KARAR

ENCÜMEN ÖDENEĞİ VE VEKALET ÜCRETİ

A)Belediye encümen toplantılarına katılan memur üyelere encümen ödeneğinin fazla ödenmesi suretiyle kamu zararına neden olunduğu iddiası ile ilgili olarak yapılan incelemede;

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun; “Belediye encümeni” başlıklı 33 üncü maddesinde; belediye encümeninin, belediye başkanının başkanlığında; il belediyelerinde ve nüfusu 100.000'in üzerindeki belediyelerde, belediye meclisinin her yıl kendi üyeleri arasından bir yıl için gizli oyla seçeceği üç üye, malî hizmetler birim amiri ve belediye başkanının birim amirleri arasından bir yıl için seçeceği iki üye olmak üzere yedi kişiden, diğer belediyelerde ise belediye meclisinin her yıl kendi üyeleri arasından bir yıl için gizli oyla seçeceği iki üye, malî hizmetler birim amiri ve belediye başkanının birim amirleri arasından bir yıl için seçeceği bir üye olmak üzere beş kişiden oluşacağı ifade edilmiştir.

Aynı Kanun’un; “Encümen üyelerine verilecek ödenek” başlıklı 36’ncı maddesinde ise; belediye encümeni başkan ve üyelerine, nüfusu 10.001-50.000'e kadar olan belediyelerde (4.500) gösterge rakamının Devlet memurları için belirlenen aylık katsayı ile çarpımı sonucu bulunacak tutarda aylık brüt ödenek verileceği, encümenin memur üyelerine ise bu tutarların yarısının ödeneceği belirtilmiştir.

Yukarıdaki kanun hükümleri incelendiğinde, nüfusu 100.000’in altındaki ilçe belediyelerinde encümen; belediye başkanı, belediye meclisinden seçilecek olan iki adet üye ve biri mali hizmetler birim amiri diğeri ise belediye başkanının seçeceği birim amirleri arasından olacak şekilde iki adet birim amiri üyesi olmak üzere toplam beş kişiden oluşacaktır. Nüfusu 10.001-50.000'e kadar olan belediyelerde encümenin memur üyelerine aylık brüt olarak 4.500 gösterge rakamının memur aylık katsayısı ile çarpılması sonucu bulunacak tutarın yarısı kadar ödeme yapılması gerekmektedir.

Yapılan incelemede, ... Belediyesinde encümenin memur üyelerine mevzuat hükmüne aykırı olacak şekilde 4.500 gösterge rakamının tamamı üzerinden ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.

Meydana gelen kamu zararının sorumluluğuyla ilgili olarak, ilişikli ödeme emri belgelerinin hiçbirinde harcama yetkilileri ve gerçekleştirme görevlilerinin imzaları bulunmadığı anlaşılmış olup 5018 sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu’nun 61 inci maddesine göre muhasebe yetkililerinin ödeme aşamasında, ödeme emri belgesi ve eki belgeler üzerinde yetkililerin imzasını kontrol etmekle yükümlü olduğu ve bu kontrol yükümlülüğünden dolayı muhasebe yetkilisi tek başına sorumlu tutulmuştur.

2020 yılında muhasebe yetkililiği görevini yürüten kişilerden … 17.08.2020 tarihi itibarıyla emekliliğe ayrıldığı, 01.06.2020 tarihinden itibaren yıllık izin ve istirahat raporu sebebiyle muhasebe yetkililiği görevinde bulunmadığı, 01.06.2020 tarihinden itibaren Belediye Başkanı’nın görevlendirmesiyle bu görevi … yürüttüğü, bununla birlikte …ün izinli ve raporlu olduğu dönemlerde belgelerin muhasebe yetkilisi bölümünde kendisinin adı ve soyadı bulunmakla birlikte imzasının bulunmadığı anlaşılmış olup evraktaki muhasebe yetkilisinin imzası (01.06.2020 tarihinden itibaren) yeni görevlendirilen muhasebe yetkilisine ait olduğu, dolayısıyla ortaya çıkan kamu zararından imza eksikliklerinden dolayı dönemler itibarıyla muhasebe yetkilisi sıfatını haiz olan kişiler tek başlarına sorumlu tutulmuştur.

Sorumluların savunmalarında, encümen toplantısına katılan memur üyelerin encümen ödeneğinin fazla ödenmesiyle ilgili olarak, Belediyenin kullandığı maaş hesaplama programından kaynaklanan sorunlar nedeniyle ödemenin sehven fazla yapıldığı ve fazla ödenen tutarların Sayıştay yargılaması sonrasında ilgili mevzuat hükümleri doğrultusunda tahsil edileceği, buna ek olarak emekli olan .. tarafından kendisine yapılan 1.807,36 TL fazla ödemenin Belediye hesabına yatırıldığı belirtilmiştir.

Sonuç olarak, yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri ve açıklamalar doğrultusunda encümen toplantıları için memur üyelere yapılan fazla ödeme sonucu oluşan toplam 8.113,71 TL kamu zararına sebebiyet verildiği anlaşılmıştır.

Bu itibarla oluşan 8.113,71 TL kamu zararının;

1.807,36 TL’sinin ahiz …’den 03.11.2021 tarihli ve 2021004044732087 numaralı dekont ile tahsil edildiği, 03.11.2021 tarihli ve 3492 sayılı muhasebe işlem fişi ile kayıtlara alındığı anlaşıldığından ilişilecek husus bulunmadığına ve tahsilatın ilamda gösterilmesine,

Kalan 6.306,35 TL’nin ise;

1.643,05 TL’sinin Muhasebe Yetkilisi (Mali Hizmetler Müdür V.) …’e,

4.663,30 TL’sinin Muhasebe Yetkilisi (Mali Hizmetler Müdür V.) …’e, tek başlarına, 6085 sayılı Sayıştay Kanununun 53’üncü maddesi gereği işleyecek faizleri ile ödettirilmesine,

6085 sayılı Sayıştay Kanununun 55’inci maddesi uyarınca İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle,

B)Mali Hizmetler Müdürlüğüne vekâlet eden personele, asaleten atanma şartlarını taşımadığı halde vekâlet ettiği kadro için öngörülen ek ödeme ile asli kadrosu için öngörülen ek ödeme arasındaki farkın ödenerek kamu zararına neden olunduğu iddiası ile ilgili olarak yapılan incelemede;

657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun “Vekalet görevi ve aylık verilmesinin şartları” başlıklı 86 ncı maddesinde; memurların kanuni izin, geçici görev, disiplin cezası uygulaması veya görevden uzaklaştırma nedenleriyle işlerinden geçici olarak ayrılmaları halinde yerlerine kurum içinden veya diğer kurumlardan veya açıktan vekil atanabileceği, bir görevin memurlar eliyle vekaleten yürütülmesi halinde aylıksız vekaletin asıl olduğu, aynı kurumdan ayrılmalar dolayısıyla atanan vekil memurlara vekalet görevinin 3 aydan fazla devam eden süresi için, kurum dışından veya açıktan atananlarla kurum içinden ilkokul öğretmenliğine atanan öğretmenler ile veznedarlık görevine atananlara göreve başladıkları tarihten itibaren vekalet aylığı ödeneceği belirtilmiştir.

30.06.1989 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 375 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin ek 9 uncu maddesinde; aylıklarını 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’na göre almakta olan personele, mali haklar kapsamında yapılan her türlü ödemeler dâhil almakta oldukları toplam ödeme tutarı dikkate alınmak suretiyle aynı veya benzer kadro ve görevlerde bulunan personel arasındaki ücret dengesini sağlamak amacıyla, en yüksek Devlet memuru aylığına (ek gösterge dâhil), ekli (I) sayılı Cetvelde yer alan kadro ve görev unvanlarına karşılık gelen oranların uygulanması suretiyle hesaplanan tutarda ek ödeme yapılacağı, kurumlarınca bir kadroya kurum içinden veya kurum dışından vekâlet ettirilenlere, asaleten atanmada aranan tüm şartları taşıması kaydıyla vekâlet ettikleri kadro için öngörülen ek ödemenin asli kadroları için öngörülen ek ödemeden fazla olması halinde, aradaki farkın, vekâlet görevine başlanıldığı tarihten itibaren ve bu görev fiilen yapıldığı sürece ödeneceği hüküm altına alınmıştır.

Öte yandan, 04.07.2009 tarih ve 27278 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Mahalli İdareler Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik’in “Görevde yükselme sınavına tabi olarak atanacaklarda aranacak özel şartlar” başlıklı 7 nci maddesinde; bu Yönetmelik’in 5 inci maddesinin birinci fıkrasında sayılan unvanlara görevde yükselme suretiyle yapılacak atamalarda özel şartlar aranacağı, müdür kadrosuna atanabilmek için aranan şartlardan birinin, fakülte veya dört yıllık yüksekokul mezunu olmak, olduğu ifade edilmiştir. Ayrıca, 02.07.2020 tarih ve 31173 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Belediye ve Bağlı Kuruluşları ile Mahalli İdare Birlikleri Personelinin Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Esaslarına Dair Yönetmelik’in hükümleri incelendiğinde de görevde yükselme suretiyle müdür kadrosuna atanabilmek için fakülte veya en az dört yıllık yüksekokul mezunu olmak şartının bulunduğu görülmektedir.

Yapılan incelemede, ... Belediyesinde Mali Hizmetler Müdürlüğüne vekâlet eden ve kadro unvanı muhasebeci yardımcısı olan lise mezunu personele, asaleten atamada aranan fakülte veya dört yıllık yüksekokul mezunu olma şartını taşımamasına rağmen kendi kadro unvanı için öngörülen oran (%100) yerine emekliliğe ayrıldığı 17.08.2020 tarihine kadar müdürlere ödenen oran(%170) üzerinden ek ödeme yapıldığı, söz konusu personel 01.06.2020 tarihinden emekliliğe ayrıldığı tarihe kadar vekâlet görevini yürütmediği ve bu dönemde Mali Hizmetler Müdürlüğü kadrosuna başka bir personel vekâleten görevlendirildiği anlaşılmıştır.

Sonuç olarak, yukarıda belirtilen mevzuat hükümleri ve açıklamalar doğrultusunda asaleten atanma şartlarını taşımadığı halde vekâlet ettiği kadro için öngörülen ek ödeme ile asli kadrosu için öngörülen ek ödeme arasındaki farkın ödenerek kamu zararına sebebiyet verildiği anlaşılmıştır.

Bu itibarla oluşan … TL kamu zararının;

Sorumlu ve ahiz …’den 03.11.2021 tarihli ve 2021004044747059 numaralı dekont ile tahsil edildiği, 03.11.2021 tarihli ve 3492 sayılı muhasebe işlem fişi ile kayıtlara alındığı anlaşıldığından ilişilecek husus bulunmadığına ve tahsilatın ilamda gösterilmesine,

6085 sayılı Sayıştay Kanununun 55’inci maddesi uyarınca İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle,




Kararla ilgili sorunuz mu var?