Karar Künyesi
Karar Türü:
Sayıştay 7. Daire Kararı
Karar Tarihi:
6/9/2022
Karar No:
Yok
Esas No:
521
KARAR
Kıdem tazminatının ilgili firmalara rücu edilmemesi:
Fen İşleri Müdürlüğünde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı kapsamında çalışmakta iken emekli olan İşçi …’e ödenen kıdem tazminatının ilgili firmalara rücu edilmemesi suretiyle kamu zararına sebebiyet verildiği iddiası ile ilgili olarak yapılan incelemede;
4857 sayılı İş Kanunu’nun 2’nci maddesinde; bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denileceği ve bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumlu olacağı hükmü yer almaktadır.
Anılan Kanun’un “Bazı kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların kıdem tazminatı” başlıklı 112’nci maddesinde; 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 62’nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatlarının son alt işverenleri ile yapılmış olan iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14’üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanların kıdem tazminatlarının ilgili kamu kurum veya kuruluşları tarafından işçinin banka hesabına yatırılmak suretiyle ödeneceği ifade edilmiştir.
Aynı maddenin altıncı fıkrasındaki; kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan kıdem tazminatı ödemeleri için sözleşmesinde kıdem tazminatı ödemesinden ötürü alt işverene rücu edileceğine dair açık bir hükme yer verilmemişse alt işverenlere rücu edilemeyeceği şeklindeki hüküm ise Anayasa Mahkemesi’nin 19/9/2019 tarihli ve E.:2019/42, K.:2019/73 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. (AYM Kararının yayımlandığı R.G. 15.10.2019/3091)
1475 sayılı mülga İş Kanunu’nun yürürlüğü devam eden “Kıdem Tazminatı” başlıklı 14’üncü maddesinin birinci fıkrasında; bu Kanuna tabi işçilerin hizmet akitlerinin; bağlı bulundukları kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla; devamındaki ikinci fıkrasında ise feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödeneceği ve bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılacağı belirtilmiştir.
Aynı maddenin üçüncü fıkrasında; işçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler göz önüne alınarak hesaplanacağı belirtilmiştir. İşyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanacağı; işyerinin devri veya herhangi bir suretle el değiştirmesi halinde işlemiş kıdem tazminatlarından her iki işverenin birlikte sorumlu olduğu ancak işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlı olduğu; işyeri devrolmuş veya herhangi bir suretle el değiştirmişse devir mukavelesinde aksine bir hüküm yoksa işlemiş kıdem tazminatlarından yeni işverenin sorumlu olduğu düzenlemesine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinden anlaşılacağı üzere; alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde işten ayrılmaları durumunda tahakkuk edecek kıdem tazminatlarının kurum bütçesinden ödenebileceği, yapılacak bu ödemeye ilişkin ise ilgili firmalara veya kurumlara Anayasa Mahkemesinin Karar tarihine kadar (15/10/2019) alt işverenle yapılan sözleşmede rücu edilip edilemeyeceğine ilişkin konulan hükme göre rücu edilebileceği; iptal kararından sonra ise sözleşmesinde hüküm bulunması şartı aranmaksızın ilgili firmalara rücu edilmesi gerekmektedir.
Ancak yapılan incelemede, ... Belediyesi Su ve Kanalizasyon Müdürlüğünde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı kapsamında … Turizm İnşaat San. Ve Tic. Limited Şirketi’nde istihdam edilirken 02.01.2020 tarihinde emekliye ayrılan İşçi …’e ödenen kıdem tazminatının, personelin daha önce hizmette bulunduğu ilgili taşeron firmalara ve … Turizm İnşaat San. Ve Tic. Limited Şirketi’ne rücu edilmesi gerekirken rücu edilmeyip kıdem tazminatının tamamının belediye bütçesinden ödenmesi sonucu kamu zararına neden olunmuştur.
Bu itibarla; hak sahibine ödenen ve ilgili şirketlere rücu edilmeyen kıdem tazminatı sonucu oluşan ve aşağıdaki tabloda hesabı gösterilen toplam 44.308,69 TL kamu zararının;
7.917,80 TL tutarındaki kısmının; ahiz … Tem. Hiz. Orm. Ürün. San. Tic. Ltd. Şti.’den 18.10.2021 tarih ve … nolu muhasebe işlem fişi ile 76,98 TL ve ahiz … Turz. İnş. San. Tic. Ltd. Şti.’den 21.10.2021 tarih ve …nolu muhasebe işlem fişi ile 7.840,82 TL olarak mahsuben tahsil edildiği anlaşıldığından, 7.917,80 TL’si için ilişilecek husus kalmadığına,
Kalan 36.390,89 TL’nin ise ilamsız icra yoluyla ilgili firmalara rücu edildiği ve 140 Kişilerden Alacaklar hesabına tahakkuk kaydı yapıldığı anlaşılmış ise de; bu tahakkuk kaydı tahsilat hükmünde olmadığından, bu tutarın Harcama Yetkilisi … ile Gerçekleştirme Görevlisi …’a
müştereken ve mütelsilen 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 53’üncü maddesi gereğince hüküm tarihinden itibaren işleyecek faizleri ile ödettirilmesine, anılan Kanun’un 55’inci maddesi uyarınca İşbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Fen İşleri Müdürlüğünde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı kapsamında çalışmakta iken emekli olan İşçi …’e ödenen kıdem tazminatının ilgili firmalara rücu edilmemesi suretiyle kamu zararına sebebiyet verildiği iddiası ile ilgili olarak yapılan incelemede;
4857 sayılı İş Kanunu’nun 2’nci maddesinde; bir işverenden, işyerinde yürüttüğü mal veya hizmet üretimine ilişkin yardımcı işlerinde veya asıl işin bir bölümünde işletmenin ve işin gereği ile teknolojik nedenlerle uzmanlık gerektiren işlerde iş alan ve bu iş için görevlendirdiği işçilerini sadece bu işyerinde aldığı işte çalıştıran diğer işveren ile iş aldığı işveren arasında kurulan ilişkiye asıl işveren-alt işveren ilişkisi denileceği ve bu ilişkide asıl işveren, alt işverenin işçilerine karşı o işyeri ile ilgili olarak bu Kanundan, iş sözleşmesinden veya alt işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden doğan yükümlülüklerinden alt işveren ile birlikte sorumlu olacağı hükmü yer almaktadır.
Anılan Kanun’un “Bazı kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanların kıdem tazminatı” başlıklı 112’nci maddesinde; 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 62’nci maddesinin birinci fıkrasının (e) bendi kapsamında alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatlarının son alt işverenleri ile yapılmış olan iş sözleşmeleri 1475 sayılı İş Kanunu’nun 14’üncü maddesine göre kıdem tazminatı ödenmesini gerektirecek şekilde sona ermiş olanların kıdem tazminatlarının ilgili kamu kurum veya kuruluşları tarafından işçinin banka hesabına yatırılmak suretiyle ödeneceği ifade edilmiştir.
Aynı maddenin altıncı fıkrasındaki; kamu kurum ve kuruluşları tarafından yapılan kıdem tazminatı ödemeleri için sözleşmesinde kıdem tazminatı ödemesinden ötürü alt işverene rücu edileceğine dair açık bir hükme yer verilmemişse alt işverenlere rücu edilemeyeceği şeklindeki hüküm ise Anayasa Mahkemesi’nin 19/9/2019 tarihli ve E.:2019/42, K.:2019/73 sayılı Kararı ile iptal edilmiştir. (AYM Kararının yayımlandığı R.G. 15.10.2019/3091)
1475 sayılı mülga İş Kanunu’nun yürürlüğü devam eden “Kıdem Tazminatı” başlıklı 14’üncü maddesinin birinci fıkrasında; bu Kanuna tabi işçilerin hizmet akitlerinin; bağlı bulundukları kanunla veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulu kurum veya sandıklardan yaşlılık, emeklilik veya malullük aylığı yahut toptan ödeme almak amacıyla; devamındaki ikinci fıkrasında ise feshedilmesi veya kadının evlendiği tarihten itibaren bir yıl içerisinde kendi arzusu ile sona erdirmesi veya işçinin ölümü sebebiyle son bulması hallerinde işçinin işe başladığı tarihten itibaren hizmet akdinin devamı süresince her geçen tam yıl için işverence işçiye 30 günlük ücreti tutarında kıdem tazminatı ödeneceği ve bir yıldan artan süreler için de aynı oran üzerinden ödeme yapılacağı belirtilmiştir.
Aynı maddenin üçüncü fıkrasında; işçilerin kıdemleri, hizmet akdinin devam etmiş veya fasılalarla yeniden akdedilmiş olmasına bakılmaksızın aynı işverenin bir veya değişik işyerlerinde çalıştıkları süreler göz önüne alınarak hesaplanacağı belirtilmiştir. İşyerlerinin devir veya intikali yahut herhangi bir suretle bir işverenden başka bir işverene geçmesi veya başka bir yere nakli halinde işçinin kıdemi, işyeri veya işyerlerindeki hizmet akitleri sürelerinin toplamı üzerinden hesaplanacağı; işyerinin devri veya herhangi bir suretle el değiştirmesi halinde işlemiş kıdem tazminatlarından her iki işverenin birlikte sorumlu olduğu ancak işyerini devreden işverenlerin bu sorumlulukları işçiyi çalıştırdıkları sürelerle ve devir esnasındaki işçinin aldığı ücret seviyesiyle sınırlı olduğu; işyeri devrolmuş veya herhangi bir suretle el değiştirmişse devir mukavelesinde aksine bir hüküm yoksa işlemiş kıdem tazminatlarından yeni işverenin sorumlu olduğu düzenlemesine yer verilmiştir.
Yukarıda belirtilen mevzuat hükümlerinden anlaşılacağı üzere; alt işverenler tarafından çalıştırılan işçilerin kıdem tazminatına hak kazanacak şekilde işten ayrılmaları durumunda tahakkuk edecek kıdem tazminatlarının kurum bütçesinden ödenebileceği, yapılacak bu ödemeye ilişkin ise ilgili firmalara veya kurumlara Anayasa Mahkemesinin Karar tarihine kadar (15/10/2019) alt işverenle yapılan sözleşmede rücu edilip edilemeyeceğine ilişkin konulan hükme göre rücu edilebileceği; iptal kararından sonra ise sözleşmesinde hüküm bulunması şartı aranmaksızın ilgili firmalara rücu edilmesi gerekmektedir.
Ancak yapılan incelemede, ... Belediyesi Su ve Kanalizasyon Müdürlüğünde personel çalıştırılmasına dayalı hizmet alımı kapsamında … Turizm İnşaat San. Ve Tic. Limited Şirketi’nde istihdam edilirken 02.01.2020 tarihinde emekliye ayrılan İşçi …’e ödenen kıdem tazminatının, personelin daha önce hizmette bulunduğu ilgili taşeron firmalara ve … Turizm İnşaat San. Ve Tic. Limited Şirketi’ne rücu edilmesi gerekirken rücu edilmeyip kıdem tazminatının tamamının belediye bütçesinden ödenmesi sonucu kamu zararına neden olunmuştur.
Bu itibarla; hak sahibine ödenen ve ilgili şirketlere rücu edilmeyen kıdem tazminatı sonucu oluşan ve aşağıdaki tabloda hesabı gösterilen toplam 44.308,69 TL kamu zararının;
7.917,80 TL tutarındaki kısmının; ahiz … Tem. Hiz. Orm. Ürün. San. Tic. Ltd. Şti.’den 18.10.2021 tarih ve … nolu muhasebe işlem fişi ile 76,98 TL ve ahiz … Turz. İnş. San. Tic. Ltd. Şti.’den 21.10.2021 tarih ve …nolu muhasebe işlem fişi ile 7.840,82 TL olarak mahsuben tahsil edildiği anlaşıldığından, 7.917,80 TL’si için ilişilecek husus kalmadığına,
Kalan 36.390,89 TL’nin ise ilamsız icra yoluyla ilgili firmalara rücu edildiği ve 140 Kişilerden Alacaklar hesabına tahakkuk kaydı yapıldığı anlaşılmış ise de; bu tahakkuk kaydı tahsilat hükmünde olmadığından, bu tutarın Harcama Yetkilisi … ile Gerçekleştirme Görevlisi …’a
müştereken ve mütelsilen 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nun 53’üncü maddesi gereğince hüküm tarihinden itibaren işleyecek faizleri ile ödettirilmesine, anılan Kanun’un 55’inci maddesi uyarınca İşbu İlamın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde Sayıştay Temyiz Kurulu nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy birliğiyle karar verildi.
Kararla ilgili sorunuz mu var?