallerin mücbir sebep olarak kabul edilmesi ve yükleniciye süre uzatımı verilebilmesi için, mücbir sebep olarak kabul edilecek durumun;
a) Yüklenicinin kusurundan kaynaklanmamış olması,
b) Taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması,
c) Yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemesi
ç) Mücbir sebebin meydana geldiği tarihi izleyen yirmi gün içinde yüklenicinin idareye yazılı olarak bildirimde bulunması,
d)Yetkili merciler tarafından belgelendirilmesi şartlarının varlığı zorunlu olduğu düzenlenmektedir.
Aynı maddenin dördüncü fıkrasında; “idarenin, sözleşmenin ifasına ilişkin yükümlülüklerini yüklenicinin kusuru olmaksızın yerine getirmemesi (yer teslimi, projelerin onaylanması, iş programının onaylanması, ödenek yetersizliği gibi) ve bu sebeple sorumluluğu yükleniciye ait olmayan gecikmelerin meydana gelmesi, bu durumun taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması ve yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemiş olması halinde, işi engelleyici sebeplere ve yapılacak işin niteliğine göre, işin bir kısmına veya tamamına ait sürenin en az gecikilen süre kadar uzatılacağı” , altıncı fıkrasında ise “mücbir sebepler ve/veya idarenin sebep olduğu hallerden dolayı, işte sorumluluğu yükleniciye ait olmayan gecikmelerin meydana gelmesi halinde, durum idarece incelenerek işi engelleyici sebeplere ve yapılacak işin niteliğine göre işin bir kısmına veya tamamına ait sürenin uzatılacağı” belirtilmektedir.
Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 29 uncu maddesi yedinci fıkrasında; “Yüklenicinin, sürenin uzatılmasını gerektiren hallerin meydana geldiği tarihi izleyen yirmi gün içinde, idareye yazılı olarak bildirimde bulunması ve yetkili merciler tarafından usulüne göre düzenlenmiş belgelerle mücbir sebebin meydana geldiğini tevsik etmesi zorunludur. …” denilmektedir.
Söz konusu işe ait sözleşmenin “İşe başlama ve bitirme tarihi” başlıklı 9’uncu maddesinde; sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren (01.09.2020) beş gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanılacağı, taahhüt edilen işin tamamının işyeri teslim tarihinden itibaren (02.09.2020) 150 gün içerisinde tamamlanarak geçici kabule hazır hale getirileceği ve havanın fen noktasından çalışmaya uygun olmayan dönemi ile resmi tatil günleri dikkate alındığından bu neden ile ayrıca süre uzatımı verilmeyeceği kararlaştırılmış olup, sözleşmenin “Gecikme halinde uygulanacak cezalar ve sözleşmenin feshi” başlıklı 25’inci maddesinde ise; yüklenici sözleşmeye uygun olarak işi süresinde bitirmediği takdirde, gecikilen her gün için ilk sözleşme bedelinin 0,0004’ü (on binde dört) oranında gecikme cezasının uygulanması öngörülmüştür.
Temyiz dilekçesinde ve konunun sözlü savunmasında yapılan açıklamalar doğrultusunda ise, 2020 yılında başlamış olan salgın hastalıktan dolayı (Covid-19) birçok alanda kısıtlamalara gidildiği ve üretim sürecinde yaşanan aksaklıklardan dolayı devam eden söz konusu yapım işinin de yavaşladığı ve sözleşme ile belirlenen takvimin gerisine düşüldüğü anlaşılmakta olup, salgın hastalık döneminin mücbir sebep sayılan hallerden olması ve ayrıca temyiz dilekçesi ekinde sunulan meteorolojik verilerden söz konusu yapım işinin devam ettiği dönemde bölgenin ağır kış koşulları altında bulunması hususlarının bir arada değerlendirilmesi sonucunda, söz konusu yapım işinin, yüklenicinin bir kusuru olmaksızın mevsim şartları normalleştiğinde yeniden başlamak üzere durdurulması dolayısıyla yaşanan gecikmenin makul olduğu, gecikme cezası uygulanmasının ise mevzuata uygun olmadığı değerlendirilmiştir.
Bu itibarla, 93 sayılı İlamın 8. maddesiyle verilen ... TL’nin tazminine ilişkin olarak verilen hükmün BOZULARAK yukarıdaki hususlar göz önüne alınmak suretiyle yeniden hüküm tesisinin temini için dosyanın hükmü veren DAİREYE GÖNDERİLMESİNE, (…. Daire Başkanı ... ve Üye ...’in aşağıda belirtilen usule ilişkin ilave gerekçesi ile …. Daire Başkanı ..., Üyeler ..., ... ve ...’in aşağıda yazılı ayrışık görüşlerine karşı) oyçokluğuyla,
Karar verildiği 10.01.2024 tarih ve 56300 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.
Usule İlişkin İlave Gerekçe
Usule ilişkin …. Daire Başkanı ... ve Üye ...’in görüşü;
Hesap yargılama usulü bağlamında temyiz mercii olan Temyiz Kurulu çalışma usulüne ilişkin olarak;
Sayıştay Yargılamasında ilk derece mahkemesi olarak dairelerce verilen kararlara karşı sorumlular temyiz ve karar düzeltme ile yargılamanın iadesi yoluna müracaat edebilirler. 6085 Sayılı Kanun’un ‘Temyiz’ başlıklı 55. maddesindeki düzenlemeye göre Temyiz Kurulu; temyiz olunan hükmü olduğu gibi veya düzelterek tasdik etmeye, bozma kararı vererek daireye göndermeye ya da Kurul üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ile daire kararını tümüyle ortadan kaldırmaya karar verebilir. Kaldırma kararı (doğası gereği Sayıştay dairelerince kamu zararının sorumlularına ödettirilmesi ile yönündeki kararlar hakkında verilebilecek bir karar olup) kamu zararının oluşmadığı dolayısıyla da dairece haklarında hüküm tesis edilen sorumlular hakkında hüküm tesis edilmesi gerekmediği sonucuna ulaşan ve sorumluların beraatı anlamına gelen bir hükümdür.
Bu düzenlemede yer verilen “kurul üye sayısının üçte iki çoğunluğu ile kaldırılması” şeklindeki kısmın klasik anlamdaki temyiz uygulamalarının dışına taşan bir düzenleme olduğu ortadadır. Hukuk sisteminde ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu kararın kaldırılması ve bunun yerine yeni bir karar verilmesi uygulaması istinaf mahkemeleri aşamasında görülebilen bir uygulamadır. İstinaf mahkemelerince verilen kararlar (İlk derece mahkemesinin kararını kaldıran kararlar dâhil) hakkında da belli şartlar altında temyiz yoluna gidilebilmektedir. Oysa Sayıştay Temyiz Kurulunca verilen kaldırma kararına karşı karar düzeltme dışında müracaat edilebilecek bir kanun yolu ve mercii bulunmamaktadır. Türk Hukuk Sisteminde Temyiz İncelemesi sürecinde verilebilecek kararlardan farklı ve temyizi kabil olmayan bir yöntem olarak belirlenmiş olması nedeniyle de 6085 Sayılı Kanunda normal karar çoğunluğundan farklı olarak kaldırma kararı için Kurulun üçte ikisinin çoğunluğu aranmıştır.
İlk derecede kamu zararını tazminle yükümlü tutulmuş olan sorumluların haklarında verilmiş olan bu kararın, sorumlular lehine sonuçlanması için en kısa ve kesin olan yol dairece verilmiş olan tazmin kararının kaldırılması olup sorumluların temyiz başvuruları da çoğunlukla “kararın kaldırılması veya bozulması” şeklinde bir taleple sonlandırılmaktadır. Bu sebeple temyiz başvurusunda taraflarca kaldırma talep edilmişse öncelikle bu talebin görüşülmesi ve sonuçlandırılması gereklidir.
Ancak kaldırma kararının alınabilmesi için bozma veya tasdik kararlarından farklı bir çoğunluk (Kurulun üçte ikisinin oyu) aranmakta olduğundan bunun altında kalan oylama sonuçlarında bozma kararı verildiği kabul edilemeyeceğinden sonuca ulaşmak üzere müzakere ve oylamaya devam edilmesi gerekmektedir.
Kaldırma talebine yönelik müzakereler sonrasında yapılan oylamada Kurulun üçte iki çoğunluğu ile kaldırma kararı çıkmadığı halde kaldırma yönünde kullanılan oyların karar çoğunluğuna (4 azınlık oyuna karşı 12 çoğunluk oyu ile) ulaştığı gerekçe gösterilerek müzakerelere devam edilmemiş ve kaldırma gerekçelerine dayalı olarak bozma kararı verildiği sonucuna ulaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle kaldırma kararının oylandığı ancak bu kararın gerektirdiği üçte iki çoğunluğa ulaşılmadığı halde kurulun çoğunluğunun kaldırma yönünde oy kullandığı gerekçesiyle kaldırma gerekçeli bozma kararı verildiği sonucuna ulaşılması mümkün olmayıp müzakerelere devam edilerek yapılacak oylama sonucuna göre tasdik veya bozma kararlarından hangisinin verildiğinin belirlenmesi gerekir.
Karşı oy gerekçeleri
…. Daire Başkanı ..., Üyeler ..., ... ve ...’in karşı oy gerekçesi;
Yapım İşleri Genel Şartnamesinin “İşin süresi ve sürenin uzatılması” başlıklı 29 uncu maddesinde; işin sözleşmede belirtilen bitim tarihinde veya süre uzatımı verilmesi durumunda belirlenen tarihte tamamlanıp geçici kabule hazır hale getirilmemesi durumunda, gecikilen her gün için sözleşmesinde öngörülen günlük gecikme cezasının uygulanacağı, havanın fen noktasından çalışmaya uygun olmayan dönemi ile resmi tatil günlerinin de bu gün hesabına dahil edileceği ifade edilmiştir. Yine aynı maddede, mücbir sebep halinde süre uzatımı verilebilecek haller;
a) Doğal afetler,
b) Kanuni grev,
c) Genel salgın hastalık,
ç) Kısmi veya genel seferberlik ilanı,
d) Gerektiğinde Kamu İhale Kurumu tarafından belirlenecek benzeri diğer haller, şeklinde sayılmış olup, bu hallerin mücbir sebep olarak kabul edilmesi ve süre uzatımı
verilebilmesi için;
a) Yüklenicinin kusurundan kaynaklanmamış olması,
b) Taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması,
c) Yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemesi
ç) Mücbir sebebin meydana geldiği tarihi izleyen yirmi gün içinde yüklenicinin idareye yazılı olarak bildirimde bulunması,
d) Yetkili merciler tarafından belgelendirilmesi,
şartlarının varlığı zorunlu kılınmıştır.
Aynı düzenlemede; idarenin, sözleşmenin ifasına ilişkin yükümlülüklerini yüklenicinin kusuru olmaksızın yerine getirmemesi ve bu sebeple sorumluluğu yükleniciye ait olmayan gecikmelerin meydana gelmesi, bu durumun taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması ve yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemiş olması halinde süre uzatımı verilebileceğinden bahsedilmektedir. Mücbir sebepler ve/veya idarenin sebep olduğu hallerden dolayı, işte sorumluluğu yükleniciye ait olmayan gecikmelerin meydana gelmesi halinde, durum idarece incelenerek işi engelleyici sebeplere ve yapılacak işin niteliğine göre işin bir kısmına veya tamamına ait sürenin uzatılabileceği belirtilmiştir.
Düzenlemenin devamında ise; zamanında yapılmayan yazılı bildirimlerin dikkate alınmayacağı ve müracaat süresi geçirildikten sonra süre uzatımı talebinde bulunulamayacağı hüküm altına alınmıştır.
2020-388453 ihale kayıt numaralı söz konusu işe ait sözleşmenin “İşe başlama ve bitirme tarihi” başlıklı 9’uncu maddesinde; sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren (01.09.2020) beş gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanılacağı, taahhüt edilen işin tamamının işyeri teslim tarihinden itibaren (02.09.2020) 150 gün içerisinde tamamlanarak geçici kabule hazır hale getirileceği ve havanın fen noktasından çalışmaya uygun olmayan dönemi ile resmi tatil günleri dikkate alındığından bu neden ile ayrıca süre uzatımı verilmeyeceği kararlaştırılmıştır.
Bahse konu sözleşmenin “Gecikme halinde uygulanacak cezalar ve sözleşmenin feshi” başlıklı 25’inci maddesinde ise yüklenici sözleşmeye uygun olarak işi süresinde bitirmediği takdirde, gecikilen her gün için ilk sözleşme bedelinin 0,0004’ü (on binde dört) oranında gecikme cezası uygulanması öngörülmüştür.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, 02.09.2020 tarihinde iş yeri tesliminin yapıldığı ve sözleşmede belirtilen süre dolayısıyla işin bitirilmesi gereken tarihin 29.01.2021 olduğu, belediye tarafından ... tarih ve ... sayılı yazı ile süre uzatımı verildiği anlaşılmıştır. İlgili yazıda aynen;
“... verilen iş bitim tarihi kış sezonuna ve çalışılmayan günlere denk gelmiştir. İşin yapım süreci 20.11.2020 tarihinde durdurulmuştur. Sözleşme tasarısında 173 gün çalışmaya uygun olmayan gün belirtilmiştir. İş teslim süreci dahilinde olan 21.11.2020-29.01.2021 tarihleri arasındaki günlerin hesaplanarak çalışılamayan günlerin 2021 yılı çalışılabilecek günlere eklenmesini ve iş bitim tarihinin 22.06.2021 olarak belirlenmesi” nden bahsedilerek süre uzatımı gerekçelendirilmiştir.
Fakat sözleşme hükümlerine göre işin süresinin yer tesliminden itibaren 150 gün olduğu ve bu sürenin hesaplanmasında, havanın fen noktasından çalışmaya uygun olmayan dönemi de göz önünde bulundurulduğundan, hava şartlarının gerekçe gösterilerek süre uzatımı verilmesi mümkün değildir. Ayrıca savunmalarda, 2020 yılında etkili olan Covid -19 salgın hastalığının işin gecikmesinde asıl neden olmasına rağmen, süre uzatımı olur yazısında, salgın hastalığa mücbir sebep olarak sehven yer verilmediği belirtilmişse de, incelenen ihale işlem dosyasında, Covid-19 salgını sebebiyle yüklenici tarafından talep edilen bir süre uzatımı dilekçesi bulunmadığı görülmüştür.
Dolayısıyla, geçerli bir gerekçesi bulunmayan ... tarih ve ... sayılı süre uzatımı kararı ile sözleşmeye göre bitim tarihi 29.01.2021 olan işin, 22.06.2021 tarihinde bitirilmesi sonucu 144 gün gecikmeye sebebiyet verilmiş ve gecikilen bu süre için gecikme cezasının uygulanmadığı tespit edildiği anlaşıldığından, 93 sayılı İlamın 8. maddesiyle verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE karar verilmesi gerekir.
93 sayılı İlamın 8. maddesiyle, ... İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Anonim Şirketi yükleniminde bulunan ...TL bedelli “... Spor Kompleksi” işinde sözleşme hükümleri ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi ’ne aykırı olarak süre uzatımı verilmesi sonucu kesilmesi gereken gecikme cezasının uygulanmaması sonucu ... TL kamu zararının tazminine hükmedilmiştir.
TEMYİZ DİLEKÇESİ
İlamda Harcama Yetkilisi olarak sorumlu tutulan ... ve ... ile Gerçekleştirme Görevlisi olarak sorumlu tutulan ... sunmuş oldukları aynı mahiyetteki temyiz dilekçelerinde;
... tarihinde ... ihale kayıt numarası ile yapılan “... SPOR KOMPLEKSİ” işinde ... İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Anonim Şirketi isimli firma ile 02.09.2020 tarihinde işyeri teslimi yapılıp işe başlanıldığını, yer teslimi yapılırken ihale aşamasında belirlenmiş olan 150 günlük süreye havanın fen noktasından çalışılmaya uygun olmayan günler eklenmeden iş bitim tarihi 29.01.2021 olarak hesaplandığını, soğuk havaların başlamasına kadar dış duvarlar, harçlı imalatlar ve çatının tamamen bitirilmesi ve soğuk havalar başladığında iç bölümün ısıtılarak işin geri kalanının tamamlanmasının planlandığını, ancak 2020 yılında başlamış olan salgın hastalıktan dolayı (COVID-19) birçok alanda (sokağa çıkma yasakları, personel ve ürün tedarikindeki problemler özellikle ağır çelik imalatının yurtdışından ithal edilmesi gerektiğinden ve bahsi geçen zaman diliminde ithalatta aksaklıklar olması sebebiyle malzeme tedarik sorunu vb.) kısıtlamalara gidildiğini, bu kısıtlamalar dolayısıyla inşaat işlerinin yaklaşık 1 aylık süreç boyunca yavaşladığını ve planın gerisine düşüldüğünü, ayrıca 2020 yılında 2450 rakımlı ... ilçesinde ekte sunulmuş olan Meydan Meteoroloji Müdürlüğünden alınan belgelerde de görüldüğü üzere kış şartlarının planlanan süreden erken ve ağır başladığını, bütün bu şartlara rağmen inşaat işleri devam ederken soğuklardan ve don olaylarından kaynaklı harçlı imalatların çok bozuk ve kötü çıkmaya başladığını, bu durumda iş durdurulmasaydı ilerleyen süreçte çok daha fazla kamu zararına sebebiyet verilebileceğini, bütün bu şartlardan dolayı işin durdurulmasına ve mevsim şartları normalleştiğinde yeniden başlanılmasına yüklenici firmanın talebi olmaksızın idarece karar verildiğini,
Verilen süre uzatım kararında bahsedilen aksaklıkların yaşanmasının temel nedeninin yaşanan küresel salgın hastalık olmasına rağmen kış şartlarından dolayı iş durdurulduğu için süre uzatım oluru yazılırken sehven salgın hastalıktan hiç bahsedilmediğini, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin “İşin süresi ve sürenin uzatılması” başlıklı 29. maddesinde mücbir sebepler halinde süre uzatımı verilebilecek haller arasında genel salgın hastalık bulunduğundan ve bahse konu işte de salgın hastalığın payının yüksek olmasından kaynaklı verilen süre uzatımı kararının kamu yararı gözetilerek verilmiş olup uzatılan süre zarfında herhangi bir ödeme veya harcama yapılmadığını, ayrıca verilen süre uzatımı ve işin durdurulmasında yüklenici firmanın kusuru olmadığından ceza kesilmesinin de hukuka aykırı olacağını ifade ederek verilen bu süre uzatım kararının kamu zararı olarak değerlendirilmemesi hususunu arz etmektedirler.
BAŞSAVCILIK MÜTALAASI
Başsavcılık mütalaasında;
“... ... Belediyesi 2021 yılı hesabının 8 inci Dairede yargılanması sonucunda düzenlenen, 28.04.2023 tarih ve 93 nolu ilamın 8 inci maddesinde yer alan tazmin hükmünü temyiz eden ...'ın, ilgi yazı ekinde gönderilen bila tarihli dilekçesi ile ekleri incelendi.
Dilekçede, sorguya yapılan savunma aynen tekrar edilerek, ... İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Anonim Şirketi yükleniminde bulunan ''... Spor Kompleksi'' işine ilişkin verilen süre uzatım kararında ana sebep salgın hastalık olmasına rağmen kış şartlarından dolayı iş durdurulduğu için süre uzatım oluru yazılırken sehven salgın hastalıktan bahsedilmediği, Yapım İşleri Genel Şartnamesinin ''İşin süresi ve sürenin uzatılması'' başlıklı 29 uncu maddesinde, mücbir sebepler nedeniyle süre uzatımı verilebilecek haller arasında genel salgın hastalık da bulunduğundan ve bahse konu işte de salgın hastalığın payının yüksek olmasından ötürü verilen süre uzatım kararının kamu zararı olarak değerlendirilmemesi talep edilmektedir.
Dilekçede salgın sebebiyle personel ve ürün tedarikindeki kısıtlardan dolayı projenin gerisinde kalındığı söylense de, ilgili dönemde çalışan inşaat işçileri izin belgeleri ile sokağa çıkma yasaklarından muaf tutulabilmekteydi. Ürün tedarikindeki kısıtlar konusunda ise imalatlarda kullanılacak ürünlerin önceden yükleniciye aldırıldığı sorguya yapılan savunmalarda ifade edilmiştir. Ayrıca süre uzatım kararı alınırken, olur yazısında salgın hastalığın mücbir sebep olarak ileri sürülmesi durumuna sehven yer verilmediği, sadece havanın fen noktasında çalışılmaya uygun olmayan devresinden bahsedildiği ileri sürülse de, ihale işlem dosyasında Covid-19 salgını sebebiyle yüklenici tarafından talep edilen süre uzatım dilekçesi bulunmamaktadır.
Dolayısıyla, yüklenici ... İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Anonim Şirketi'ne mevzuata aykırı olarak verilen süre uzatımına gecikme cezası uygulanmaması nedeniyle kamu zararı oluştuğundan, talebin reddedilerek Daire kararının tasdikine karar verilmesinin uygun olacağı mütalaa olunmaktadır.
Arz ederim.” denilmektedir.
53510 sayılı dosyayla duruşma talebinde bulunan ... ile 53508 sayılı dosya ile duruşma talebinde bulunan ... ile Sayıştay Savcısının sözlü açıklamalarının dinlenmesinden ve dosyada mevcut belgelerin okunup incelenmesinden sonra, 53509 sayılı dosyayla duruşma talebinde bulunan ...’a 14.12.2023 tarihinde, duruşma günü bildirilmiş olmasına karşın duruşmaya katılmadığından, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369 uncu maddesi hükmü uyarınca dosya üzerinde ve gıyabında,
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
93 sayılı İlamın 8. maddesiyle, ... İnşaat Taahhüt Ticaret Sanayi Anonim Şirketi yükleniminde bulunan ...TL bedelli “... Spor Kompleksi” işinde sözleşme hükümleri ve Yapım İşleri Genel Şartnamesi’ne aykırı olarak süre uzatımı verilmesi sonucu kesilmesi gereken gecikme cezasının uygulanmaması sonucu ... TL’nin tazminine hükmedilmiştir.
Bu defa, İlamda Harcama Yetkilisi olarak sorumlu tutulan ... ve ... ile Gerçekleştirme Görevlisi olarak sorumlu tutulan ... tarafından temyiz kanun yoluna başvurularak tazmin hükmünün kaldırılması talep edilmektedir.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, ... Spor Kompleksi yapım işinde yüklenici firma ve belediye arasında imzalanan sözleşme doğrultusunda; 02.09.2020 tarihinde iş yeri tesliminin yapıldığı ve sözleşmede belirtilen süreye göre işin bitirilmesi gereken tarihin 29.01.2021 olduğu, belediye tarafından ... tarih ve ... sayılı yazıda yer alan “...verilen iş bitim tarihi kış sezonuna ve çalışılmayan günlere denk geldiği, işin yapım süreci 20.11.2020 tarihinde durdurulmuştur. Sözleşme tasarısında 173 gün çalışmaya uygun olmayan gün belirtilmiştir. İş teslim süreci dahilinde olan 21.11.2020-29.01.2021 tarihleri arasındaki günlerin hesaplanarak çalışılamayan günlerin 2021 yılı çalışılabilecek günlere eklenmesini ve iş bitim tarihinin 22.06.2021 olarak belirlenmesi ” denilerek süre uzatımının gerekçelendirildiği ve gerçekleştirildiği anlaşılmaktadır.
Yapım İşleri Genel Şartnamesinin “İşin süresi ve sürenin uzatılması” başlıklı 29 uncu maddesi ikinci fıkrasında mücbir sebepler nedeniyle süre uzatımı verilebilecek haller sayılmak suretiyle;
a) Doğal afetler,
b) Kanuni grev.,
c) Genel salgın hastalık,
ç) Kısmi veya genel seferberlik ilanı,
d) Gerektiğinde Kamu İhale Kurumu tarafından belirlenecek benzeri diğer haller olarak belirtilmekte, üçüncü fıkrasında, ikinci fıkrada belirtilen hallerin mücbir sebep olarak kabul edilmesi ve yükleniciye süre uzatımı verilebilmesi için, mücbir sebep olarak kabul edilecek durumun;
a) Yüklenicinin kusurundan kaynaklanmamış olması,
b) Taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması,
c) Yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemesi
ç) Mücbir sebebin meydana geldiği tarihi izleyen yirmi gün içinde yüklenicinin idareye yazılı olarak bildirimde bulunması,
d)Yetkili merciler tarafından belgelendirilmesi şartlarının varlığı zorunlu olduğu düzenlenmektedir.
Aynı maddenin dördüncü fıkrasında; “idarenin, sözleşmenin ifasına ilişkin yükümlülüklerini yüklenicinin kusuru olmaksızın yerine getirmemesi (yer teslimi, projelerin onaylanması, iş programının onaylanması, ödenek yetersizliği gibi) ve bu sebeple sorumluluğu yükleniciye ait olmayan gecikmelerin meydana gelmesi, bu durumun taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması ve yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemiş olması halinde, işi engelleyici sebeplere ve yapılacak işin niteliğine göre, işin bir kısmına veya tamamına ait sürenin en az gecikilen süre kadar uzatılacağı” , altıncı fıkrasında ise “mücbir sebepler ve/veya idarenin sebep olduğu hallerden dolayı, işte sorumluluğu yükleniciye ait olmayan gecikmelerin meydana gelmesi halinde, durum idarece incelenerek işi engelleyici sebeplere ve yapılacak işin niteliğine göre işin bir kısmına veya tamamına ait sürenin uzatılacağı” belirtilmektedir.
Yapım İşleri Genel Şartnamesinin 29 uncu maddesi yedinci fıkrasında; “Yüklenicinin, sürenin uzatılmasını gerektiren hallerin meydana geldiği tarihi izleyen yirmi gün içinde, idareye yazılı olarak bildirimde bulunması ve yetkili merciler tarafından usulüne göre düzenlenmiş belgelerle mücbir sebebin meydana geldiğini tevsik etmesi zorunludur. …” denilmektedir.
Söz konusu işe ait sözleşmenin “İşe başlama ve bitirme tarihi” başlıklı 9’uncu maddesinde; sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren (01.09.2020) beş gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanılacağı, taahhüt edilen işin tamamının işyeri teslim tarihinden itibaren (02.09.2020) 150 gün içerisinde tamamlanarak geçici kabule hazır hale getirileceği ve havanın fen noktasından çalışmaya uygun olmayan dönemi ile resmi tatil günleri dikkate alındığından bu neden ile ayrıca süre uzatımı verilmeyeceği kararlaştırılmış olup, sözleşmenin “Gecikme halinde uygulanacak cezalar ve sözleşmenin feshi” başlıklı 25’inci maddesinde ise; yüklenici sözleşmeye uygun olarak işi süresinde bitirmediği takdirde, gecikilen her gün için ilk sözleşme bedelinin 0,0004’ü (on binde dört) oranında gecikme cezasının uygulanması öngörülmüştür.
Temyiz dilekçesinde ve konunun sözlü savunmasında yapılan açıklamalar doğrultusunda ise, 2020 yılında başlamış olan salgın hastalıktan dolayı (Covid-19) birçok alanda kısıtlamalara gidildiği ve üretim sürecinde yaşanan aksaklıklardan dolayı devam eden söz konusu yapım işinin de yavaşladığı ve sözleşme ile belirlenen takvimin gerisine düşüldüğü anlaşılmakta olup, salgın hastalık döneminin mücbir sebep sayılan hallerden olması ve ayrıca temyiz dilekçesi ekinde sunulan meteorolojik verilerden söz konusu yapım işinin devam ettiği dönemde bölgenin ağır kış koşulları altında bulunması hususlarının bir arada değerlendirilmesi sonucunda, söz konusu yapım işinin, yüklenicinin bir kusuru olmaksızın mevsim şartları normalleştiğinde yeniden başlamak üzere durdurulması dolayısıyla yaşanan gecikmenin makul olduğu, gecikme cezası uygulanmasının ise mevzuata uygun olmadığı değerlendirilmiştir.
Bu itibarla, 93 sayılı İlamın 8. maddesiyle verilen ... TL’nin tazminine ilişkin olarak verilen hükmün BOZULARAK yukarıdaki hususlar göz önüne alınmak suretiyle yeniden hüküm tesisinin temini için dosyanın hükmü veren DAİREYE GÖNDERİLMESİNE, (…. Daire Başkanı ... ve Üye ...’in aşağıda belirtilen usule ilişkin ilave gerekçesi ile …. Daire Başkanı ..., Üyeler ..., ... ve ...’in aşağıda yazılı ayrışık görüşlerine karşı) oyçokluğuyla,
Karar verildiği 10.01.2024 tarih ve 56300 sayılı tutanakta yazılı olmakla işbu ilam tanzim kılındı.
Usule İlişkin İlave Gerekçe
Usule ilişkin …. Daire Başkanı ... ve Üye ...’in görüşü;
Hesap yargılama usulü bağlamında temyiz mercii olan Temyiz Kurulu çalışma usulüne ilişkin olarak;
Sayıştay Yargılamasında ilk derece mahkemesi olarak dairelerce verilen kararlara karşı sorumlular temyiz ve karar düzeltme ile yargılamanın iadesi yoluna müracaat edebilirler. 6085 Sayılı Kanun’un ‘Temyiz’ başlıklı 55. maddesindeki düzenlemeye göre Temyiz Kurulu; temyiz olunan hükmü olduğu gibi veya düzelterek tasdik etmeye, bozma kararı vererek daireye göndermeye ya da Kurul üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu ile daire kararını tümüyle ortadan kaldırmaya karar verebilir. Kaldırma kararı (doğası gereği Sayıştay dairelerince kamu zararının sorumlularına ödettirilmesi ile yönündeki kararlar hakkında verilebilecek bir karar olup) kamu zararının oluşmadığı dolayısıyla da dairece haklarında hüküm tesis edilen sorumlular hakkında hüküm tesis edilmesi gerekmediği sonucuna ulaşan ve sorumluların beraatı anlamına gelen bir hükümdür.
Bu düzenlemede yer verilen “kurul üye sayısının üçte iki çoğunluğu ile kaldırılması” şeklindeki kısmın klasik anlamdaki temyiz uygulamalarının dışına taşan bir düzenleme olduğu ortadadır. Hukuk sisteminde ilk derece mahkemesinin vermiş olduğu kararın kaldırılması ve bunun yerine yeni bir karar verilmesi uygulaması istinaf mahkemeleri aşamasında görülebilen bir uygulamadır. İstinaf mahkemelerince verilen kararlar (İlk derece mahkemesinin kararını kaldıran kararlar dâhil) hakkında da belli şartlar altında temyiz yoluna gidilebilmektedir. Oysa Sayıştay Temyiz Kurulunca verilen kaldırma kararına karşı karar düzeltme dışında müracaat edilebilecek bir kanun yolu ve mercii bulunmamaktadır. Türk Hukuk Sisteminde Temyiz İncelemesi sürecinde verilebilecek kararlardan farklı ve temyizi kabil olmayan bir yöntem olarak belirlenmiş olması nedeniyle de 6085 Sayılı Kanunda normal karar çoğunluğundan farklı olarak kaldırma kararı için Kurulun üçte ikisinin çoğunluğu aranmıştır.
İlk derecede kamu zararını tazminle yükümlü tutulmuş olan sorumluların haklarında verilmiş olan bu kararın, sorumlular lehine sonuçlanması için en kısa ve kesin olan yol dairece verilmiş olan tazmin kararının kaldırılması olup sorumluların temyiz başvuruları da çoğunlukla “kararın kaldırılması veya bozulması” şeklinde bir taleple sonlandırılmaktadır. Bu sebeple temyiz başvurusunda taraflarca kaldırma talep edilmişse öncelikle bu talebin görüşülmesi ve sonuçlandırılması gereklidir.
Ancak kaldırma kararının alınabilmesi için bozma veya tasdik kararlarından farklı bir çoğunluk (Kurulun üçte ikisinin oyu) aranmakta olduğundan bunun altında kalan oylama sonuçlarında bozma kararı verildiği kabul edilemeyeceğinden sonuca ulaşmak üzere müzakere ve oylamaya devam edilmesi gerekmektedir.
Kaldırma talebine yönelik müzakereler sonrasında yapılan oylamada Kurulun üçte iki çoğunluğu ile kaldırma kararı çıkmadığı halde kaldırma yönünde kullanılan oyların karar çoğunluğuna (4 azınlık oyuna karşı 12 çoğunluk oyu ile) ulaştığı gerekçe gösterilerek müzakerelere devam edilmemiş ve kaldırma gerekçelerine dayalı olarak bozma kararı verildiği sonucuna ulaşılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle kaldırma kararının oylandığı ancak bu kararın gerektirdiği üçte iki çoğunluğa ulaşılmadığı halde kurulun çoğunluğunun kaldırma yönünde oy kullandığı gerekçesiyle kaldırma gerekçeli bozma kararı verildiği sonucuna ulaşılması mümkün olmayıp müzakerelere devam edilerek yapılacak oylama sonucuna göre tasdik veya bozma kararlarından hangisinin verildiğinin belirlenmesi gerekir.
Karşı oy gerekçeleri
…. Daire Başkanı ..., Üyeler ..., ... ve ...’in karşı oy gerekçesi;
Yapım İşleri Genel Şartnamesinin “İşin süresi ve sürenin uzatılması” başlıklı 29 uncu maddesinde; işin sözleşmede belirtilen bitim tarihinde veya süre uzatımı verilmesi durumunda belirlenen tarihte tamamlanıp geçici kabule hazır hale getirilmemesi durumunda, gecikilen her gün için sözleşmesinde öngörülen günlük gecikme cezasının uygulanacağı, havanın fen noktasından çalışmaya uygun olmayan dönemi ile resmi tatil günlerinin de bu gün hesabına dahil edileceği ifade edilmiştir. Yine aynı maddede, mücbir sebep halinde süre uzatımı verilebilecek haller;
a) Doğal afetler,
b) Kanuni grev,
c) Genel salgın hastalık,
ç) Kısmi veya genel seferberlik ilanı,
d) Gerektiğinde Kamu İhale Kurumu tarafından belirlenecek benzeri diğer haller, şeklinde sayılmış olup, bu hallerin mücbir sebep olarak kabul edilmesi ve süre uzatımı
verilebilmesi için;
a) Yüklenicinin kusurundan kaynaklanmamış olması,
b) Taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması,
c) Yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemesi
ç) Mücbir sebebin meydana geldiği tarihi izleyen yirmi gün içinde yüklenicinin idareye yazılı olarak bildirimde bulunması,
d) Yetkili merciler tarafından belgelendirilmesi,
şartlarının varlığı zorunlu kılınmıştır.
Aynı düzenlemede; idarenin, sözleşmenin ifasına ilişkin yükümlülüklerini yüklenicinin kusuru olmaksızın yerine getirmemesi ve bu sebeple sorumluluğu yükleniciye ait olmayan gecikmelerin meydana gelmesi, bu durumun taahhüdün yerine getirilmesine engel nitelikte olması ve yüklenicinin bu engeli ortadan kaldırmaya gücünün yetmemiş olması halinde süre uzatımı verilebileceğinden bahsedilmektedir. Mücbir sebepler ve/veya idarenin sebep olduğu hallerden dolayı, işte sorumluluğu yükleniciye ait olmayan gecikmelerin meydana gelmesi halinde, durum idarece incelenerek işi engelleyici sebeplere ve yapılacak işin niteliğine göre işin bir kısmına veya tamamına ait sürenin uzatılabileceği belirtilmiştir.
Düzenlemenin devamında ise; zamanında yapılmayan yazılı bildirimlerin dikkate alınmayacağı ve müracaat süresi geçirildikten sonra süre uzatımı talebinde bulunulamayacağı hüküm altına alınmıştır.
2020-388453 ihale kayıt numaralı söz konusu işe ait sözleşmenin “İşe başlama ve bitirme tarihi” başlıklı 9’uncu maddesinde; sözleşmenin yapıldığı tarihten itibaren (01.09.2020) beş gün içinde yer teslimi yapılarak işe başlanılacağı, taahhüt edilen işin tamamının işyeri teslim tarihinden itibaren (02.09.2020) 150 gün içerisinde tamamlanarak geçici kabule hazır hale getirileceği ve havanın fen noktasından çalışmaya uygun olmayan dönemi ile resmi tatil günleri dikkate alındığından bu neden ile ayrıca süre uzatımı verilmeyeceği kararlaştırılmıştır.
Bahse konu sözleşmenin “Gecikme halinde uygulanacak cezalar ve sözleşmenin feshi” başlıklı 25’inci maddesinde ise yüklenici sözleşmeye uygun olarak işi süresinde bitirmediği takdirde, gecikilen her gün için ilk sözleşme bedelinin 0,0004’ü (on binde dört) oranında gecikme cezası uygulanması öngörülmüştür.
Dosya kapsamındaki bilgi ve belgelerden, 02.09.2020 tarihinde iş yeri tesliminin yapıldığı ve sözleşmede belirtilen süre dolayısıyla işin bitirilmesi gereken tarihin 29.01.2021 olduğu, belediye tarafından ... tarih ve ... sayılı yazı ile süre uzatımı verildiği anlaşılmıştır. İlgili yazıda aynen;
“... verilen iş bitim tarihi kış sezonuna ve çalışılmayan günlere denk gelmiştir. İşin yapım süreci 20.11.2020 tarihinde durdurulmuştur. Sözleşme tasarısında 173 gün çalışmaya uygun olmayan gün belirtilmiştir. İş teslim süreci dahilinde olan 21.11.2020-29.01.2021 tarihleri arasındaki günlerin hesaplanarak çalışılamayan günlerin 2021 yılı çalışılabilecek günlere eklenmesini ve iş bitim tarihinin 22.06.2021 olarak belirlenmesi” nden bahsedilerek süre uzatımı gerekçelendirilmiştir.
Fakat sözleşme hükümlerine göre işin süresinin yer tesliminden itibaren 150 gün olduğu ve bu sürenin hesaplanmasında, havanın fen noktasından çalışmaya uygun olmayan dönemi de göz önünde bulundurulduğundan, hava şartlarının gerekçe gösterilerek süre uzatımı verilmesi mümkün değildir. Ayrıca savunmalarda, 2020 yılında etkili olan Covid -19 salgın hastalığının işin gecikmesinde asıl neden olmasına rağmen, süre uzatımı olur yazısında, salgın hastalığa mücbir sebep olarak sehven yer verilmediği belirtilmişse de, incelenen ihale işlem dosyasında, Covid-19 salgını sebebiyle yüklenici tarafından talep edilen bir süre uzatımı dilekçesi bulunmadığı görülmüştür.
Dolayısıyla, geçerli bir gerekçesi bulunmayan ... tarih ve ... sayılı süre uzatımı kararı ile sözleşmeye göre bitim tarihi 29.01.2021 olan işin, 22.06.2021 tarihinde bitirilmesi sonucu 144 gün gecikmeye sebebiyet verilmiş ve gecikilen bu süre için gecikme cezasının uygulanmadığı tespit edildiği anlaşıldığından, 93 sayılı İlamın 8. maddesiyle verilen tazmin hükmünün TASDİKİNE karar verilmesi gerekir.
Kararla ilgili sorunuz mu var?